Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/589 E. 2021/675 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/589 Esas
KARAR NO : 2021/675

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/06/2018
KARAR TARİHİ : 22/06/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 31/08/2017 tarihinde 25.000 TL + KDV bedel üzerinden restorant dekorasyonu hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, davacı şirket sözleşmede belirtilen edimini yerine getirerek 08/12/2017 tarih ve … numaralı 29.500 TL tutarındaki faturayı düzenlediğini, davalı şirketin 10.000,00 TL’ yi ödediğini, kalan kısmı olan 19.500,00 TL’ yi ödemediğini, bu nedenle Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile bakiye kısım olan 19.500 TL alacağının tahsili için icra takibine geçtiklerini, ancak davalı tarafın haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini, davalının yapmış olduğuu haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalı şirketin itiraz nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; sözleşmede iş veren olarak görülen …’ün davalı şirketin yetkilisi olmadığını, böyle bir sözleşme imzaladıysa bunun kendisini bağlayacağını, davacı tarafın dilekçesinde bahsedildiği şekilde davacı tarafından davalı şirkette kolon kaplama işlemi yapılmadığını, gerektiğinde yapılacak keşifte bu durumun görüleceğini, ayrıca takibe konu fatura içeriği de gerçeği yansıtmadığını, davalı şirket kayıtlarında da bulunmadığını, davalı firma yetkililerinin imzasını taşımayan ve gerçeği yansıtmayan faturanın bir alacak belgesi olmadığını, faturada belirtilen hizmetin davalı şirkete verilmediğini, davanın reddini, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 26/03/2019 tarihli duruşmasında araflar arasındaki sözleşmeye dayalı olarak davacının edimlerini yerine getirip getirmediği, eksik iş bulunup bulunmadığı, eksik iş mevcut ise iş bedelinden düşülmesi gereken tutarın tespiti, sonuçta davacının davalıdan talep edebileceği alacak tutarının tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 18/06/2019 tarihli raporda; davacı şirketin 2017 , 2018 yılı ticari deftererinin incelendiği, davacı şirketin carihesap ekstresinde 31/12/2018 tarihi ile 45,500 Tl alacaklı olduğu, davalı şirketin muavin defteri incelendiğinde borç ya da alacak kaydının olmadığı, davacı şirketin düzenlediği takibe konu olan 08/12/2017 tarihli … numaralı, 29.500 TL tutarlı faturanın irsaliye fatura olduğu, davacı şirketin yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlediği, açıklama kısmına “… restoran iç dekor tadilat” ı yazıldığı, eksiksiz teslim alan ve teslim kısımlarının boş ve imzasız olduğunun tespit edildiği, davalı şirketin faturaları tebliğ aldığına ya da 8 gün içerisinde itirazda bulunduğuna dair herhangi bir ihtar, belge ya da evraka dosya muhteviyatında ve yerinde incelemelerde rastlanılmadığı, davacı şirkete ait herhangi bir faturanın işlenmediği, dava dosyasında bulunan evrakların incelenmesi, keşif mahallinde yapılan inceleme ve tarafların beyanları incelenmesi ile davacı ile davalı arasında 31/08/2017 tarihinde hizmet alımı sözleşmesi yapıldığı, yüklenicinin bu sözleşmede yapması gereken edimlerini yerine getirip getirmediği dava dosyasında bulunan evrakların ve keşif mahallinde yapılan teknik incelemelerin neticesinde yapılan değerlendirme de işin yapılıp yapılmadığı hususunda yeterli kanaat oluşmadığı, davacı tarafın işi yaptığını gösteren varsa elinde kanıtlayıcı belge, alım faturası vb. dava dosyasına sunması gerekeceği görüş ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Beylikdüzü Vergi Dairesi tarafından … Restaurant Gıda Tur. İnş. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 01/12/2017 – 30/04/2018 tarihleri arasındaki BA – BS formlarının celp edildiği görülmüştür.
Avcılar SGM’ den davalı şirketin 2017 yılı 12. Ayı dönem bordroları celp edilmiştir.
Esenyurt Vergi Dairesi tarafından …. Fuar Organizasyonu Limited Şirketi’nin 01/12/2017 – 30/04/2018 tarihleri arasındaki BA – BS formlarının celp edildiği görülmüştür.
Tarafların BA BS formları celp edildikten sonra faturaların kayıtlara işlenip işlenmediği hususunda mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 17/05/2021 tarihli ek raporda; davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği takibe konu olan 08/12/2017 tarihli, … numaralı KDV dahil 29500 TL tutarlı 1 adet irsaliye faturanın olduğu, davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlediği, davalı tarafın yasal defterlerine işlenmediği, takibe konu faturanın 2017 yılı aralık ayında davacı tarafından BS formu ile beyan edildiği, davalı tarafından BA formu ile beyan edilmediği sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, gelen müzekkere cevapları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, davacı tarafından davalıya ait restaurantta dekorasyon hizmet alımı sözleşmesine dayalı iş yerindeki kolonların kaplanması işinden kaynaklı bakiye kalan miktarın tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dava konusu Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dava konusu yapılan 19.500 TL asıl alacak, 494,85 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 19.994,85 TL’ nin takip tarihinden itibaren faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde ve uyuşmazlık konusu üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının işin yapılmasına esas belirttiği sözleşme 31.08.2017 tarihli ve yine takibe esas alacağa konu faturanın tarihi de 08.12.2017′ dir.
İddia edilen alacağa konu, taraflar arasındaki ilişkinin başlangıcı 2017 yılıdır.
Davacının 2017 yılına ait yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yapılmadığı görüldüğünden, bu yıla ait defterler davacı lehine delil niteliğini taşımamaktadır.
Davalının 2017 yılına ait yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yapıldığı, yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yapılmadığı görüldüğünden, bu yıla ait yevmiye defteri dışındaki kebir ve envanter defterleri davalı lehine delil niteliğini taşımaktadır.
Davacının ticari kayıtlarına göre 45.500,00 TL alacaklı gözükmesine rağmen, davalının ticari kayıtlarına göre herhangi bir alacak gözükmemektedir. Davacının, 2017 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri yasal süresi içerisinde yapılmadığından, bu alacak kaydına itibar edilmemiştir.
Davacı, davalıdan 10.000,00 TL ödeme aldığını iddia etmişse de, davalının bu ödemeyi kabul etmediği ve yine davacının ticari kayıtlarına göre de bu miktarda bir ödemenin de olmadığı gözükmektedir.
Bilirkişi heyet raporunda, davacının iddia ettiği işin görüldüğüne dair tespit yapılamadığı, aksinin davacı tarafça ispat edilemediği görülmüştür. Her ne kadar davacı taraf tanık dinletilmesi talebinde bulunmuşsa da, bilirkişi raporu ile iddia edilen hususların ispatlanamadığı görüldüğünden, tanık beyanlarının hükme etkili olmayacağı kanaati ile tanık dinlenmemiştir. Ayrıca, süresinden sonra tanık listesi sunulması ve davalı tarafın da onayının bulunmaması sebebiyle de tanıklar dinlenememiştir.
Dava dilekçesine ek yapılan 31.08.2017 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; işveren olarak … Restaurant, yetkilisi …. Bey; yüklenici olarak … ve yetkilisi … olduğu görülmüştür.
Davalı şirket, sözleşmenin tarafı olmadıklarını iddia etmektedir.
Sözleşmenin imza kısmında davalı şirketin açın unvanı ve kaşesi yer almamakta olup, sadece … ad ve soyadının yer aldığı görülmüştür.
Ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde de, sözleşme tarihi itibariyle davalı şirketin temsil ve ilzama yetkili müdürlürenin …. ve …’ ın olduğu görülmüştür. Sözleşme tarihi itibariyle … davalı şirketi temsil ve ilzama yetkili müdür değildir. Davacı taraf, tacir olması sebebiyle basiretli davranma yükümlülüğü altında sözleşme yapmış olduğu şirketin yetkilisi ile ve yine şirketin unvan ve kaşesi altında sözleşmeyi imzalamak mecburiyetindedir. Davacı taraf bu şartları yerine getirmemiştir. Bu sebeplerle davalı şirketin sözleşmenin tarafı olmadığı kabul edilmiştir.
Davaya konu, davacının BS formlarına kayıt edilmiş faturanın davacıya tebliğ edildiği belirtilmişse de, faturayı tebliğ alan ismin tam okunamadığı, yine de SGK kayıtlarının celp edildiği, ancak bu kayıtlara binaen de herhangi bir tespit yapılamamıştır.
Davalı tarafça sözleşmenin varlığı kabul edilmediğinden ve yine davacı tarafça da yargılama sırasında davalının sözleşmenin tarafı olduğu ispat edilemediğinden, faturanın teslimine yönelik isticvap müessesi uygulanmamıştır.
Davacı taraf açıkça dava dilekçesinde yemin deliline dayanmadığından, yemin delili hatırlatılmamıştır.
Davacı tarafça dava dilekçesinde de açıkça yemin deliline dayanmadığı görülmüştür.
Davalı tarafça, davacının kötüniyetinin ispatı yapılamadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde davanın reddine karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 341,47 TL peşin hartan mahsubu ile bakiye 282,17 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
– Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın davalı tarafa İADESİNE,
4- Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalıl vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/06/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza