Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/814 E. 2021/702 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/814 Esas
KARAR NO : 2021/702

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/09/2018
KARAR TARİHİ : 29/06/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 15/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı …Sigorta ile sigorta ettiren … Loj. A.Ş. Arasında … sayılı sigorta poliçesine bağlanan taşıyıcı sorumluluk sigorta sözleşmesi akdedildiğini, … te mukim dava dışı … isimli firmanın …’de yerleşik muhtelif firmalardan ofis mobilyası ve ekipmanları satın aldığını, emtianın … / …’den … /…’e taşıma işini asıl taşıyıcı sıfatı ile sigortalı …,, Loj. A.Ş.’nin taahhüt ettiğini, emtianın fiili taşıma işinin davalı … Nak. Ltd. Şti ile yapıldığını, emtianın araçtan tahliyesi esnasında muhtelif hasarlar tespit edildiğini, CMR senedine dercedildiğini, hasarın tespiti için alınan ekspertiz raporunda hasar sebebinin araç içi istif uygunsuzluğu olduğunun tespit edildiğini, …,, A.Ş.’ye gelen rücu yazısına istinaden sigortalı firmanın kendisinden talep edilen 31.008,96 Euro tutarı 25/07/2018 günü ödediğini, gerçek zararı oluşturan 30.508,96 Euro ‘yu sigortalı …,, A.Ş.’ye 15/08/2018 günü ödediklerini belirterek, fiili taşıyıcıdan ve fiili taşıyıcının CMR sorumluluk sigortacısı olarak sigorta firmasından, her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; davalı …’ın sigorta şirketi nezdinde …. poliçe numaralı 01/01/2017 – 2018 tarihli CMR karayolu ile yapılan Ulus. Emtia taşımaları için Taşıyıcı sor. Sigartı poliçesi ile sigortalı olduğunu, emtiaların 08/08/2017 tarihinde teslim edildiğini, iş bu davanın 03/09/2018 de açıldığını, dava konusu talebin zamanaşımına uğradığını, şirket nezdinde 40180002326-1 numaralı hasar dosyası açıldığını, yapılan değerlendirmede zararın teminat dışında olduğuna kanaat getirildiğinden başvurunun reddedildiğini, davacının sunduğu eksperteiz raporunda da açık şeklide tespit edildii üzere sabitleme hatası sebebiyle meydana geldiğinin tespit edildiğini, gönderilen emtianın istiflenmesinin gönderici firmanın çalışanları tarafından yapıldığnıı, CMR 17.madde gereği müvekkili şirketin sorumluluğu olmadığını, CMR konvansiyonu 23.madde gereği taşımacının 8,33 SDR tazminat ödeyeceğini, bu miktarın tespitinin gerektiğini beyan etmiştir.
Davalı … Lojistik Ltd. Şti.vekili cevap dilekçesinde; davanın zaman aşımına uğradığını, …,, ile akdedilen 02/08/2017 tarihli Araç talep formu sözleşmesi gereğince …,, A.Ş.’nin …’daki deposu önüne aracın çekildiğini, …,, Lojistk A.ş. Çalışanları tarafından eşyanın yüklenmesi ve istiflenmesinin tamamlanması üzerine aracın yola çıktığını, yalnızca araç ve şoför istihdam ettiklerini, bunun dışında eşyanın yüklenmesi, istiflenmesi ve boşaltılması aşamalarında görev almadıklarını, 21/05/208 tarihli eksper raporunda hasarın araç içi istif uygunsuzluğu olarak belirtildiğini, istifleme görevinin …,, A.Ş.’ye ait olduğundan …,, A.Ş.’nin kendi ağır kusuru ile hasarın meydana gelmesine sebep olduğunu, eşyanın kısmi hasarı söz konusu olduğu halde tam ziya olarak değerlendirildiğini, sovtaj imkanının değerlendirilmesi gerektiğini, hasarın 08/08/2017 de fark edilmesine rağmen … Lojistik’e 12/09/2017 de hasar ihbarı yapıldığını, dosyada büyük öneme haiz evrakların … olarak sunulduğunu, bu delilleri yeminli bir tercümandan Türkçeye çevirerek sunmaları gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkememizin 05/11/2019 tarihli duruşmasında; Dosyanın taşıma alanında uzman bilirkişi …. ile mobilya alanında uzman …’na tevdi edilmesi suretiyle dosyada toplanan tüm deliller itibariyle oluşan hasarın niteliği, hasarın meydana gelmesinde kusurun kime ait olduğu, kusur oranlarının tespiti, davacının davalılara rücu koşulları ve varsa istenebilecek tazminat tutarının tespiti bakımından rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 18/03/2020 havale tarihli raporda; meydana gelen hasarın sonraki yükleme – istifleme ile sabitleme kusurundan kaynaklandığı, davacının sigorta sözleşmesi ve poliçe gereği sigorta ettireni olan …,, Loj. A.Ş.firmasına rücu hakkı olmaması sebebi ile sigorta ettiren akdi taşıyıcı – üst taşıyana izafe edilen kusur ve buna bağlı olarak sorumluluğunda kalan zararı sigortacı sıfatı ile uhdesinde tutması gerektiği, davalının da dava dışı …,, A.Ş.’nin yüklediği stiflediği taşımayı üstleenen konumu gözetilerek nezaret etme sorumluluğnudan kaynaklı zararda kusur oranının müterafik davalı … firmasının %30 davacının sigortalısının %70 olarak değerlendirildiği, bu kusur oranı gözetilerek davalının sorumlu tutulabileceği rücuen tazminat miktarının miktarının 30.508,96 Euro x 0,30 = 9.152,68 euro hesaplandığı, sigorta ettirene ait gözüken kusur ve hesaplanan zarar bakımından davalı … Sigorta A.Ş. Firmasının da müteselsilen sorumlu olduğu, dosyadaki faturalarda yazılı EXW ve FOB teslim taşımalarda, Uluslararası teslim şekillerine göre teslimden sonra, taşımada gerçekleşen ziya veya hasar riski de alıcıya gönderilene ait olacağı, husumet hususundaki taktir ve değerlendirmenin mahkemede olduğu, dava dilekçesinde dayanılan poliçe numarası ile ekspertiz raporundaki ve ödeme belgesindeki poliçe numaralarının farklı olduğu, hasarı kapsayan içerikte bir sigorta poliçenin sunulu olmadığının düşünüldüğü ve fakat abonman poliçesinin sunulması halinde ayrıca değerlendirme yapılacağı, bu alanda da nihai takdirin mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 17/11/2020 tarihli duruşmasında Dosyanın ek rapor için bilirkişi heyetine tevdii ile tarafların itirazları irdelenerek ek rapor sunulmasının istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 17/03/2021 havale tarihli raporda; kök rapordaki kanaatin değişmediği görülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, taşımaya konu emtianın hasarlı teslim edilmesi nedeniyle uğranılan zararın davalı tfiili taşıyıcıdan ve fiili taşıyıcının CMR sorumluluk sigortacısı olarak sigorta firmasından tahsili istemine ilişkindir.

Uyuşmazlık konusunun; taşıma sırasında emtiada oluşan hasar nedeniyle sigortalısına hasar bedeli ödeyen davacının davalılara rücu koşullarının oluşup oluşmadığı, mevcut ise istenebilecek tazminat miktarının tespiti hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Dava konusu taşımanın kara yoluyla taşındığından CMR hükümlerine tabi olduğu, taşıma sırasında meydana gelmiş bulunan hasarın davacıya ait sigorta sözleşmesinin teminatında bulunduğu, bu nedenle rücu hakkının bulunduğu, sigortalıya ödemenin yapıldığı, halefiyet ilkesi kapsamında bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı … Loj. Uluslararası Nakliyat Turizm İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ nin CMR hükümlerine göre akdi – fiili taşıyıcı; davalı … Sigorta A.Ş.’ nin de fiili taşıyıcının CMR sorumluluk sigortacısı olduğu anlaşılmıştır. Bu hususta ihtilaf bulunmamaktadır.
Davacı tarafından, …,, A.Ş.’ye gelen rücu yazısına istinaden talep edilen 31.008,96 Euro tutarı ödenmiştir. Ödeme tarihi 15.08.2018 olup, zamanaşımı süresi olan 3 aylık süre içerisinde 03.09.2018 tarihinde davayı açtığı, bu sebeple zamanaşımının gerçekleşmediği anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK 875. madde hükmü uyarınca, davalı taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olup, taşınmak üzere kendisine teslim edildiği uyuşmazlık dışı olan malı gönderilene teslim ettiğini de usulüne uygun biçimde ispat etmekle yükümlüdür.
Meydana gelen hasarın sonraki yükleme – istifleme ile sabitleme kusurundan kaynaklandığı, davacının sigorta sözleşmesi ve poliçe gereği sigorta ettireni olan …,, Loj. A.Ş.firmasına rücu hakkı olmaması sebebi ile sigorta ettiren akdi taşıyıcı – üst taşıyana izafe edilen kusur ve buna bağlı olarak sorumluluğunda kalan zararı sigortacı sıfatı ile uhdesinde tutması gerektiği, dava dışı …,, A.Ş.’ nin yükleme ve istifleme sürecini üstlendiği, davalının da dava dışı …,, A.Ş.’nin yüklediği istiflediği taşımayı üstlenen konumu gözetilerek nezaret etme sorumluluğunun bulunduğu, oluşan zararda kusur oranının müterafik olarak davalı … firmasının %30, davacının sigortalısının %70 olduğu, bu kusur oranı gözetilerek davalının sorumlu tutulabileceği rücuen tazminat miktarının miktarının 30.508,96 Euro x 0,30 = 9.152,68 euro olduğu, sigorta ettirene ait gözüken kusur ve hesaplanan zarar bakımından davalı … Sigorta A.Ş. Firmasının da TTK. 1478. Maddesi gereği müteselsilen sorumlu olduğu anlaşılarak, belirlenen bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
CMR 27. Maddesi gereği gönderilmiş temerrüt ihtarı bulunmadığından, dava tarihinden itibaren faiz uygulanmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacının davasının kısmen kabulü ile kısmen reddine,
– 9.152,68 Euro’nun dava tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 5 oranında faiz ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
– Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 6.528,60 TL harçtan, davacı tarafça peşin yatırılan 3.621,07 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.907,53 TL harcın davalılardan müştereken ve müteslsilen alınarak hazineye irad kaydına,
– Davacı tarafça yatırılan 3.662,17 TL harcın davalılardan müştereken ve müteslsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı tarafından sarf edilen 1.603,50 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafı yargılama giderinin kısmen kabul – red oranları ve takdiren %30′ u olan 481,05 TL’ sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın (Bilirkişi olarak görevlendirilen ….’ ın ücreti olan 700,00 TL ödendikten sonra) karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 13.029,45TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5- Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 24.060,31 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/06/2021

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza