Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/921 E. 2020/645 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/921
KARAR NO : 2020/645

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2017
KARAR TARİHİ : 30/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin 15 yıldır ….’da ikamet ettiğini ve ticaret yaptığını,davalı ile herhangi bir ticaret yapmadığını, müvekkili taşınmazlarda bulunan davalı tarafça konula hacizleri yeni öğrendiğini, …’da ikamet ettiği için tebligatları dosyanın diğer borçlusuna yapıldığını ve takibi kesinleştirdiklerini, müvekkilin mernis adresinin …. olduğunu, dolayısıyla tebligatların usulsüz olduğunu, haberi olmaksızın usule aykırı olarak kesinleştiğini, müvekkilin taşınmazlarına konulan hacizler dolayısıyla haberdar olduklarını, icraya konu senetlerdeki imzaların müvekkile ait olmadığını, imzaya itirazlarının olduğunu, söz konusu senetlerle ilgili olarak dolandırıcılık sebebi ile savcılık şikayetinde bulunacağını, teminatsız olarak söz konusu takibin yargılama sonuna kadar durdurulmasına, icra dairenise yazı yazılarak satışın tedbiren durdurulmasına,haksız ve kötü niyetli takip başlatılarak müvekkilin zarar görmesine neden olan davalının asıl alacağının %20’sinden aşağı olmayacak şekilde haksız icra tazminatı ödenmesine, , yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ve senette kefil olarak imzası bulunan kardeşi ile müvekkili arasında uzun süredir ticari ilişkinin olduğunu, bu doğrultuda davacının müvekkilinden pek çok kez ürün aldığını, karşılığında parasını da ödediğini, ancak daha önceden borçlarını ödeyen davacının icra takibine konu senetlerde mevcut borcunu ödemediğini, müvekkilinin de icra takibi başlattığını, bir kişinin iki yıldan uzun bir zaman sonrasında böyle bir dava açmasının makul olmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, davanın reddine, icra inkar tazminatının davacıdan alınarak taraflarına verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davalı tarafça icra takibine konu edilen 7 adet 5000 USD tutarlı senetlerdeki imzaların davacıya ait olup olmadığı, davacının anılan senetlerden ve icra takiplerinden dolayı davalıya borçlu İİK 72 madde kapsamında olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının uyap üzerinden gönderilen örnekleri incelendiğinde; davalı … tarafından davacı ile …. aleyhinde 14/08/2015 tarihinde 09/06/2013 tanzim, 30/10/2013, 30/11/2013, 30/12/2013, 28/02/2014, 30/03/2014, 30/04/2014 ve 30/05/2014 vade tarihli 5000 USD tutarlı senetlerle ilgili kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, icra işlemlerinin devam ettiği, davacının senetlerin keşidecisi davalının senetlerin lehdarı olduğu, söz konusu senetlerin senet olma unsurlarını taşıdığı görülmüştür.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyasının uyap üzerinden gönderilen örnekleri incelendiğinde; Bakırköy … Ağır Ceza Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, yargılamamada davalı ….’ın dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçu ile suçlandığı davacının müşteki sıfatında olduğu anlaşıldığından ve eldeki davaya katkı sağlamayacağı anlaşılmakla beklenilmesinden vazgeçilmiştir.
Zeytinburnu Vergi Dairesi, … Bankası … Şubesi, Zeytinburnu Tapu Müdürlüğünden davacının ıslak imzalarını içerir belge asılları ile imza incelemesi yapılarak, senet asılları mahkememiz kasasına alınmış, senetlerdeki davacıya atfen atılan imzaların davacının eli ürünü olup olmadığı konusunda Adli Belge İnceleme uzmanı heyetten günsüz rapor alınmasına karar verilmiş, raporda özetle; inceleme onusu senetlerdeki …’a atfen atılı imzalar ile karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında grofolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından saptanan benzemezlikler nedeni ile karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla … eli ürünü olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, incelenen icra dosyaları, belge asılları, bilirkişi raporu ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; belge inceleme konusunda uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporla imzanın davacı ile ürünü olmadığı tespit edilmiş, rapor mukayeseye esas alınan belgeler ve içeriği yönünden denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek hükme esas alınmış, bekletici mesele yapılmasına dair ara karardan rücu edilmiştir.
Toplanan ve sunulan deliller, yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporu, celp edilen dosyalar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı,menfi tespit davasını sahtecilik iddiasına dayandırmıştır.Sahtelik iddiasının değerlendirilebilmesi için davacı asilin isticvabı yapılarak imza ve yazı örnekleri alınmış,davacının medarı tatbik imza asılları celp edilmiş,takip dayanağı bonoların aslı mahkememize sunulduktan sonra mahkememizce re’sen seçilen sahtecilik uzmanı bilirkişi heyetinden s rapor alınmıştır.
T.T.K. nun 589. maddesi uyarınca bir bono üzerinde bulunan imzanın sahte olması halinde imza sahibinin bu bono ile bağlı olamayacağı sonucuna varmak gerekir. Elbette bu durum diğer imzaların sıhhatini etkilemediği halde kendisine imza atfedilen şahsın sorumlu olmasını ise engeller .
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;Dava konusu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığı,taraflar arasında temel bir ilişkinin bulunmadığı,sahtelik iddiası mutlak def’i olup iyi niyetli hamile karşı da ileri sürülebildiği,bu nedenlerle davacının davalıya borcu bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulü ile davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalının icra takibine konu senetlerde lehtar olup senetlerdeki imzanın davacıya ait olmadığını bilebilecek olması,keşidecinin imzasının sıhhati konusunda araştırma yükümlülüğünün bulunması ve senedi icra takibine koymakta kötüniyetli olduğu kanaatine varıldığından davacının kötüniyet tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmış, sonuç olarak bilirkişi raporu ile dava konusu bonolardaki keşideci imzasının da davacıya ait olmadığı tespit edilmiş olduğundan;
Davanın kabulü ile, davaya konu alacaklısı …. borçlusu … olan 09/06/2015 düzenleme tarihli, 30/10/2013, 30/11/2013, 30/12/2013, 28/02/2014, 30/03/2014, 30/04/2014 ve 30/05/2014 tediye tarihli, 5.000 USD bedelli senetlerden dolayı davacının Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı icra takip dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının senet bedellerinin %20’si oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
A)Davaya konu alacaklısı …. borçlusu … olan 09/06/2015 düzenleme tarihli, 30/10/2013, 30/11/2013, 30/12/2013, 28/02/2014, 30/03/2014, 30/04/2014 ve 30/05/2014 tediye tarihli, 5.000 USD bedelli senetten dolayı davacının Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı icra takip dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine,
B)Davalının senet bedellerinin %20’si oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 9.213,25 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.303.32 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.909.93 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 16.763,05 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafından ödenen 31,40 TL başvurma harcı, 1.736,52 TL peşin harç, 566,80 tamamlama harcı, 179.00 TL tebligat ücreti, 2,250,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.763,72 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzleerine karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 30/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza