Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/202 E. 2018/168 K. 14.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/202
KARAR NO : 2018/168

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 23/02/2018
KARAR TARİHİ : 14/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/03/2018

Davacı vekili tarafından hasımsız olarak açılan kıymetli evrak iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hamili bulunduğu …bank ……Şubesine ait, TR… Iban nolu hesaptan keşideli, keşidecisi ….Ltd.Şti olan, 30/02/2018 keşide tarihli, … seri nolu, 120.000,00-TL tutarlı, 05/03/2018 keşide tarihli, … seri nolu, 122.500,00-TL tutarlı, 30/04/2018 keşide tarihli … seri nolu, 120.000,00-TL, 05/05/2018 keşide tarihli … seri nolu, 125.000,00-TL tutarlı dört adet çekin şirket yetkilisi tarafından ticari ilişki sebebiyle keşideci şirketten alındığını, ancak bankaya tahsile koymaya götürdüğü esnada çekleri kaybettiğini, şirket yetkilisinin derhal karakola giderek şikayette bulunduğnu, aramalara rağmen çeklerin bulunamadığını, söz konusu çeklerin kötü niyetli 3.şahısların eline geçmesi ve ilgili bankadan tahsil edilmesi tehlikesi bulunduğunu ileri sürerek öncelikle çekler üzerine ödeme yasağı konulmasını ve yargılama sonucunda çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; TTK’nun 818/1-s maddesi atfıyla aynı yasanın 757 ve takip eden maddelerine göre açılan zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin çekişmesiz yargı işidir.
Anılan yasa hükmü gereğince zayi nedeniyle çek iptali davası açma hakkı lehtar veya hamile tanınmış bir haktır. Keşidecinin bu hakkı yoktur. Davaya konu 4 adet çek yönünden davacının hamil sıfatında olduğuna kanaat edilerek tensip aşamasında aktif husumet ehliyetinin varlığı kabul edilmiştir.
Zayi ilanlarının yaptırıldığı, 1.ilanın yapıldığına ilişkin gazete nüshasının gönderildiği, ilan süresinin dolmadığı, çek bedellerinin % 15’i teminat karşılığında çekler üzerine ödeme yasağı konulmasına karar verildiği, teminatın yatırılarak ödeme yasağının muhatap banka şubesine bildirildiği, bankaya yazılan müzekkere cevabında; davaya konu çekler üzerine ödeme yasağının konulduğu, ekran görüntüsünün gönderildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili Uyap üzerinden e-imzalı olarak mahkememize gönderdiği 14/03/2018 tarihli dilekçesiyle; davadan feragat ettiklerini, duruşma günü beklenilmeksizin dosyanın ele alınarak feragat nedeniyle karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekilinin dosyada mübrez vekaletnamesi incelendiğinde; davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Feragat, tek taraflı ve davayı sona erdiren kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğuran işlem olup, feragatin hüküm ifade etmesi mahkemenin kabulüne bağlı değildir. Dava, davacının serbestçe tasarruf edebileceği davalardandır. Davacı vekili usulüne uygun davadan feragat ettiğinden davanın feragat nedeniyle reddine, davaya konu çekler üzerindeki ödeme yasağının kaldırılmasına, bu hususta ilgili banka şubesine derhal müzekkere yazılmasına, HMK. 392/2 maddesi uyarınca kararın kesinleştiği tarihten itibaren 1 ay içerisinde tazminat davası açılmadığı taktirde ve talep halinde teminatın davacıya iadesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1) Davanın feragat nedeniyle reddine,
2)Dava konusu çekler üzerindeki ödeme yasağının kaldırılmasına, bu hususta muhatap banka şubesine derhal müzekkere yazılmasına,
3) HMK 392/2 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde tazminat davası açılmadığı takdirde ve talep halinde teminatın davacıya iadesine,
4) Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harcın karar ve ilam harcına mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6) Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı,14/03/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …