Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/941 E. 2021/535 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/941 Esas
KARAR NO : 2021/535

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/10/2017
KARAR TARİHİ : 29/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05.05.2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … mahallesinde bulunan .. parkı önlerinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı ….’in sevk ve idaresinde bulunan ve davalı …. Gıda firmasının maliki olduğunun sonradan öğrenildiği …. plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkile yolun solunda kaldırımdan inerken hızlı hızlı bir şekilde gelmesi sonucu çarptığını, müvekkilin trafik kazasında sol ayağının koptuğunu, vatandaşların yardımıyla hastaneye kaldırıldığını ve ayağının dikildiğini, trafik kazası nedeniyle davalılardan …..’e taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan ceza davası açıldığını, Adli Tıp Raporunda …..’un ayağından yaralanması sonucu tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ölçüde hafif olmadığı, kırıkların yaşam fonksiyonunu ağır derecede etkileyecek nitelikte olduğunun belirtildiğini, dava öncesi davalılardan …… Sigorta şirketine başvuru yapıldığını fakat olumlu yanıt alınamadığını, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkilin tedavi süresince bakım giderleri ve hastaneye gidiş geliş yol masrafı olduğunu, tedavi süresince ve devamında maddi zarar oluştuğunu, olay zamanı 7 yaşında olan müvekkilin ömür boyu bu hasarla yaşayacağını, müvekkilin iş gücü kaybı yaşayacağının ortada olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilin kendisinde korku ve panik yarattığını ve yaşı nedeniyle bunu atlatamadığını, bu nedenlerle …. Plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir kararı konulmasına, kaza nedeniyle müvekkillerden ….. lehine fazlaya dair dava ve talep hakkı saklı kalmak nedeniyle 50.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine, toplam 70.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, olay tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza tarihinde 7 yaşındaki …..’un yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasının dava dilekçesinde dile getirildiği şekilde gerçekleşmediğini, müvekkilin aracıyla 30 km/h hızla giderken küçük …..’un sağına soluna bakmadan aniden hızlı biçimde yola fırladığını ve müvekkilin aracına kendisinin çarptığını, kusurun kendilerinde olmadığını, olay yerinde trafik kaza tespit tutanağı düzenlenmediğini, tazminat tutarının son derece fahiş olduğunu, bu nedenle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde sigortalı olduğunu, sigorta poliçe limitinin sakatlanma ve ölüm kişi başına 290.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını, davacı vekili müvekkilinin daimi sakatlığının bulunduğunu iddia ettiğini, davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının tespit edilmesinin gerektiğini , sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren 8 iş günü içerisinde olduğunu, böyle bir başvuru olmadığı taktirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden bu tarihler öncesinde müvekkil sigorta şirketi yönünden faiz sorumluluğunun da bulunmadığını, davacı tarafın avans faizi talep etmesinin hukuka ykırı olduğunu, haksız fiilden doğan ilişkilerin Ticaret Kanununda da düzenlenmedikleri için bu nedenle de ticari iş niteliği kazanamayacağını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Gıda Ağaç Aks. Ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yargılamayı yapmaya görevli mahkemesinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, TTK md.3 hükmü bulunsa da davada ticari iş karinesinin uygulanmasının mümkün olmadığını, müvekkil şirketin dava konusu trafik kazasının ortaya çıkmasında kusurlu olmadığını, davacı tarafından belirlenip ispatlanabilen bir kusurları bulunmadığını, bir delil sunulmadığını, davalı sigorta şirketinin müvekkilin 2918 sayılı yasadan kaynaklı hukuki sorumluluğunun bulunması halinde, bu sorumluluğu üçüncü kişilere karşı poliçe teminatları tutarında temin etmekle mükellef olduğunu, tedavi için yapıldığı iddia edilen harcama ve giderlerin ispatı yapılamadığı gibi buna ilişkin tutarların da belirtilemediğini, müvekkilin kusurunun ve davacının zararlarının ispatlanamamış olması nedeniyle manevi tazminat talebinin de yasal koşullarının oluşmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Öncelikle davacı tanığı … dinlenmiştir. Davacı tanığı beyanında; ” Davacı benim yeğenim olur. Ben dayısıyım. Kaza haberini alır almaz …. Devlet hastanesine hemen gittim. Gittiğimde ağlar vaziyette buldum bana ayağının acıdığını söyledi. Başında tanımadığım bir adam vardı. ….. 2-3 ay ayağı ile ilgili rahatsızlığı devam etti. Bebek arabasıyla pansumana gitti geldi. Arabaları olmadığından ticari taksi tutarak hastaneye gidip geldiler. …..’ın babası inşaatlarda işçi olarak çalışır annesi de aslında ev hanımıdır. Aralarda temizliğe gider. …..’ın 2 kardeşi var. ….. hastanede olduğu 1 aylı k süre boyunca kardeşleri benimle kaldı annesi ve babası …..’a bakmak zorunda kaldıkları için işe gidemediler. Bu olay yüzünden çok streslilerdi. Çocuk ağlayınca hepsi birden geriliyorlardı. …..’ın okula gidememesi nedeniyle kardeşlerini de okula gönderemedik. Aileleri yokken okula gitmek istemediler. Bildiklerim bundan ibarettir” demiştir.
Büyükçekmece … Asliye ceza mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyası ile davacının katılan olduğu sürücü …’in sanık sıfatıyla yargılandığı davada 1 yıl 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği ve ertelendiği görüldü.
Dosyanın dava konusu olaya ilişkin ceza mahkemesinin dosya kapsamı içeriği ve kusura dair somutlaştırılan tüm deliller çerçevesinde kusur oranının tespiti açısından aldığı bilirkişi raporu benimsenmiştir. Davalı taraf sürücüsü ….. %100 oranında kusurlu olduğunu, davacı yaya …..’un kusursuz olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı hastaneden gelen tedavi belgeleri ile dosya Adli Tıp Kurumu’na yeniden gönderilmiş, …..’un geçici ve sürekli iş göremezlik oranlarının tespit edilmesi için rapor düzenlenmiş olup, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 21.02.2020 tarihli raporda; …..’un %5 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmş sayılacağını, iyileşme ( iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Dosyanın geçici ve sürekli iş göremezlik oran ve süreleri dikkate alınarak davacının talep edebileceği geçici ve sürekli iş göremezlik zararının hesabı bakımından rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi ….. tarafından düzenlenen 29/11/2021 tarihli raporda; davacının geçici iş göremezlik nedeniyle maddi zarırının 39.399,02 TL olduğunu,sürekli iş göremezlik maddi zararının 90.399,02 TL olduğunu ve anılan zarar kalemleri toplamının ise 90.399,02 TL tutarın 51.000,00 TL tutarındaki bakiyenin ödendiği, 1700,20 TL eksik ödeme olsa da maddi tazminatın giderildiği kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Davacı davalı …… Sigorta A.Ş ile sulh sözleşmesi yapıldığı, 57.310,00 TL ödeme yapıldığı, davacının bu davalı yönünden feragat ettiği görülmüştür.
Dosya kapsamında davacının maddi tazminat taleplerinin karşılandığı anlaşılmakla, maddi tazminat yönünden tüm taraflar yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Hakimin manevi zarar adı ile iş kazasına uğrayana verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’ nun 56/2. Maddesi ” Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. ” şeklindedir.
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların maddi tazminat taleplerinin REDDİNE,
2-Davacıların manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 26/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ….. Gıda ve ….. den alınarak davacı …..’a verilmesine,
5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 26/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ….. Gıda ve ….. den alınarak davacı Serpil Babur’a verilmesine,
5.000,00 manevi tazminatın kaza tarihi olan 26/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ….. Gıda ve ….. den alınarak davacı Mehmet Babur’a verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.366,20 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 256,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.110,03 TL harcın davalılar ….. Gıda Ağaç Aksamları ve İnş San Tic Ltd Şti ve …..’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
Davacı tarafça yapılan 355,00 TL posta gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 562,00 TL adli tıp faturası, 256,17 TL başlangıçta yatırılan peşin harç olmak üzere toplam 1.973,17 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanıp takdir olunan 526,17 TL yargılama giderinin davalılar ….. Gıda Ağaç Aksamları ve İnş San Tic Ltd Şti ve …..’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
Davalı ….. Gıda Ağaç Aksamları ve İnş San Tic Ltd Şti tarafından yapılan 95,90 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanıp takdir olunan 70,96 TL’nin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davalıya ödenmesine,
Maddi Tazminat Yönünden; Davalılar ….. Gıda Ağaç Aksamları ve İnş San Tic Ltd Şti ve ….. kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davalılara ödenmesine,
Manevi Tazminat Yönünden; davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiklerinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar ….. Gıda Ağaç Aksamları ve İnş San Tic Ltd Şti ve …..’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
Davacı ile davalı …… Sigorta A.Ş arasında yapılan sulh sözleşmesi gereğince davacının bu davalı yönünden feragat ettiği, feragat nedeni ile yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmaması nedeniyle davalı …… Sigorta A.Ş aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ….. Gıda vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/04/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza