Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/244 E. 2020/506 K. 02.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/244
KARAR NO : 2020/506

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2018
KARAR TARİHİ : 02/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kozmetik ürünlerin pazarlamasını yaptığını, davalı ile kozmetik ürünlerinin alım-satımına ilişkin aralarında ticari ilişkinin olduğunu, aradaki cari hesap ilişkisine göre davalının müvekkili şirkete 01/01/2018 tarihi itibariyle muaccel hale geldiğini, borcun olduğunu, işbu asıl alacağın vadesinde ödenmediğini, borçlu hakkında cari hesap alacağına dayalı olarak icra takibi yapıldığını, borçlunun davacıya böyle bir borcu olmadığından bahisle borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini, bu itiraz sonucu takibin durduğunu, davalının yapmış olduğu itirazın haksız ve temelsiz olduğunu, itirazın iptalinin gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, davalı hakkında yapılan 95.934,23 TL tutarındaki icra takibinin devamına, borçlunun takibe asıl alacağa ve fer’ilerine ilişkin itirazlarının iptaline, takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını kabul etmediklerini, söz konusu faturalara ilişkin malların teslim edilmemesi nedeniyle faturalara konu ürünlerin iptal edildiğini, ifade faturalarının kesilerek, ilgili iade faturalarının davacının çalışanı ……. tarafından imzalanarak davacı şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirkete söz konusu malların iki gün boyunca sevkiyatının gerçekleşmediğini, ürünlerin gelmeyeceğinin öğrenildiğinde malların iptal edilip iade faturalarının kesildiğini, davacının müvekkili şirkete borcunun bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddine, müvekkili şirket aleyhine başlatılan takibin iptaline, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafından Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılmış, ön inceleme aşamasında uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı dosyasının tetkikinden; davacı alacaklı vekili vasıtası ile 24/01/2018 tarihinde davalı borçlu aleyhine Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı icra dosyası ile 95.249,04 TL cari hesap alacağını dayanak göstererek, 95.249,04 TL cari hesap alacağı 585,19 TL işlemiş faiz üzerinden toplam 95.834,23 TL tutarındaki toplam alacağına icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek faiziyle tahsili talebinde bulunarak (fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talep haklarını saklı tutarak) TBK 100 maddesi gereğince kısmi ödemelerin öncelikle işlemiş faiz, masraf ve fer’ilere mahsubuyla tahsili suretiyle takibe geçtiği, davalı vekili tarafından 7 günlük yasal süresi içerisinde borca itiraz ettikleri, borca ve fer’ilerine itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ederek itiraz edildiği ve takibin durduğu, süresi içerisinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
SMMM ……. tarafından düzenlenen raporda özetle; davacı ve davalının defterlerinin usulüne uygun tutulup delil niteliğinin bulunduğu, dosya kapsamında taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin açık hesap ilişkisi olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin mevcut olduğunun her iki tarafında kabulünde olduğu, davacının yasal defter kayıtları incelendiğinde davacının davalıdan 95.267,66 TL asıl alacağının olduğu, davalı yasal defter kayıtları incelendiğinde; davalının davacıya 99.545,40 TL borçlu olduğu, davalı vekilinin cevap dilekçesinin ekinde yer alan faturalar incelendiğinde ilgili faturaların …… tarafından imzalanarak teslim alındığı, ancak …. ve ……. tarafından imzalı beyanlarının tarihsiz olarak mevcut olduğu, işbu faturaların davalı ve davacının ticari defterlerinde de kayıtlı olmadığı bildirilmiştir.

İcra takibine konu faturalar altındaki imzaların davalı şirket çalışanların ait olup olmadığının tespiti açısından, davalının SGK kayıtları celbedilmiştir, faturalar altındaki ….. ve …….’nin davalı çalışanları olduğu anlaşılmış olmasına karşın faturalar davalı defterlerine kayıtlı olmadığı gibi günsüz ve imzasız olduğundan başkaca da delille desteklenmediğinden mahkememizce davalının iade faturası savunması kabul edilmemiştir.
İcra takibine konu 27/10/2016 tarih, 2.801,10 TL tutarlı fatura yönünden davalı şirket yetkilisi isticvap olmuş, faturayı tebliğ almadıklarını beyan etmesi üzerine bu fatura yönünden davacı olacağını ispatlayamamıştır.
Davalı yasal kayıtlarında yer alan, ancak davacı yasal kayıtlarında yer almayan 24/07/2017 tarihli 7.080,00 TL tutarındaki nakit tahsilat makbuzuna ilişkin davacı şirket yetkilisi isticvap olunmasına karşın kabul etmediğinden makbuz üzerinde teslim eden ve teslim alanların isim ve imzalarının dosya münderecatında herhangi bir sair belge ile tespit edilemediğinden davalının ilgili tahsilat makbuzuna istinaden ispata muhtaç olduğu kanaatine varılmıştır.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre icra takibine konu faturaların taraf defter ve kayıtları, SGK kayıtları ve isticvap davetiyesini icabet edilmesine göre dava konusu 27/10/2016 tarihli fatura dışında faturalarla ilgili alacağını ispatlandığı, davalının iade faturası iddiasında bulunduğu fakat bu yönde yeterli delil sunmadığı anlaşılmakla, davacının alacağını kısmen ispatladığı kanaatine varılmış davanın kısmen kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına ve alacak likit olmakla davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Davacının işlemiş faiz talebinin ise 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun Borçlunun Temerrüdü başlıklı 117’nci maddesine uygun olarak takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı, taraflar arasında yazılı bir sözleşme ve belirli bir vade de olmadığından, takip tarihi itibariyle davacının işlemiş faiz alacağının bulunmadığından işlemiş faize ilişkin itirazın iptali talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın 92.466,16 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin asıl alacağı takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişik oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2-Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 18.793,31 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 6.316,36 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 1.638,32 TL harcın mahsubuna, bakiye 4.678,04 TL harcın davalıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ile 1.638,32 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 12.734,29 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın ret miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 952,50 TL yargılama giderinden davanın kabul miktarı dikkate alınarak 918,06 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 02/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza