Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1145 E. 2020/208 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1145 Esas
KARAR NO : 2020/208

KO
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 27/11/2018
KARAR TARİHİ : 20/02/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya ödeyememe tehlikesi altında bulunan müvekkilinin İİK.nın 285.maddesi uyarınca borçlarını ödeyebilmesi ve muhtemel bir iflastan kurtulmasına yönelik olarak alacaklılarıyla konkordato sözleşmesi akdedebilmesi için öncelikle, İİK m. 286 hükmüne göre konkordato talebinin içermesi gereken konkordato ön projesi ile diğer tüm belgelerin işbu dilekçe ve ekinde eksiksiz olarak sunulduğu dikkate alınarak, İİK m. 287 uyarınca müvekkil şirkete (gerekirse müvekkil firmanın ya da geçici komiserin talebi ile iki ay uzatılmak kaydı yİ a) tensiple birliktederhalüç aylık şiire ile geçici mühlet verilmesine ve geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla mahkeme tarafından tayin edilmek üzere bir geçici konkordato komiseri görevlendirilmesine, İİK m. 288 uyarınca geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğurduğundan, geçici mühlet kararı ile bîklikteiık m. 294 hükmünde belirtilen kesin mühletin sonuçlarına hükmedilmesi ve bahsi geçen hükmün gereği olarak, mahkemece verilecekgeçici mühlet içinde borçlu aleyhine 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir icra ve iflas takibi yapılamaması ve evvelce başlamış takiplerin durması, yeni ihtiyati haciz, haciz ve e-haciz kararı alınmaması, ihtiyati tedbir, ihtiyatî haciz, haciz ve e-haciz kararlarının uygu kınamaması, geçici mühlet içinde ihtiyati haciz ya da haciz kararların m uygulanması halinde bunun durdurulması, geçici mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesinin durması ve müvekkil firmanın malvarlığının korunmasına yönelik diğer tedbirlerin alınmasına yönelik karar verilmesine, bir yıl süre ile kesin mühlet verilmesine, kesin mühletin tüm sonuçlarına hükmedilmesien, mahkeme tarafından verilecek kesin mühlet içinde ve mahkemenin görevlendirdiği komiser nezaretinde yapılacak alacaklılar toplantısı ve İİK hükümlerine göre işletilen yasal prosedürün tamamlanmasının ardından, İİK m. 305 hükmü uyarınca konkordato projesinin tasdiki için belirtilen şartların yerine getirildiği Sayın Mahkeme tarafından tespit edildiği takdirde, İİK m, 306 hükmü uyarınca konkordatonun tasdikine, konkordatonun tasdiki kararı ile birlikte, İİK m. 306 uyarınca tasdik ediien konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli bir kayyım tayin edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 7101 sayılı ile değişik İcra ve İflas Kanunun 285 ile devamı maddeleri uyarınca konkordato istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması, konkordato talebine eklenmesi gerekli belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiser heyeti görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiser heyetinin toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Geçici mühletin ve kesin uzatılmasına ilişkin ilanların ayrı ayrı Türkiye Sicil Gazetesi ile Basın İlan Kurumu Portalında yapıldığı ve İİK’nun 288. Maddesi uyarınca gerekli yerlere bildirimlerin yapıldığı görülmüştür.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu …., yeminli mali müşavir …., mali müşavir …. tarafından tanzim edilen 31/12/2018 tarihli raporda özetle; davacı şirket konkordato talebi üzerine mahkemece verilen geçici mühlet ve ihtiyati tedbir kararından sonra, geçici komiser heyeti olarak atanmamız üzerine faaliyetine hali hazırda aktif olarak devam eden davacı şirkete ilişkin yaptığımız değerlendirme neticesinde; şirketin mahkeme konkordato ön projesinin “vade konkordatosu” teklifi olduğu, şirketin çatışma kabiliyetini kaybetmediği, demirbaş, tesis, makine cihazları ile mevcut çalışma düzenini kısmen koruduğu, mahkemece görevlendirilen davacı şirkette yapılan ilk görüşmeden rapor tarihimize kadarki süreçte şirketin aktif olarak faaliyetlerine devam ettiği, şirketin yöneticisinin şirketin işleyişinde görev olarak aldığı, şirketin mali tablolarının 22.11.2018 tarihli olduğu ve defter kayıtları ile dava dilekçesi ekindeki dökümlerinin birbirlerini teyit ettiği tespit edilerek davacı şirketten heyetimizce sunulacak bir sonraki raporda değerlendirmeye esas olmak üzere; 22.11.2018-31.12.2018 tarihli karşılaştırmalı ara bilançolar ve bunlara ilişkin ayrıntrJı mizan, ödeme belgeleri, faaliyet giderleri kapsamında halen tedarik yapılan firmaların 22.11.2018 öncesinde ve sonrasındaki cari hesap durumlarına ilişkin bilgi talep edildiği, 22.11.2018 temel mali tablolarından başka 30.11-2018 tarihli ara bilançolar ve geçici mizanlar da tarafımıza ibraz edilmiş, bunlar üzerinde yapılan ön incelemede kayıtlara ve talimatlarımıza uygun olduğu, tayin edilen bilirkişilerin değerleme raporlarının ve şirketten istenen 31.12.2018 mali verilerinin tarafımıza sunulması ile birlikte, düzenlenecek ön raporda tüm mali veriler karşılaştırmalı olarak ve Konkordato Ön projesi İle birlikte değerlendirilerek mahkemeye sunulacağı, şirket yönetiminin ve idari kadronun, mevcuttaki çalışanlar ile birlikte faaliyetlerine devam etmekte olduğu, yönetimin alacaklılarla görüşmeler yaparak konkordato projesi hakkında bilgilendirmeler yapmaya devam ettiği, faaliyetlerin devam ettirilmeye çalışıldığı, şirketin likidite dengesini etkileyen Banka blokajlarının çözümü noktasında Banka ve flnansal kuruluşlarla görüşmelerin devam ettiği ve oluşan aksaklıkların, şirket yönetiminin çabalarıyla giderilmeye çalışıldığı, Şirketin borçlarını ödeme ile alakalı olarak hazırlamış olduğu Konkordato ön projesindeki beyanlarına uygun davrandığı yani kısaca şirketin faaliyetlerini sürdürmekte olduğu, İncelenen mali verilerin makro düzeyde 30.11.2018 tarihi itibariyle yapılan raporlamalar ile karşılaştırıldığında (eksik kalan mali değerlemelerin de bir sonraki raporda inceleneceği ve mukayeseli olarak sunulacağı dikkate alınmak kaydıyla mevcut gerçekleşmeler ışığında ve ek mali bilgilerin de tarafımıza sunulmasını müteakip kesin değerlendirmenin heyetce yapılacağı, ancak sayın mahkemenin ek tensip kararında tarafımızdan talep edildiği üzere, kesin kanaatimizin geçici mühlet sonunda sunulacak olan raporda belirtileceğinden hareketle şimdilik: “konkordato ön projesinde belirtilen teklifinin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğu mütalaa olunmuştur.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu …., yeminli mali müşavir …., mali müşavir …. tarafından tanzim edilen 22/02/2019 tarihli raporda özetle; şirketin bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere; faaliyetinin ana konusu her türlü inşaat taahhüt işleri, konut, ticarethane inşaatlarını yapmak, satmak, kendi hesabına arazi ve arsalar almak olup, pratikte yaptığı işler genel itibariyle marka değerli projelerin kaba inşaat işlerini yaparak teslim etmek şeklinde olduğu, şirket yetkilisinin asıl olumsuzluğa neden olan şeyin, özellikle 2017-2018 yıllarında ülkede yaşanan olumsuz gelişmelerin, müşteri bulma sıkıntıları, yüksek hammadde maliyet ve işçilik giderleri ile döviz ve faizlerde yaşanan dalgalanmalar neticesinde şirketin tek geliri olan gayrimenkul yap-sat işinde alıcılar tarafından neredeyse maliyetine kadar inen teklifler verilmesi sonucunda gayrimenkul satışlarının durduğu, çeklerin ve rutin işletme giderlerinin ödenebilmesi için sürekli banka kredilerine başvurulduğu, işbu kredileri ödeyebilmek için sürekli yüksek faizlerle yeni krediler açılmak zorunda kalınması ve neticesi olarak şirketin aşırı finansman yüküne maruz bırakılması olduğu, ilaveten çalışma performansının bu süreçlerden negatif etkilenmesi, gayrimenkul sektöründeki negatif dalgalanmalardan ötürü satışların durma noktasına gelmesi, bu suretle ödemelerin desteklenmemesi, nakit akış mı sağlamak adına yüksek finansman maliyetleri ılo kullanılan kredilerle birlikte çeklerin de ödenemez hale gelmesi olduğu ve fakat inşaat sektöründeki canlanma neticesinde firmanın piyasada telkin ettiği güven ile birlikte mali yapısının ıslah edilebilir olduğu bunun gerçekleştirilebilmesi için de zamana ihtiyaç duyduğu, şirketin ön projesinde Gelir Tablosu Projeksiyonunda 2019 yılında 3.000.000,00-TL satışa istinaden 300.000,00 TL, 2020 yılında 11.302.500- TL satışa istinaden 2,202.000-TL, 2021 yılında 11.302.500-TL satışa istinaden 2.181.300-TL, kar elde etmeyi hedeflediği, bu öngörülerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği hususundaki kesin değerlendirmenin şirketin 2019 – 2020 ve 2021 faaliyetleri incelenerek yapılabileceği, ancak mevcut 31.12.2018 yılı verilerinden ve 2019 yılında imzalanan ve tarafımızla paylaşılan sözleşmelerden anlaşıldığı kadarıyla firmanın faaliyetlerine devam edebilmesi ve kendisine süre tanınması koşuluyla bu satış hedeflerine kolaylıkla ulaşabileceği ve fakat hedeflenen karlılık rakamlarının yakalayabileceğinin takdiri mahkemeye bırakılmış olup, davacı şirket ortağının konkordato projesinin başarıya ulaşması için kendisinin de fedakarlık yaparak şirkete 2019 ve 2020 yıllarında eşit tutarlarda olmak üzere toplamda 4.320.000 TL tutarında sermaye ilave edeceği, şirketin konkordatoya girdiğinin 2. ayında (Ocak 2019) gelir getirecek faaliyetlere başladığı, bu kapsamda …. İnşaat Limited Şirketi firmasına 254.238,00 TL+KDV tutarında ilk faturanın düzenlendiği ve 40.000,00 TL tutarında tahsilatın yapıldığı, bilirkişilerce yapılan rayiç değer tespitine göre gayrimenkuller, taşıt ve demirbaşların 11.017.410,00 TL rayiç değerine karşılık 8,619.860,83 TL kredi riski bulunduğu, krediler açısından bakıldığında 3*307*550,00 TL pozitif varlığı olduğu, yıllara yaygın inşaat ve onarım maliyetleri hesabında gözüken 11.213.000 TL bakiyenin firmanın “…. Projesi” ismiyle bilinen ve …. A.Ş. …. firmasına yapılan ve fakat henüz kesin hakedişi tamamlanmamış işe ilişkin olduğu, şirketin 31.01.2018 tarihine kadar olan işlemlerinde olumsuz bir duruma rastlanmadığı, projelerin devamlılığı, satış ve karlılık rakamlarının daha iyi görülebilmesi için firmanın süreye ihtiyacı olduğu ve firma faaliyetlerinin gözlemlenmesi gerektiği, netice itibariyle, davacının mali durumunun iyileşme ve teklif ettiği konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin muhtemel olduğu, fakat belirgin kanaatin zaman içerisinde daba da netleşecek olduğu, borçlu şirkete İ.İ.K. 289/III maddesi uyarınca imzaladığı sözleşmelerin ticari faaliyetlere dönüşümünü daha iyi izleyebilmek adına geçici mühlet süresinin iki ay daha uzatılarak bir yıllık kesin mühlet verilmesinin uygun olup olmadığının takdirinin mahkemeye ait olmak üzere geçici mühlet sürecine ilişkin görüş ve değerlendirmeler mütalaa olunmuştur.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu Dr. …., yeminli mali müşavir …., mali müşavir ….. tarafından tanzim edilen 05/04/2019 tarihli raporda özetle; şirketin faaliyetlerine nezaret edilmesi kapsamında özellikle alacaklı finansal kuruluşlar ile şirket hesapları arasında gerçekleştirilen işlemler, söz konusu şirkete ait olan 31/12/2018 ve 31/01/2019 tarihli mali tabloların heyetce incelenmesi neticesinde; şirketin 31/01/2019 tarihi itibariyle 227.604,53 TL kâr ettiği, 31/12/2018 itibariyle 20.282.638,07 TL zarar edildiği, şirketin 31/01/2019 tarihi itibariyle rayiç değerlere göre hesaplanan bilançosuna bakıldığında borca batık durumda olmadığı, raporun bir haftalık gecikme ile düzenlenmesinin sebebinin mali tabloların kesinleşmesi için geçici vergi ve KDV işlemlerini beklemek olduğu şeklinde görüş bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu Dr. ….. yeminli mali müşavir …., mali müşavir ….tarafından tanzim edilen 24/04/2019 tarihli raporda özetle; şirketlerin faaliyetlerine nezaret edilmesi kapsamında özellikle söz konusu şirketlere ait olan ve mali tablolar ile konkordato ön projelerinin incelenmesi neticesinde takdiri mahkemeye ait olmak üzere; şirketin konkordato geçici süresi içerisinde çalışma kabiliyetini kaybetmediği. personel, demirbaş, makine ve tesisat mevcut çalışma düzenini koruduğu, faaliyetlerine rapor tarihi itibariyle devam ettiği, şirketin 31.03.2019 tarihi itibarıyla hem rayiç değerler ile hesaplanan bilançosuna göre borca batık durumda olmadığı, konkordato ön projesinde bahsi geçen …. Projesinin başladığı firma taralından yapılan iş karşılığında ….. firmasından 152.000 TL nakit (bankaya EFT) ve 153,000,50 TL çek oluTak (toplamda 305.000,50 TL) tahsilat yapıldığı, konkordato ön projesinde yer almayan bir başka iş için … Mühendislik Yapı Malz. San. Ve Tic.Ltd.Şti.ile kaba inşaat alt taşeronluk hizmeti sözleşmesi yapılmış olup, Sözleşmede de görüleceği üzere işin Nisan 2019 itibariyle başlamış olacağı ve işin 7 ay süreceği, 2.750.000 TL tutarında İş hacminden 350.000 TL kar elde edileceğinin beklendiği, bu işe ilişkin ilk iş avansının 40.000 TL nin şirket banka hesabına yatırılmış olduğu, şirketin Noter onaylı Karar defterinin incelenmesinden anlaşıldığı üzere: şirketin 12.04.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararıyla şirket sermayesinin 10.000.000,00 TL den 13.070.750.00 TL ve çıkarılmasına karar verildiği, artırım tutarı olan 3.070.750.00 TL nin “Ortakların şirketten olan alacaklarından” karşılandığı, bu durumun SMMM …. (İSMMM Odası Sicil No: ….) tarafından düzenlenen 12.04.2019 tarihli ve 02 sayılı rapor ile tespit edildiği, bu kararın İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirildiği, konkordato sürecinde davacı şirketin esas ticari faaliyetleri İle ilgili almılar ve zorunlu harcamalarım belirlenmiş kural ve limitler dahilinde, komiserler heyeti onayıyla yaptığı, şirketin, konkordato sürecinde altınlarını, komiser nezaret ve onayı ile gerçekleştirdiği, şirketin taahhüt ve yükümlülüklerini yerine getirmesi kaydıyla. bütün alacaklıların alacaklarının konkordato mühleti sonunda ödenme ihtimalinin bulunduğu, davacı şirketin hâlihazırdaki performansı ile şirketin komiserler heyeti onayıyla doğacak bütün borçlarını ve imtiyazlı alacaklıların alacaklarım ödenme ihtimalinin bulunduğu, ı şirketin müşteri potansiyelinin yeterli olması, hali hazırda üretim vc ticari faaliyetine kesintisiz devam etmesi, şirketin konkordato ön projesinde belirtilen satış vc kârlılık hedeflerini gerçekleştirebileceği yönünde kanaat oluşması, bulun bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, konkordatoya tabi borçların konkordato ön projesinde belirtilen teklif kapsamında ödenebileceğinin değerlendirildiği, dolayısıyla konkordatonun başarıya ulaşması mümkün bulunduğundan borçlu şirkete kesin mühlet verilmesi hususunda heyetimizin yaklaşımının olumlu olduğu, mahkemece davacı şirkete komiser olarak atandığımız tarihten günümüze kadar davacı şirketin yönetim vc muhasebesi tarafından önemli hususların gündeme getirildiği, ancak davacı şirketin komiser heyetimiz bilgi ve onayına sunmadığı veya komiser heyetimiz tarafından belirlenmesi fiilen imkan dahilinde olmayan olayların gerçek mahiyetlerini belirleme yönünde bir inceleme ve tespit imkanına sahip olunmadığı; komiser bilgi ve onayına sunulmayan ve tarafımızca tespiti mümkün olamayacak iş ve işlemlerden sonradan haberdar olunması halinde cezai sorumluluğun davacı şirket uhdesinde bulunduğu, işbu raporda açıklanan hususlar çerçevesinde konkordato sürecinin başarıya ulaşabilmesi için davacı şirketim üzerine düşen görevleri ifa etmesi ve ön projesindeki taahhütlerini yerine getirmesi, projede revizyon olması halinde yeni projeye uygun hareket etmesi; aksi takdirde mahkemece kesin mühlet verilmesi uygun bulunsa dahi kesin mühlet içerisinde konkordatonun başarıya ulaşmayacağı anlaşılır ise İİK m, 292/b uyarınca Mahkemece borçluların iflasına resen karar verilebileceği, nihai olarak, mevcut şartlar altında konkordatonun başarıya ulaşması mümkün olduğundan davacı şirkete kesin mühlet verilebileceği hususları tespit edilmiştir.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu Dr. …., yeminli mali müşavir …., mali müşavir …. tarafından tanzim edilen 02/08/2019 tarihli raporda özetle; davacıların faaliyetlerine nezaret edilmesi, 30.06.2019 tarihli mali verilerinin incelenip neticesinde, takdiri mahkemeye ait olmak üzere, şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, personel, demirbaş, makine ve tesisat mevcut çalışma düzenini koruduğu, faaliyetlerine rapor tarihi itibariyle 6 çalışanı ile devam ettiği, şirketin 30.06.2019 tarihi itibarıyla rayiç değerler ile hesaplanan bilançosuna göre borca batık durumda olmadığı, Noter onaylı karar deflerinin incelenmesinden anlaşıldığı üzere; şirketin 12.04.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararıyla şirket sermayesinin 10.000.000,00 TL den 13.070.750,00 TL ye çıkarılmasına karar verildiği, artırım tutan olan 3.070.750,00 TL’ nin “Ortakların şirketten olan alacaklarından” karşılandığı, bu durumun SMMM ….(İSMMM Odası Sicil No: …) tarafından düzenlenen 12.04.2019 tarihli ve … sayılı rapor ile tespit edildiği, bu karann İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirildiği, ancak halen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına bu durumun yansımadığı, konkordato sürecinde davacı şirketin esas ticari faaliyetleri ile ilgili alımlar ve zorunlu harcamalarım belirlenmiş kural ve limitler dahilinde, komiserler heyeti onayıyla yaptığı, şirketin, konkordato sürecinde atımlarını, komiser nezaret ve onayı ile gerçekleştirdiği, şirketin taahhüt ve yükümlülüklerini yerine getirmesi kaydıyla, bütün alacaklıların alacaklarının konkordato mühleti sonunda ödenme ihtimalinin bulunduğu, davacı şirketin hâlihazırdaki performansı ile şirketin komiserler heyeti onayıyla doğacak bütün borçlarını ve İmtiyazlı alacaklıların alacaklarını ödenme ihtimalinin bulunduğu, şirketin müşteri potansiyelinin yeterli olması, hali hazırda üretim ve ticari faaliyetine kesintisiz devam etmesi, şirketin konkordato ön projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerini gerçekleştirebileceği yönünde kanaat oluşması, bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, konkordatoya tabi borçların konkordato ön projesinde belirtilen teklif kapsamında ödenebileceğinin değerlendirildiği, dolayısıyla konkordatonun başarıya ulaşması mümkün bulunduğundan borçlu şirkete kesin mühlet verilmesi hususunda heyetimizin yaklaşımının olumlu olduğu, mahkemece davacı şirkete komiser olarak atandığımız tarihten günümüze kadar davacı şirketin yönetim ve muhasebesi tarafından önemli hususların gündeme getirildiği, ancak davacı şirketin komiser heyetimiz bilgi ve onayına sunmadığı veya komiser heyetimiz tarafından belirlenmesi fiilen imkan dahilinde olmayan olayların gerçek mahiyetlerini belirleme yönünde bir inceleme ve tespit imkanına sahip olunmadığı; komiser bilgi ve onayına sunulmayan ve tarafımızca tespiti mümkün olamayacak iş ve işlemlerden sonradan haberdar olunması halinde cezai sonımtuluğun davacı şirket uhdesinde bulunduğu, işbu raporda açıklanan hususlar çerçevesinde konkordato sürecinin başarıya ulaşabilmesi için davacı şirketlin üzerine düşen görevleri ifa etmesi ve ön projesindeki taahhütlerini yerine getirmesi, projede revizyon olması halinde yeni projeye uygun hareket etmesi; aksi takdirde Mahkemenizce kesin mühlet verilmesi uygun bulunsa dahi kesin mühlet içerisinde konkordatonun başarıya ulaşmayacağı anlaşılır ise İİK m. 292/b uyarınca Mahkemece borçluların iflasına re’sen karar verilebileceği hususları tespit edilmiştir.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu …., mali müşavir …., finans uzmanı ….. tarafından tanzim edilen 12/02/2019 tarihli raporda özetle; 30.09.2019 tarihli mali tablolar ile huzurdaki dosyada yer alan kayıt ve belgeler dikkate alındığında; şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, faaliyetlerine rapor tarihi itibariyle 5 çalışanı ile devam ettiği, mahkemece davacı şirkete komiser olarak atandığımız tarihten günümüze kadar davacı şirketin yönetim ve muhasebesi tarafından önemli hususların gündeme getirildiği, ancak davacı şirketin komiser heyetimiz bilgi ve onayına sunmadığı veya komiser heyetimiz tarafından belirlenmesi fiilen imkan dahilinde olmayan olayların gerçek mahiyetlerini belirleme yönünde bir inceleme ve tespit imkanına sahip olunmadığı; komiser bilgi ve onayına sunulmayan ve tarafımızca tespiti mümkün olamayacak iş ve İşlemlerden sonradan haberdar olunması halinde cezai sorumluluğun davacı şirket uhdesinde bulunduğu, şirketin 30.09.2019 tarihi itibariyle kaydi bilançosuna göre borca batık durumda olduğu, şirketin 30.06.2019 tarihi itibarıyla rayiç değerler ile hesaplanan bilançosuna göre borca batık durumda olmadığı, şirketin konkordato ön projesine göre konkordato kaynaklarının faaliyet gelirleri, sermaye artırımı, gayrimenkul satışı ve mamul satışından ibaret olduğu, sermaye artışına ilişkin olarak; noter onaylı karar defterinin incelenmesinden anlaşıldığı üzere; şirketin 12.04.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararıyla şirket sermayesinin 10.000.000,00 TL den 13.070.750,00 TL’ ye çıkarılmasına karar verildiği, artırım tutarı olan 3.070.750,00 TL’ nin ‘‘Ortakların şirketten olan alacaklarından” karşılandığı, bu durumun SMMM … (İSMMM Odası Sicil No: …) tarafından düzenlenen 12.04.2019 tarihli ve 02 sayılı rapor ile tespit edildiği, bu kararını İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirildiği, ancak halen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına bıı durumun yansımadığı, müteakip defalar Komiserlikçe uyarılmasına rağmen davacı şirket tarafından sermaye artış işleminin, 27.11.2019 tarihli toplantıda; şirket yetkilisi tarafından ifade edildiği üzere 12.04.2019 tarih ve …. şirketin kararı kapsamında sermaye artırımına ilişkin olarak yapılamamasının nedeni harçların yüksek olmasından 2020 yılı başından önce gerçekleştireceği, konkordato ön projesinde belirtilen 2.160.000,00 TL’lik sermaye artırımı bedelini de 2019 yılı içerisinde şirkete ödeyeceği veya konkordato projesini bu kapsamda revize edilerek Ocak 2020 tarihinde sermaye artırımının yapılacağının belirtildiği, faaliyetine ilişkin olarak; şirketin hali hazırda üretim ve ticari faaliyetine devanı ettiği, şirketin konkordato ön projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerini 30.09.2019 tarihindeki mali tablolara göre gerçekleştirdiği, ancak yukarıda belirtildiği üzere şirketin sağlıklı bir muhasebe yapısının olmadığı, bu duruma ilişkin şirket yetkililerine raporumuza esas 30,09.2019 tarihli döneme ilişkin olarak düzeltme ve güvenirlilik beyanı istenmiş olup, halihazırda gerekli düzeltmelerin tam olarak yapılmadığı, gayrimenkul satışına ilişkin olarak; konkordato ön projesinde şirketin ticari mallarında yer alan gayrimcnkullerine satışına ilişkin 2020 yılında aksiyon alınacağının belirtildiği, bununla birlikle söz konusu gayrimenkulierin satışına ilişkin rapor tarihi itibariyle Sayın Mahkemenize herhangi bir başvuruda bulunulmadığı, mamul satışına ilişkin olarak; konkordato ön projesinde mamul satışı olarak bildirilen Silivri Projesine ilişkin 20 adet daire elde edileceği, ancak bu dairelerden gelecek tutara ilişkin mevcut projeye ilişkin kıymet takdirine esas bir somut durum oluşmadığı, işbu raporda açıklanan hususlarda gerekli işlemlerin yapılması ila konkordato ön projesinde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi kaydıyla; konkordato ön projesinin başarıya ulaşma ihtimalinin bulunduğu mütalaa olunmuştur.
Konkordato komiser heyeti Hukukçu …., mali müşavir…. , finans uzmanı …. tarafından tanzim edilen 27/01/2020 tarihli raporda özetle; şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, faaliyetlerine rapor tarihi itibariyle 5 çalışanı ile devam ettiği, ancak konkordato başvurusundan önce 372 çalışan olduğu ve bu bağlamda personel sayısında çok ciddi bir düşüşün olduğu, mahkemece davacı şirkete komiser olarak atandığımız tarihten günümüze kadar davacı şirketin yönetim ve muhasebesi tarafından önemli hususların gündeme getirildiği, ancak davacı şirketin komiser heyetimiz bilgi ve onayına sunmadığı veya komiser heyetimiz tarafından belirlenmesi fiilen imkan dahilinde olmayan olayların gerçek mahiyetlerini belirleme yönünde bir inceleme ve tespit imkanına sahip olunmadığı; komiser bilgi ve onayına sunulmayan ve tarafımızca tespiti mümkün olamayacak iş ve işlemlerden sonradan haberdar olunması halinde cezai sorumluluğun davacı şirket uhdesinde bulunduğu, şirketin 30.11.2019 tarihi itibarıyla kaydı bilançosuna güre borca batık durumda olduğu, şirketin 30.06.2019 tarihi itibarıyla rayiç değerler ile hesaplanan bilançosuna göre borca batık durumda olmadığı, şirketin konkordato ön projesine göre konkordato kaynaklarının faaliyet gelirleri, sermaye artırımı, gayrimenkul satışı vc mamul satışının ibaret olduğu, sermaye artışına ilişkin olarak; davacı şirket tarafından her ne kadar 2019 yılının sonuna kadar 2.160,000,00 TL tutarında nakden sermaye ödemesi gerçekleştirileceği ifade edilmiş ise de bu ödemenin 2019 yılı içerisinde davacı şirket ortağı tarafında gerçekleştirilmediği, faaliyetine ilişkin olarak; şirketin hali hazırda üretim ve ticari faaliyetine devam ettiği, şirketin konkordato ön projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerini 30.11.2019 tarihindeki mali tablolara göre gerçekleştirdiği, gayrimenkul satışına ilişkin olarak; konkordato ön projesinde şirketin ticari mallarında yer alan gayrimenkullerine satışına ilişkin 2020 yılında aksiyon alınacağının belirtildiği, buna ilişkin olarak davacı vekili tarafında 13.12.2019 tarihinde mahkemeye başvuruda bulunulduğu, mamul satışına ilişkin olarak; konkordato ön projesinde mamul satışı olarak bildirilen Silivri Projesine ilişkin 20 adet daire elde edileceği, ancak bu dairelerden gelecek tutara İlişkin mevcut projeye ilişkin kıymet takdirine esas bir somut durum oluşmadığı, şirket yetkililerince heyetimize sunulan ve tutanak altına alınan beyandan söz konusu projenin ön projede yer almayan başka bir proje olan …. projesi nedeniyle askıya alındığı, bu projenin gerçekleştirilmemesi halinde tekrardan hayata geçirileceğinin ifade edildiği, şirketin 30.11.2019 tarihi itibariyle ödenmeyen vergi, SGK vd. kamu borçlarının 1.766,894,51 TL olduğu, bu nedenle şirketin kamu borçlarım ödeme yükümlülüğünü düzenli olarak yerine getirmediği, işbu raporda açıklanan hususlarda gerekli işlemlerin yapılması ila konkordato ön projesinde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi kaydıyla konkordato ön projesinin başarıya ulaşma İhtimalinin bulunduğun bir önceki raporumuzda ifade edildiği, ancak davacı şirket ortağı tarafından 2019 yılı sonu itibarıyla gerçekleştirilmesi planlanan 2.160.000,00 TL tutarındaki sermaye ödemesinin gerçekleştirilmemesi ve ayrıca projede yer alan Silivri projesine ilişkin geçen (Kasım 2018 — Ocak 2019) 13 aylık süreçte herhangi bir aksiyon alınmadığı gibi askıya alınması nedeniyle bu şartlarda şirketin konkordatosunun başarıya ulaşmasının kuvvetle muhtemel olmadığı bildirilmiştir.

KONKORDATO PROJESİNİN BAŞARIYA ULAŞMA ŞARTLARI DEĞERLENDİRİLMESİ BAKIMINDAN
İİK. madde 287 ‘Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
Konkordato işlemlerinin başlatılması alacaklılardan biri tarafından talep edilmişse, borçlunun 286 ncı maddede belirtilen belgeleri ve kayıtları mahkemenin vereceği makul süre içinde ve eksiksiz olarak sunması hâlinde geçici mühlet kararı verilir. Bu durumda anılan belge ve kayıtların hazırlanması için gerekli masraf alacaklı tarafından karşılanır. Belge ve kayıtların süresinde ve eksiksiz olarak sunulmaması hâlinde geçici mühlet kararı verilmez ve alacaklının yaptığı konkordato talebinin de reddine karar verilir.
Mahkeme, geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla bir geçici konkordato komiseri görevlendirir. Alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak gerektiğinde üç komiser de görevlendirilebilir. 290 ıncı madde bu konuda kıyasen uygulanır.
Geçici mühlet üç aydır. Mahkeme bu üç aylık süre dolmadan borçlunun veya geçici komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühleti en fazla iki ay daha uzatabilir, uzatmayı borçlu talep etmişse geçici komiserin de görüşü alınır. Geçici mühletin toplam süresi beş ayı geçemez.
291 inci ve 292 nci maddeler, geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanır. Geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. ‘ hükmü ile 291 inci ve 292 nci maddelerin geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir.
İİK. MADDE 292 ‘İflâsa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir:
a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa.
d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse.
İflâsa tabi olmayan borçlu bakımından ise birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerindeki hâllerin kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine re’sen karar verir.
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder. ‘ hükmüyle konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa iflasa tabi borçluların resen iflasına karar verilmesi gerektiğini düzenlenmiştir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiş olup,Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
İİK 289. maddesinde, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya 1 yıllık kesin mühlet verileceği düzenlenmiştir. Borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” kavramı altında ifade edilmiştir. Başarı olasılığı kavramından anlaşılan husus, konkordato projesinin gerçekleşme şansına sahip görülmesidir. Bu sonuca, borçlunun durumu, malvarlığı gelirleri ve taahhütlerini yerine getirmesine engel olan nedenler gözetilerek, objektif verilere göre konkordato başarı olasılığı yargıç tarafından belirlenecektir. (Konkordato ve Yeniden Yapılanma Hukuku -Av.Sümer Altay, sayfa 112, 1. Cilt).
Davacının sunduğu ön projede, şirketin borçlarını ödeyebilmek için satışın ve karlılığın yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmıştır. Davacı şirket ön proje de sermaye artışı ya da şirket ortaklarının kişisel mallarını paraya çevirerek şirkete getirmeleri gibi şirkete nakit para girişini sağlayacak imkanlara başvurulmamıştır.
Konkordato talebi, sadece zaman kazanmaya yönelik bir talep olmayıp, sürekli ve kalıcı bir iyileşme olasılığını konkordato projesi yardımıyla inanılır kılmalıdır. Bu sebeple ön proje sadece dilek ve temenniler içeren soyut bir belge olarak anlaşılmamalı, mahkeme tarafından kesin mühlet verilebilmesi için ön projenin nasıl başarılı olacağı açıklanmalıdır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi Dosya No: 2019/2251 Esas Karar No : 2019/2002)
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
Borçlu şirketin kesin mühlet alabilmesi, mali durumlarını iyileştirebileceğinin veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve geçici komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde ve şirketin geçici mühlet süresi içinde konkordato projesini başarıya ulaştırmaya yönelik bir çabalarının olmadığı ve tasarruf tedbirlerine dair komiser heyetini bilgilendirici belgeleri de komiser heyetine sunulmadığı da dikkate alındığında, borçlu bakımından da konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı sürecin devam ettirilmesinin davacı ya da alacaklıların menfaatine olmayacağı anlaşılmıştır. Davacının öngörülen dönem karlarını elde edemeyeceği de tespit edilmiş olup, konkordatonun başarıya ulaşmasını beklemek gerçekçi değildir.
Açıklanan tüm bu nedenlerle ,
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup, davacı şirket bakımından gelen raporlar dikkate alınarak İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve geçici komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde konkordato kaynağı olarak sermaye artışı gayrımenkul satışı ve faaliyet gelirlerinin gösterildiği anlaşılmış olup davacı şirketin geçen uzun süreye rağmen kesin mühlet süresi içinde konkordato projesini başarıya ulaştırmaya yönelik bir çabalarının olmadığı da dikkate alındığında geçen uzun süreye rağmen davacı davacı şirketin gayrımenkul satışı konusunda bir çabasının olmadığı knaatine varılmış konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı, sürecin devam ettirilmesinin davacı ya da alacaklıların menfaatine olmayacağı anlaşılmıştır. Davacı şirket sunmuş olduğu revize projedeki hedefleri ile gerçekleşen tutarlar karşılaştırıldığında, şirketin konkordato ön projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerini 30.11.2019 tarihindeki mali tablolara göre gerçekleştirdiği ancak şirketin sağlıklı muhasebe yapısının bulunmadığı bu sebeple komiser heyetinin talep ettiği gerekli düzeltmelerin yerine getirilmediği gayrimenkul satışına ilişkin olarak; konkordato ön projesinde şirketin ticari mallarında yer alan gayrimenkullerine satışına ilişkin 2020 yılında aksiyon alınacağının belirtildiği ancak buna ilişkin olarak davacı vekili tarafında 13.12.2019 tarihinde mahkemeye başvuruda bulunulduğu, mamul satışına ilişkin olarak; konkordato ön projesinde mamul satışı olarak bildirilen Silivri Projesine ilişkin 20 adet daire elde edileceği ancak bu dairelerden gelecek tutara ilişkin mevcut projeye ilişkin kıymet takdirine esas bir somut durum oluşmadığı, şirket yetkililerince heyetimize sunulan ve tutanak altına alınan beyandan söz konusu projenin ön projede yer almayan başka bir proje olan …. projesi nedeniyle askıya alındığı, bu projenin gerçekleştirilmemesi halinde tekrardan hayata geçirileceğinin ifade edildiği, şirketin ödenmeyen vergi, SGK vd. kamu borçlarının ödeme yükümlülüğünü düzenli olarak yerine getirmediği, işbu raporda açıklanan hususlarda gerekli işlemlerin yapılması ila konkordato ön projesinde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi kaydıyla konkordato ön projesinin başarıya ulaşma İhtimalinin bulunduğun bir önceki raporumuzda ifade edildiği, ancak davacı şirket ortağı tarafından 2019 yılı sonu itibarıyla gerçekleştirilmesi planlanan 2.160.000,00 TL tutarındaki sermaye ödemesinin gerçekleştirilmemesi ve ayrıca projede yer alan Silivri projesine ilişkin geçen (Kasım 2018 — Ocak 2019) 13 aylık süreçte herhangi bir aksiyon alınmadığı gibi askıya alınması nedeniyle ön Projelerinin gerçekleşmesinin kuvvetle ihtimal olmadığı bu aşamada alınan raporlar ve geçen süreç içindeki şirketin faaliyetleri dikkate alındığında konkordatonun başarıya ulaşmasını beklemek gerçekçi bulunmadığından geçen uzun süreye rağmen başarı ihitmali oluşmadığından davacının rayiç değer bilançocuna göre borca batık durumda olmadığı dikkate alınarak davacının konkordato talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve İcra ve İflas Kanunu’nun 292/1-b maddesi gereğince konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı davacı …. Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin konkordato talebinin reddine, hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına, bu hususta ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına, konkordato talebinin reddi kararının Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-ilân Kurumunun resmî ilân portalında ilân olunmasına, komiser heyetinin görevine son verilmesine, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na bildirilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı davacı …. SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin KONKORDATO TALEBİNİN REDDİNE,
2-Hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin KALDIRILMASINA, bu hususta ilgili kurumlara müzekkere YAZILMASINA,
3-Konkordato talebinin reddi kararının Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-ilân Kurumunun resmî ilân portalında ilân OLUNMASINA,
4-Komiser heyetinin görevine SON VERİLMESİNE, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
5-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-İİK.nun 293/son ve 164/1. maddeleri uyarınca kararın re’sen taraflara/vekillerine tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere hazır tarafların/vekillerin yüzlerine karşı oybirliğiyle karar verildi.20/02/2020

Başkan …
¸
Üye ….
¸
Üye ….
¸
Katip ….
¸