Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/613 E. 2019/152 K. 06.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/613
KARAR NO : 2019/152

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/07/2017
KARAR TARİHİ : 06/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tüketicilere dağıtım hizmetleri sağladığını, davalı-borçlunun müvekkili şirketin sağlamış olduğu elektrik dağıtım hizmetinden kaçak olarak yararlandığını, işbu kaçak kullanımı hakkında taraflarına Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından icra dosyasına yapılan itirazla takibin durdurulduğunu, yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, borçluya ait Büyük Esenler İstanbul Otogarı Doğu Çarşısı Dükkan No:…. Esenler/İstanbul adresinde yapılan kontrolde kaçak olarak enerji kullanımının tespit edildiğini, borçluya kaçak kullanım bedelini müvekkili şirkete ödemesi gerektiğinin bildirilmesine rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıklarını ileri sürerek, itirazın iptaline, icra takibinde talep edilen meblağ ve faiz oranı üzerinden takibin devamına, %20 inkar tazminatına, vekalet ücreti ve dava masraflarının karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf ile müvekkili arasında yapılan …. abone sözleşme numarası ile elektrik tedavi edildiğini, davacı …. ekiplerinin 18/08/2016 tarihinde kaçak/usulsuz elektrik tespit tutanağını tanzim ederek müvekkilinin kaçak elektrik kullandığını, 25.022,75-TL elektrik bedelinin ödenmediği iddiasıyla müvekkilinin hakkında icra takibi başlatıldığını, davacı şirket görevlilerince tutulan tutanakta; müvekkilinin iş yerinde kullanmış olduğu elektrik enerjisinin “harici hat çekilerek elektrik kullanıldığı tespit edilmiştir” denildiğini, davacı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin haksız olduğunu, menfaat temin etme gayesi içerisine girdiğini, müvekkilinin tutanak tanzim edildiği tarihte şehir dışında olmasına rağmen, tutanağa imza atmaktan imtina ettiğinin beyan edildiğini, söz konusu tarihte müvekkilinin gidiş-dönüş biletleri tur şirketinden istenildiğinde dosyasına ibraz edileceğini, davacı şirket yetkililerince tanzim edilen bu tutanağın her tarafının tutarsız olduğunu, bu tutanağın kötüniyetle tanzim edildiğini ileri sürerek, işbu davanın reddine, davacı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının, kaçak elektirk faturasına dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine 23.019,90-TL asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %16,8 oranında avans faizi ile birlikte tahsili için taraflar arasındaki abonman sözleşmesi ve elektrik tüketim faturasına dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin süresinde, takibe itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği,İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği,bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği,davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen usulünce duruşma açılmış, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Elektrik Mühendisi bilirkişi … ve SMMM…. tarafından düzenlenen 05/06/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda; davalının …. abone nolu sözleşmesi olduğu, 18/08/2016 tarihinde kaçak/usulsüz kullanımdan doğan …. nolu kaçak elektrik tutanağının düzenlendiği, harici hat çıkıldığı, bu hattan toplam 11.460 Watt güç çekildiği, kaçak elektrik ve ek kaçak elektrik tüketiminin 180 günü geçemeyeceği, günlük 8 saatten hesaplanması gerektiği, buna göre 9.901,00 kWh olduğu ve 2.190,18-TL’ye tekabül ettiği, dağıtım bedelinin 1.124,28-TL, TRT fon payının 43,80-TL, enerji fonu payının 21,90-TL, belediye tüketim vergisinin 109,51-TL kaçak enerji ceza bedelinin 1.657,23-TL olduğu toplam 4.022,62-TL hesaplanmışsa KDV dahil 4.746,69-TL olduğu, ek kaçak kullanım tüketim bedelinin ise 2.107,28-TL olduğu buna bağlı olarak dağıtım bedeli 651,25-TL, TRT fon payı 42,15-TL, enerji fon payı 21,07-TL, belediye tüketim vergisi 105,36-TL olup KDV dahil3.453,99-TL olarak toplam 8.200,68-TL davalının mesul olduğu kaçak elektrik kullanımı borcu olduğu kanaatinde olduğunu bildirdiği görülmüştür.
Davacı eldeki rapora her ne kadar diversite değeri ile hesaplanamayacağından itiraz etmişse de davacının davayı açarken davacı şirket yetkililerince dava konusu miktar üzerinden bu hesaplama yoluyla kaçak elektrik bedelini belirlenerek tutanak düzenlendiği ve dava açıldığı anlaşılmakla bilirkişi raporunun hatalı olduğu itirazına itibar edilmemiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına,tarafların iddia ve savunmalarına,bilirkişi raporu içeriğine göre;
Taraflar arasında elektrik abonman sözleşmesinin bulunduğu,bu sözleşme uyarınca davalının davacı şirketten elektrik satın aldığı,abonelik süresi içerisinde davalı hakkında 18/08/2016 tarihli tutanak ile kaçak elektrik kullanmaktan dolayı tutanak tutulduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık,davacı tarafından kaçak elektrik kullanılması sebebiyle düzenlenen tüketim faturasının ödenip ödenmediği,fatura uyarınca tahakkuk ettirilen elektrik borcunun usulüne uygun olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;davacı ile davalı arasında elektrik abonmanlık sözleşmesinin kurulu olduğu, bu sözleşme uyarınca davalının işyerinde … tesisat nolu sayaçtan elektrik kullandığı,davalının işyerinde davacı kurum elemanları tarafından yapılan kontrolde,davalının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği ve bunun üzerine davalı hakkında 18/08/2016 tarih …. seri nolu tutanak ile Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı düzenlendiği, akabinde davacı tarafından ödenmeyen kaçak elektrik faturası nedeniyle davalı aleyhine icra takibine giriştiği,takibin itiraz üzerine durduğu,davacının davacının kaçak/usulsüz elektrik tüketimi nedeniyle yaptığı hesaplamanın Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Kararlarına uygun olduğu, ancak davalının elektrik tüketim bedeli yaptırılan bilirkişi incelemesine 8.200,68-TL olduğu, fakat mahkememizce kaçak elektrik tüketim bedeli hesaplanırken bilirkişi tarafından dağıtım bedelinin belirlendiği fakat eklenmesinin unutulduğu anlaşılmakla 4.022,62-TL hesaplanmışsa da 1.124,28-TL eklendiğinde doğru bedelin 5.146,90-TL olduğu, 926,40-TL KVD olmak üzere toplam 6.073,34-TL olduğu, böylelikle 9.527,33-TL’den davalının mesul olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile bu miktar üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiği,icra takibine konu alacak kaçak elektrik kullanımından kaynaklandığından alacağın varlığı ve miktarı yargılama sonucunda toplanan deliller ile saptanmış olmakla alacak likit kabul edilemeyeceğinden davacı vekilinin icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ ile, davalının Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 9.527,33-TL asıl alacak yönünden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarınca değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin likit bir alacak bulunmadığından REDDİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 650,81-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 302,22-TL harcın mahsubuna, bakiye 348,59-TL harcın davalıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 31,40-TL başvurma harcı ile 302,22-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yapılan 95,50-TL tebligat, 18,10-TL müzekkere, 1.400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.513,60-TL yargılama giderinden davanın kabul miktarı dikkate alınarak 576,29-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Davalı tarafından yapılan 36,00-TL yargılama giderinden davanın red miktarı dikkate alınarak 22,29-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşıverilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 06/02/2019

KATİP …
¸e-imza

HAKİM ….
¸e-imza