Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/597 E. 2019/1237 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/597 Esas
KARAR NO : 2019/1237

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 02/08/2016
KARAR TARİHİ : 03/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili …. Kağıt tarafından diğer davacı … Basım’dan alıp meşru hamili olduğu çekin cirosu yapılmaksızın zayi olduğunu, davalılara bu çeke dayalı olarak herhangi bir borçlarının bulunmadığını, çekin …. Kağıt’ın imza ve kaşesi olmaksızın zayi olduğunu, zayi nedeniyle İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyasında çek iptali davası açıldığını ve bu davada ödeme yasağı kararı verildiğini, çek nama yazılı olduğu için çekin ciro ile devrini sağlamak adına sahte ciro atıldığını, çekte ciranta sıfatıyla müvekkilinin kaşesi üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle çekten dolayı davalılara borçlarının bulunmadığını belirterek çek nedeniyle davalılara borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Yayın vekili cevap dilekçesinde; davacının çekin ciro olmaksızın zayi olduğunu beyan ettiğini, çek üzerinde imza ve kaşe bulunmadığını beyan ettiğini, ancak dava dilekçesi içeriğinde çek üzerinde kendilerine ait ciranta bulunduğunu kabul ettiğini, davacının çelişkili beyanlarının davanın kötüniyetle açıldığını gösterdiğini, çekte davacıya ait kaşe ve imza bulunduğunu, müvekkilinin davacı ile geçmişe dayalı ticari ilişkisi bulunduğunu, müvekkilinin çekin hamili olup davacıların çek bedelini ödemesi gerektiğini, ayrıca davacı şirket yetkilileri tarafından çekin verilmesi karşılığında müvekkiline tahsilat makbuzu verildiğini, davacının çekin zayi olduğunu beyan etmiş olmasına rağmen çekin hamilinin kim olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca çekin ne suretle zayi edildiğine dair delil bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……. vekili cevap dilekçesinde; dava konusu çek olup, keşideci olan …. Basım ünvanlı şirketin davada taraf sıfatının bulunmadığını, keşideci olan bu şirketin ciranta tarafından ileri sürülen defiyi meşru hamile karşı ileri sürmesinin mümkün olmadğını, müvekkilinin çeki alacağına istinaden önceki ciranta olan …… Yayın ünvanlı şirketten ciro yoluyla teslim almış iyi niyetli meşru hamil konumunda olduğunu, müvekkilinin davacılar ile ticari ilişkisinin bulunmadığını, davacı tarafından bu şekilde birçok dava açılmış olması karşılığında davacının ödemelerini geciktirmek amaçlı davalar açtığını öğrendiğini, dava konusu çeke ilişkin olarak iptal davası açılmış olduğunu, ödeme tarihinde muhatap bankaya ibraz edilen çekin karşılığının bulunmamasının düşündürücü olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu çekin incelenmesinde; …..bank …. Şubesi’ne ait …. çek no.lu, 31/07/2016 keşide tarihli, 35.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin …. Basım olduğunu, cirantaların ise sırasıyla …. Kağıtçılık, … Kağıt, ….. Yayın ve …. Davetiye olduğu görülmüştür.
İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı …. Kağıt tarafından dava konusu çekin de aralarında bulunduğu 3 adet çekin zayi nedeniyle iptali istemiyle dava açıldığı, mahkemece çeklere ilişkin menfi tespit davası açılmış olması nedeniyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra dosya ve tarafların ticari defter kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen 30/09/2019 tarihli raporda; davacı … Basım tarafından ticari defterlerin inceleme için sunulmadığı, davacı …. Kağıt tarafından yerinde inceleme talep edildiği, ancak yazışmalara rağmen ticari defterlerin hazır edilmediği, mail ortamında 2016 yılına ait bir kısım defterlerin gönderildiği, ancak beratlarının görüntülenemediğini, gönderilen kayıtların eksik olup 2017 ve 2018 yıllarına ait defterlerin ise hiç incelemeye sunulmadığı, davalı ….. Davetiye tarafından ticari defterlerin inceleme için sunulmadığı, bu nedenle bu taraflar yönünden çekin yasal deftelerinde kayıtlı olup olmadığı ve aralarında ticari ilişki olup olmadığı hususlarının tespit edilemediği, davalı ….. Yayın ünvanlı şirketin ticari defterlerinde 31/01/2016 tarihinde düzenlenen çek çıkış belgesi bulunduğu, belgenin 70.000,00 TL olup iki adet çeke ilişkin olduğu, çeki veren kısmında ….. Kağıt, borçlu kısmında ise … ünvanlı şirketin kayıtlı olduğu, çek numarası yazılmamış olup çek bedelinin 35.000,00 TL olarak kayıtlı olduğu, dolayısıyla dava konusu çekin davalı …. Yayın şirketinin yasal defterlerinde kayıtlı olduğu belirtilmiştir.
Dava, İİK’nın 72.maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; davacılar tarafından ….bank …. Şubesi’ne ait 31/07/2016 keşide tarihli ve 35.000,00 TL bedelli çeke dayalı olarak işbu davanın açıldığı, davacı ….. Kağıt tarafından zayi nedeniyle çekin iptali istemiyle İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında dava açıldığı, sonrasında menfi tespit davası açılmış olması nedeniyle mahkemece bu davanın reddine karar verildiği, dava konusu çekte davacı …… Basım keşideci olup diğer davacı …. Kağıt’ın ise ciranta oldukları, davacılar tarafından çekin zayi edildiği iddia edilmiş olmasına rağmen sunulan deliller ve incelenen ticari defter kayıtları ile bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere davacı …. Kağıt ile davalı …. Yayın arasında ticari ilişki bulunduğu, dava konusu çekin ciro edilmek suretiyle ticari ilişki kapsamında davacı ….. Kağıt tarafından davalı …. Yayın’a verildiği, bizzat davacı …. Kağıt tarafından düzenlenmiş olan çek çıkış belgesinde dava konusu çekin davalı ….. Yayın şirketine verildiğinin belirtildiği, ayrıca davalı … Yayın şirketinin ticari defter kayıtlarında dava konusu çekin kaydının bulunduğu, çekin davacı ……. Kağıt tarafından davalıya ticari ilişki kapsamında verildiğinin davalının ticari defter kayıtlarıyla da kanıtlandığı, davacı tarafından düzenlenmiş olan çek teslim belgesi de dikkate alındığında davacının çekin rıza dışı elinden çıktığına ve davacının kaşe ve imzasının bulunmadığına yönelik iddialarına itibar edilmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla davacıların çekin rızaları dışında elden çıktığı ve davalıların çeki iktisapta kötüniyetli veya ağır kusurlu olduklarına dair herhangi bir delil ibraz etmedikleri, bu hususların kanıtlanamadığı sonucuna varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukardıa açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 597,72 TL harçtan mahusubu ile bakiye 553,32-TL harcın karar kesinleştiğinde istekleri halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 4.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.03/12/2019
Katip … Hakim …
¸e-imzalı ¸e-imzalı