Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/711 E. 2022/1130 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/711 Esas
KARAR NO : 2022/1130 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/07/2018
KARAR TARİHİ : 09/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin 17.03.2017 tarihinde … ilçesi, … Mah, …. Caddesi üzerinde yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte iken, davalı …..’a ait, davalı ….. Sigorta A.Ş.’ne Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı, davalı …..’un sevk ve idaresindeki ….. plaka sayılı aracın çarpması sonucunda yaralandığını, davaya konu trafik kazası sebebiyle görülen davada Bakırköy ….. Asliye Ceza Mah.’nin 18.05.2018 tarih ve …. E…… K. sayılı hükmü ile; müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet veren davalı sürücünün TCK.m.89/1 ve m.89/2-b hükümlerine göre cezalandırılmasına karar verildiğini, ceza davasında Bakırköy Adli Tıp Şube Müdürlüğünün … tarihli raporuna göre müvekkilinin yaralanmasının basit olmayıp, vücudunda saptanan kemik kırığının hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkileyici nitelikte olduğu ve trafik kazasının oluşumunda davalı sürücünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davalı …..’un kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü olarak TBK m. 48 vd hükümlere göre haksız eylemin faili sıfatıyla sorumlu olmasına karşılık davalı …..’un 2918 Sayılı KTK m.85 ve m. 86 hükümleri gereğince aracın malik ve işleteni sıfatıyla tehlike sorumlusu olarak kusursuz sorumlu olduğunu, davalı sigorta şirketinin ise davaya konu trafik kazası tarihinde kazaya sebebiyet veren mezkur Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile kusursuz sorumlu malik/işleten davalının hukuki sorumluluğunu temin eden sigortacı sıfatıyla KTK m. 91 vd. hükümleri ile ZMMS poliçe genel şartları gereğince, manevi tazminat haricinde maddi zararlardan poliçe teminat limiti dahilinde sorumlu olduğunu, davacı müvekkilinin davaya konu trafik kazası sebebiyle doğan maddi zararının tazmini istemiyle yapılan başvuru üzerine davalı sigorta şirketi tarafından 20.108,94-TL ödeme yapıldığını, ödenen bu miktarın bilirkişi marifetiyle belirlenecek gerçek maddi zararının miktarına göre eksik olduğunu, bakiye maddi tazminat alacağının hüküm altına alınması gerektiğini, davacı müvekkilinin davaya konu trafik kazası sonucunda geçici ve sürekli iş göremezlik yaşadığını, çalıştığı tekstil sektöründe kaza tarihinde aylık net 3.000,00-TL geliri olan müvekkilinin geçici iş göremezlik süresinin, sürekli iş göremezlik oranı ve anılan gerçek gelirine göre maddi tazminat kapsamındaki geçici ve sürekli iş göremezlikten doğan gerçek zararının bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, sonuç olarak müvekkilinin gerçek geliri esas alınarak, geçici ve sürekli iş göremezlikten, bakıcı giderinden ve tedaviye bağlı sair giderlerden oluşan gerçek maddi zararının bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, davalı sigorta şirketinin ödediği 20.108,94-TL’nin tespit edilen zarar miktarından mahsup edilmesi gerektiğini ve kalan miktarın müvekkilinin bakiye maddi tazminat alacağı olarak hüküm altına alınması gerektiğini, ayrıca; davaya konu trafik kazası sonucunda bedensel bütünlüğü zarar gören müvekkilinin yaşadığı izdırabın bir nebze olsun giderilebilmesini teminen, davalı sigorta şirketi haricindeki davalılar aleyhine caydırıcı nitelikte manevi tazminata hükmolunması gerektiğini iddia ederek; davaya konu 17/03/2017 tarihli trafik kazası sonucunda uğradığı cismani zarar sebebiyle davacı müvekkilinin hak ettiği maddi tazminat miktarının külli tespiti ile tespit edildiği anda talep miktarını HMK m. 107/2 hükmüne göre artırmak üzere maddi tazminat olarak 500,00-TL’nin, davalı ….. Sigorta A.Ş. Sigorta poliçesi limitiyle sınırlı olmak kaydıyla trafik kazasının gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminat olarak 100.000,00-TL’nin, trafik kazasının gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte davalı sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de müştereken ve müteselsilen olmak üzere davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….. Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; ….. adına kayıtlı ….. plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde …. poliçe no ile 15.06.2016 – 15.06.2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun bedeni zararlarda 330.000,00-TL azami poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi teminatı dışında olduğunu, müvekkili şirket tarafından dava konusu kaza nedeniyle davacıya 20.108,94-TL tutarında tazminat ödemesi yapıldığını, davacı tarafa, dava konusu kaza nedeniyle talep edilmekte olan tazminatın güncel genel şartlar neticesinde başvuru sonrası usulüne uygun hesaplamalar yapılarak ödenmiş olması sebebiyle davanın reddi gerektiğini, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, öncelikle davacı tarafından müvekkili şirket sigortalısı ….. plakalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacı yayanın kurallara aykırı davranarak tedbirsiz ve dikkatsiz bir şekilde hareket ettiğini, yayalar için yaya geçidini kullanmayarak yolun karşısına geçmeye çalışırken dava konusu kazanın meydana geldiğini, müvekkili şirket nezdinde sigortalı araç sürücüsünün ve davacının dava konusu kazaya ilişkin kusur oranlarının belirlenmesinin yanı sıra davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti ve maluliyetin varlığı halinde dava konusu kaza ile irtibatının belirlenmesi gerektiğini, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde maluliyet hesabının, sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca hazine müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından ve TRH 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiğini, tedavi ve tedavi giderlerinden sayılan geçici iş göremezlik ile bakıcı gideri nedeni ile doğan zararlarına ilişkin maddi tazminat taleplerinin sigorta poliçesi teminatı dışında olduğunu, müvekkili şirketin bu talepler nedeniyle sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafın dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini savunarak; müvekkili şirket tarafından dava konusu kaza nedeniyle davacıya 20.108,94-TL tutarında tazminat ödemesi yapılması sebebi ve iş göremezlik tazminatı talepleri nedeniyle sorumluluğunun olmaması sebebi ile açılan davanın reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde; tarafların kusur durumlarının belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine, davacının kaza ile ilgili maluliyetinin tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu ….. İhtisas Dairesine gönderilmesine, ilgili Sosyal Güvenlik Kurumuna müzekkere yazılmak suretiyle dava konusu kaza nedeniyle davacıya ödenen rücuya tabi bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin bulunup bulunmadığı ve var ise tenzile tabi tutarının sorulmasına karar verilmesine, kusur ve maluliyet durumunun tespitinden sonra herhangi bir tazminata hükmedilmesi halinde, aktüeryal hesaplamanın Trafik Sigortası Genel Şartlarında öngörülen TRH 2010 kadın erkek mortalite tablosu ve öngörülen teknik faiz oranı esas alınarak Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen aktüerler tarafından yerine getirilmesine, herhangi bir tazminata hükmedilmesi durumunda, tazminat tutarına uygulanacak faiz başlangıç tarihinde dilekçelerinde belirtilen hususların dikkate alınmasına, davaya yönelik tüm beyanları dikkate alınmak suretiyle, şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletenine rücu hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ….. ve ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden …..’un şoför, diğer müvekkilinin ise araç sahibi olduğunu, her ne kadar ceza davasında müvekkili asli, davacı ise tali kusurlu olarak gösterilmiş ise de bu rapor ve kararın olayı gerçek manada yansıtmadığını, müvekkili …..’un dava konusu olayda kusursuz olduğunu, olay tarihinde müvekkili şoförün yoğun trafikte seyir halinde iken, …. caddesinden …. Caddesine doğru sola doğru dönüşe geçtiğini, bu sırada kendisinin ifadesine göre hafif bir çarpışma sesi duyduğunu, aracı hemen durdurup araçtan indiğinde davacıyı yerde yatarken gördüğünü, hemen ambulans çağırdığını, yaralıyı hastaneye gönderdiğini olayda kendisinin de dahli olduğu kanaatiyle polise teslim olduğunu, kusur değerlendirmesi için öncelikle mahallinde keşif yapılması gerektiğini, müvekkilinin Zorunlu Mali Sigortacısı ….. Sigorta A.Ş tarafından, davacının maddi kayıplarının karşılığı olarak toplam 20.108,94-TL ödendiğini, davacının maddi zararının tümüyle karşılandığını, her ne kadar davacı aylık 3.000,00-TL net kazancı olduğu ve eksik ödeme yapıldığı iddiasında ise de davacının gerçek gelirinin tespiti açısından kaza tarihi itibarıyla SGK kayıtlarının celbini talep ettiğini, müvekkilinin kaza tarihi itibarıyla diğer davalı ….. Sigorta A.Ş’nin …. poliçe no ile ZMMS ve ….. poliçe nolu Genişletilmiş Mavi Ticari Kasko kapsamında ihtiyari mali sigorta klozu ile korumaya sahip olduğunu, maddi ve manevi tazminatların kapsamı açısından bu poliçelerin celbini talep ettiklerini, davada ….. Sigorta A.Ş zaten davalı tarafında yer aldığı için ihbar müessesinin bir anlamı olmayacağını, davalı tarafından talep edilen 100.000 TL manevi tazminat talebinin ise olayın mahiyeti ve ortaya çıkan netice nazara alındığında fahiş ve tamamen sebepsiz zenginleşmeye yönelik olduğunu, manevi zararın para ile tazmin ve telafisinin, hiç bir zaman haksız kazanca ve sebepsiz zenginleşmeye kaynak teşkil etmemesi gerektiğini, manevi tazminat olarak belirlenecek miktarın, tazminat sorumlusunu fakirleştirmemesi gerektiğini, müvekkili … ve oğlu …’un alt gelir grubuna mensup olduğunu, …’un üniversiteyi yeni bitirdiğini ve işsiz olduğunu, annesine ait minibüste geçici olarak şoförlük yaptığını, ….ün ise geçimini temin için güç koşullarda bir minibüs aldığını, oğlunun yaptığı şoförlük ile aile geçimini temin etmeye çalışmakta olduğunu savunarak; haksız ve yersiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üstünde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları kolluk vasıtası ile araştırılmıştır.
Davacının SGK kayıtları UYAP ortamından alınarak dosyaya eklenmiştir.

….. Sigorta A.Ş.’den; … numaralı hasar dosyasının bir sureti celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Bakırköy ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas ….. Karar sayılı dosyası UYAP Bilişim Sistemi üzerinden celp edilmiş incelenmesinde; katılanın …, sanığın ….. olduğu, Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma suçundan yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 18/05/2018 tarih ….. karar sayılı kararı ile; “sanığın üzerine atılı suçu işlediği sabit görülerek neticeten 6.000 TL Adli Para Cezası ile cezalandırılmasına” karar verildiği, dosyanın İstinaf incelemesinde olduğu anlaşılmış; Mahkemece itibar edilen ve hükme esas alınan trafik bilirkişisi … tarafından mahallinde yapılan keşif sonrası düzenlenen 28/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda sanık …..’un birinci derecede asli, katılan yaya ….’nın ikinci derecede tali kusurlu olduğu tespitlerinin yapıldığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyası davacının iddiası, davalı taraf savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre davaya konu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti bakımından kusur/trafik konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor dosyaya ibraz edilmiş, 05/11/2019 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “… İncelenen trafik kazasında ….. plakalı araç sürücüsü …..’un …. Caddesini takiben gelerek anılan kavşaktan sola …. Caddesine dönüş yaptığı sırada, kavşak ve yol koşullarına uygun hızda olmadığından ve dönüş yapan araçların geçiş yapan yayalara geçiş hakkını vermeleri kuralını ihlal ettiğinden taşıt yoluna çıkmış bulunan müşteki yayayı uyarmadığı, dönüş sırasında hızlı olduğu ve kontrolsüzce döndüğü, anılan yolda sola dönüşü sırasında taşıt yoluna inmiş bulunan yayayı fark etmek için asgari uyanıklık ve özeni göstermeyen sürücünün, kazanın hazırlanması ve sonuçlanmasında belirleyici olduğu, önceden teknik olarak belirlenmiş hukuk normunu (hızın koşullara uyarlanması ile dönüş kural ve yasaklarını KTK 52. Ve 53. Maddelerini) ihlal ederek trafikte en ilkel (basit) dikkat ve özeni göstermeyerek hareket eden ….. plaka sayılı otomobilin sürücüsü …..’un %70 oranında asli kusurlu olduğu, yayanın durumu bakımından yapılan değerlendirmede; ortalama dikkat ve özen halindeki bir yayanın öngörebileceği bir tehlikenin gerçekleştiği, esasen yaya o sırada taşıt yoluna çıkarken kavşağa yaklaşmakta olan araçların bulunup bulunmadığını, yaklaşan araçların uzaklık ve hızını göz önüne almadığı ve böylelikle yayalara ilişkin kuralları ihlal ettiği, neticeten karşıdan karşıya geçerken güvenliği açısından yaklaşan araçların uzaklık ve hızını göz önüne almadığı, taşıt yoluna çıkarken güvenli geçiş kurallarını uygulamadığı, ortalama bir yayanın göstermesi gereken özeni göstermediği, böylelikle yayaların uyacağı kuralları – KTK 68. Md.sini – ihlal ettiği, dikkatsiz ve tedbirsiz davrandığı anlaşılan yayanın %30 oranında tali kusurlu olduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
18/12/2019 tarihli celse ara kararı ile; tarafların itirazları, dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporu ve Bakırköy ….. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas Sayılı dosyasında alınan 28/04/2018 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak ve tüm mevcut dosya kapsamı da bir arada gözetildiğinde dava konusu trafik kazasında tarafların kusur oranlarının tespiti bakımından Mahkememiz dosyası İstanbul Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’na gönderilerek rapor düzenlenmesi istenilmiş, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen …. tarih … sayılı raporlarında; “…Dosya kapsamı, Bakırköy ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin 18.05.2018 tarihli gerekçeli kararı, dava dilekçesi, olay mahalli şartları, ifadeler, keşif zaptı, dosya içerisindeki bilirkişi raporları ve içerikleri, sürücünün seyir istikameti, yayanın geçiş istikameti ile dosya içerisindeki tüm veriler dikkate alındığında kazanın yukarıda “OLAY” kısmında açıklandığı şekilde meydana geldiği anlaşılmakla; kazanın davalı sürücünün sola dönüş yaptığı ve yayanın davalı sürücüye göre sağ taraftan sol tarafa karşıya geçtiği sırada davacının da başka bir aracın kendisine çarpmaması için geriye doğru yönelmesiyle meydana geldiği kanaatiyle 05.11.2019 tarihli bilirkişi raporunun kusur oranlarına iştirak edildiği, mevcut verilere göre; Davalı sürücü …..’un, sevk ve idaresindeki minibüs ile olay mahalli kavşakta manevrası sırasında görüş alanını kontrol altında bulundurması, istikametine göre sağ taraftan sol tarafa karşıya geçmekte olan davacı yayaya ilk geçiş hakkını vermesi, kavşağın müsaitlik durumuna göre kontrollü bir şekilde dönüş yapması gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla olayda %70 oranında asli kusurlu olduğu, Davacı yaya ….in, olay yeri kavşak mahallinde karşıya geçmeden evvel kavşak kollarını yeterli ve gerekli şekilde kontrol etmesi, yolun müsaitlik durumuna göre kontrollerine devam ederek karşıya geçmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, karşıya geçiş esnasında başka bir aracın kendisine çarpmaması için geriye doğru yönelmesiyle minibüsün çarpmasına maruz kaldığı olayda %30 oranında tali kusurlu olduğu” yönünde kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
…. Hastanesinden; davacı adına düzenlenmiş 18/05/2018 tarih ve 5043 sayılı Engelli Sağlık Kurulu Raporu celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… Hastanesi Başhekimliğinden; davacıya ait sağlık durumunu bildirir 12/04/2021, 10/06/2021 ve 22/06/2021 tarihli raporlar celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. Hastanesinden; davacı ….’in hastane nezdinde görmüş olduğu tüm muayene ve tedavilerine ilişkin tıbbi belgeler celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Mahkememiz dosyası, kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise süresi, kalıcı işgöremezlik durum ve oranının ne olduğu ve tespit edilecek maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte maluliyet raporu düzenlenmek üzere İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulunun …. tarih ve …. Sayılı raporunun sonuç kısmında; “… davacının 17/03/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği, Kas İskelet Sistemi: Alt Ekstremite Tablo 3.8a ve 3.8b %5+%5+%5+%5+%10=%26.69 (Baltazard Formülü); Tablo 3.2 : %14 olduğuna göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %14, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” şeklinde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
ATK raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalılar vekilleri tarafından rapora karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçeler sunulmuştur.
Mahkememiz dosyası, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulunun …. tarih ve … Sayılı raporu doğrultusunda davacının trafik kazası sonucu uğradığı geçici ve sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının tespiti için aktüerya bilirkişisi ile doktor bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilmiş, Aktüerya Hesap Bilirkişisi … ve İç Hastalıkları Uzmanı bilirkişi Dr. … tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş, 25/08/2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Davaya konu, 17/03/2017 günü meydana gelen araç dışı trafik kazasında davacının trafik kazasına bağlı sağ Femur proximal kırığı oluştuğu ve operasyon geçirdiği, ATK …. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 28.02.2022 tarihli raporda; trafik kazasına bağlı kişinin tüm vücut engellilik oranının %14 (yüzdeondört) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğinin oy birliği ile mütalaa olunduğu, dava konusu kazada davacının yaralanmalarının tümünün kamuya ait …. Hastanesinde gerçekleştirilmiş olup, SGK’ya fatura edilmek suretiyle karşılandığı, dosyada, belgeli tedavi gideri ya da talebe rastlanmadığı, iyileşme süresi boyunca toplam 2.250,00-TL (İkiBinİkiyüzElliTürkLirası) belgesiz (Koltuk değneği, pansuman ve yol gideri) harcama yapmış olabileceği, davalılardan …’un kusur raporunda %70 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği göz önünde bulundurulduğunda (2.250,00 x 0.7 =) 1.575,00-TL’sinin davalılardan talep edilebileceği, davacının talep edebileceği bakıcı gideri maddi zararının 3.732,75-TL olduğu, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının 8.845,58 TL olduğu, ancak; SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise bu tutarın hesaplanan geçici iş göremezlik maddi zararından tenzilinin gerekeceği, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 112.716,17 TL olduğu, ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 11.06.2018 kısmi ödeme tarihi; davalı sürücü ve işleten yönünden ise 17.03.2017 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı sigorta şirketi tarafından rapora karşı itirazlarını içerir dilekçe sunulmuştur.
Davacı vekili UYAP üzerinden gönderdiği 01/09/2022 tarihli dilekçesi ile dava değerini artırarak maddi tazminat taleplerini 126.869,50-TL.ye çıkartmış ve tamamlama harcını ikmal etmiştir.
Bağcılar Sosyal Güvenlik Merkezine müzekkere yazılarak; davacı … adına 17/03/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle yaralanmasından dolayı sürekli sakatlık, geçici iş göremezlik veya malüliyet ve emeklilik nedenleriyle herhangi bir tazminat, aylık ödemesi yapılıp yapılmadığı hususlarının araştırılarak Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş; 01/12/2022 tarihli cevabi yazıda, davacının 14/12/2015 tarihinden sonra hizmetine rastlanmadığı bildirilmiş, müzekkere cevapları ve ekleri incelenerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
6098 Sayılı TBK. 49 maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 Sayılı TBK’nun 50/1.fıkrası gereğince zarar gören zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altında olup; aynı Kanunun 56/1. fıkrasında da, bir kimsenin bedensel bütünlüğün zedelenmesi durumunda zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği, hüküm altına alınmıştır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi gereği motorlu araç işleteni de doğan zararlardan sürücü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Müteselsil sorumluluğun hukuki sonuçları TBK’nun 61, 62, 106, 155, 162, 163, 166, 168. maddelerinde düzenlenmiştir. Müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumludur.(TBK 162/1). Borç tamamen ifa edilinceye kadar alacaklıya karşı bütün borçluların sorumluluğu devam eder.(TBK 163/2) Alacaklı, borçluların birinden, bir kısmından veya hepsinden alacağını talep etme ve dava açma hakkına sahiptir.(BK163/1)
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve toplanan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas ….. Karar sayılı dosyası, 05/11/2019 tarihli bilirkişi raporu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen …. tarih … sayılı rapor, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulunun … tarih ve …. Sayılı raporu, 25/08/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davanın haksız fiil iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu; olay tarihinde saat 06:45 sıralarında davalı sürücü …..’un sevk ve idaresindeki ….. plakalı minibüs ile …. Caddesi’ni takiben seyir halinde iken sola manevra ile … Caddesi’ne dönüş yaptığı sırada yolun sağından soluna karşıya geçmek isteyen davacı yaya ….’e minibüsün sol yan kısımları ile çarpmak suretiyle yaralamalı ve maddi hasarlı kazaya sebebiyet verdiği; 05/11/2019 tarihli bilirkişi raporu ile benzer tespitler içeren Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen …. tarih … sayılı raporlarında meydana gelen trafik kazasında davalı sürücünün %70 oranında asli kusurlu olduğu, davacı yayanın %30 oranında tali kusurlu olduğunun tespit edildiği, aynı yönde davalı sürücünün Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas ….. Sayılı Kararı ile üzerine atılı suçu işlediği sabit görülerek neticeten 6.000 TL Adli Para Cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Mahkemece itibar edilen ve hükme esas alınan trafik bilirkişisi …. tarafından mahallinde yapılan keşif sonrası düzenlenen 28/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda sanık …..’un birinci derecede asli, katılan yaya …’nın ikinci derecede tali kusurlu olduğu tespitlerinin yapıldığı, anlaşılmakla; kazaya karışan ….. plakalı aracın kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesinin davalı ….. Sigorta Şirketi tarafından tanzim edildiği; aracın maliki olmakla işleten sıfatının kazanıldığı, KTK madde 85’de işletenin sürücünün eylemlerinden kendi kusuru gibi sorumlu olacağının düzenlendiği, KTK madde 86’da düzenlenen sorumluluktan kurtulma halinin somut olayda gerçekleşmediği, bu nedenle işletenin söz konusu olayda sorumlu olduğu, motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına sebep olunması halinde hiç bir ayrım yapılmaksızın işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen sigortacının da sorumlu tutulması gerektiği değerlendirilerek; davalıların, davacının kaza nedeniyle maruz kaldığı maddi zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu; sigorta poliçesinde teminat limitinin 330.000,00-TL olarak belirlendiği, davalı sigorta şirketi tarafından dava tarihinden önce davacıya 20.108,94-TL ödeme yapıldığı, kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre hazırlanan Adli Tıp Kurumu ….. İhtisas Kurulunun … tarih ve …. Sayılı raporu ile davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle tüm vücut engellilik oranının %14 olduğu, iyileşme (iş görmezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği görüşünün bildirildiği; TRH-2010 Yaşam Tablosu ve progressive rant yöntemine göre, 2022 asgari ücret değişiklikleri dikkate alınarak düzenlenen 25/08/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 8.845,58-TL; sürekli iş göremezlik maddi zararının %14 tüm vücut engellilik oranına göre 112.716,17-TL, tedavi giderlerinin 1.575,00-TL ve bakıcı giderlerinin 3.732,75-TL olarak hesaplandığı, yapılan hesaplamaların usul ve yasaya uygun olduğu görülmekle ve davanın HMK’nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası şeklinde açılması sebebiyle davacı tarafın bedel artırma dilekçesi doğrultusunda maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmiş; manevi tazminat davası yönünden ise olayın meydana geldiği tarih, olayın gerçekleşme şekli, yeri, davalı sürücünün kusuru, davacının yaralanma derecesini gösterir Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun … tarih ve …. Sayılı raporu, manevi tazminatın sebepsiz zenginleşme ve fakirleşme aracı olmaması, tarafların sosyal ekonomik durumları, hakkaniyet ilkesi ve sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 35.000-TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat davasının KABULÜ ile,
8.845,58-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 112.716,17-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 3.732,75-TL bakıcı gideri ve 1.575,00-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 126.869,50-TL maddi tazminatın, 17/03/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı sigorta şirketi poliçe teminat limitiyle sınırlı ve hükmolunan tazminata kısmi ödeme tarihi olan 11/06/2018 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek koşuluyla sorumlu tutulmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile,
35.000,00-TL manevi tazminatın, 17/03/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ….. ve …..’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.057,30-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 343,26-TL peşin harç ile 431,62-TL tamamlama harcının mahsubu ile kalan 10.282,42-TL harcın davanın maddi ve manevi tazminat talebi yönünden kabul ve kısmen kabulü dikkate alınarak (davalılar ….. ile ….. bu miktarın tamamından davalı ….. Sigorta A.Ş ise bu miktarın 8.059,11-TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 343,26-TL peşin harç, 431,62-TL tamamlama harcı ve 35,90-TL başvurma harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 1.963,00-TL adli tıp fatura ücreti, 314,00-TL keşif harcı, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti, 705,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 5.232,00-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanıp takdir olunan 3.732,98-TL yargılama giderinin (davalılar ….. ile ….. bu miktarın tamamından, davalı ….. Sigorta A.Ş ise bu miktarın 2.925,82-TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 20.030,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden AAÜT gereğince hesaplanıp takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılar ….. ve …..’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Davalılar ….. ve ….. kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebinin kısmen reddedildiği dikkate alınarak A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
9-Davalı ….. Sigorta A.Ş. tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
10-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
11-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2022

Katip …
¸

Hakim ….
¸