Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1077 E. 2020/698 K. 07.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1077
KARAR NO : 2020/698

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2018
KARAR TARİHİ : 07/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı firmaya kumaş boyama hizmeti verildiğini, bu hizmetten dolayı oluşan cari hesap bakiyesinin ödenmemesi üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini, icra takibinin durduğunu ileri sürerek, davanın kabulüne, davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, 41.945,14 TL üzerinden takibin devamına, davalının asıl alacak tutarı üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında herhangi bir yazılı sözleşmenin olmadığını, davacı tarafından icra takibi başlatılırken de bu hususta herhangi bir belge sunulmadığını, davalı firmanın davalı şirket aleyhine başlattığı icra takibinin konusunun bir sözleşmeye değil, cari hesap alacağına ilişkin olduğunun beyan edildiğini, davalı adına başlatılan icra takibinin genel yetki kuralına göre ilamsız icrada genel yetkili olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde yapılmasının gerektiği ve yetkili dairesinin davalı firmanın yerleşim yeri olan …./…. olduğundan Çerkezköy İcra Müdürlüğünün olması gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Takibe konu icra dosyası, faturalar ve ticari defter kayıtları dosyamız içerisine alınmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine 41.945.14 TL asıl alacak 896.36 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.841,50 TL alacağın tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin süresinde, borca itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalı şirketin ticari defterleri üzerinde de talimat yoluyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalının ticari defter ve belgeleri yönünden Çerkezköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmıştır. Talimat yoluyla alınan bilirkişi raporunda özetle; davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının davacıdan 615.045,35 TL karşılığında mal aldığı, buna karşılık davacıya 617.630,39 TL ödeme yaptığı bu çerçevede davalının davacıdan 2.585. 04 TL fazla ödeme dolayısıyla alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davacının davalıya hizmet verip vermediği, takibe konu faturalardan dolayı alacağı olup olmadığına ve alacak miktarının belirlenmesi için davacı defterlerinde HMK 222 maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi …. tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda;
Davacı şirket ile davalı şirket arasında olan ticari ilişkinin cari hesaplara bakıldığında 2018 yılında başladığının tespit edildiğini, davacı şirketin 2018 yılında davalı firmaya kestiği satış faturalarının toplamı 601.938,25 TL’dir. Davalı firmanın yıl içinde yaptığı ödemelerin toplamı 557.170,64 TL olup 75.000, 00 TL tutarındaki çek karşılıksız çıkıp 26/10/2018 tarihli fişte çıkışı yapıldığını, davalı firmaya ait 12/07/2018 tarihli ve 30/07/2018 tarihli 2 adet toplam 15.929, 57 TL tutarında faturaya girişi yapılmış daha sonra 19/07/2018 tarihinde 13.107, 10 TL tutarında davalı firmaya iade faturası kesildiğini, dava dosyasında bulunan davalı firmanın cari hesap ekstresine bakıldığında her iki firmanın da 03/08/2018 tarihinde 41.945,14 TL tutarında ki bakiyede mutabık olduklarının görüldüğünü, davalı tarafın kayıtlarında farklı olarak kestikleri 5 adet fatura tutarından kaynaklı mutabıksızlık olduğunun tespit edildiğini, bu durumda davalı firma davacı firmaya 41.945,14 TL tutarında borçlu olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın fire farkı ve reklamasyon içerikli 04/09/2018 tarihli, …, …, …, …, … no.lu faturalardan kaynaklı olduğu, bu faturaların davalı çalışanı Korhan Ogan’a 08/09/2018 tarihinde teslim edildiği, SGK Başkanlığına yazılan yazı uyarınca ….’ın davacı şirket çalışanı olduğu, davacının fire farkı ve reklamasyon faturalarının 10/09/2018 tarihli Bakırköy 1 Noterliğinin ihtarnamesi ile iade ettiği, davalının ayıp iddiasına dayalı ve iade olunan faturalara ilişkin dava açma hakkını saklı tuttuğu, mahkememiz bünyesinde karşı dava açmadığı, bugüne dek açılmış başka bir davanın da olduğunun bildirilmediği, ayıp savunmasına ilişkin de herhangi bir rapor sunmadığı gibi rapor talebinde de bulunmadığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamında davalının aksine bir delilinin bulunmadığı, neticeten davacının faturadan kaynaklı alacaktan dolayı takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağının 41.945, 14 -TL olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanununun Temerrüdü başlıklı 117 maddesinde uygun olarak davalıya ödeme ihtarında bulunduğu takip tarihinin önce olduğu anlaşılmakla, davanın kabulü ile takibin 41.945.14 ,TL açısından iptaline, takibin 41.945.14 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile devamına, dava İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak belirlenebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen toplam alacağın %20’si oranında İİK’nun 67.maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın asıl alacak yönünden iptali ile takibin 41.945.14 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişik oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 8.389.00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 2.865,27 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 502,11 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.363,16 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 6.252,87TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından ödenen 35,90 TL başvurma harcı, 502,11 TL peşin harç, 1.450 TL bilirkişi ücreti, 41,65 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.029,66 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 07/10/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza