Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/546 E. 2018/505 K. 06.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/546
KARAR NO : 2018/505

DAVA : TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/06/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketten, maliki olduğu…. plaka sayılı ….model aracına 19/01/2016 tarihinde saat 06.37’de 100.000,00-TL tutarlı akaryakıt ücretini ödediğini, daha sonrasında aracın durduğunu ve bir daha çalışmadığını, daha sonrasında aracına mazot yerine benzin konulmuş olduğunu akaryakıt fişine bakmasından sonra anladığını, durumu akaryakıt istasyon şefi ile görüştüğünü, sonrasında aracını serviste çektiklerini ve tamir için sigorta şirketine yönlendireceğinin belirtildiğini, aynı gün içerisinde aracın servise götürüldüğünü, bu süreçte işyerine gidebilmek amacıyla davadışı ….Kiralama şirketinden 20/01/2017-20/02/2016 tarihleri arasında 3.500,00-TL bedel ile araç kiraladığını, söz konusu araç kiralama bedelini davalı şirketten talep ettiğini ancak şirket yetkilisinin bu yönde bir uygulamaları olmadığını belirttiğini ve mağduriyetinin giderilmediğini, aracının tamirini yapan ve bedelini davalı şirketin ödemiş olduğunu, 6.645,05-TL bir bedel çıktığını ve aracında değer kaybı meydana geldiğini belirterek araç kira bedelinin tarafına ödenmesini ve aracında meydana gelen değer kaydının tespit edilerek tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekilinin 02/05/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın görevsiz ve yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, davacının aracında meydana gelen zararın müvekkili şirket tarafından ödendiğini ve aracın tamirinin yetkili serviste yapıldığını, aracın 1 ay tamirde kaldığı hususunun gerçeği yansıtsa dahi, araçta tamir edilmesi gereken parçanın tamirinin 1 ay sürede yapılması olağan hayatın akışına aykırı olduğunu, yetkili servis tarafından gecikmeye neden olunması halinde, davacının kiraladığı aracın bedelinin yetkili servis tarafından karşılanması gerektiğini, zira yetkili servislerin araç tamirlerinin uzaması halinde müşterilerine ücretsiz kiralık araç tahsis ettiklerini, söz konusu aracın tamirinin normal şartlarda 1 ay sürmesinin mümkün olmadığının tespit edilmesi halinde, davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunun ortaya çıkacağını, araçta yapılan tamirat göz önüne alındığında, araçta değer kaybı meydana getirecek bir tamir yahut hasarın söz konusu olmadığını, motor aksamında değişen bir parça yüzünden araçta değer kaybının meydana gelmeyeceğini, davacının aracında meydana gelen zararın müvekkili şirket tarafından karşılandığını, davacının araç kiralama masrafından yetkili servisin sorumlu olduğunu, aracın motor akşamındaki bir parçanın değişmesinin 1 aylık bir sürede yapılıyor olması halinde, artık burada yetkili servisin sorumluluğuna gidilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 05/05/2017 tarih, …. Esas … Karar sayılı kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….Hukuk Dairesi Başkanlığının 09/05/2018 tarih ….Esas …. Karar sayılı kararıyla kaldırılmış olduğu görülmüştür.
Dosyanın 10/11/2016 tarihinde keşif ve incelemesinin yapılmak üzere bilirkişi kurulu …ve ….’a teslim edildiği, dosyanın ve raporun 28/03/2017 günü mahkememize ibraz edildiği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiil nedeniyle davacının aracında meydana gelen değer kaybı ile aracın kullanılmamasından kaynaklanan ikame araç bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış her iki taraf da tacir olduğundan davalının mahkememizin görevsiz olduğuna ilişkin itirazı reddedilmiş ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Davacının aracına mazot yerine benzin konulması nedeniyle hasarlanan ve değiştirilen kısımlar dikkate alındığında araçta değer kaybının meydana gelip gelmediği, değer kaybının bulunması halinde miktarın ne olduğu, davacının aracını kullanamamaktan kaynaklanan zararının ne olduğu, noktalarında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişiler …. tarafından düzenlenen 28/03/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacının, davalının yanlış ifası nedeniyle aracını kullanamamasından doğan zararının hukuki niteliği itibariyle dolaylı (takip eden) zarar olduğunu ve davalının bu zarardan sorumlu olduğunu, 20/01/2016 tarihli araç kiralama sözleşmesi nedeniyle davacının ödediği 3.500,00-TL bedelin davalı tarafından tazmininin gerektiğini, yanlış yakıt konulmasından dolayı yapılan onarmalarda değişen parçaların, araçların olağan kullanımı sırasında zaman içinde de değişebilen nitelikte parçalar olması nedeniyle söz konusu parçaların değişiminin araçta bir değer kaybı meydana getirmeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığını bildirdikleri görülmüştür.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 21/04/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde 3.400,00-TL olarak göstermiş olduğu araç kiralama bedeli zararını 100,00-TL arttırarak toplam 3.500,00-TL araç kiralama bedeli zararının davalıdan olay tarihi olan 19/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizin 05/05/2017 tarih… Esas … Karar sayılı kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….Hukuk Dairesi Başkanlığının 09/05/2018 tarih … Esas … Karar sayılı kararında, “davacı hususi otomobiline yakıt almıştır. O nedenle 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketicidir. Davalı ise satıcı veya sağlayıcıdır. Taraflar arasındaki işlem tüketici işlemidir. Bu durumda 6502 sayılı Kanun m.73 uyarınca davaya bakmaya Tüketici Mahkemeleri görevlidir.” gerekçeleriyle kaldırıldığı anlaşılmış olup, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olması sebebiyle görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Tüketici Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 06/07/2018
KATİP …

HAKİM …