Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1071 E. 2018/725 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1071
KARAR NO : 2018/725

DAVA : TAZMİNAT (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 13/11/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/11/2018

İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/05/2018 tarih …. Esas … karar sayılı yetkisizlik kararı ile mahkememize tevzi edilen tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/01/2017 tarihinde davalının sürücüsü ve maliki olduğu aracın sebebiyet verdiği maddi hasarlı trafik kazasına karışmış ve sigortalı araçta oluşan hasar nedeniyle toplam 26.871,11 TL hasar tazminat bedeli müvekkil şirket tarafından poliçeye istinaden ödendiğini, müvekkili TTK 1472.maddesi uyarınca sigortalının haklarına halef olduğunu, kazada zarar gören sigortalı …. plakalı araç için müvekkil şirkete yapılan müracaata istinaden … sayılı hasar dosyası açılarak 5684 sayılı Kanun’un 22.maddesi uyarınca bağımsız ve uzman eksper tarafından hasarın niteliğinin ve miktarının tespiti çin ekpertiz incelemesi yapıldığını, davalıya yapılan müracaatlardan bir sonuç alınamadığı için işbu davayı açtıklarını, bu nedenlerle 13.435,55 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleycek yasal faiziyle harç yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kusur paylaşımına ilişkin beyanları haksız ve dayanaksız olduğunu, dava konusu kazaya ilişkin olarak tutulan trafik kazası tespit tutanağına göre sigortalı araç sürücüsünün …. plakalı aracın hasara uğramasında herhangi bir kusuru bulunmadığını, dava konusu …. plakalı araç ise tasip mesafesi kuralını ihlal ettiğinden ve hızından dolayı duramamış olduğundan ve ters şeride geçerek dava dışı diğer araca çarptığından dava konusu araçta oluşan hasar tatamen kendi hatasından kaynkalandığını, kabul manasında olmamak üzere davacı şirketin gerçek zararının tespiti gerektiğini, müvekkili söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, bununla birlikte 2017 yılı için maddi hasarlar için araç başına teminat limitinin 33.000 TL olduğunu, bu nedenlerle davanın esastan ve usulden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … …. cevap dilekçesinde özetle; olayın Çatalca yolu üzerinde meydana geldiğini, öncelikle davanın Çatalca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, olayda kusuru olmadığını, olay tarihi olan 06/01/2017 tarihinde sahibi bulunduğu …. plakalı aracamlı Çatalca yönünden ….. köyü yoluna doğru seyir halindeyken kar yağışının yeni başladığı bir zamanda aracım kontrolden çıkarak yolun gidiş yönünde sağ tarafına çıkmış ve yolun kenarındaki elektrik direğine vurmak zorunda kaldığını, bu olaydan takriben 25-30 dakika sonra davaya konu sigortalı olan …. plakalı araç yukarıdan süratlı bir şeklide gelerek süratli olarak ve kontrolsüz bir şekilde üzerine doğru gelmeye başladığını, kendini zor kenara attığını, yolun dışında bulunan ve reflektörle uyarıda bulunduğum aracımın arka sol tarafına hızlı bir şekilde vurğunu, olaydan sonra ben oğlum ve tır şoförüyle birlikte sigortalı aracın şoförü …’ı aracın sol kapısından çıkardıklarını, bana ait olan ….. plakalı aracım diğer davalı … şirketinden sigortalandığını, aracımda 4.500 TL lik hasar mevcut olduğunu, tır şoförü …. ile görüşerek diğer araç sürücüsüyle birlikte buluşmak istediklerini, evrakları birbirlerine vermek istediklerini, buluşmanın gerçekleşmediğini bu nedenle kendi hasarını kendi cebinden karşıladığını, bu nedenlerle öncelikle yitkiye ve göreve itiraz ettiğini, yargılamanın yapılmasına karar verilmemesi halinde davanın kendi yönünden reddine ve yargılama giderlerinin karşı taraf yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/05/2018 tarih ……. Esas …… karar sayılı yetkisizlik kararı verilerek dosya mahkememize tevzi olmuştur.
HMK madde 138 uyarınca dava şartları ve ilk itirazlar dosya üzerinden karar verilebileceği dikkate alınarak mahkememizce öncelikle dava şartları incelenmiştir.
Davacının sigortalısı dava dışı …..’a trafik kazasından dolayı uğradığı hasarın davacı … şirketi tarafından sigortalısına ödendiği bu nedenle eldeki davayı açtığı görülmüştür.
TTK’nın 1472.maddesinde düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’i halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK’nın 1472.maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücu davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsi nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsi ve rücu ödediği bedelli sınırlı olduğundan dolayı da cüz’i haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanuni halefi olacağı, ilke olarak 31/03/1954 gün ve …. E.-…. K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücu davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise o hakka sahip olacağı vurgulanmış; velhasıl sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün def’ilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve TBK m.52 maddesine dayanabileceği, tabiatıyla sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2.maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3.maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73.maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanunun 83.maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda; uyuşmazlık 6102 sayılı TTK’nın 1472.maddesi uyarınca, sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın, haksız fiile sebebiyet veren davalı … ile … firmasından trafik kazasından kaynaklanan zararın rücuen tahsili isteminden ibarettir. Davacı … şirketi, bu davayı sigortalısına halefen açtığına göre görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Sigorta şirketi halefi olduğu sigortalısının aracı hasar gördüğünden sigortalı araca hasar vermekle araç sahibi dava dışı ….’ın sigortalı tüketici kabul edileceği dikkate alınarak uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesine göre “görev” dava şartıdır. Dava şartları yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen nazara alınmalıdır. HMK’nın 4/1-a hükmü uyarınca işbu davada görevli mahkeme tüketici mahkemesi olduğundan göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Tüketici Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 13/11/2018

KATİP …
¸e-imza

HAKİM …
¸e-imza