Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/61 E. 2019/1063 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/61
KARAR NO : 2019/1063

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2014
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı (Müvekkil) Şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin kurulduğunu, usulüne uygun düzenlenen dava konusu faturaların münderecatının davalıya eksiksiz tebliğ/teslim edildiğini, davalı şirketin ürünleri alarak bedellerini ödemediğini, Davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün 18/12/2013 tarih ve ….. E. sayılı dosyası ile 16.370,00-TL asıl alacak ve 3.970,59-TL işlemiş faiz ile beraber toplam 20.340,59-TL için takibe geçildiğini, davalı tarafın; 26/12/2014 tarihinde ki itirazıyla takibe, ödeme emrine, alacağa ve tüm fer’ilerine yasal süresinde itiraz ettiğini, vaki itiraz neticesinde takibin durduğunu, sonuç olarak itirazının iptali ile takibin 16.370,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, davalının haksız ve kötü niyeti ile itirazı ile %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve eklerinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,davacının,faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy 2’nci İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine 16.370,00-TL asıl alacak, 3.970,59-TL işlemiş faiz ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği,İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği,bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği,davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış,bilirkişi ….tarafından düzenlenen 21/07/2014 havale tarihli bilirkişi raporunda;Davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış / kapanış tastiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğunu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı taraf defterlerinin sahibi lehine delil olduğunu, takibe konu olan faturaların davacı şirketin yasal defterlerine kayıtlı olduğunu, fatura muhteviyatı hizmetin davalı şirkete verildiğini, fatura muhteviyatına veya bedeline davalı tarafından herhangi bir itiraz yapılmadığını, (T.T.K.m.23/3) Davalı tarafça dava dosyasına, bu yönde bir belge sunulmadığını, davacı Şirketin 31/12/2012 tarihi itibarıyla davalı şirketen 18.050,00-TL takip tarihi (18/12/2013) itibarıyla ve dava tarihi itibarıyla (03/03/2014) davalı şirketten; 16.370,00-TL alacaklı olduğunu, dava dosyasında bu tarihten sonra davalı tarafından davacıya yapılmış bir ödemenin olmadığını, takip talebinden önce davalı tarafın temerrüte düşürülmediğini, temerrütün takip tarihi itibariyle oluştuğunu bildirdiği görülmüştür.
Mahkememizce önceki hükümle icra dosyası celp edilerek bilirkişi raporuna alınmış ve dava ve takip konusu faturaların davacının ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydettiği, davalının meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen defterlerini inceleme için saatinde hazır etmediği, mezkur irsaliyeli faturalarda teslim alan imzasının bulunduğu, bu faturalar ile ilgili olarak isticvap davetiyesi ile çağrılan şirketi temsile yetkili müdürün duruşmaya gelmediği buna göre faturada yazılı malların yetkili kişi tarafından alınmış kabul edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2016/13191 Esas, 2017/6769 Karar sayılı 10/10/2017 tarihli ilamıyla” Davalı … İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin yetkilisinin 17/12/2007 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilen ………’nın 10 yıl süre ile şirket yetkilisi olduğu ve onun tarafından verilmiş 28/05/2015 vekaletname ile Av. … vekil tayin edilmiştir. Dosyaya vekil tarafından vekaletname sunulmuş olmasına rağmen mahkemece davalı tarafın vekil ile temsil edildiği vekil ile temsil olunan işlerde tebligatların vekile yapılacağı gözetilmeden yargılamaya devam edilip davalının savunma hakkı kısıtlanarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” denilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, davalının vekili duruşmalara davet edilmiş, son tahkikat duruşmasına dek duruşmalara katılmış, vekaletname sunmasına ilişkin son aşamaya dek işlemler savunmaları kapsamında tekrarlanmıştır.
Davacının dava dilekçesinde dayanmış olduğu sevk irsaliyesi altında teslim alan sıfatı ile isim ve imzası bulunan şahıslarla davalı şirket arasında akdi ve fiili bağ olup olmadığı hususunda davalıya 1.dereceden münferiden şirket yetkilisi …’a davetiye çıkarılmış, bir celse mazeretli sayılmış, iki kez de ihtaratlı davetiye çıkarılmasına karşın isticvaba icabet etmediği, bunun sonuca olarak da alacağa dayanak söz konusu fatura ve irsaliyeler üzerindeki imzaların şirketi bağladığını kabul etmiş sayıldığı kanaatine varılmıştır.
Davacının mukavva kutu alım satımı hizmetinden kaynaklı 8 adet faturalardan dolayı takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağının 16.370,00-TL olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile takibin 16.370,00-TL açısından iptaline, takibin 16.370,00-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile devamına, davacının işlemiş faiz talebinin ise 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun Borçlunun Temerrüdü başlıklı 117’nci maddesine uygun olarak takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı anlaşılmakla reddine karar verilmiştir.
Dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen toplam alacağın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜNE, dava konusu Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı takibine yapılan itirazın 16.370,00-TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin 16.370,00-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2-Alacak likit ve faturaya dayalı olduğundan hükmolunan asıl alacağın %20’si olan 3.276,00-TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.118,23-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 177,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 940,33-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından ödenen 25,20-TL başvurma harcı, 177,90-TL peşin harç, 183,15-TL tebligat, 38,30-TL posta, 450,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 874,55-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla YARGITAY yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 16/10/2019
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza