Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1094 E. 2019/751 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1094
KARAR NO : 2019/751

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 25/07/2018
KARAR TARİHİ : 02/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı müvekkili ile davalının tanışıklığı olduğunu, müvekkilinin bu dönemlerde ev ve araba alım satım işi yapan … adında birine arabasını sattığını, bunu gören davalı …’in de …. ile tanışmak istediğini beyan etmesi üzerine davacı müvekkilinin tanıştırdığını, davalı …’ın arabasını sattığını ve karşılığında parasını aldığını, bunun akabinde güven duyan davalının Beylikdüzü Yakupluda bulunan evini satması için …. vadeli olarak satığını, ancak bu bedellerin davalıya ödenmediğinden davacı müvekkilinin hiçbir kefaleti ve menfaati olmadığı halde davalının baskı ve tehdit ile davacının iradesini sakatlamış ve davaya konu edilen senedi müvekkiline zorla imzalattırdığını, davalının hürriyeti tahdit oluşturacak şekilde mağdur etmesi üzernine davalı aleyhine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma sayılı dosyasında şikayetçi olduğunu, davalının soruşturmada alınan ifadesinde müvekkille arasında geçerli bir borç ilişkisi olmadığını ikrar ettiğini, müvekkilinin asla ….’ya kefil olmadığını, kefil olsa bile yazılı bir sözleşme bulunmadığından geçersiz olduğunu belirterek, müvekkilinin söz konusu senet nedeniyle davacıya borçlu olmadığının tespitine, senedin borçluda olması halinde istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; tarafların daha önce aynı işyerinde çalıştıklarını, davacının, müvekkilinin güvenini kazandığını, davacının araç ve daire alım satımı yaptığını belirterek müvekkilinden arabasını ve dairesini satmasını, bu işte çok k$ar olduğnu söylediğini, bu şekilde müvekkilinin aracının satıldığını, aracın parasının davacı ile yanlarında bulunan kişilerin ortaklaşa ödediklerini, bu şekilde müvekkilinin güvenini kazandıklarını, davacının sonrasında müvekkilinden dairesini satmasını istediğini, müvekkilinin buna ikna olduğunu, satış konusunda anlaşıldığını, satış bedelinin kısmen peşin, kısmen çekle yapılacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin davacıya vekaletname çıkardığını, ancak verilen çeklerin ödeme günü geldiğinde çeklerin ödenmediğini, çeklerin ödenmemesi üzerine davacının kendisine senet vermeyi teklif ettiğini, bu şekilde davacı tarafından müvekkiline senet verildiğini, ancak senet vadesi geldiğinde ödeme yapılmadığını, müvekkilinin bu nedenle senedi icraya koyduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 25/06/2019 tarihli dilekçesi ile davalı taraf ile karşılıklı olarak vekalet ve yargılama ücreti talebi olmadan sulh olduklarını, bu nedenle davadan feragat ettiklerini belirterek, dilekçesinin ekinde sulh protokolünü sunduğu görülmüştür.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğundan kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmış olup, davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.798,04 TL harcın karar kesinleştiğinde isteği halinde davacıya iadesine,
3-Tarafların karşılıklı kabulleri ve sulh sözleşmesi dikkate alınarak yargılama giderlerinin davac üzerinde bırakılmasına, her iki taraf bakımından avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi.02/07/2019

Katip …

Hakim …