Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/497 E. 2020/605 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/497
KARAR NO : 2020/605

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 18/05/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Cafe olarak işletmekte olduğu yerde şimdiye kadar herhangi bir usule ve kanuna aykırı eylem gerçekleşmemiş olduğunu, müvekkili şirketin bu durumlara da çok dikkat ettiğini, … yetkililerinin müvekkili şirkete gelmiş ve herhangi bir problem olmadığını bildirerek oradan ayrıldığını, müvekkili şirketin hiçbir zaman harici hat çekmediğini, kaçak olarak elektrik kullanmadığını, 21/02/2018 tarihli tutanağın gerçeğe aykırı olduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesi sırasında müvekkili şirketin herhangi bir şekilde kaçak elektrik kullanmadığının ortaya çıkacağını ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile davanın kabulüne, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Mah. …. Cadde No:… …./…. adresinde bulunan …. numaralı tesisatı kullandığını, davacı üzerine kayıtlı aboneliğe ait kullandığı döneme ilişkin elektrik faturalarını ödemekle yükümlü olduğunu, müvekkili şirketin alacağı, borç döküm ekstrelerinin deliller ile sabit olduğunu ileri sürerek davanın husumet yönünden reddine, davanın esas yönünden reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, davacı tarafın kaçak ek tahakkukunun hukuki dayanağının bulunmadığını, tutanağın gerçeğe aykırı olduğu ve kesilen cezanın hukuka aykırı olduğu iddialarının dayanağının bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen Kaçak Elektrik Tüketim Tahakkuk faturasından dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, 28/11/2019 tarihinde davaya konu kafeteryada inceleme yaptığını, elektrik panosunda herhangi bir kaçak hata bulunmamakla birlikte yaklaşık 2 sene önce tutulan tutanak anında belirtilen kaçak hattın olup olmadığına dair tespitte bulunmanın mümkün olmadığı, kafeterya genelinde ve tanık ifadelerinde özellikle belirtilen mutfak bölümünde tutanakta belirtilenden çok daha fazla elektrikli ekipman tespit edildiği, incelemeye eşlik eden kafeterya çalışanları bu ekipmanların olaydan sonraki dönemde işletmeye eklendiğini belirtmiş ancak istenmesine rağmen temin tarihlerine dair herhangi bir bilgi ya da doküman iletmedikleri, dolayısı ile tespit anında gözlenen ekipmanların, tutanak tarihinde kullanılıp kullanılmadığı konusunun değerlendirilemediği, perakende satış sözlemesi veya ikili anlaşması mevcutken ayrı bir hat çekmek suretiyle dağıtım sistemine müdahale ederek sayaçtan geçirilmeksizin elektrik enerjisi tüketmesi düzenlenen tutanak üzerinde toplam 23.650 W zabıt altına alındığı, davacıya ait … nolu tahakkuk ile tespit tarihinden 180 gün öncesine kadar (21/02/2018-25/08/2017) kaçak bedeli 01/01/2018 tarihinden itibaren geçerli olan tarife üzerinden fatura edildiği, … nolu tahakkuk ile kaçak dönem öncesinde 180 gün kaçağa ilişkin normal kullanım bedeli 01/01/2017 tarihinden itibaren geçerli olan tarife üzerinden fatura edildiği, dava dosyasında mevcut belge ve ifadeler ile davaya konu mahalde yapılan incelemelerde 21/02/2018 tarihinde düzenlenen kaçak tutanağının gerçeğe aykırı olduğuna dair herhangi bir kanıt yada kanaat oluşturacak bilgiye rastlanmadığı, düzenlenen kaçak tutanağı doğrultusunda oluşturulan tahakkuk tutarlarında herhangi bir maddi hataya rastlanmadığını bildirmiştir.
Dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; davalının elektrik abonesi olan davacının işyerinde yapılan denetimde 21/02/2018 tarihinde davacının kullanmış olduğu sayaca ait akımın 45 A yerine 75 A yazıldığının tespit edildiği, bu tespite dayalı olarak ek tüketim tahakkuk ettirilerek 35.704,16 TL tutarlı fatura düzenlendiği, fatura bedelinin taksitler halinde davacı tarafından ödenmiş olduğu, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda tüketim bedeli tahakkuk ettirilmesinin yerinde olduğu, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 609,74 TL harçtan mahsubuna, artan 555,35 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin ve takdir olunan 5.355,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
5-Davalı … tarafından yapılan 6,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı,davacının yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 23/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza