Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/457 E. 2019/906 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/457
KARAR NO : 2019/906

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/05/2018
KARAR TARİHİ : 17/09/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin pasta ve kafe alanında faaliyet gösterdiklerini, davalı şirket tarafından müvekkilleri hakkında Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün…. Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkilleri tarafından borçlu olmadıkları iddiasıyla Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığını, yargılama sırasında müvekkillerinin mallarına haciz konulmuş olması nedeniyle borcu cebri icra yoluyla ödediklerini, mahkemece yapılan yargılama sonucunda menfi tespit davasının imza sahteliği nedeniyle kabulüne karar verildiği, müvekkillerinin borcu olmamasına rağmen davalının icra takibine başlayarak ve kötüniyetli olarak müvekkilerini mağdur ettiğini, bu nedenle müvekkillerinin maddi ve manevi zararlarından davalının sorumlu olduğunu, olay nedeniyle müvekkillerinin kişilik hakları ile ticari itibarının zedelendiğini belirterek 30.000,00 TL manevi tazminatın icra takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili tarafından kendisi ile çalışmak isteyen ve ürün satın almak isteyen müşterilerine ürünlerin muhafazası için ariyet olarak derin dondurucu dolap temin ettiğini, davacılara bu kapsamda dolap teslim edildiğini, dolabın geri teslim edilmemesi halinde teminat olmak üzere davacılardan bono alındığını, davacıların bir süre sonra bilinen adreslerini terk ederek dolabı müvekkiline teslim etmediklerini, bu nedenle bononun icra takibine konulduğunu, her iki borçluya tebligat yapılmış olmasına rağmen takibe itiraz etmediklerini, sonrasında bu davanın açıldığını, menfi tespit davasında gerekçeli kararda bono üzerindeki kaşenin davacılara ait olduğunun belirtildiğini, müvekkilinin bono üzerindeki imzaların davacılara ait olmadığını bilme ihtimali bulunmadığını, davalıların Cumhuriyetsavcılığındaki ifadelerinde müvekkili ile aralarındaki ticari ilişkiyi, emanet olarak dolabı teslim aldıklarını, dolabın değerinin 500,00 USD olduğunu ikrar ettiklerini, yine ifadelerinde dolabı teslim aldıklarını kabul ettiklerini, bu nedenle icra takibinin bu dolabın bedelinin tahsili istemiyle başlatıldığını, davacıların ödeme emrine itiraz etmeyerek haciz uygulanmasına kendilernin sebebiyet verdiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlular … ve … hakkında 500,00 USD tutarlı bonoya dayalı olarak 1.445,65 TL alacağın tahsili istemiyle takip başlatıldığı, takibin kesinleşmiş olduğu, davalıların malvarlığı üzerine haciz konulduğu, takip konusu borcun 08/11/2016 tarihinde ödenmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacılar … ve … tarafından davalı …. hakkında yukarıda belirtilen icra takibi nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti istemiyle dava açıldığı, mahkemece ceza soruşturmasında alınmış olan imza incelemesine ilişkin rapora dayalı olarak davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Dava, haksız icra takibi ve haciz iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir.
TBK’nın 58. maddesine dayalı olarak haksız icra takibi ve haciz nedeniyle manevi tazminat istenebilmesi için alacaklının takipte kötüniyetli veya ağır kusurlu olması, buna bağlı olarak bir zarar oluşması koşullarının birlikte bulunması zorunludur.
Somut olayda davacılar ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı tarafından davacılara ariyet olarak dondurucu dolap teslim edildiği, teminat maksadıyla 500,00 USD tutarlı bono alındığı, ticari ilişkinin sonlanması üzerine teslim edilmesi gereken dolabın davacılar tarafından teslim edilmemesi üzerine davalı tarafından bono bedelinin tahsili istemiyle icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleşmiş olduğu, süreç içerisinde takip konusu borcun ödendiği, davacılar tarafından açılan menfi tespit davasında mahkemece imza incelemesi yaptrılmaksızın ceza soruşturmasında alınmış olan rapora dayalı olarak menfi tespit isteminin kabulüne karar verildiği, salt bu şekilde karar verilmiş olmasının manevi tazminata gerekçe olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davacıların soruşturma dosyasında alınan ifadelerinde söz konusu dolabın emanet olarak verildiğini, teminat olarak verilen bono üzerindeki kaşenin kendi şirketlerine ait olduğunu ikrar ettikleri, tüm dosya kapsamı ve davacıların bu ikrarları ile toplanan deliller dikkate alındığında davalının takipte veya haciz uygulamasında kötüniyetli olduğu veya ağır kusurlu olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, bu nedenle manevi tazminat talep koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle ;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 512,33 TL harçtan mahsubu ile bakiye 467,93 TL harcın karar kesinleştiğinde isteği halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.17/09/2019

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı