Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/333 E. 2020/455 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/333
KARAR NO : 2020/455

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2016
KARAR TARİHİ : 16/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete …. sayılı Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesiyle sigortalı …. plakalı motosiklet ….’ın sevk ve iradesinde iken 17/10/2015 tarihinde yaya …’a çarptığını ve …. kaldırıldığı …. Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde vefat ettiğini, müvekkil şirketin kazada vefat eden …’ın hak sahiplerine 07/06/2016 tarihinde 76.306,15 TL tazminat ödediğini, kazaya sebebiyet veren … hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın…. sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığını, yargılamanın yapıldığı Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının sonucunda sürücünün belgesiz ve asli kusurlu olduğu tespit edildiği, sanığın olay sonrası kaçtığı ve tutanak tutulamadığını, kazaya karışan davalının maliki olduğu …. plakalı motosiklet, müvekkili şirkete Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı …. poliçede sigortalı/sigorta ettiren sıfatı ile yer aldığını beyanla davalı adına kayıtlı … plakalı motosiklete tedbirini ve müvekkili şirketçe ödenen 76.306,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle rücuen alacağa ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Bakırköy ….Tüketici Mahkemesinin …. Esas ve …. Karar sayılı dosyası ile görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi olmuştur.
Taraf sigorta şirketlerine müzekkere yazılarak hasar dosyası ve poliçeler celp edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddiaları, kusur ve alacak borç durumunun tespiti için bilirkişi trafik kusur uzmanı ile mühendisi oluşturularak rapor alınması cihetine gidilmiş, trafik uzmanı bilirkişi ibraz etmiş olduğu raporda; Önceden teknik olarak belirlenmiş hukuk normuna (hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlama, trafik işaret ve levhalarına uyma kurallarına) karşı en ilkel (basit) dikkat ve özeni göstermeyerek hareket eden … plakalı motosikletin sürücüsü dava dışı …’ın %75 oranında asli kusurlu olduğu,
Maktul yaya …ın her ne kadar trafik hukukundaki ”Güven İlkesi” gereği trafiğin geldiği yönü kontrol ederek karşıya geçmeye çalıştığı anlaşılmış ise de; yüksek özen göstererek öngörülebilir ve önlenebilir tehlikeye karşı yeterli tedbirleri almadığı ve yolun her iki yönünü de kontrol etmediği için kazanın hazırlanmasında ve sonuçlanmasındaki etkisi sebebiyle %25 oranında tali kusurlu olduğu,
Yine önceden teknik olarak belirlenmiş hukuk normuna (KTK’nun 36.Md.) karşı sorumluluğu altında bulunduğu aracını sürücü belgesi bulunmayan kişiye verildiği, dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediği, ve etkin tedbir almadığı anlaşılan …. plakalı motosikletin ZMM Poliçe sahibi davalı sahibi ….’in %25 oranında tali kusurlu olduğu, kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Davalılardan …. Sigorta A.Ş’nin itirazları doğrultusunda ek rapor alınma cihetine gidilmiş, ek rapora göre; …. plaka sayılı araca ait trafik sigortası poliçesinin, davalı sigorta şirketi iddialarında yer aldığı üzere, gerçekten de kazadan sonra yaptırıldığını ispatlaması gerektiği takdirinin mahkememize ait olduğu, ekspertiz raporunda tespit edilen hasar bedeli karşısında hasara uğrayan aracın onarılmak yerine satılmış olması sebebiyle aracın rayiç değeri ile satış bedeli arasındaki 13.700,00-TL farkın zarar miktarının yerinde olduğunu belirtmişlerdir.
Tüm dosya kapsamından; davacı açmış olduğu dava ile kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan …. plakalı aracın 20/05/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında zarar gördüğünü, zararı giderdiğini belirterek hasar bedelinin rücuen araç ZMMS poliçesi tarafın sigorta şirketinden tahsilini talep etmiştir.
Dava, TTK 1483.maddeye göre Zorunlu Mali Sigorta sözleşmesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, TTK’nun 1301.maddesi hükmüne dayalı olarak, davalının işleten ve dava dışı sürücüsü olduğu araç ile davacı şirket nezdinde sigortalı aracın karıştığı kaza nedeniyle, dava dışı zarar görenlere ödenen hasar bedelinin tazmini isteminde bulunmuştur. Öncelikle belirtmek gerekir ki, TTK’nun 1301.maddesinde yer alan halefiyet ilkesine dayanan rücu hakkının doğabilmesi için geçerli bir sigorta sözleşmesi teminatı kapsamında yapılmış bir ödemenin olması gerekmektedir. Eldeki olayda, araç ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalıdır. Davacı sigorta şirketi rizikonun gerçekleşmesi ile sigortalısının uğradığı zararı tazmin ederek, sigortalının halefi durumuna geçmiştir. Davalı işleten şirket yönünden ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 2918 sayılı KTK’nun 85/1.maddesine göre, ” Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüs unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Yasanın 85/son maddesine göre, işleten araç sürücüsünün veya arcın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu açıktır
Dosya kapsamına göre kaza 17/10/2015 günü saat 11:30 sıralarında …. plakalı motosikletin dava dışı sürücüsünün tek yönlü bölünmüş yolda yolu tersten kullanarak seyri sırasında anılan noktaya geldiğinde, yolun her iki yönünü de dikkatle kontrol etmeksizin karşıya geçmek üzere taşıt yoluna çıkmış bulunan maktul yaya ….r’a çarpması sonucu ölümlü olarak gerçekleşmiş olup dosya kapsamına göre sabit olmuştur.
Davacı sigorta şirketi poliçe kapsamında davaya konu bedeli üçüncü kişiye ödendiğine göre söz konusu bu bedeli KTK’nın 95 ve poliçe genel şartlarının 4/C maddesine göre araç malikine rücu etme hakkına sahiptir.
Alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 17/10/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı ZMMS poliçesi ile sigortalı davalı motosiklet olan … plakalı araç sürücüsü …’ın %75 kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından 17/10/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında …’ın vefat ettiği, hız sınırına uymayan ve şerit ihlali yapan dava dışı sürücünün kazanın oluşumunda %75 kusurlu olarak haksız fiile neden olması nedeniyle TBK 49 ve devamı maddeleri gereğince işletenin oluşan zarardan sorumlu olduğu, ibraz edilen belgelerden kaza nedeniyle mutevefa …. mirasçılarına ödenmesi gereken destekten yoksun kalma tazminatının 83.681,35 TL olduğu, davacının toplam 76.306,15 TL ödeme yaptığı HMK madde 26 uyarınca davacının talebiyle bağlı kalınarak davanın kabulüne, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜNE, 76.306,00 TL nin davalıdan alınarak ödeme tarihi olan 07/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davacıya ÖDENMESİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 5.212,46 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.303,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.909,34 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 10.719,78 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından ödenen 29,20-TL başvurma harcı, 1.303,12 TL peşin harç, 871,00 TL tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.203,32 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 16/07/2020
Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza