Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/454 E. 2022/1207 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/454 Esas
KARAR NO : 2022/1207 Karar

DAVA : İtirazın İptali – Alacak
DAVA TARİHİ : 27/07/2016
KARAR TARİHİ : 27/12/2022

Davacı tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali – Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin sahip olduğu dağıtıcı lisansı ile akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren ve Türkiye genelinde bayileri bulunan ana dağıtım firmalarından birisi olup davalılardan …’nın müvekkilin istasyonla bayilerinden biri olduğunu, işbu davalının müvekkil ile olan ticari ilişkileri neticesinde icra takibi tarihi itibariyle müvekkile 59.820,23-TL. tutannda ana para carı hesap borcu bulunduğunu, davalı …’nın söz konusu borcun 51 855,00-TL’sini ödeme amacıyla davacı şirkete verdiği 31.12.2015 ödeme tarihli bononun vadesinde ödenmediğini, davacının var olan ticari ilişkinin iyi niyet çerçevesinde devamım sağlamak adına davalı bayi ile görüşmeler yaptığını, kendisine müteaddit defalar süre verdiğini, iyi niyetli bu girişimlerden sonuç alınmaması üzerine davacının son çare olarak vadesinde ödenmeyen 51.855,00-TL bedelli senet hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibine geçtiğini, icra takibine rağmen borcun ödenmemesi ve haczi kabil malvarlığının bulunmaması üzerine bayilik sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini, cari hesaptan kaynaklı olarak Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde gönderilen ödeme emrine vaki borçlu/davalı itirazlarının iptali ile takibin devamına, haksız itirazları nedeni ile davalılar aleyhine ayrı ayrı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalılara yükletiltnesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolundaki icra takibinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, aynı alacak ile ilgili ayrı teminatın söz konusu olduğunu, alacak ile ilgili bir adet emre muharrer senet ve ayrıca usul ve yasaya aykırı davacının eşinin muvafakatı alınmadan kefalet ile ilgili teminat ipoteğinin yasal olarak hiçbir geçerliğinin olmadığını, diğer taraftan kötüniyetli alacaklı müvekkillerinin aleyhine ayrı ayrı her iki davalı aleyhine %20 inkar tazminatı talebinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava kabul edildiği takdirde alacak miktarı ile ilgili tek bir inkar tazminatına hükmedilebileceğini, borçlu sayısına göre tazminata hükmedilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, davacının kötüniyetli olduğundan alacak miktarının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 09/12/2016 tarihinde verilen … Esas, …. Karar sayılı verilen görevsizlik red kararımız İstanbul BAM …. Hukuk Dairesinin … Esas, … Karar, 02/05/2017 tarihli ilamı ile; “akaryakıt istasyonu ticari işletme niteliğindedir. Bir kişinin esnaf kabul edilmesi için kanunda da açıkca belirtildiği üzere ekonomik faaliyetin sermayesinden fazla bedeni çalışmasına dayanması gerekir. Oysa akaryakıt istasyonlarında sermaye yoğun bir faaliyet söz konusudur. Öte yandan akaryakıt istasyonunun gerçek kişi tarafından işletilmesi de bu yerin ticari işletme olmadığı anlamına gelmez. Dolayısıyla somut olaydaki uyuşmazlık davanın taraflarının ticari işletmesiyle ilgili olup 6102 Sayılı TTK’nun 4/1 ve 5/3 maddeleri uyarınca davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerekir. Mahkemece açıklanan bu hususlar gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, davalılar vekilinin istinaf talebinin bu yönden kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.” gerekçesi ile kaldırılmış ve dosyanın yukarıda yazılı numarasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizin 06/03/2018 tarihli duruşmasının 6 nolu ara kararı uyarınca Durağan Sinop mahkemelerine talimat yazılmak suretile davalı …nın ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmak suretiyle takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı,taraflar arasındaki ticari ilişkinin davalı defterlerine ne şekilde yansıdığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasının istenilmesine karar verilmiştir.
Durağan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …Talimat sayılı dosyasında Davalı …’nın ihtarlı davetiyeye rağmen duruşmaya katılmadığı ve defter ve belgelerini sunmaması sebebiyle bilirkişi incelemesinin yapılamadığı ve talimat dosyasının mahkememize iade edilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizin 09/07/2019 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı uyarınca Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve davacıya ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi …tarafından düzenlenen 10/09/2019 tarihli raporda; “Davacı şirketin 2015-2016-2017 yasal defterlerini usulüne uygün olarak tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, Davacı Şirketin daosyaya sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, 31,12.2015 tarihi itibariyle 57.996,47 TL alacağı olduğu, 31.12.2016 tarihi itibariyle 64.564,36 TL alacağı olduğu, (128 Şüpheli Alacaklar Hesabında kayıtlı) 31.12.2017 tarihi itibariyle 64.564,36 TL alacağı olduğu, (128 Şüpheli Alacaklar Heşabında kayıtlı) Davacı şirketin, takip tarihi itibariyle 59.820,23 TL olan asıl alacağını talep edebileceği, İstanbul …. İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı dosyası faiz ve masrafları olarak beyan ettiği 21.204,89-TL tutarın Sayın Mahkemenin takdirine bırakıldığı, Davacı şirketin, takip tarihi itibariyle 59.820,23-TI olan asıl alacak üzeri oranında temerrüt faizi talep edebileceği, Tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın Mahkemenizin takdirlerine ait olduğu,” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 03/12/2019 tarihli duruşmasında Davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi …tarafından düzenlenen 20/12/2019 tarihli ek raporda; ” Tarafların % 6 faiz oranını sözleşmeye istinaden kendilerinin kararlaştırdığı, dayanağının sözleşme olduğundan dolayı da kök raporda davacının takip tarihi itibariyle % 6 aylık faiz talep edebileceği raporlandığı, Davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu kefaletin iptaline kararının kesinleşmiş olmadığı, sayın Mahkemenin 04.12.2019 tarihli Vezirköprü … Asliye ticaret mahkemesine yolladığı müzekkerede “mahkemenizin … E., … K. Sayılı dosyasında verilen kararın bir örneğinin uyap sistemi üzerinden gönderilmesi, ayrıca kararın kesinleşip kesinleşmediği hususunda ivedilikle mahkememize bilgi verilmesi gerekmektedir.” denildiği, Kök raporumuzda Davacı Şirketin Cari Hesap Ekstresinde, 31.12.2015 tarihi itibariyle 57.996,47 TL alacağı olduğu, 31.12.2016 tarihi itibariyle 64.564,36 TL alacağı olduğu, (128 Şüpheli Alacaklar Hes bında kayıtlı), 31.12.2017 tarihi itibariyle 64.564,36 TL alacağı olduğu, (128 Şüpheli Alacaklar Hesabında kayıtlı) Davacının takip tarihi itibariyle 59.820,23 TL olan asıl alacağını talep edebileceğinin bildirildiği, alacağın bir cari hesap alacağı olduğu, tarafımızdan bunun tespitinin de yapıldığı, ipoteğin mahkeme kararı ile iptali kararı kesinleşmiş olsa dahi ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde itirazın iptaline kara verilmesinin takdirinin mahkemeye ait olduğu” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı taraf, 06.06.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile davalı … yönünden davasını alacak davası olarak ıslah etmiştir.
Mahkememizin 11/10/2022 tarihli duruşmasında Dosya içerisinde görev alan Mali Müşavir bilirkişi …’a tevdi ile rapor içerisinden anlaşılamaması ile ayrıntılı ve açıklamalı bir şekilde takip tarihi itibariyle davalı şirketin 59.820,23 TL asıl alacağı olduğunun nasıl hesaplanıp tespit edildiğinin mahkememize bildirilmesi açısından ek rapor sunulmasının istenilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi …tarafından düzenlenen 06/11/2022 tarihli 2. ek raporda; “Davacı şirketin 2015-2016-2017 yasal defterlerini usulüne uygun olarak tuttuğu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, … Durağan Asliye Hukuk Mahkemesinin … Talimat Sayılı Dosyası İçin 27.02.2019 Tarihinde Verdiği Kararda, usulüne uygun ihtarlı tebligat yapılmasına rağmen davalı …’nın duruşmaya katılmadığı ve ticari defter ve kayıtlarını mahkemeye sunmadığının beyan edildiği, 3. Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında yapılan tespitlerde, 29.03.2016 tarihi ve 26.04.2016 takip tarihi itibariyle Davalı …’dan 59.820,23 TL alacaklı olduğu, 4. Davacı tarafın davalı …’dan takip tarihi itibariyle olan 59.820,23 TL cari hesap alacağının, 2015-2016 yılında düzenlediği 13 adet KDV dahil 59.820,23 TL tutarlı faturadan kaynaklandığı, Davacı tarafın davalı …’ya düzenlendiği ve takibe konu ettiği cari hesap ekstresine ait 2015-2016 yılında 13 adet KDV dahil 59.820,23 TL tutarlı faturanın olduğu, İş bu faturaların açıklama kısımlarının yazıldığı, miktar ve birim fiyatı bilgilerinin belirtildiği, KDV dahil 8.519,27 TL tutarlı ve KDV dahil 41.125,93 TL tutarlı 2 adet faturanın teslim eden ile teslim alan kısımlarının imzalandığı, geriye kalan 11 adet faturanın teslim eden ve teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, İş bu faturaların davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlendiği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlenip işlenmediğinin tespit edilemediği, Davalı tarafın iş bu faturalara itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında tevsik edici belgeye rastlanılmamıştır. “Türk Ticaret Kanununun MADDE 21–(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer almaktadır. 5. Davalı tarafın ticari defter, kayıt, belge ve bilgilerini dosya muhteviyatına sunmadığı, 6. Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalı …’dan 59.820,23 TL alacaklı olduğu, 7. Tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın Mahkemenizin takdirlerine ait olduğu,” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi kök ve ek raporu, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava; davalı … yönünden 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali, davalı … yönünden ıslahla birlikte alacak isteminden ibarettir.
Dava konusu, taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak cari hesap alacağın tahsili istemiyle başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine davalı borçlular tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dava konusu Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalılar aleyhine 59.820,23-TL asıl alacak ile 21.204,89-TL faizsiz esas alacak olmak üzere 81.025,12-TL toplam alacağın takip tarihinden itibaren temerrüt faizi talep hakkı saklı tutularak 59.820,23-TL asıl alacak için Yıllık (365 Gün) %72.00 Faiz; 21,204.89TL için Yıllık (365 Gün) %0.00 Faiz oranından az olmamak kaydıyla tahsili talep edilmiştir. Davalılara ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlular vekili borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu miktar 81.025,12-TL’ dir.
Takibe konu davalı … adına kayıtlı ipotek, Vezirköprü … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. – ….K. sayılı ilamı ile kaldırıldığından, davalı … açısından usulüne uygun takip bulunmadığından, bu davalı yönünden davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Dava tarihi itibariyle usulüne uygun ipotek ve takip mevcut olup, iş bu yargılama dosyasına ilişkin dava açıldıktan sonra ipoteğin kaldırılması davası açılıp kararı verildiğinden, davacının davalı … yönünden herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri sorumluluğu olmadığı kabul edilmiştir.
Davalı … Yönünden;
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı lehine delil niteliğinin olduğu dosya kapsamı içeriğinden anlaşılmıştır.
Davalı … ticari defterlerini dosya içerisine sunmamıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ticari defterler ve kayıtlarının ve Bilirkişi ….’ ın hazırlamış olduğu rapor içeriğinin incelenmesinde;
– Davacı şirket tarafından toplam 13 adet KDV dahil 59.820,23 TL tutarlı fatura düzenlendiği, miktar ve birim fiyatı bilgilerinin belirtildiği,
– KDV dahil 8.519,27 TL tutarlı ve KDV dahil 41.125,93 TL tutarlı olmak üzere toplam 49.645,20 TL’ lik 2 adet faturanın teslim eden ile teslim alan kısımlarının imzalandığı,
– Geriye kalan 11 adet faturanın teslim eden ve teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı görülmüştür.
Bu haliyle icra takibine konu faturalardan kaynaklı olarak, davacının 49.645,20 TL’ lik 2 adet faturadan kaynaklı teslimi ispat etmesi sebebiyle davalıdan alacağının olduğu anlaşılmıştır. Davalının davacının defterler ve yazılı kayıtlarındaki bu ispatı ortadan kaldıracak, aksini gösterir herhangi bir kesin (yazılı) delil sunmadığı görülmüştür.
Geri kalan 11 adet fatura yönünden herhangi bir kesin yazılı delil ileri süremediği ve dava dilekçesinde de açıkça yemine dayanmadığından, bu geri kalan kısım yönünden davacının davasını ispat edemediği anlaşılmış ve bu kısımlar yönünden davanını reddine karar verilmiştir.
Alacağa, davacının davalılara gönderdiği ihtarnamenin tebliği tarihi olan 11.04.2016 tarihinden itibaren 7 günlük ödeme süresi tanındığından, müddetin sona erdiği 18.04.2016 tarihinden itibaren sözleşmesel faiz işletilmiştir.
Yukarıda açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davalı … Yönünden açmış olduğu davasının usulüne uygun takip bulunmadığından özel dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Davacının davalı … Yönünden açmış olduğu davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-49.645,20-TL’nin 18/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek aylık % 6 oranında sözleşmesel faiz ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.391,26-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 978,58-TL peşin harç ile yargılama devam ederken yatırılan 1.384,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.362,58-TL harcın mahsubu bakiye 1.028,68-TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
-Davacı tarafça sarf edilen toplam 2.396,08-TL harcın Davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri (Bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafları) olmak üzere toplam 1.234,30-TL’nin kısmen kabul-red oranları ve takdiren % 61,27’si olan 756,26-TL’sinin davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
5-Davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ ya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır