Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/303 E. 2018/509 K. 06.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/303
KARAR NO : 2018/509

: Zayi Nedeniyle Senet İptali
DAVA TARİHİ : 26/03/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan zayi nedeniyle senet iptali davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; keşidecisi …, kefili …, lehtarı … olan, vade tarihi bulunmayan 8.000.000,00-TL (sekiz milyon Türk Lirası) tutarlı bir adet bonoyu müvekkilinin kimliği belirsiz bulunan kişi/kişilerce 22/03/2018 tarihinde çaldırmak suretiyle zayi ettiğini, bu aşamada senedin kimin elinde olduğunun bilinmediğini, senedi kefil sıfatıyla imzalayanın müvekkilinin öz oğlu …, senedi düzenleyenin ise gelini olduğunu, söz konusu senedin ailenin ticari faaliyetleri nedeniyle teminat olması adına düzenlendiğini ve senette düzenleyen ve kefilin isim ve imzaları ile senet bedeli olan 8.000.000,00-TL yazılı olduğu kesin olmakla birlikte lehdar kısmında senedi elinde bulunduran müvekkilinin adının yazılı olup olmadığını net bir şekilde hatırlayamadıklarını, müvekkilinin elinde senedin bir suretinin bulunmadığını, lakin senedin kötü niyetli üçüncü kişilerce eksik kısımlarının doldurularak hukuki yollara girişilme ihtimali bulunduğunu ileri sürerek öncelikle dava konusu senet üzerine ödeme yasağı konulmasını, yargılama sonucunda senedin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; TTK’nın 778/1-ı maddesi atfıyla aynı yasanın 757 ve takip eden maddelerine göre açılan zayi nedeniyle bono iptali istemine ilişkin çekişmesiz yargı işidir.
Anılan yasa hükmü gereğince zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali davası açma hakkı lehtar veya hamile tanınmış bir haktır. Keşidecinin bu hakkı yoktur. İlanları yaptırılan 1 adet senet yönünden davacının hamil sıfatında olması nedeniyle aktif husumet ehliyetinin varlığı kabul edilmiştir.
TTK 760 maddesine uygun olarak aynı yasanın 762 maddesi hükmünde öngörülen Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde zayii olduğu iddia edilen bono ile ilgili 3 defa ilan yapılmış, TTK 761 maddesi uyarınca 3 aylık yasal süre içinde dava konusu olan bono 3. şahıslarca dosyaya sunulmamış, senedin vade tarihinin boş olduğu anlaşılmıştır.
Senet borçlusu … ile senet kefili …’in mahkememiz müzekkeresine cevap verdikleri, senet keşidecisi ve kefilinin bonoyu düzenlediklerini ve babaları olan …’e teslim ettiklerini, sonrasında davacının evinden senedin çalındığını öğrendiklerini, bu aşamaya kadar dava konusu bonoyla ilgili olarak 3.kişiler tarafından herhangi bir başvuru veya icra takibi yapılmadığını bildirdikleri, dilekçeleri ekinde kimlik fotokopilerinin bulunduğu görülmüştür.
Takdir olunan teminat yatırılmadığından ödeme yasağı infaz olmamıştır.
Tüm dosya içeriğine göre; davacının yerleşim yeri adresi itibariyle mahkememizin yetkisinde bulunan ve ilanları yaptırılan davaya konu 1 adet bononun ilan olunan süresi içinde 3.kişilerce mahkememize sunulmaması nedeniyle iptaline karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne;
Dava konusu edilen ve ilanları yaptırılan keşidecisi …, kefili …, lehtarı … olan, vade tarihi bulunmayan 8.000.000,00-TL (sekiz milyon Türk Lirası) tutarlı bir adet bononun zayi nedeniyle iptaline,
2-Harçlar Tarifesi Uyarınca alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının peşin harçtan mahubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davanın niteliği gereği yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde artan olur ise gider avansının davacıya iadesine,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle karar verildi. 06/07/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …