Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1265 E. 2019/1082 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1265 Esas
KARAR NO : 2019/1082

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 21/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından sigortalı ….. Ticaret A.Ş.’ye ait emtianın teminat altına alındığı, söz konusu emtianın 16/09/2017 tarihinde …. limanına tahliye edildiği, emtianın liman işlemlerini, davalı şirketin üstlendiği, emtialar sigortalıya teslim edildiği sırada emtianın 2 rülosu bıçakla kesilerek zarar verildiği hasarla ilgili ekspertiz raporu düzenlendiği, davacı şirketin sigortalının uğradığı zarar ve ziyanı tazmin edip, TTK 1472 uyarınca sigortalı haklarına halef olduğu, bu nedenle davalının oluşan zarardan sorumlu olduğu olduğu davalı aleyhine büyükçekmece …. .icra müdürlüğü’nün … esas sayılı takibin başlatıldığı ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiği, söz konusu itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Sigortalı … A.ş. ne ait emtianın 21/09/2017 tarihinde CFS Sahasında tam tespit işlemi gördüğü ve tutanak düzenlendiği, tam tespit tutanağının gümrük memuru davalı …. A.ş. yetkilisi ve Sigortalı yetkilisinin katılımıyla düzenlendiği, tutanağın düzenlendiği sırada davalıya herhangi bir zararın olduğuna dair bildirim yapılmadığı ve bir tutanak düzenlenmediği, Liman sahasında gerçekleşecek her türlü hasarın resmi gümrük memuru tarafından tutanak altına alınması gerektiği, emtianın hasar görmesi halinde bu durumun liman işletmesine anında ihbar edilmesi gerektiği ancak davalı şirkete herhangi bir ihbarda bulunulmadığı, emtianın işlemler tamamlandıktan sonra tam tespit işleminden bir gün sonra sigortalı yetkilisine teslim edildiği, sigortalının eşyayı tam olarak teslim aldığını kabul veya beyan ettiğini bu aşamada da eşyada zarar olduğunu beyan ve ihbar etmediğini bu nedenlerle davanın reddi ile davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi ve davanın …. Sigorta A.Ş. ve …. Acenta ve Danışmanlık hizmetleri Ltd Şti ‘ye ihbarını talep etmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizce Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …… dosyası celp olunmuştur.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklı ….. Sigorta A.Ş. borçlu …. Liman Hizmetleri ve Lojistik Sanayi Ticaret A.ş. olduğu, 15/02/2018 tarihinde 6.264,23-TL ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu davalıya 02/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/03/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği, takibin durduğu itirazın iptali davasının yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Gümrük Mevzuatı, Gümrük Antrepoları uzmanı …., Sigorta Uzmanı …, SMMM ….. tarafından ibraz edilen 05/07/2019 tarihli müşterek raporda özetle: davacı … tarafından dava dışı sigortalı firmaya 19.10.2017 tarihinde yapılan hasar ödeme tutarı 5.625,85 TL’nin davacı hesabına alacak kaydedildiği, davacı şirket tarafından dava dosyasına ibraz edilen 24.10.2017 tarihli 638,38 TL banka havalesinin ise dava dışı firma kayıtlarında davacı hesabına alacak kaydedilmediği, diğer bir ifadeyle havalenin kayıtlara intikal ettirilmediğini, dava dışı şirket tarafından satıcı firmadan alınan ürünlerin yevmiye defterinde 20.09.2017 tarihinde … yevmiye nolu maddesinde 159.01 verilen sipariş avansları hesabına 81.149,02 TL. bedelle alış kaydının yer aldığı tespit alındığını, davacı şirketin dava dışı sigortalısına yaptığı tazminat ödemesinin poliçe kapsamındaki bir tazminat ödemesi olduğu (lütuf “ex-gratia” ödemesi olmadığı) ancak ödediği tazminat tutarının rücu muhatabını ispatlayamadığı için rücu imkânı olmadığını, dosya içeriği belgelerin teknik incelemesi neticesinde ise, Sigorta tazminatına mesnet eşyada hasar oluşu sabit olmakla birlikte, hasarın meydana gelişinin somut olarak belgeye bağlanmamış olmasından dolayı, hasarın meydana gelişindeki sorumluluğun, davalı …. firmasına yüklenemeyeceği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve hükme esas alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; HMK 190/1 maddesinde “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”, TMK’nun 6. Maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükümlerinin yer aldığı, davacının dava dışı sigortalısına yaptığı tazminat ödemesinin poliçe kapsamındaki bir tazminat ödemesi olduğu (lütuf “ex-gratia” ödemesi olmadığı) anlaşıldığı, ancak ödediği tazminat tutarının rücu muhatabını ispatlayamadığı, her ne kadar davaya konu emtiada hasar oluştuğu sabit ise de, emtiada meydana gelen hasarın davalı tarafından meydana getirildiğine dair dosya kapsamında bir tutanak, belge bulunmadığı, davalının cevap ve beyan dilekçelerinde uyuşmazlık konusu emtianın sigortalıya teslim edildiği anda, emtiaya zarar verildiği görülmemiş olup; bir konteynırın kapağının ve dolayısıyla mührünün açılmasına karar verenin, davalı şirket değil; gümrük idaresi olduğunu, Gümrük idaresinin sorun ile karşılaşmamak adına bu işlemi, liman işletmesi ve yük alıcısı/göndericisi temsilcisi ile birlikte yaptığını ve bu durumun anı anına tutanak altına alındığını belirtmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da hasarın davalıdan kaynaklandığının ispata muhtaç olduğu belirtilmiş olmakla, ispatlanamayan davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 75,66 TL harçtan mahsubu ile kalan 31,26 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısım olur ise, karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi. 21/10/2019

Katip …
E-imzalıdır ¸

Hakim …
E-imzalıdır ¸