Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/599 E. 2019/587 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/599 Esas
KARAR NO : 2019/587

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 20/06/2018
KARAR TARİHİ : 16/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; A grubu hissedarların B grubu hissedarlardan vekalet alarak vekaleten toplantıya katılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, B pay grubuna tanınan imtiyazın usulsüz olarak A pay grubu tarafından ortadan kaldırıldığını, genel kurulda, B grubu hissedarlar içinde çoğunluk hisseye sahip olanların önerdiği ve oy çoğunluğu ile kabul edilecek üyelerin yönetim kuruluna seçilmesi gerektiğinin izahtan vareste olduğunu, A Grubu hissedarların usulsüz ve iyi niyet ile dürüstlük kuralına aykırı davranışlarını daha da öteye taşıdıklarını, şirket ana sözleşmesine aykırı olarak hisselerin şirket tarafından iktisabına ilişkin genel kurulda usulsüz bir oylama ile karar aldığını, 08/06/2018 tarihli genel kurul toplantısında yönetim kurulu başkanı ve başkan yardımcısının seçildiğini, dava konusu genel kurul kararının TTK 449.maddesi gereği yürürlüğünün durdurulmasına karar verilmesini talep ettiklerini belirterek öncelikle 08/06/2018 tarihli genel kurulda alınan kanun, esas, sözleşme ve dürüstlük kurallarına aykırı kararların ve işbu genel kurul kararı uyarınca alınan yönetim kurulu kararlarının ihtiyati tedbiren TTK.nun 449.maddesi gereği yürürlüğünün durdurulmasına, şirket organsız kalmış olacağından tedbiren şirkete kayyum atanmasına, …’nin 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında gündemin 1., 6., 8.maddelerine ilişkin kanun, esas, sözleşme ve dürüstlük kurallarına aykırı olarak alınan kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin genel kurulunda ilgili gündem maddelerini görüşmek üzere ortaklara 22/05/2018 tarihli … , 21/05/2018 tarihli ….Gazetesi ile çağrıda bulunulduğunu, ayrıca tüm ortaklara iadeli taahütlü mektup gönderildiğini ve bu çağrı ile toplantının davalı şirket merkezinde ve Bakanlık Temsilcisinin katılımıyla yapıldığını, (B) grubu pay sahibin in, (A) grubu pay sahibi tarafından temsil edilmesini kısıtlayan veya yasaklayan kanuni bir düzenleme mevcut olmadığını, pay sahibinin dilediği kişiyi vekil olarak yetkilendirebileceğini, yönetim kuruluna aday gösterme hakkının kullanımına ilişkin (B) Grubu pay sahiplerinin kendi aralarında, önerilecek adaylar konusunda anlaşma sağlamasının gerekmediğini, esas sözleşmesel veya kanuni bir zorunluluk olmadığını, rüçhan hakkının şirketçe kullanılması ve ortaya çıkan payların şirket tarafından iktisap edilmesine ilişkin yönelim kuruluna yetki verilmesine ilişkin gündemin davacılardan birinin talebi ile gündeme eklendiğini, yapılan son sermaye artırımı ile bu yetkilendirmenin bir bağlantısının olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava, davalı şirketin 08/06/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Valiliği Ticaret İl Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye de cevap verildiği, istenen bilgi ve belgelerin gönderildiği, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil numarasında kayıtlı …’nin 27/05/2016 tarihinde kurulduğu, 08/06/2018 tarihli 2017 yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağının eklendiği görülmüştür.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalı şirketin 08/06/2018 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında gündemin davalı …’nin 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında gündemin 1. 6 , 8. maddelerine ilişkin kararların yasa, ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı, anılan kararların iptali koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin kayyum atanmasına ilişkin tedbir kararı değerlendirilerek şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş, 16/01/2019 tarihinde davacı vekilinin ara kararı temyiz etmesi üzerine 13/02/2019 tarihinde dosya fotokopisi İstinaf incelemesine gönderilmiştir.
Davacılardan ….ve …’un 14/09/2018 tarihli dilekçeleriyle ayrı ayrı davalı şirketin 2017 olağan genel kurulunun iptali davasının bilgileri ve onayları dışında açıldığını, isteği dışında açılan davadan feragat ettiklerini beyan etmişler, dilekçelerinin altına ayrı ayrı kimlik tespitlerinin yapıldığı görülmüştür.
13/12/2018 tarihli duruşmada davalı şirket ana sözleşmesi, defter ve kayıtları ile dosya kapsamı üzerinde mali müşavir, finans uzmanı ve şirketler konusunda uzman 3’lü bilirkişi heyetine inceleme yaptırılarak dava konusu 08.06.2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan 1. 6. ve 8 nolu kararların yasa , ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı hususlarında rapor alınmasına karar verilmiş, 05/03/2019 tarihli raporda özetle; 1 numaralı kararın, pay sahibi genel kurula dilediği kişiyi yetkilendirerek vekâleten katılabileceği, (B) grubu pay sahibinin (A) grubu pay sahibi tarafından temsil edilmesini kısıtlayan veya yasaklayan kanuni bir düzenleme bulunmadığı, aynı grup pay sahiplerinin birlikte hareket etmesinin zorunlu olduğunu öngören kanuni ve ya esas sözleşmeseI bir yükümlülük bulunmadığı ve temsilcilerin kullandıkları oyun genel kurul öncesinde verilmiş olan talimatlara aykırı olması halinde dahi kullanılan oyun geçersiz olmadığı gerekçeleriyle, hukuka ay kın olmadığı ve iptalinin gerekmediği, 6 numaralı kararın, aday önerme hakkının genel kurulun seçeceği kişi veya kişilerin ilgili grup pay sahipleri tarafından belirlenmesini ifade ettiği, grup iradesinin tespiti amacıyla ilgili pay sahiplerinin aralarında bir toplantı yapmalarının gerekliği, aday önerme toplantısının toplantı nisabının bulunmadığı ancak karar nisabının anonim şirketler hukukunda geçerli genel ilkeden hareketle, toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğu olduğu, aday önerme hakkının kullanımında esas alınması gerekli adayların somut olayda (B) grubunun çoğunluğu tarafından önerilen adaylar olduğu, genel kurulda yönetim kurulu seçiminde B grubunun azınlığını oluşturan pay sahiplerinin önerdiği adayların seçilmesinin esas sözleşmeye ve kanuna aykırı olduğu gerekçeleriyle hukuka aykırı olduğu ve iptaline karar verilebileceği, 8 numaralı kararın, dava konusu edilen genel kurul toplantısında alınmış bir sermaye artırımı kararı bulunmadığı, dolayısıyla rüçhan hakkının şirket tarafından kullanılması gibi bir durum da sözkonusu olmadığı şirketin pay iktisabına ilişkin ise TTK m.379’da yer alan yetki süresi, iktisap edilecek payların itibari değer ve sayıları, ödenecek bedelin alı ve üst sınırlarına ilişkin herhangi bir karar alınmadığı, sonuçta alınan karann TK m. 379 ve/veya 388/1 hükmüne aykırı olduğu gerekçeleriyle hukuka aykırı olduğu ve iptaline karar verilebileceği mütalaası bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucunda;
Kural olarak TTK. m. 445 uyarınca yasaya, esas sözleşmeye veya iyiniyet kuralına aykın kararlara karşı iptal davası açılabilir. Dolayısıyla anılan kararlann iptalinin sağlanabilmesi için bu kararların kanun, anasözlesme veya afaki iyiniyete aykırı olması da gerekir. Bir başkı deyişle sadece bir takım usuli eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle alınan kararlann iptali sağlanamaz.denmiştir.

Davaya konu davalı şirkette 08.06.2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan 1. 6. ve 8 nolu kararların yasa , ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı yönünde yapılan yargılama sonucunda 1 numaralı karar yönünden , pay sahibi genel kurula dilediği kişiyi yetkilendirerek vekâleten katılabileceği, (B) grubu pay sahibinin (A) grubu pay sahibi tarafından temsil edilmesini kısıtlayan veya yasaklayan kanuni bir düzenleme bulunmadığı, aynı grup pay sahiplerinin birlikte hareket etmesinin zorunlu olduğunu öngören yasa hükmü ya da şirket ana sözleşmesinde bir yükümlülük bulunmadığı ve temsilcilerin kullandıkları oyun genel kurul öncesinde verilmiş olan talimatlara aykırı olması halinde dahi kullanılan oyun geçersiz olmadığı dikkate alınarak bu karar için talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
6 numaralı karar yönünde, Genel kurulda yönetime aday önerme hakkının genel kurulun seçeceği kişi veya kişilerin ilgili grup pay sahipleri tarafından belirlenmesini ifade ettiği dikkate alındığında grup iradesinin tespiti amacıyla ilgili pay sahiplerinin aralarında bir toplantı yapmalarının gerekliği açık olup aday önerme toplantısının toplantı nisabının bulunmadığı dikkate alındığında karar nisabının şirketler hukukunda geçerli genel ilkeden hareketle toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğu olduğu kabulü gerekmiş olup somu olaydaki gibi aday önerme hakkının kullanımında esas alınması gerekli adayların somut olayda (B) grubunun çoğunluğu tarafından önerilen adaylar olduğu ve genel kurulda yönetim kurulu seçiminde B grubunun azınlığını oluşturan pay sahiplerinin önerdiği adayların seçilmesinin gerektiği dikkate alınarak söz konusu belli bir grubu dışlayacak şekilde esas sözleşmeyle B pay grubuna tanınan imtiyazın sözleşmeye aykırı olarak A pay grubu tarafından ortadan kaldırılması sonucunu doğruduğu anlaşılmış olup esas sözleşmeye ve kanuna aykırı olduğu gözetilerek iptaline karar verilmesi gerekmiştir.
8 numaralı karar yönünden, somut olayda dava konusu edilen genel kurul toplantısında alınmış bir sermaye artırımı kararı bulunmadığı, dolayısıyla rüçhan hakkının şirket tarafından kullanılması gibi bir durum da sözkonusu olmadığı şirketin pay iktisabına ilişkin ise TTK m.379’da yer alan yetki süresi, iktisap edilecek payların itibari değer ve sayıları, ödenecek bedelin alt ve üst sınırlarına ilişkin herhangi bir karar alınmadığı dikkate alındığında sonuç olarak alınan karann TK m. 379 ve/veya 388/1 hükmüne aykırı olduğu anlaşıldığından iptaline karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle; davacılardan ….ve … yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin …’nin 08/06/2018 tarihli 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 6 ve 8 nolu kararların iptaline, 08/06/2018 tarihli 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 1 nolu kararın iptali talebinin reddine, davacıların tedbir talepleri yönünden ise bir şirketin yasal organlarının mevcut olmaması halinde şirkete kayyım atanması gerekir. Bu kural 4721 sayılı TMK’nın 427/1-4. maddesinde ifade edilmiştir. Bu maddeye göre: Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa, yönetim kayyımı atanmak zorundadır. Söz konusu davada böyle bir durum olmadığı sabit olup yönetim sözleşemeye aykırı belirlenmiş olsa da dahi ortada bir organ olduğu açık olup davacının kayyum atanması talebi yerinde görülmemiştir. Ayrıca bir şirketin genel kurul kararınını yürütülmesinin durdurulması ise 6102 sayılı TTK’nın 449.maddesinde düzenlenmiştir. 6100 sayılı HMK’ nın 389. maddesine göre mevcut durumda meydana gelecek bir değişme nedeniyle gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilir hükmü dikkate alınarak yaklaşık ispat kuralı gereğince şirketi zarar uğratacağı tehlikesi bakımından dosya kapsamı ve sunulan delillere gelen kayıtlara göre davacıların kararların icrasının geri bırakılması reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılardan ….ve … yönünden davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davanın kısmen kabulüne,
Davalı şirketin …’nin 08/06/2018 tarihli 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 6 ve 8 nolu kararların iptaline,
08/06/2018 tarihli 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 1 nolu kararın iptali talebinin reddine,
3-Davacıların kararların icrasının geri bırakılması ve kayyum atanması tedbir taleplerinin reddine,
4-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90 TL harcın mahsubuna, bakiye 8,50 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir olunan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Bir kısım davacıların feragati nedeniyle Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin feragat eden davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, 485,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.656,80 TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 1.328,40 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan 28,00 TL posta masrafından oluşan yargılama giderinin davanın red oranı dikkate alınarak takdiren 14,00 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/05/2019
Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸