Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/42 E. 2018/298 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/42
KARAR NO : 2018/298

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/01/2018
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalının davacı kooperatifin yönetiminde bulunan iş yerinin kullanıcısı durumunda olduğu, iş yerinin bulunduğu sitenin tapuya tescil edilen yönetim planına göre yönetilmekte olduğu, yönetim planında bağımsız bölüm maliklerinin ve kiracıların uymak zorunda oldukları kuralların ve maliklerin hak ve yükümlülüklerinin ayrıntılı olarak düzenlendiği, kooperatifin 24/05/2015 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul toplantısında site yönetimi içerisindeki uygunsuz kullanıcılar ile ilgili gerekli uyarıların yapılması, bu tür kullanımların engellenmesi ve ıslah halinde belirtilen bedellerin tahsil edilmesine karar verildiği, alınan genel kurul kararı uyarınca davalının iş yerinin önünde bulunan ortak alanlara sabit soğutma sistemleri ve sair malzemeler koymak suretiyle sürekli olarak işgal ettiği, bu durumun site yönetimi tarafından tespit edildiği, uyarılara rağmen işgale son vermediği bu nedenle yönetim planı ve genel kurulda alınan karar doğrultusunda davalıya ceza makbuzu düzenlendiği belirtilerek davalıya kesilen 4.500,00 TL işgal tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı iddialarının yerinde olmadığı, davalının kooperatif üyesi olmadığı, ayrıca davalının iddia edildiği şekilde ortak alanları işgal etmediği, yönetim planına aykırı davranmadığı, davacının belirttiği yönetim planının sadece bölüm maliklerini bağladığı, bu nedenle kabul anlamına gelmemek kaydıyla yönetim planındaki hükümlerin davalı hakkında uygulanamayacağı ve yönetim planıyla para cezası düzenlenemeyeceği iddiasıyla açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Dava ; Davacı kooperatifin yönetiminde bulunan iş yerini kullanmakta olan davalının ortak alanları işgal etmek suretiyle yönetim planına aykırı davrandığı, uyarılara rağmen işgaline son vermediğini, iddiasıyla 24/05/2015 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan kararlar uyarınca davacı tarafça davalı hakkında düzenlenen ceza makbuzlarından dolayı davaya konu işgal tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
6102 Sayılı TTK. 4. maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 99.maddesinde ise; “bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır” düzenlemesi yer almaktadır. Taraflar arasındaki çekişmenin kooperatif ile bir ilgisinin bulunmadığı gibi; 6102 Sayılı TTK. 4. maddesi ve 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 99. maddesi karşısında davanın ticari dava sayılması da mümkün değildir
Yapılan açıklamalar gözetildiğinde, davacı kooperatif ile kooperatif üyesi veya pay sahibi olmayan, ancak adı geçen kooperatifte bulunan kişinin yönetim kurulu kararına uymaması nedeni ile tahakkuk ettiği iddia edilen para miktarlarının ödenmemesinden kaynaklanmaktadır. Davanın TTK.’nın 4. maddesinde belirtilen ve tarafların ticari işletmesinden doğan ve tacir olan taraflara ait ticari davalardan olmadığı, ayrıca söz konusu uyuşmazlığın Kooperatifler Kanunu kapsamında bir uyuşmazlık da olmadığı, bu nedenle ticari davanın söz konusu bulunmadığı, ayrıca davacının da TTK. m. 4 anlamında ticari işletme sahibi bir şirket değil, yukarıda açıklandığı üzere bir kooperatif olduğu, bu kooperatifin yapı kooperatifi olduğunun ise tartışmasız bulunduğu anlaşılmakla, davanın usulden reddine, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının görevli Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.. (Yargıtay 23. HD. 2015/2485 E.- 2015/2634 Karar. Sayılı Kararı da bu yöndedir.)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin görevsizliği nedeni ile davanın usulden REDDİNE,
Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının görevli Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
HMK 331/2 maddesi uyarınca davaya başka bir mahkemede devam olunacağından yargılama giderlerine bu aşamada hükmedilmemesine,
Başka mahkemede davanın devam edilmesi söz konusu olmadığında ve talep durumunda iş bu dava hakkında açılmamış sayılma kararı verilerek davacının yargılama giderlerine mahkum edileceğinin taraf vekillerine ihtarına,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/04/2018

Katip …. Hakim …