Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/353 E. 2018/249 K. 10.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/353
KARAR NO : 2018/249

DAVA : Zayi Nedeniyle Çek İptali (Kıymetli Evrak İptali)
DAVA TARİHİ : 09/04/2018
KARAR TARİHİ : 10/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/04/2018

Davacı tarafından hasımsız olarak açılan zayi nedeniyle çek iptali davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde; … Bankası …… Şubesi … çek numaralı … adına kayıtlı bir adet çekinin kaybolduğunu, bilgilerini belirttiği çekin kendisine ait olduğunu, çeki aldıktan sonra tarihini bilmediği bir tarihte çaldırdığını yada kaybettiğini, kötü niyetli üçüncü şahıslar tarafından söz konusu çekin yetkili bankaya sunulması durumunda karşılığının alınmasına engel olmak ve ileride telafisi mümkün olmayan zararları önlemek için öncelikle çek üzerine ödemeden men yasağı konulmasını, yargılama sonucunda çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İstem; 6102 sayılı TTK.nun 818/s maddesi delaletiyle 757 ve devamı maddeleri kapsamında düzenlenen zayi nedeniyle çek iptaline ilişkin çekişmesiz yargı işidir.
Bu nitelikteki davanın mutlak olarak çek hamili tarafından açılması gerektiği gerek yasadaki düzenlemeler ve gerekse de Yargıtay kararları ile belirgindir. Davanın istemde bulunan sıfatı nedeniyle dinlenebilir (mesmu) olmaması halinde çekişmesiz yargı koluna dahil olan ve mutlak olarak reddi mucip bir istemin ele alınarak karar verilmesi Anayasa’nın 141/4 maddesindeki dava ve usul ekonomisi kurallarına uygun olduğu gibi 6100 sayılı HMK’nun 320.maddesinde mahkemenin mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar vereceği düzenlemesi de nazara alındığında somut olayın belirginliğine bağlı olarak hakim duruşma açmama yönündeki takdir hakkını kullanabilecektir.
Her ne kadar davacı mahkememize açmış olduğu dava ile dava dilekçesinde belirttiği bir adet çekin iptalini talep etmiş ise de; dava dilekçesinden davacının iptali talep edilen çekin keşidecisi-hesap sahibi olduğunun açıkça anlaşıldığı, meşru hamil ( alacaklı ) sıfatının bulunmadığı, oysa kıymetli evrak kaybından kaynaklanan hasımsız iptal davası açma hakkının alacaklı sıfatını taşıyan meşru hamile ait bulunduğu, keşidecinin böyle bir dava açamayacağı, davacının meşru hamil sıfatı olmadığından dinlenebilirlik koşulu oluşmadığı nedeniyle hasımsız olduğu da gözetilerek davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)Davacı hesap sahibi-keşideci konumunda olduğundan dinlenebilirlik koşulu oluşmadığı nedeniyle çek iptali davasının usulden REDDİNE,
2) 35,90 TL peşin harcın karar ve ilam harcına mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3) Artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi. 10/04/2018

Katip …

Hakim …