Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1227 E. 2020/636 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1227 Esas
KARAR NO : 2020/636

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2018
KARAR TARİHİ : 29/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 03/11/2017 tarihinde …. İlçesi … Mah. …. Sokak ile …. Sk. Kesişimi adresinde KPD – PAP 1800/0.4 mm kablo, müteahhitliğini İSKİ müteahhidi davalılar … Yapı İnşaat ile … İnşaatın yapmış olduğu altyapı kazı çalışmaları esnasında kopartılmak ve kırılmak sureti ile hasara uğradığını, söz konusu hasarlar nedeniyle davacı şirket çalışanı … tarafından hasar tespit tutanağı düzenlendiğini, olaya ilişkin hasar keşif tutarı formu, e fatura, hasar tespit tutanağı, günlük şantiye defteri, şematik, saha tutanağı ile şirket üst yazılarının dilekçe ekinde sunduklarını, hasarlar sebebiyle davacının zarara uğradığını, zararın giderildiğini ancak davalı tarafından rızaen ödenmeyen alacaklarının hüküm altına alınmasının teminen dava açmak zorunda kaldıklarını, haklı davalarının kabulü ile 8.944,03 TL şirket zararlarının hasar tarihi olan 03/11/2017 tarihinden itibaren T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uygulanan değişebilir oranlarda avans faizi vekalet ücreti, mahkeme masraflarıyla birlikte davalıdan tahsilne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … İnşaat San. Ve Tic. A.Ş: vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin Avrupa 1. Bölgesi 2015 yılı 2. Kısım müteferrik atık su ve yağmur suyu kanal inşaatı projesinde ana yüklenicilerden biri olup, yükümlülüğü gereğince alt yapı çalışma faaliyetini gerçekleştirdiğini, davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu KPD-PAP 1.800/0.4 mm kablo müvekkil şirketin çalışmaları nedeniyle kopmamış veya kırılmamış olup davacı yanın kendi kablolarının değişiminde haksız menfaat sağlamak amacıyla müvekkil şirkete dava açtığını, kabloların koparılması ve kırılmasına ilişkin herhangi bir yetkilinin imzası alınmadığını, bu tutanakta müvekkil şirketin imzadan imtina edip etmediği konusunda beyan bulunmadığını, dava konusu olan kabloların kırılması ve koparılmasına ilişkin ispat yükünün davacı yanda olmasına rağmen ispat yükünü yerine getiremediğini, davacının kablolarının alt yapı çalışmaları sorasında kopmadığını, kabloların yerin altında durması ve çürümesi nedeniyle koptuğunu, işin mahiyeti gereğince müvekkili şirket bakımından iş bu eylemden dolayı kusurlu olmadığını, açılan davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Davalı … İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; söz konusu zarar ile müvekkili şirketin faaliyetleri arasında kurulan tek illiyet bağının davalı … şirketinin zararın oluştuğu alanda çalışma yaptığı olmasını, davacının aynı alanda … şirketin çalıştığı bu sebeple söz konusu zararın … şirketi tarafından meydana getirildiği iddiasının zayıf bir illiyet bağı olduğunu, zararın … şirketi tarafından oluştuğuna dair somut delil olmadığını, … şirketinden önce de o civarda çalışma yapıldığını, hasarın oluştuğu yerde doğrudan … şirketinin çalışmasının olmadığını, bu çalışmayı yapanın dava dışı … firması olduğunu ve ihbarını talep ettiğini, bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafça yargılamaya konu hasar dosyasının sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizin 17/09/2019 tarihli duruşmasında davalı … tanığı …’in ifadesine başvurulmuş olup, davalı tanığı; … İnşaatta şantiye şefi olarak görev yaptığını, çalıştığı şirketin İski’nin yüklenicisi olarak iş yapmaktığını, olayın meydana geldiği yerdeki kazı çalışmalarını İski’nin ana yüklenicisi olan … firmasının yaptığını, çalıştığı firmanın ise bu işin parsel bağlantılarını yaptığını, dolayısıyla olayın meydana geldiği yerdeki kazıyı …. firmasının gerçekleştirdiğini, ancak hasarı o firmanın verip vermediğini bilmediğini, … ve … adi ortaklığı İski’nin yüklenicisi olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizin 17/09/2019 tarihli duruşmasında davalı … tanığı …’in ifadesine başvurulmuş olup, TANIK BEYANINDA:Ben … firmasında saha mühendisi olarak görev yapmaktayım olay tarihinde kablo kopmasının meydana geldiği yerdeki atık su kazısını … firması gerçekleştirdi, benim çalıştığım firma ise daha sonra eksik kalan parsel bağlantılarını gerçekleştirdi, biz çalışmaya başladığımızda kabloların koptuğu yere ilişkin kazı çalışmaları bitmişti, kablonun … firması tarafından koparılıp koparılmadığını bilmiyorum, biz başka bir yerde çalıştık, dedi. Beyanı okundu, imzası alındı.
DAVACI TANIĞI … BEYANINDA: ben 2015 yılından itibaren ve halen davacı şirkette tekniker olarak çalışmaktayım, olay tarihinde arıza ihbarı üzerine olay yerine gittik, olay yerinde İSKi tarafından kazı çalışması yapılıyordu, buna ilişkin tabelalar vardı, ancak kazı bizzat İSKİ tarafından değil müteahhit firma tarafından yapılıyordu, olay yerine gidilerek söz konusu hasara ilişkin tutanağı düzenledik, dedi.
Tanığa delil olarak sunulan hasar tespit tutanağı gösterilerek soruldu; Tutanak içeriği doğrudur, altındaki imza bana aittir, dedi. Beyanı okundu, imzası alındı.
Davacı tarafça bildirilen tüm deliller toplandıktan sonrahasar nedeniyle davacının talep edebileceği hasar bedeli tutarının belirlenmesi hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen 30/03/2020 tarihli raporda; yeraltı güzergahına ilişkin çalışma yapılan telekom hattı için kullanılan malzeme ve onarımın yapıldığı adresin hasar tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, ayrıca yapılan onarım işleri için kullanılan malzemelerin hasar ve hasarın onarımına yönelik malzemeler oldukları, dolayısıyla davacı kurumca hasarın onarımına özel olarak adam tutulup alıştırıldığının kanıtlandığını, bu nedenle hasara ilişkin işçilik bedelinin hasar bedeline dahil edilerek davacı şirketin 3.333,49 TL (malzeme bedeli) + 5.398,61 TL (işçilik) ile toplamda 8.944,03 TL hasar tazmin talebinin olabileceği kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, taraf-tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 6098 sayılı TBK. nun m. 49 ve devamında düzenlenen haksız fiil nedeni ile maddi tazminat talebine ilişkindir.
Taraflar arasında tartışma konusu olan husus ise, davacıya ait kabloya zarar verilip verilmediği, bu zarara davalıların yol açıp açmadığı, olay tarihi itibari ile zararın ne kadar olduğu noktasındadır.
Zararın değerinin tespiti açısından malzeme konusunda ehil bilirkişiden de rapor alınmasına karar verilmiştir. Bu amaçla bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda hazırlanan 30.03.2020 tarihli rapor içeriğine göre, dava dosyasında yapılan inceleme ve araştırmalar sonucunda davacının toplam zarar bedeli olarak 8.944,03.-TL yi davacının davalılardan talep edebileceği sonuçlarına varıldığı ifade edilmiştir.
Tüm dosya kapsamında yapılan yargılama neticesi davalıların ticari işletme faaliyeti esnasında davacıya zarar verdiği, dosya kapsamındaki 03/11/2017 tarihli hasar tespit tutanağı ve 30.03.2020 tarihli bilirkişi kök raporuyla birlikte gözetildiğinde zarar miktarının kadri maruf olduğu, eylem ile zarar arasında nedensellik bağının bulunduğu, davalı şirketlerin yüklenici firmalar olduğu, davalı ….’ nin ise gözetim ve denetim yükümlülüğünün bulunduğu, sorumluluktan kurtulmayı gerektiren nedenlerin ise mevcut olmadığı sonucuna varılmıştır.
Toplanan deliller ve yapılan açıklamalar gözetilerek 8.944,03-TL hasar bedelinin 03/11/2017 tarihinden itibaren değişen oranlarda uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE,
-8.944,03 TL’nin hasar tarihi olan 03/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda uygulanacak ticari avans faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 610,96 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 152,75 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 458,21 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
3- Davacı tarafça sarf edilen toplam 193,85 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4- Dosya içerisinde görev alan bilirkişi Mustafa Kürşat Tezcan’ in bilirkişi ücreti ödenmediği görülerek, 600,00 TL bilirkişilik ücretinin davacı gider avansından alınarak ödenmesine,
5- Davacı tarafından sarf edilen / edilecek olan 600,00 TL bilirkişi ücreti, 331,10 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 931,10 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve bilirkişi ücreti ödendiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
6- Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın davalı tarafa İADESİNE,
7- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı … Yapı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza