Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/757 E. 2021/356 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/757 Esas
KARAR NO : 2021/356

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2017
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine davalı … Beton şirketi tarafından kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, müvekkilin alacağı karşılığı takibe konu çeki keşideci …’den teslim aldığını ve tahsil amacıyla cirolayarak takas bankasına verdiğini, müvekkile verilen çekin miktarının 150.000,00 TL olduğunu, ibraz süresi içerisinde keşidecinin müvekkile başvurduğunu ve çek bedelini kısmen ödeyeceğini ve çeki yazdırmaması konusunda müvekkili ikna ettiğini, keşideci … tarafından müvekkile yapılan 115.000,00 TL tutarında ödeme üzerine müvekkilin telefon ile ulaşarak çekin keşideciye iade edilmesini talep ettiğini, takas bankasına çekin teslim edildiği ve keşideci tarafından iade alındığını, çekin keşide tarihinin her ne kadar paraflanarak imzalanmış ise de keşide tarihi üzerindeki parafın keşideci …’e ait olup olmadığının taraflarınca bilinmediğini, parafın keşideciye ait olup olmadığının bilirkişi marifetiyle incelenmesi gerektiğini, müvekkilin iyi niyetinin suistimal edildiğini, dava konusu takip nedeniyle de borçlu olmadığı çek bedelini ödemek tehdidi altında olduğunun aşikar olduğunu, bu nedenlerle müvekkilin cirosundan sonra yapılan değişikliklerin keşideci tarafından imzalanıp imzalanmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına, doğabilecek zararların önüne geçilmesi amacıyla ödenecek teminat karşılığında takibin geçici olarak durdurulmasına, reddi halinde dosya borcunun teminat mektubu ile dava sonuna kadar alacaklıya ödenmemek üzere depo edilmesine, kötü niyetli takibin müvekkil açısından iptaline, davalılar aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin iyiniyetli hamil olduğunu, illeten mücerret olarak belirli bir günde ödeme vaadini içeren çekten dolayı müvekkil şirket aleyhine dava açılmasının hukuken mümkün olmadığını, söz konusu çekin … tarafından keşide edildiğini, … İnşaat şirketi tarafından ciro edilerek müvekkile teslim edildiğini, müvekkil şirket tarafından bedeli ödenerek karşılıksız çekin teslim alındığını, müvekkil şirketin de … Yapı Şirketine müracaat ettiğini ancak kendisine karşılıksız çek bedelinin ödenmediğini, müvekkil şirket tarafından çekte kendisinden önce cirosu bulunan kişiler ve keşideci hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkil şirketin iyi niyetli olduğunu, davacı ile keşideci arasındaki olayları müvekkilin bilmemesinin mümkün olmadığını, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığından iyi niyet iddiasında bulunamayacağını, müvekkil şirket tarafından diğer davalı … Yapı şirketine hazır beton satılmış olduğunu, bu ilişkinin fatura ve ticari defter kayıtlar ile sabit olduğunu, bu nedenlerle müvekkil şirket yönünden davanın reddine karar verilmesine, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,İİK’nun 72’nci maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … Beton ve Yapı End San Tic. A.Ş, borçluların ise …, … Yapı Malz. İnş. Tur Gıda Oto San ve Dış Tic Ltd Şti ve … olduğu, alacaklının borçlular aleyhine 148.590,00 TL bakiye çek alacağı, 2.421,20 TL işlemiş faiz, 14.859,00 TL karşılıksız çek tazminatı alacağı, 445,77 TL komisyon alacağı olmak üzere 166.315,97 TL için icra takibine geçildiği anlaşılmıştır.

Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.
Dava konusu çekin incelenmesinde; çekin keşidecisi … tarafından davacı … emrine düzenlendiği, … tarafından davalı … Yapı Malzemeleri İnş. Tur Gıda Oto San ve Dış Tic Ltd Şti oradan, … Ltd Şti ile davalı, … Beton ve Yapı End. San. Tic A.ş ‘ne ciro edildiği, hamil davalı … Beton A.Ş’nin çeki bankaya ibraz ettiği, çekin karşılıksız çıktığı banka ibraz şerhinden anlaşılmıştır. Ciro, düzenleyen veya çekten dolayı borçlu olanlardan herhangi biri lehine de yapılabilir. Bu kişilerde çeki yeniden ciro alabilirler. Keşidecinin çeki geriye ciro yolu ile alması başkalarına ciro etmesi mümkündür (6102 sayılı TTK md 778) Ciro silsilesi içinde yer alan kişiler hamile karşı müteselsil borçlu sıfatıyla mesul olup, hamil bunların sıraları ile bağlı olmaksızın her birine yahut bunlardan bazılarına yahut hepsine birden müracaat edebilir. ( 6102 sayılı TTK md 818/ı-k atfıyla 724 madde )
Yukarıda da özetlendiği gibi; davacı çekten kaynaklanan alacağını …’e ödediği, bu nedenle çeki keşidecisine iade etmesini telefonla söylediği halde çekin yeniden ciro edilerek piyasaya verildiğini, çekten dolayı alacağını tahsil edip çeki keşideciye geri vermesi nedeni ile çekten kaynaklanan sorumluluğunun olmadığını, ayrıca imzanın davalı …’e ait olmadığını ileri sürmektedir.
Grafolog bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen raporda; inceleme konusu senetlerdeki imzalar ile …’ün karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında grofolojik ve grofometrik tanı unsurları açısından saptanan önemli derecedeki uyumsuzluk ve benzemezlikler nedeni ile dava konusu çekteki imzanın karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla …’ün eli ürünü olduğu kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
Çeki alacağını tahsil ederek keşideciye iade edilen lehtar kendi cirosunu iptal etmez ise çekin yeniden ciro edilerek piyasada kullanılması halinde keşideci dışındaki hak sahiplerine yeniden ödeme yapmaktan kurtulamaz. Yani davacı yeni cirantalara karşı da borçlu olmaya devam eder. Davacının yeni cirantalara karşı ödeme yapmaktan kurtulabilmesi için davalı-alacaklı konumunda olan cirantaların “kendisi ile keşideci arasındaki hukuki ilişkiyi bilerek, yani çekin temlik cirosuna konu olmaksızın keşideciye iade edildiğini bilerek çeki kabul ettiklerini yani kötüniyetli hamil olduklarını” kanıtlaması gerekmektedir.
Davalı …’ün davacının cirosunu iptal etmediği söylemişse dea takibin haksız olması tek başına yetmemekte, ayrıca kötü niyetli olması da gerekmekte olup, ispat yükü; takibin kötü niyetli olduğunu iddia eden davacı (borçlu)’nun üzerinde olduğundan davacının kötüniyetli tazminat talebinin reddine , davacının iade sırasında cirosunu iptal etmeyerek çekin piyasaya yeniden sürülmesi halinde keşideci dışındaki kişilere karşı sorumlu olmaya devam edeceği, bu nedenle menfi tespit davasının reddi gerektiği, anlaşılmakla; davanın reddi ile tarafların kötüniyetli olduğuna dair kanunun aradığı manada somut ve yeterli delil olmamakla kötü niyet tazminatının reddine karar verilerek yargılamaya son verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalıların kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına,
4-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 2.840,27 TL harçtan mahsubu ile kalan 2.780,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı … ile … Beton ve Yapı End.San. Tic. A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 19.750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
7-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde iadesine,
8-Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı Varol vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza