Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/156 E. 2019/483 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/156 Esas
KARAR NO : 2019/483

DAVA : Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2018
KARAR TARİHİ : 18/04/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … arasında, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu çerçevesinde 25.12.2015 tarihinde bir adet finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, iş bu sözleşmeye konu; …. İli, … İlçesi, …. Mah, … ada, .. Parselde kayıtlı… blok … kat … nolu bağımsız bölümde kayıtlı mesken vasfındaki gayrimenkulün davalı finansal kiracıya kullanımı için teslim edildiğini, davalı/kiracı, sözleşme gereği hazırlanıp kesinleşen ödeme planına aykırı hareket ettiğini, finansal kiralama taksitlerini ödemede temerrüde düştüğünü, bu sebeple davalıya, Bakırköy … Noterliğinin 22.11.2017 tarih ve …. yevmiye numaralı ödeme ve fesih ihtarı keşide edildiğini, İhtarda davalıya, Finansal Kiralama Kanunu gereğince temerrüde düşülen bedellerin ödenmesi için 60 gün süre verildiğini, bu sürede temerrüde düşülen borcun ödenmemesi halinde, sözleşmenin feshedilmiş sayılacağı, tüm kira bedellerinin muaccel hale geleceği ve bu durumda 60.’ncı günü takip eden 3 gün içinde sözleşme konusu malları müvekkilİ şirkete teslim etmesi gereği ihbar ve ihtar edildiğini, İhtarnamenin davalıya tebliğ edildiğini ve 60 günlük süre geçmesine rağmen, davalı bugüne kadar ihtarname gereğini yerine getirmediğini ve temerrüde düşülen borcu ödemediğini, yükümlülüklerini yerine getirmeyen davalı- kiracı, sözleşmenin fesih olmasına neden olduğunu belirterek sözleşmeye konu; … İli, …. İlçesi, … Mah, … ada, …. Parselde kayıtlı ….blok … kat …. nolu bağımsız bölümdeki mesken vasfındaki gayrimenkulden davalı ve/veya 3. kişilerin tahliyesi ile davacıya teslimi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, taraflar arasında 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu çerçevesinde 25.12.2015 tarihinde imzalanan finansal kiralama sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin tespitine, sözleşme konusu, ; … İli, …. İlçesi, … Mah, … ada, …. Parselde kayıtlı ….blok … kat …. nolu bağımsız bölümdeki mesken vasfındaki gayrimenkulün tahliyesi ile davacıya iade ve teslimine ve bağımsız bölümdeki mesken vasfındaki gayrimenkulün tapu kayıtlarındaki finansal kiralama şerhlerinin terkin edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davasına konu olabilecek nitelikte olmadığını, davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edilemeyeceğinden bahisle eksik harcın tamamlattırılması gerektiğini, davaya konu taşınmazın hali hazırda müvekkili tarafından tahliye edildiğini, sözleşmenin taraflarınca fesih edilmiş olduğunu davacı bankaya bildirilmiş olmasına rağmen kötü niyetli şekilde işbu davanın ikame edildiğini, davacı Banka tarafından keşide edilen 22.11.2017 tarihli ihtarname ile iddia edilen 2017 yılına ait Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim-Kasım aylarına ait kira bedellerinde temerrüde düşüldüğü iddialarının asılsız olduğunu, zira, müvekkili söz konusu taşınmazı 2017 yılı Haziran ayında tahliye etmiş olup, bu husus davacı bankaya bildirildiğini, ilgili aylara ait kira bedellerinde müvekkilinin temerrüde düşmüş olduğuna ilişkin iddialarının asılsız olduğunu, 25.12.2015 tarihli sözleşmenin 26. maddesinde belirtilen “münhasıran delil sözleşmesi”nin eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, müvekkilinin hukuki dinlenilme ve savunma haklarını ihlal ettiğini, belirterek davanın öncelikle usul yönünden reddine, esastan reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı taraf celse arasında sunduğu dilekçesinde görülmekte olan sözleşmenin feshinin tespiti ve malın iadesi davasında finansal kiralama sözleşmesinin konusunu oluşturan taşınmaz üzerinde ki finansal kiralama şerhi kiracı davalı tarafından kaldırılmış olup taşınmaz 3.kişiye satılmıştır. Bu şekilde huzurda ki davanın konusu kalmamıştır. Daha önce oluşturulan bilirkişi incelemesi ara kararından rücu edilerek dosyanın bilirkişiden geri alınmasına karar verilmesini vekalaten arz ve talep ederiz. Şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde dava sözleşmenin feshinin tespiti ve malın iadesi olduğu dikkate alınarak finansal kiralama sözleşmesinin konusunu oluşturan taşınmaz üzerindeki finansal kiralama şerhi kiracı davalı tarafından kaldırılmış olup taşınmaz 3.kişiye satıldığı beyanlarına göre bu şekilde iş bu davanın konusu kalmamış olup aşağıdaki şekilde konusuz kalan dava yönündne karr verilmeisne yer olmadığına HMK 331.madde uyarınca dava açıldığı tarihteki haklılık durmuna göre de davalının bir anlamda temerrüdü nedeniyle davanın açılmasına sebebiyet verdiği dikkate alaınrak yargılama harç ve giderlerinden davalının sorumlu sutulması gerekmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle, KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 4.269,38 TL harç ile, 11.399,23 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 15.668,61 TL harçtan mahsubu ile kalan 15.624,21 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 224,35 TL posta masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/04/2019

Başkan ….
E-imzalıdır ¸
Üye …
E-imzalıdır ¸
Üye ….
E-imzalıdır ¸
Katip …
E-imzalıdır ¸