Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/651 E. 2020/44 K. 17.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/651 Esas
KARAR NO : 2020/44

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2016
KARAR TARİHİ : 17/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan alacağını tahsil etmek amacı ile İstanbul … İcra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının icra takibine itirazı ile takibi durdurduğunu, bu itirazın haksız ve takibi geciktirme amaçlı olduğunu, müvekkilinin alacağının tahsili için mahkeme huzurundaki itirazın iptali davasının kabulüne karar verilerek, %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davalıya verilmesine ve yapılan yargılama giderleri ile vekalet ücretini davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu ürünleri sözleşmede yükümlendiği şekilde imal edip etmediğinin belirsiz olduğunu yine davacı tarafın sözleşme ile yükümlendiği birlikte hareket etme edimini yerine getirmediğini, müvekkil şirketin mücbir sebebe maruz kaldığını, davacının ürünleri sözleşmede belirtilen tarihte bitirmediğini, davacının kabulünü yaptırmadığı ve teslim etmediği ürünlerini bedelini talep ettiğini, öncelikle ürünlerin varlığının ve çalışabilir halde olduklarının tespitinin gerektiğini, müvekkil şirketin temerrüde düşmediği için faiz işletilemeyeceğini, yapılan icra takibinde tutarın türk lirasına çevrilirken yanlış kur üzerinden hesaplama yapıldığını, alacağın likit olmadığını ve taraflar arasında düzenlenen sözleşmede ortaya çıkacak olan uyuşmazlıklarda İstanbul Bakırköy mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili kılındığını buna dayanarak mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesini haksız davanın usul ve esastan reddine karar verilerek davacının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için girişilen icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Dosya mahkememize; İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi …. Esas … Karar sayılı yetkisizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine ¨65,000,00 USD asıl alacak ile 901.10 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 65,901,10 USD alacağın birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin süresinde, borca itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği,İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği,bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği,davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dava, taraflar arasında yenilenebilir enerji sözleşmesi kapsamında bu sözleşmenin konusu 43 adet yenilenebilir enerji kaynağı ile çalışan sokak lambası üretmek ve monte etmek olup eser sözleşmesidir.
Mahallinde iki elektrik mühendisi ve ticaret hukukçusu bilirkişiler ile 10/05/2019 tarihinde yapılan keşif sonucu aldırılan ve hükme esas alınan 29/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu olan ve davacının imalatını yapacağı Yenilenebilir Enerji ile çalışan (rüzgar enerjisi) reklam tabelalı sokak aydınlatma direklerinde kullanılan tüm elektrik elektronik malzemelerin davalı tarafından yurtdışından ithal edilerek davacıya sözleşme ekinde bulunan projeye uygun olarak reklam tabelalı aydınlatma direklerinin imalatını yapması için teslim edilmiş olduğunu, sokak aydınlatma direklerinin 18 adedinin …. yolu orta refüje montajlarının yapıldığını, bu reklam tabelalı yol aydınlatma direklerinin geceleri faal olduğunu ve ışık verdiğini, bir arızası olmadığını, Silivrideki imalathanesinde 25 adet yenilenebilir enerji ile çalışan rüzgar enerjisi reklam tabelalı sokak aydınlatma direklerinin imalatının yapılmış olduğu yalnızca yerine montjajı(dikilmesi) esnasında direk içine montajı yapılması gereken elektrik sisteminin montajına hazır olduğunun fakat ürünlerin davalı tarafından davacıdan teslim alınmamış olduğunun anlaşıldığının, davalının dava konusu aydınlatma direklerinin montajını yapmak istediği güzergahın protokol yolu olduğu gerekçesi ile İBB tarafından izin verilmemesi nedeniyle davalının davacıya imalatını yaptırmış olduğu aydınlatma direklerini davacıdan almak istememesinden kaynaklanmakta olduğunun, davalı şirket alım satma konu şirketin söz konusu lambaların montajı için ….’ın değil ….’nin yetkili olduğunun ortaya çıkmış olduğunu araştırmayacak ve öğrenemeyecek konum ve durumda olmadığını, zira basiretli tacir olarak montajı yapılacak lambalrın güzergahından hangi kurum ve kuruluşların sorumlu olduğunu bilmesinin kendisinden bekleneceğinin, davalının basiretli bir tacir olarak güzergaha ilişkin araştırmaları önceden araştırarark ona göre işlemde bulunması gerektiği bu nedenle imalatı yapılmış montaja hazır lambalarn teslim alınmasından imtina edilmesinde davalının sorumluluğunun bulunduğunun bildirdiği görülmüştür.
İncelenen tüm dosya kapsamına,tarafların iddia ve savunmalarına,bilirkişi raporu içeriğine göre;
Taraflar arasında yapılan sözleşme uyarınca yenilenebilir enerji ile çalışan lamba imalat ve kurulması konusunda anlaşıldığı ve fiyatlar konusunda mutabık kalındığı,işin davacı şirket tarafından yapılmaya hazır olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi kurulu raporuna göre, sisteminin sözleşmede 18 adet belirtilen şartlara uygun kurulduğu, kalanının imalat ve montajının kurulmaya hazır olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;Davacı ile davalı arasında, yapılan eser sözleşmesi uyarınca, Yenilenebilir enerji ile çalışan sokak lambası projesine yönelik imalat, alım satım, nakliye, montaj, garanti fiyat ve ödeme şartlarına ilişkin 11/04/2016 tarihinde alım satım ve imalat sözleşmesinin imzalanmış olduğu, 18 adedinin montajının yapıldığı ve 25 adetinin de hazır olduğu, sözleşmenin 5.1 maddesinde öngörüldüğünü üzere toplam 164.905,00 USD’ye davacının hak kazanmış olduğu, davalının bu borcuna ilişkin 99.905,00 USD ödemiş olup bakiye 65.000 USD borcunun bulunmakta olduğu, davalıya Beyoğlu …. Noterliği 15/08/2016 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarnamesi gönderdiği, ihtarnamenin davalı tarafından 17/08/2016 tarihinde tebliğ alındığı, davalının öngörülen sürede borcunu ödememiş olduğu, malzemeli olarak yapım işinin davacının üstlendiği,davacının üstlendiği işi süresinde ve eksiksiz olarak belirtilen tarihte davalı tarafça da itiraza uğramadığı,davacının iş bedeli karşılığında icra takibine konu faturayı düzenlediği,davacının alacağını tahsil edememesi üzerine, faturayı dayanak göstererek, davalı aleyhine icra takibine geçtiği, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı,dava konusu işin tam ve eksiksiz olarak yapıldığı, davalının mücbir sebep iddiasını ispat edemediği, alınan bilirkişi raporuna göre yapılan işin tam ve eksiksiz olduğu,buna göre davacının bakiye iş bedeli alacağının takip ve dava tarihi itibariyle ¨65.000 USD olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının itirazının kısmen iptaline ve takibin devamına karar verilmesi, alacağın varlığı miktarı yargılama sonucu belirlenmekle icra inkar tazminatının reddine karar vermek gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABULÜ ile davalının İstanbul ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 65.000,00 USD asıl alacak ve faizi ve 136,31-TL ihtarname masrafı yönünden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere yasal faiz uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-İhtarnameye işlemiş faiz talebinin REDDİNE,
3-İcra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 15,292,84-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.821,06 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.471,78-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından ödenen 29,20 TL Başvurma Harcı ile 2.821,06 TL Peşin Harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan; olmak üzere toplam 3.000,00-TL bilirkişi ücreti 230-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 24.121,19-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
9- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı 17/01/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza