Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/393 E. 2022/1191 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/393 Esas
KARAR NO : 2022/1191 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/04/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 15/01/2018 günü saat 16:00 civarında … Mahallesi … Cadde İstikametinden … Cadde istikametine doğru hız sınırını aşarak tehlike yaratacak şekilde seyreden … plaka numaralı aracın sürücüsü …’un müvekkillerin müşterek çocuklarına çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu …’in ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını, ilgili aracın sigortacısının …’nin halefiyet ilkesi gereği sürücünün müşterek çocukları olan …’e vermiş olduğu tüm zararları tanzim etmesi gerektiğini, kazaya sebebiyet veren aracın sigortacısı olan davalı …’ne mevzuat gereği zararın tazmin edilmesi amacıyla 08/03/2018 tarihinde başvuru yapıldığını, sigorta kuruluşunun, yapılan başvurunun 16/03/2018 tarihinde; “…Yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; olayın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru olmadığı anlaşılmaktadır. Sigortalımız araç sürücüsünün meydana gelen kazada kazaya etken kusurunun olmadığı tespit edilmiştir. Bu durum Karayolları Motorlu Araçlar Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları gereği teminat dışı olup, tarafınıza herhangi bir ödeme yapılamayacaktır. Durumu bilginize sunarız.” cevabıyla reddedildiğini, sigorta kuruluşunun hiçbir araştırma yapmadan, sırf zararı tazmin etmemek adına hukuki mesnetten yoksun böyle bir cevap vermesinin sigorta ilkelerine ve hukuka tamamen aykırı olduğunu, kaza sonucunda ağır yaralanan …’in … Hastanesine ilk müdahale ve tedavilerinin yapılması amacıyla götürüldüğünü, bu hastanede birden fazla ameliyat geçiren …’in halen sağlığına kavuşamadığını, davalı … şirketinin müvekkillerinin ortak çocukları …’e verilen tüm zararları limit dahilinde tazmin etmekle yükümlü olduğunu iddia ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00-TL iş gücü kaybı, 400,00-TL geçici iş göremezlik, 100,00-TL bakıcı giderleri tazminatının davalıdan, sigortaya başvuru tarihi olan 08/03/2018 tarihinin sekizince gününden (16/03/2018) itibaren bankalara uygulanan en yüksek mevduat faiziyle tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalı şirkete usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalı tarafından davaya karşı yazılı cevap dilekçesi ibraz edilmemiş, davalı şirket adına duruşmalara katılan olmamıştır.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle maddi tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Uyuşmazlığın; trafik kazasından kaynaklı geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve beden gücü kaybına ilişkin tazminat davası koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları kolluk vasıtası ile araştırılmıştır.
….’den; … plakalı araca ait …. numaralı poliçe sureti ile …. numaralı hasar dosyasının bir sureti celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. Hastanesinden; davacı küçük …’in hastane nezdinde görmüş olduğu tüm muayene ve tedavilerine ilişkin tıbbi belgeler celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… Üniversitesi … Hastanesinden; davacı küçük …’in Ortopedi ve Travmatoloji Konsültasyonu ve grafilere ait CD celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Sivas İl Emniyet Müdürlüğünden; … plakalı araca ait kayıtların bir sureti celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
15/01/2018 tarihinde tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağına göre,” …Sürücü … idaresindeki … plakalı aracı ile beyanında …. Cd.den seyir halinde …. Cd. istikametine giderken …. işyeri önünü geçtiği esnada yolun sağından yola çıkış yapan ve …. Market istikametine geçiş yapan Suriye uyruklu …’e aracının sağ ön köşe kısımları ile çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, bu kazanın oluşumunda yaya …’in 2918 Sayılı Karayolları Trafik Yönetmeliği 138/4-b (Taşıt yolunun karşı tarafına geçmek isteyen yayalar taşıt yolunu üst geçit ile kavşak giriş ve çıkışlarından yapmak zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden ASLİ kusurlu, … plakalı araç sürücüsü …’un ise kusur ihlalinin olmadığı” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. sayılı dosyası UYAP Bilişim Sistemi üzerinden celp edilmiş incelenmesinde; mağdurun … Ataş, müştekinin …, şüphelinin … olduğu, Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma suçundan yapılan soruşturma sonucunda 06/04/2018 tarih ve … Sayılı Karar ile; “Olay tarihinde şüphelinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halindeyken aniden yola fırlayan mağdura çarpması neticesinde tek taraflı ve yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir.Mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilemez ölçüde yaralandığı görülmüştür. Şüphelinin alkollü olmaması ve kazanın oluş şekli dikkate alınarak basit taksirle hareket edildiği değerlendirilmiştir.Şüphelinin üzerine atılı eylemin TCK’nın 89. Maddesi kapsamında kaldığı ve takibinin şikayete bağlı olduğu, olaya ilişkin mağdurun annesi müştekinin şikayetçi olmaması nedeniyle soruşturmaya devam edilemeyeceği, kaldı ki kazanın oluşumunda şüphelinin kusurlu olmadığında dair kaza tespit tutanağının bulunduğu…” gerekçeleriyle şüpheli hakkında üzerine atılı suçtan kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyası davacının iddiası ve tüm dosya kapsamına göre davaya konu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti bakımından kusur/trafik konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor dosyaya ibraz edilmiş, 28/12/2019 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “… Sürücü …’un sevk ve idaresindeki otomobil ile gündüz vakti görüşün açık olduğu yerleşim yeri içindeki caddede seyir halindeyken yola gereken dikkatini vermediği, olay mahalline yaklaştığında sağ ilerisinden karşıdan karşıya geçişi için yola giren yayaya ikaz ve gerekli yeterli fren-direksiyon tedbirine başvurması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip yayaya çarptığı olayda %25 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’in olay mahallinde yaya olarak karşıdan karşıya geçişi öncesi ve geçişi sırasında kendi can güvenliği açısından taşıt yolu üzerinde seyir halinde bulunan araçların hızlarına ve mesafelerine ilişkin gerekli yeterli kontrolleri yapması ve ilk geçiş hakkını olay yerine taşıt yolunu takiben yaklaşan otomobile vermesi gerektiği hususlarına riayet etmediği, yeterli kontrolü yapmaksızın karşıya geçmek istediğinde de sol tarafından yaklaşan otomobilin çarpmasına maruz kaldığı olayda %75 oranında kusurlu olduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora itiraz edilmemiştir.
Mahkememiz dosyası, kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise süresi, kalıcı işgöremezlik durum ve oranının ne olduğu ve tespit edilecek maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte maluliyet raporu düzenlenmek üzere İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 21/01/2022 tarih ve … Sayılı raporunun sonuç kısmında; “… 2013 doğumlu …’in 15.01.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” şeklinde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
ATK raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından rapora karşı itirazlarını içerir dilekçe sunulmuştur.
Mahkememiz dosyası ATK …. İhtisas Kurulunun 21/01/2022 tarih ve … Sayılı raporu doğrultusunda davacının trafik kazası sonucu uğradığı geçici ve sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının tespiti için aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş, Aktüerya Hesap Bilirkişisi … tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş, 03/10/2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “… Kaza tarihi itibariyle gelir getirici bir işte çalışmayan ortaokul çağında olduğu anlaşılan davacı yönünden geçici iş göremezlik nedeniyle maddi zararının ancak geçici iş göremezlik nedeniyle eğitimini geç tamamlayıp, çalışma hayatına geç başlaması durumunda mümkün olacağı, davacının geçirdiği kaza ve geçici iş göremezliği nedeniyle eğitimini geç tamamlayacağı ve iş hayatına geç başlayacağına ilişkin dosyada belge bulunmadığı, Yargıtay … HD’nin 17/02/2017 tarih … Esas ve …. Karar Sayılı Kararı ile davacının kaza tarihi itibari ile gelir getirici bir işte çalışabilmesinin mümkün olmaması unsurları dikkate alınarak davacı yönünden geçici iş göremezlik maddi tazminat şartlarının oluşmadığı ve geçici iş göremezlik maddi zarar hesabı yapılmasına yer olmadığı, davacı küçüğün bakıcıya ihtiyacı olan sürenin tespitine ilişkin bir görüş ATK raporunda mevcut olmadığından bu aşamada bakıcı gideri hesabı yapılmasının mümkün olmadığı” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora itiraz edilmemiştir.
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve toplanan deliller, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. sayılı dosyası, 28/12/2019 tarihli bilirkişi raporu, Adli Tıp Kurumu…. İhtisas Kurulunun 21/01/2022 tarih ve … Sayılı raporu, 03/10/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davanın yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin olduğu; olay tarihinde dava dışı sigortalı araç sürücüsü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile Gaziantep İli … İlçesi … Mahallesi …. Cadde üzerinde …. Cadde istikametine doğru seyir halindeyken Karem-El Sultan isimli iş yeri önündeki olay mahalline geldiği esnada aracının sağ ön köşe kısımları ile seyir istikametine göre sağ taraftan yola girerek karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya küçük …’e çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, taraflarca itiraz edilmeyen 28/12/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre davacı küçük …’nin asli derecede %75 oranında kusurlu olduğu; … plaka sayılı aracın dava dışı sürücüsü …’un gündüz vakti görüşün açık olduğu yerleşim yeri içindeki caddede seyir halindeyken yola gereken dikkatini vermediği, olay mahalline yaklaştığında sağ ilerisinden karşıdan karşıya geçişi için yola giren yayaya ikaz ve gerekli yeterli fren-direksiyon tedbirine başvurması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip yayaya çarptığı olayda %25 oranında tali kusurlu olduğu hususlarının tespit edildiği, kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesinin davalı …. tarafından tanzim edildiği; Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulunun 21/01/2022 tarih ve … Sayılı raporu ile davacı küçüğün 15/01/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından; tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği yönündeki tespit dikkate alındığında davacı …’in kaza nedeniyle yaralanmasının sürekli işgöremezlik durumuna neden olmadığı, davacının kaza tarihindeki yaşı ve kaza tarihi itibari ile gelir getirici bir işte çalışabilmesinin mümkün olmaması unsurları dikkate alınarak davacı yönünden geçici iş göremezlik maddi tazminat şartlarının oluşmadığı, davacı küçüğün bakıcıya ihtiyacının da ispatlanamadığı anlaşılmakla; davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 35,90-TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,80-TL harcın davacılardan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacılara iadesine,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/12/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸