Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/231 E. 2019/1141 K. 06.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/231
KARAR NO : 2019/1141

DAVA : TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2018
KARAR TARİHİ : 06/11/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …….’in maliki olduğu ……. plakalı araç sürücü …….. yönetiminde 20/06/2016 tarihinde müvekkil idarenin …… Bakım İşletme Şefliği sorumluluk alanı silivri ilçe sınırları içerisinde ….. mevkiinde yapmış olduğu kaza nedeniyle müvekkil idareye ait yapı ve güvenlik elemanları ile eklentilerinde hasar oluştuğunu, kaza sonucu meydana gelen hasarın 4.377,47-TL olduğunu, davanın açılması ile ……. plakalı aracın el değiştirme ihtimaline karşı müvekkil idarenin zararının karşılıksız kalması söz konusu olabileceğinden trafik kayıtlarına aracın devrinin önlenmesi bakımından tedbir konulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ……. Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından değer kaybının tazmini için müvekkili şirkete başvurulduğuna dair dosyaya herhangi bir belgenin sunulmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu ileri sürerek, açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, davanın esastan reddine, davacının davasını ispatı halinde müvekkili şirketin öncelikle fer’ilerden sorumlu tutulmamasına, olmak ise asıl alacak yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, yasal faize hükmedilmesine, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasına, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Davacıya ait oto korkuluklarının hasarlandığı trafik kazasında davalı sürücünün olayda kusurunun bulunup bulunmadığı, kusurlu ise kusurunun ne olduğu, meydana gelen zarar miktarının ne olduğu, davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu olup olmadığı noktalarında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi …….. tarafından düzenlenen 13/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda; davalı sürücü …….. sevk ve idaresindeki tanker ile seyir halindeyken yola gereken düzeyde dikkatini vermediği, gündüz vakti görüşün ve havanın açık olduğu mahalde seyrini yol içinde kalacak şekilde sürdürmeye yeterli özeni göstermediği, mevcut hali ile olay yerine geldiğinde de sevk ve idare hatası neticesi sağ taraftan yol dışına çıkmakla buradaki bariyerlere çarptığı olayda asli derecede tamamen kusurlu olduğunu, davalı…….’in % 100 oranında (8/8’ e tekabül) Tamamen Kusurlu olduğu, sürücünün kusurunu ortadan kaldıracak ya da hafifletebilecek başkaca bir etken bulunmadığı, İstanbul istikametine dobro Yolçatı Viyadüğünden 200 metre sonra ……. plakalı tankerin yol kenarındaki bariyerlere çarptığı, bu çarpma sonrası 56 m bariyer, 20 adet otokorkuluk dikmesi, 10 adet L480 dikme takozu, 56 m gergi kuşağı ve 3 adet reflektöre hasar verdiği tespiti yapıldığını, hasar ilişkin zararın hesabı için yapılmış keşif raporunda karayollarının standart hale gelmiş poz kalemlerinin kullanıldığını, meydana gelen hasarın malzeme ve bu malzemenin montaj-demontajından oluşan işçilik kelemlerine ait olduğu, hesaplanan değerden çıkan hurda demir bedelinin düşüldüğü, fiyatların piyasa koşullarına göre makul, hesaplanan değerin kadri maruf olduğu kanaatine varıldığını bildirdikleri görülmüştür.
Tüm bu anlatımlardan anlaşılacağı üzere dava, maddi hasarlı trafik kazası sonucunda idareye ait yapı ve güvenlik elemanlarında meydana gelen hasar bedelinin davalılar sürücü ve zorunlu sigorta şirketinden, sigorta şirketinin sorumluğu, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak kaydı ile kaza tarihiden itibaren faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsiline ilişkindir.
Bilindiği üzere, kusur sorumluluğu, kişinin kusuru ile zarara neden olmuşsa onu, yani o zararı gidermek yükümlülüğünde olması hâli olarak tarif edilir. Bu tür sorumlulukta kusuru ile zarara sebebiyet vermekten söz edildiğinden kusurun yanında uygun illiyet bağı ve hukuka aykırılık öğelerinin de bulunması gerekir. 6098 sayılı TBK’nun 49. Maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Dolayısıyla haksız fiil nedeniyle sorumlulukta, dört unsur olan hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağının bulunması gerekir. Haksız fiil ile bir başkasına zarar veren kimse ancak kusurlu ise bu zararı tazminle yükümlüdür. Kusur hukukumuzda kast veya ihmal olmak üzere ikiye ayrılır. Hukuka aykırı sonucun istenmesi halinde kasttan söz edilir. Hukuka aykırı sonuç istenmemiş fakat şartların getirdiği tedbirler alınmamak, dikkat ve özen gösterilmemek suretiyle haksız sonucun doğmasına sebep olunmuşsa ihmâlin varlığı kabul edilir ve yine gerçekleşen zararla sorumluluğu doğuran olay veya davranış arasındaki sebep – sonuç ilişkisi illiyet bağıdır. Yani meydana gelen zarar o fiilin sonucunda hasıl olmuş olmaktadır.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası;2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanununun 91’nci maddesi gereğince, işletenlerin KTK.nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
Sigortacının sorumluluğu işletenin KTK.nun 85/1 maddesindeki sorumluyla eşdeğerdir. KTK.nun m.91 ve ZMSS ‘na ilişkin ekte sunulan genel şartlar hükümlerine göre, ” bir şeye zarar vermesi halinde işletenin sorumluluğu bu zararı gidermede hangi kapsamda ise sigortacının da sorumluluğu o kapsamdadır. ” O nedenle zarar verilen şeyin eski hâle gelmesi için gereken onarım için yedek parça, işçilik ve araçtaki değer kaybı hasarı sigorta kapsamında olacağı tartışmasızdır.
KTK.’nun m.97 gereği zarar gören, sigortacıya müracaat edebileceği gibi doğrudan dava da açabilir.
Davalı sigorta şirketinin sigortalısı aracın davalı ……. Sigorta Şirketi’ne 20/06/2016-2017 tarihleri arasında sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza, 20/06/2016 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Davalı sigorta şirketi, sigortalısının vermiş olduğu zarardan, sigortalının kusuru oranında sorumludur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; tamamen tarafsız, bilimsel verilere uygun şekilde hazırlanmış bilirkişi raporu karara esas alınmış davacının talebi ile bağlı kalınarak davacı vekilinin davalı sigorta şirketi ve ……. ve …….. hakkında açtığı davanın kabulü ile, davacının her ne kadar olay tarihinden itibaren tazminat talebi bulunsa da davalı şirket açısından dava tarihi itibariyle temerrütün koşulları oluştuğu anlaşılmakla 4.377,47-TL hasar bedelinin davalılar ……. ve ……..’den hasar tarihi olan 20/06/2016 tarihinden itibaren davalı sigorta şirketi yönünden sigorta teminat sorumluluğu kapsamında(1.099,77-TL) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin …….. ve ……. hakkında açtığı davanın KABULÜNE, 4.377,47-TL hasar bedelinin davalılar ……. ve …….’den hasar tarihi olan 20/06/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davanın sigorta şirketi yönünden KISMEN KABULÜNE, teminat sorumluluğu kapsamında (tahsilde tekerrür olmamak şartıyla) 1.099,77-TL dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 299,02-TL karar ve ilam harcı ile başvurma harcı olan 35,90-TL harcın (Toplam=334,92-TL) davalılardan (davalılar …….. ve ……. bu miktarın tamamından davalı ……. Sigorta A.Ş bu miktarın 86,89-TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
4-Davanın kabulü dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak (davalılar …….. ve ……. bu miktarın tamamından davalı ……. Sigorta A.Ş bu miktarın 684,61-TL’sinden sorumlu olmak üzere) davacıya VERİLMESİNE,
5-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ……. Sigorta A.Ş’ye VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 209,30-TL tebligat, 19,50-TL posta, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.228,80-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak (davalılar …….. ve ……. bu miktarın tamamından davalı ……. Sigorta A.Ş bu miktarın 308,71-TL’sinden sorumlu olmak üzere) davacıya VERİLMESİNE,
7-Gider avansından artan olur ise davacıya İADESİNE,
Dair, davanın miktarı itibariyle KESİN olarak verilen karar davacı vekili ile davalı vekillerinin yokluğunda açıkça okunup,usulen anlatıldı. 06/11/2019
Katip ….
¸e-imza

Hakim …..
¸e-imza