Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/232 E. 2019/50 K. 17.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/232
KARAR NO : 2019/50

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2018
KARAR TARİHİ : 17/01/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan alacak (eser sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin davalı … İnş. San.ve Tic.A.Ş.ile yapmış olduğu anlaşma gereği …. Belediyesi’ne ait tapunun İstanbul ili, …. ilçesi, …. Mah., (… Bulvarı No:……) … pafta, …. ada,…. parselinde kayıtlı bina üzerinde davalı şirket tarafından …. Belediyesi için yapılan bina inşaatında ilk aşamada tüm mimari, ….., mekanik ve elektrik projelerinin yapılması, daha sonra da aynı binanın uygulama projelerinin yapılması hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin ….. ve uygulaması projesi için çalışanı inşaat mühendisi …’yi bu iş için görevlendirdiğini, …’nin aynı inşaatın 28/03/2014 tarihli yenileme yapı ruhsatlarında da aynı şekilde binanın statik projelerini yapmaya devam ettiğinden proje müellifi olarak yer aldığını, … imzası ile tüm yenileme projelerinin onaylanarak tasdiklendiğini, müvekkili şirketin davalı şirketin başta yapılan anlaşmaya aykırı davranmasına rağmen üstlenmiş olduğu davalı şirkete ait inşaatta statik betonarme proje işini tümüyle başarı ile tamamladığı halde davalı şirket tarafından, yapılan işle ilgili müvekkili şirkete bugüne kadar çeşitli bahanelerle hiçbir ödeme yapılmadığını, davalı firmanın faturaya karşı Büyükçekmece …Noterliğinin 23/01/2018/ tarihli….Yevmiye nolu ihtarnamesi ile itiraz ederek faturayı müvekkili şirkete iade ettiğini, ….. proje işinin tamamının müvekkili tarafından yapıldığını, bilirkişi tarafından tespit edilecek hizmet bedelinin ödenmesi gerektiğini ileri sürerek davalı şirketin müvekkiline ödemesi gereken ….. projesi ve uygulama projesi tutarının KDV dahil 6100 sayılı Yasanın 107.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi belirlenerek öncelikli olarak dava konusu her bir yapı ruhsatları onay tarihleri olan 11/01/2012, 28/03/2014 ve 30/06/2016 tarihlerinden itibaren ayrı ayrı işletilecek en yüksek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, aksi halde dava tarihinden itibaren işletilecek en yüksek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacı yanın sözlü olarak anlaşıldığını iddia etse de, aksine yazılı olarak ve davacı …… ile değil …. adi ortaklığı ile anlaşıldığını, davacının yazılı sözleşmeyi inkar ederek…. ortaklığını devre dışı bırakıp….’e yapılan ödemeleri inkar ederek haksız menfaat sağlamaya çalıştığını, öncelikle davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmamasından dava değerinin tamamlatılmasına, davacı yanın delil listesinde göstermiş olduğu belge suretlerini tarafımıza tebliğ etmemiş olduğundan tebliğ edildikten sonra süremiz başlamak üzere delil sunma hakkımızın muhafazasına, davanın pasif husumet yokluğundan reddine, alacak iddiasının zamanaşımına uğraması nedeni ile reddine, davanın sonunda rücu ihtimali olup davanın…. Turizm Plan Rest. San ve Tic Ltd. Şti’ne ihbarına , izah edilen sebepler ve müvekkilin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davacı şirket temsilcisi …24/12/2018 tarihinde ibraz ettiği dilekçe ile davadan feragat ettiği, talebi yönünde karar verilmesini talep ettiği , dilekçe altına kimlik tespitinin yapıldığı, dosyada mübrez imza sirkülerinin incelenmesinde ….’ın davacı şirketi temsilen şirket müdürü olduğu anlaşılmıştır.
Feragat, tek taraflı ve davayı sona erdiren kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğuran işlem olup, feragatın hüküm ifade etmesi mahkemenin ve karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Dava, tarafların serbestçe tasarruf edebileceği davalardandır. Davacı asil davadan usulüne uygun feragat ettiğinden davacının davasının feragat nedeniyle reddine, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın davacı asilin vaki feragati nedeniyle reddine,
2-Feragat yargılamanın ilk celsesinden önce vuku bulduğundan Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken 44,40-TL ilam harcının 1/3’üne tekabül eden 14,80-TL ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 6.831,00-TL harçtan mahsubuna, artan 6.816,20-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Talep edilmediğinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/01/2019

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸