Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/493 E. 2019/801 K. 11.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/493 Esas
KARAR NO : 2019/801

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2018
KARAR TARİHİ : 11/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalıdan olan alacağı için 20/02/2018 tarihinde Büyükçekmece…İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve tarafça söz konusu icra takibine itiraz ederek takibin durdurulduğunu, davalının taraflar arasında icra takibine konu edilen alacak bakımından bulunmadığını ileri sürdüğünü, davalının icra takibi borcun ‘Barter Yoluyla’ vererek ödendiğini belirttiğini, ancak davalının söz konusu iddiasının yansıtmadığını, ödeme ile ilgili herhangi bir delil sunmadığını yine bu tarafların ticari defterlerinden anlaşılacağı belirterek itirazın iptaline, takibin devamına takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine, davalı tarafın icra inkâr tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının icra takibi ile talep ettiği alacak kalemlerini ispatlayamadığını, davacı tarafın, davaya konu icra takibini faturalara dayandırdığını bedellerinin ödenmediğini iddia ettiğini, davacının bu iddiasını ise yine iddia belgesine dayandırdığını, nitekim icra takibinin dayanağını faturaların müvekkili tarafından kabul edildiğine dair herhangi bir emare bulunmadığını, davacı tarafın, faturanın müvekkiline teslim edildiğine dair bir delil de sunmadığını, faturaların ispat vasıtası olabilmesi için usulüne uygun olarak karşı tarafa tebliğ edilmiş olmasının gerektiğini, davacının, salt kendi düzenlemiş olduğu faturaya dayanmış ise de, bu faturanın müvekkiline teslim edilip edilmediğine dahi edilmediğini, ayrıca faturalar tebliğ edilmişse, tebliğ edilen faturaların kim tarafından alındığının ve bu kişilerin tebliğe yetkili kişiler olup olmadığının da araştırılmasının gerektiğini, davacının kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir alacağı var ise bu alacalının nakit olarak ödenmesini talep edemeyeceğini, zira tarafların, doğacak alacaklarının barter yoluyla müvekkilinin inşa ettiği …Projesinden ticari nitelikl taşınmaz karşılığı ödenmesi hususunu karşılıklı kararlaştırdıklarını, davacının, söz konusu icra takibini 2014, 2015 ve 2016 yıllarına ait muhtelif faturalara dayandırmış olup, davacının 2014 yılına ait fatura bedelinin ödenmesini 2018 yılına kadar beklemesinin ve davalının üç yıl boyunca düzenlenen faturaların bedellerini tahsil etmemesinin, ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu b elirterek icra takip konusu faturanın müvekkiline gönderilmemesi ve alacaklının iddia ettiği alacak kalemlerinin varlığı ve miktarı da mahkeme kararıyla ortaya çıkacağından toplam alacağın hesaplanabilir olmaması nedeniyle ve dava dilekçesinin usulsüz olarak tebliğ edildiğinin tespiti ile öğrenme günü olan 28.08.2018 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, cevap dilekçesinin süresi içinde verildiğinin kabulü ile davanın reddine, icra dosyasına yapılan itirazın kabulüne, davacının dava konusu alacağın %20′ sinden az olmamak üzere kötiji niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ
Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında fatura alacağına dayalı İİK 67.madde kapsamında açılmış icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf vekilleri delil listeleri ile bir kısım yazılı delillerini ibraz etmişler, diğer deliller mahkememizce toplanmıştır.
HMK’nun 137.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; faturaya konu malların teslim edilip edilmediği, alacağın likit olup olmadığı, şayet varsa alacağın nakit olarak mı yoksa barter yoluyla mı ödeneceği noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Dosyaya delil olarak;
Büyükçekmece…İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının Uyap üzerinden örneği celp edilmiş,incelenmesinde; davacı-alacaklı tarafından davalı-borçlu aleyhine 20/02/2018 tarihinde 837.050,70 TL asıl alacak 1.043,40 TL, 115.930,91 TL, 94.307,71 TL, faiz olmak üzere toplam 1.048.332,73 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı-borçluya 26/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili Av….’in Uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderdiği 27/02/2018 tarihli dilekçesiyle borcun tamamına faiz ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın yasal 7 günlük sürede yapıldığı, işbu itirazın iptali davasının da 1 yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
11/06/2019 tarihli raporda; davacı tarafça incelemeye ibraz edilen 2014, 2015, 2016 ve 2017 defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığının, 2018 yılı yasal defterlerinin e-deftere tabi olduğu ve e-beratların yasal süresinde verildiğinin tespit edildiği, davalı tarafça incelemeye ibraz edilen; 2014 yılı açılış ve kapanış ibraz edilmediği, sadece ek tasdik yapılan defterlerin ibraz edildiği, 2014 yılı yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılıp yaptırılmadığı hususunun tespit edilemediği, 2015 ve 2016 yılları yasal defterlerinin açılış ve kapanışlarının tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıl lığının tespit edildiği, tarafların yasal defter kayıtlarının örtüştüğü, her iki tarafında yasal defter kayıtlarında davacının davalıdan 837.050,70 TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, davalı tarafça incelemeye ibraz edilen yasal defterler incelendiğinde davalının davacıya icra talebinde talep edilen 837.050,70 TL tutarında borçlu olarak göründüğü tespit edilmiş olup, barter yoluyla ödeme yapıldığına dair herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığı, diğer yandan davalı tarafça dava konusu fatura tutarlarının barter yoluyla ödendiğine dair dosyaya herhangi bir bilgi ve belge de sunulmadığı, belirtilen nedenlerle davalının barter yoluyla ödeme iddiasının bu aşamada ispata muhtaç kaldığı, davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak tutarının 837.050,70 TL asıl alacak + 203.612,74 işlemiş faiz = 1.040.663,44 TL olarak hesaplandığı, davacı tarafça icra takibinde asıl alacak + işlemiş faiz tutarı toplamı 837.050,70.-TL asıl alacak, 211.282,02 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 1.048.332,73 TL talep edildiği bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davacının alacak talebine ilişkin olup
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Dayanak olan ve davacı şirketin düzenlemiş olduğu irsaliyeli faturaların ekinde bulunan gönderi takip formlarının içeriğine göre davacı şirketin düzenlemiş olduğu faturaların ve içeriğinin davalı şirkete gönderilmiş olduğu, teslim edildiği, bu yöne ilişkin ise zaten açık bir itirazın bulunmadığı anlaşılmaktadır. TTK.m.21 uyarınca sekiz günlük yasal süre içerisinde faturaya itiraz ve iade ettiğini kanıtlama yükümlülüğü ise, davalı tarafa aittir. TTK’nın 21. maddesi uyarınca teslimine rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyen davalı tacir, fatura münderecatını aynen kabul etmiş ve faturayı gönderen davacı taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını ispatlamış olur.
Kaldı ki hazırlanan bilirkişi raporu gerekçeli, denetime elverişli ve uyuşmazlık konularının da tamamını irdeleyen niteliktedir.
Davalı taraf icra dosyasına borcunun bulunmadığı be barter usülüyle ödendiği itiraz beyanında bulunmasına karşın her iki taraf defter kayıtların inceleme gününde ticari defterlerini ibraz edip, davaya konu olan faturaların davacı ticari defterlerinde ve davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu görülmüş olup söz konusu faturanın bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi usulüne uygun tutulan taraf defterlerinin lehlerine delil vasfına haiz oldukları anlaşılmakla , davacı tarafça sunulan faturaların davalı defterlerine itirazsı şekilde kaydedilip davacı alacaklandırılmasına rağmen davalı kayıtlarında ödemeye dair bir hususa rastlanmamış olup davalı ödeme iddiasını da ispata yarar bir delil sunmamıştır. Sonuç olarak davaya konusu fatura içeriği malın davalıya verildiğini tespit etmiş olmakla dosyaya sunulan dava konusu edilen faturalar ile muhteviyatı mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar ile muhteviyatındaki malın davalı şirkete teslim edildiği ve davalı defterlerinin de bunu doğruladığı anlaşılmış olup davalının asıl alacak yönünden karar vermek gerekmiş taraflar arasında yazılı bir sözleşme, teamül haline gelmiş faiz uygulaması ve alacaklının borçluyu temerrüde düşürücü her hangi bir ihtarının bulunmadığı görülüp, ödenecek tarih belirlenmediğinden ve davacı taraf takipten önce faiz isteenemeyceğinden davacının işlemiş faiz talebi yerinde görülmemiştir. Bu durumda davacının davalıdan takip ( temerrüt ) tarihi itibariyle 837.050,70 TL tutarınca alacağının bulunduğu ve bu tarihten borç tamamen ödeninceye kadar takipte avans faiz uygulanma ve İİK’nin 67 maddesi uyarınca da davalının itirazında haksız oluşu ve alacağın likit olması nedeniyle davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle; davanın kısmen kabulü ile Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 837.050,70 TL asıl alacak yönünden aynen devamına, 2-Hüküm altına alınan asıl alacağa ( 837.050,70 TL) takip tarihinden başlamak üzere 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca talebi aşmamak üzere avans faiz yürütülmek suretiyle devamına, alacak faturalara dayalı olup likit bulunduğundan haksız itiraz nedeniyle hükmolunan miktarın miktarın takdiren %20’si tutarı 167.410,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının işlemiş faize ilişkin alacak isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABULÜNE,
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 837.050,70 TL asıl alacak yönünden aynen devamına
2-Hüküm altına alınan asıl alacağa ( 837.050,70 TL) takip tarihinden başlamak üzere 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca talebi aşmamak üzere avans faiz yürütülmek suretiyle devamına,
3-Alacak faturalara dayalı olup likit bulunduğundan haksız itiraz nedeniyle hükmolunan miktarın miktarın takdiren %20’si tutarı 167.410,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının işlemiş faize ilişkin alacak isteminin reddine,
5-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 57.178,93-TL ilam ve karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 12.661,25-TL harç ile icra aşamasında yatırılıp mahsup edilen 5.241,66-TL harcın mahsubuna, bakiye 39.276,02-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvurma harcı, 12.661,25-TL peşin harç ile icra aşamasında yatırılıp mahsup edilen 5.241,66-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 47.432,03 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddedilen miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 18.626,92 TLvekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 70,00-TL tebligat masrafı, 800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 870,00-TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 694,66-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yapılan 28,00-TL tebligat masrafından oluşan yargılama giderinin davanın ret oranı dikkate alınarak takdiren 5,65-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,

11-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
12-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi. 11/07/2019

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸