Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/28 E. 2020/1041 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/28 Esas
KARAR NO : 2020/1041

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/01/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında cari hesap ilişkisine dayanan ticari ilişki olduğunu, müvekkilinin ürettiği ürünlerin davalıya irsaliyeli faturalar ile birlikte teslim edildiğini, davalının kendisine teslim edildiği halde cari hesaptan kaynaklanan bakiye borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için Bakırköy …… İcra Dairesi’nin ……. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, ibraz edilen irsaliyeli faturalar ve cari hesap ektresinin alacağın bulunduğunu açıkça gösterdiğini, davacının davalıdan 21.582.37 TL alacaklı olduğunu, takibin devamına, itirazın iptaline, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında tek sefere dayalı alım olduğunu, bu alımın karşılığının da davalı tarafından verilen çek ile ödendiğini, çek bedelinin davacı tarafından tahsil edildiğnii, davacının iddia ettiği 21.582,37 Tl lik borcun karşılığında 21.600,00 TL çekin davacıya verildiğini, müvekkili nezdinde başkaca bir borç görünmediğini, davacının dilekçe ekinde sunduğu ve müvekkili adına düzenlediği irsaliyeli faturaların müvekkili tarafından teslim alınmadığını, fatura içeriklerinin müvekkilime teslim edildiğinin ispatının davacıda olduğunu, faturalarda teslim alan isim imzası olmadığını, davacının sunduğu cari hesap ekstresinde gözüken ve kendisine yapılan ödemelerin kim tarafından yapıldığına dair beyanda bulunması gerektiğini, izah edilen nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Güngören Vergi Dairesi tarfından …… Tekstil Sanayi ve Tic. A.Ş: nin 01/06/2015- 30/06/2018 tarihleri arasındaki BA BS formları celp edilmiştir.
…… bank tarafından, davalının ödeme yaptığını iddia ettiği davalı tarafından davacı adına düzenlenmiş 21.600,00 TL miktarlı, …… seri numaralı, 01/12/2017 keşide tarihli ve davacı tarafın cirosunu içerir ve son hamilin ……. olduğunu gösterir çek örneğinin dosya içerisine gönderildiği görülmüştür. Banka tarafından son hamil olan …….’ ya çeke bedelinin ödendiği görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığının tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 13/11/2018 tarihli raporda; taraflar arasında testil etiketi satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğunu, davacının sunduğu cari hesap ektresine göre davalıdan 21.582,37 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafından herhangi bir ticari defter ve belge ibraz edilmediğini, dava dosyasına sunduğu cari hesap eksterisne göre davacıya 21.584,54 TL borcu olduğunu, ancak bu borcun 06/11/2017 tarihinde davacıya verilen 21.600,00 TL bedeli çekle ödendiğini, davacı tarafından davalıdan böyle bir çek alınmadığı iddia edildiğini, mamehkemizce …… bank T.A.Ş.’ye yazılan müzekkereye verilen cevap ekindeki belgelirn inclenmesinde davalının davacı adına 01/12/2017 vadeli 21.600,00 TL bedelli çek düzenlediğini, çekin arkasında davacı cirosu olduğu ve çekin ……. tarafından tahsil edildiğini, dolayısıyla davalının davacıya 21.584.54 TL borcuna karşılık 21.600,00 TL bedelli çek ile ödeme yaptığının sabit olması karşısında davacının davalıdan icra takibine ve davaya konu edebileceği herhangi bir alacağı olmadığı kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Davalının defter ve belgelerinde dava konusu çekin teslim alındığına dair herhangi bir husus belge olup olmadığı hususunda bilirkişiden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, davalı tarafından defter ve belge sunulmadığı, inceleme gün ve saatinde hazır olmadığı ve bu doğrultuda inceleme yapılamadığından 26/10/2020 tarihinde dosyamızda tutanak tutulmuştur.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, ticari ilişkiye dayalı alacağın tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Yargılamaya konu Bakırköy ……. İcra Dairesi’nin …… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 21.582,37 TL’ nin takip tarihinden itibaren faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu süresinde itirazında borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı lehine delil niteliğinin olduğu dosya kapsamı içeriğinden anlaşılmıştır.
Davalı taraf her iki inceleme tarihi olan 17.07.2018 ve 23.11.2018 tarihinde ticari defterlerini dosya içerisine sunmamıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ticari defterler kayıtlarının incelenmesinde;
– davalının davacıya 21.923,04 TL borcu olduğu görülmüştür.
Davalının dosya içerisine sunmuş olduğu cari hesap ekstresinde de, davalının 2017 yılı açılışında 21.584,54 TL borçlu olduğunun gözüktüğü ve yine 06.11.2017 tarihinde davacıya 21.600,00 TL çekle ödeme yaptığı görülmüştür.
Davacı tarafça, davalının ödeme yaptığını iddia ettiği çekin hiçbir zaman ödenmediğini, böyle bir çekten haberleri olmadığını, sahte olarak alındı belgesi, kaşe ve imzanın kullanıldığını iddia etmiştir.
Çekten kaynaklı banka ödemesi, lehtar olarak gözüken davacıya değil son hamil olan dava dışı 3. bir kişiye ödenmiştir. Çek üzeride lehtar davacının cirosunun da yer aldığı görülmüştür.
Davalının ödeme yaptığını iddia ettiği çek davacının ticari defter ve belgelerinde gözükmemektedir.
Çek ile ödeme yaptığının ispat yükü davalı taraf üzerindedir. Davalı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde çekin davacı tarafından teslim alındığına dair kayıt olup olmadığı yönünde inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, davalının süresinde defter ve belgelerini ibraz etmediği görülmüştür. Bu haliyle artık davalı davacının ticari defter ve belgelerindeki kayıtlar ile bağlı bulunmaktadır.
Davacının ticari defter ve kayıtlarında buna ilişkin bir kayıt bulunmadığından, icra takibine konu alacağın ödendiğinin davalı tarafça ispat edilemediği ve imza incelemesine gerek kalmadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi ……. ‘ nın hazırlamış olduğu 13.11.2018 tarihli rapor içeriğinde de, davacının alacak miktarının 21.923,04 TL olarak hesap edildiği (icra takibindeki miktar ile sınırlı olarak) görülerek, davacının iddiasını ispat ettiği ve davalının bu ispatı ortadan kaldıracak herhangi bir yazıl delil sunmadığı görülerek, açılan davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yaptırılan bilirkişi incelemesine göre alacağın ticari defterlerde belli olduğu, yani likit olduğu anlaşıldığından, davalının ayrıca icra inkar tazminatına da mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyasının davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
-Takip miktarının %20’si olan 4.316,47 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı tarafın yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin reddine,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.474,29 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 260,67 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.213,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
– Davacı tarafça sarf edilen toplam 301,77 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı tarafından sarf edilen bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 862,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4,080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza