Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/414 E. 2019/1027 K. 09.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/414
KARAR NO : 2019/1027

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 22/03/2017
KARAR TARİHİ : 09/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde 17/02/2015 vade ve ……. sayılı poliçe ile ……. Sigorta A.Ş’ne sigortalı … plaka sayılı araca, davalılardan ……..’in maliki,…….’in sürücüsü, ……. Sigorta A.Ş’nin 20/04/2015-2016 vadeli ……. nolu zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu……. plakalı aracın %100 oranında kusurlu olduğu, müvekkili şirketin hasar ile ilgili olarak sigortalısına 30/06/2015 tarihinde 13.700,00-TL tazminat ödendiğini ve sigortalısının kanuni haklarına halef olduğunu, bu sebeple davalılara rücu hakkının doğduğunu ileri sürerek, davalının takibe vaki itirazlarının iptaline, takip konusu alacağın faiz ve diğer tüm fer’ileriyle birlikte tahsili için takibin devamına, takibe konu 13.700,00-TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizine, alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar……. ve …….. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresi içerisinde açılıp açılmadığının re’sen incelenmesini, dava süresinde açılmamış ise usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde davacının adres bilgilerinin bulunmadığını, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, kazadan dolayı oluşan zararın müvekkillerinden talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, söz konusu zararın muhatabının davalı sigorta şirketi olduğunu ileri sürerek, davanın usulden reddine, usule ilişkin itirazlarının kabul edilmemesi halinde esasa yönelik itirazlarının kabulüne, davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ……. Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talebi yönünden hak düşürücü sürenin dolduğunu, davaya konu trafik poliçesinin kazadan sonra düzenlendiğini, davacı tarafın kaza yaptıktan sonra poliçe düzenlemek suretiyle müvekkili şirketten haksız kazanç sağlamaya çalıştığını, bu nedenle müvekkili şirket nezdinde kaza tarihi v saati itibariyle düzenlenmiş geçerli bir poliçe bulunmadığını, trafik sigorta poliçesi kapsamı kanun ve genel şartlarla belirlendiğinden, araç değer kaybı, kazanç kaybı, hasar tespit masrafı, vekalet ücreti masraflarının sigorta teminatı dışında kaldığını, talep edilen hasar bedelinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, davacı yanca müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, dava konusu olayda uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu ileri sürerek, öncelikle davanın reddine, aksi halde kaza tarihi ve saatinin doğru olup olmadığı hususunda tespit yapılmasına, maddi tazminat talebinin ve davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle rücuen alacağa ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Bakırköy …….Asliye Hukuk Mahkemesinin ……. Esas ve…… Karar sayılı dosyası ile görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi olmuştur.
Taraf sigorta şirketlerine müzekkere yazılarak hasar dosyası ve poliçeler celp edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddiaları, alacak borç durumunun tespiti için bilirkişiler makine mühendisi ve sigortacıdan heyet oluşturularak rapor alınması cihetine gidilmiş, bilirkişiler ibraz etmiş oldukları raporda; meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü …….’ın kusursuz olduğu ve……. plakalı aracın sürücüsü…….’in %100 kusuru bulunduğunu, davacının sigortalısı … plakalı araçta meydana gelen hasarın giderim bedelinin bugünkü rayiçe göre 13.700,00-TL olduğunu beyan etmişlerdir.
Davalılardan ……. Sigorta A.Ş’nin itirazları doğrultusunda ek rapor alınma cihetine gidilmiş, ek rapora göre;……. plaka sayılı araca ait trafik sigortası poliçesinin, davalı sigorta şirketi iddialarında yer aldığı üzere, gerçekten de kazadan sonra yaptırıldığını ispatlaması gerektiği takdirinin mahkememize ait olduğu, ekspertiz raporunda tespit edilen hasar bedeli karşısında hasara uğrayan aracın onarılmak yerine satılmış olması sebebiyle aracın rayiç değeri ile satış bedeli arasındaki 13.700,00-TL farkın zarar miktarının yerinde olduğunu belirtmişlerdir.
Tüm dosya kapsamından; davacı açmış olduğu dava ile kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın 20/05/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında zarar gördüğünü, zararı giderdiğini belirterek hasar bedelinin rücuen araç ZMMS poliçesi tarafın sigorta şirketinden tahsilini talep etmiştir.
Dava, TTK 1483.maddeye göre Zorunlu Mali Sigorta sözleşmesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, TTK’nun 1301.maddesi hükmüne dayalı olarak, davalının işleten ve dava dışı sürücüsü olduğu araç ile davacı şirket nezdinde sigortalı aracın karıştığı kaza nedeniyle, dava dışı zarar görenlere ödenen hasar bedelinin tazmini isteminde bulunmuştur. Öncelikle belirtmek gerekir ki, TTK’nun 1301.maddesinde yer alan halefiyet ilkesine dayanan rücu hakkının doğabilmesi için geçerli bir sigorta sözleşmesi teminatı kapsamında yapılmış bir ödemenin olması gerekmektedir. Eldeki olayda, araç ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalıdır. Davacı sigorta şirketi rizikonun gerçekleşmesi ile sigortalısının uğradığı zararı tazmin ederek, sigortalının halefi durumuna geçmiştir. Davalı işleten şirket yönünden ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 2918 sayılı KTK’nun 85/1.maddesine göre, ” Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüs unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Yasanın 85/son maddesine göre, işleten araç sürücüsünün veya arcın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu açıktır
Davacı aracın park halindeki araca çarpma suretiyle teminat dışı hal iddiasıyla eldeki rücu davasını açmış olup söz konusu kaza tutanağı incelendiğinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru dosya kapsamında sabit olmuştur.
Talep, ZMMS sözleşmesine dayanılarak sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin sürücünün ehliyetsiz araç kullanması sebebi ile rücuen tazminat talebi olduğu dikkate alındığında Zorunlu Mali sorumluluk sigortasında sigortacının rücu hakkı, 2918 sayılı KTK’nın 95/2 maddesi ile Zorunlu Mali sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında düzenlemeye tabi tutulmuştur. ZMSS Poliçe Genel Şartlarının 4.maddesinde düzenlenen ağır kusur veya kasıt hali, oto yarışına katılma, ehliyetnamesiz motorlu araç kullanmak, uyuşturucu veya alkollü olarak araç kullanmak istiap haddinin aşılması, aracın çalınması veya gasp edilmesinde işleteninin kusuru gibi haller sigortacının sigortalısına rücu sebeplerindendir. Mevzuat hükümlerine göre davacının rücu hakkı olduğu anlaşılmıştır.
Davacı sigorta şirketi poliçe kapsamında davaya konu bedeli üçüncü kişiye ödendiğine göre söz konusu bu bedeli KTK’nın 95 ve poliçe genel şartlarının 4/C maddesine göre araç maliki sigortalıya rücu etme hakkına sahiptir.
Dosya arasına sunulan belgelerin incelenmesinde … plakalı aracın ……. nolu poliçe ile davacı sigorta şirketi tarafından 17/02/2015-17/02/2016 tarihleri arasında sigortalandığı, davacı tarafından meydana gelen kaza nedeniyle ödemede bulunarak sözleşmeye göre rücu hakkının bulunduğu anlaşılmıştır.
Kazaya karışan……. plakalı aracın ……. numaralı poliçesi ile 20/05/2015-20/05/2016 tarihli olup, sigorta ettirenin …….. olduğu görülmekle beraber poliçenin tramer kaydı celp edilerek incelenmiş; ilgili poliçenin …….. Sigorta ve Aracılık Hizmetinlerinden 20/05/2015 01:47;24 düzenlendiği kazanın ise 20/05/2015 14:40’ta vuku bulmuştur. Bu nedenle davalılardan ……. Sigorta A.Ş sorumluluğu doğduğu kanaatine varılmıştır.
Alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 20/05/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı ZMMS poliçesi ile sigortalı davalı araç olan……. plakalı araç sürücüsü…….’in %100 kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Bu haliyle davalı aracı zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalamış olan davalı sigorta şirketinin TBK’nun 49.maddesi ve Karayolları Trafik Kanunu gereğince zararı tazmin yükümlülüğü bulunmaktadır. Alınan bilirkişi raporuna göre davacının kasko sigorta poliçesi ile sigortaladığı ……. plakalı araçta meydana gelen hasarın giderilme maliyetinin işçilik ve parça toplam bedelinin 13.700,00-TL olduğu, anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABULÜNE, davalıların Bakırköy …….İcra Müdürlüğünün…… Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazların kısmen iptali ile asıl alacak olan 13.700,00-TL olarak takibin devamına, bu asıl alacağa ödeme tarihinden itibaren işleyecek %9 yıllık yasal faiz uygulanmasına,
2-Davacının şartlar oluşmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davacının fazlaya dair talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 935,84-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 165,47-TL harç ile icrada yatırılıp mahsup edilen 68,50-TL harcın mahsubuna, bakiye 701,87-TL harcın davalılardan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 31,40-TL başvurma harcı, 165,47-TL peşin harç ile icrada yatırılıp mahsup edilen 68,50-TL harcın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davanın ret miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yapılan 253,20-TL tebligat, 21,80-TL müzekkere, 1.300,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.575,00-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı ….. vekilinin yüzüne karşı ……. sigorta vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 09/10/2019

KATİP ……
¸e-imza

HAKİM …..
¸e-imza