Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/104 E. 2019/208 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/104
KARAR NO : 2019/208

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/01/2018
KARAR TARİHİ : 20/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 11/11/2016 tarihinde …Müşteri Sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmede müvekkili şirketin davalı şirket için cari hesap kaydını oluşturduğunu, müvekkili şirketin davalı tarafa muavin defter kaydında görünen tarihlerde akaryakıt satışı gerçekleştirdiğini, satmış olduğu akaryakıta ilişkin olarak ödenmeyen borç nedeniyle alacaklı olduğunu, davalının müvekkili şirkete toplam 42.749,42-TL bakiye borcunun bulunduğunun müvekkilinin davalıdan borcuna ödemesini talep ettiğini, ancak davalı tarafın ödeme yapmadığını, bu nedenle müvekkilinin davalı aleyhine icra takibi başlatmasını, mecburen hasıl olduğunu, İstanbul … İcra müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının yetki itirazı üzerine dosyanın yetkili Büyükçekmece icra müdürlüğüne gönderildiğini Büyükçekmece …. İcra müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasıyla devam ettiğini davalının borca, faize ve fer’ilerine itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline duran takibin devamına alacağın likit olması sebebiyle davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Dava dilekçesi ve eklerinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Takibe konu icra dosyası, faturalar ve ticari defter kayıtları dosyamız içerisine alınmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek, usulünce duruşma açılmış; taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Büyükçekmece …İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine 42.749,42-TL asıl alacak ile asıl alacak takip tarihinden itibaren yıllık %9 yasal faizi ile birlikte tahsili için bakiye alacağa dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin süresinde, borca itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacının davalıya hizmet verip vermediği, takibe konu bakiye alacağı olup olmadığına ve alacak miktarının belirlenmesi için davacı defterlerinde HMK 222.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi ….tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; davacı tarafından ibraz edilen 2016 ve 2017 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin davacı lehine delil niteliğinin mahkememiz takdirinde olduğu, davacı ticari defterlerinde, icra takip tarihi itibariyle 42.749,42-TL cari hesap alacağı olduğu kanaatinin oluştuğu anlaşılmıştır.
Davalının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olmasına karşın yapılan ihtarata rağmen davalının ticari defterlerini hazır etmediğinden bilirkişi incelemesi yapılamamıştır.
Ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil teşkil etmesi, tacirin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerin kendisi lehine kanıt teşkil etmesi, her iki tarafın da defter tutma yükümlüsü olmasına, uyuşmazlığın her iki tarafından defterlerine kaydetmesi gereken ticari bir işle ilgili olmasına, tutulması gereken tüm defterlerin tutulmuş olmasına, defterlerin usulüne uygun tutulmasına ve onaya tabii defterlerin onaylatılmış olmasına, defterlerdeki kayıtların birbirini teyit etmesine, defterlere dayanarak ispat edilmek istenen iddianın da karşı taraf delillerince çürütülememiş olmasına, defterlerine dayanan tarafın yemin etmiş olmasına bağlıdır.
Davacının alacağına dayanak faturaların e-fatura olarak TEMEL fatura senaryosunda düzenlendiği ve dolayısıyla davalının sistemine Online olarak düştüğü, e-faturaya sadece kayıtlı posta sistemi veya Noter vasıtası ile itiraz edildiği, ancak davacının alacağına dayanak faturalara itiraz edildiğine dair herhangi bir ispat vasıtası sunulmadığı, ayrıca davalı yanın gönderilen faturalara karşılık çeklerle ödeme yapması nedeniyle mahkememizde kesin kanaat oluşmuştur.
Her ne kadar davalı vekili son celse mahkememize gelerek mal teslimi olmadığını, bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini beyan etmişlerse de davalıya bilirkişi raporunun 16/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, süresi içinde itiraz edilmediği, davalı vekili tarafından vekaletnameyle beraber itirazlarını destekler delil ve beyan sunulmadığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamında faturaların e-fatura olduğu, söz konusu faturalara itiraz edildiğine ilişkin bir delil bulunmadığı ve davalının ihtaratlı davetiyeye rağmen defterlerini sunmadığı ve aksine bir delilinin de bulunmadığı, neticeten davacının cari hesaptan kaynaklı alacaktan dolayı takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağının 42.749,42-TL olduğu anlaşılmakla, davanın kabulü ile takibin 42.749,42-TL açısından iptaline, takibin 42.749,42-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile devamına, dava İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak belirlenebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen toplam alacağın %20’si oranında İİK’nun 67.maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, Büyükçekmece …İcra Dairesinin ….Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 42.749,42-TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin 42.749,42-TL asıl alacağı takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 8.549,88-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 2.920,21-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 241,31-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.678,90-TL harcın davalıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.052,44-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından ödenen 35,90-TL başvurma harcı, 241,31-TL peşin harç, 84,00-TL tebligat, 650,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.011,21-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 20/02/2019

KATİP …
¸e-imza

HAKİM …
¸e-imza