Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/268 E. 2018/215 K. 28.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/268
KARAR NO : 2018/215

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Uluslararası Hava taşıma hizmeti işi ile iştigal ettiğini, davalı tarafa aralarındaki cari hesap ilişkisine istinaden taşıma hizmetleri verildiğini, taşıma hizmetine ilişkin faturaların düzenlendiğini, düzenlenen faturalardan 9 ad 6.399,87-TL lik kısmın ödenmediğini, ödenmeyen fatura bedelleri için yukarıda ayrıntılı yazılı icra takibinin başlatıldığını, davalının senetle ödeme yapıldığı iddiası ile itiraz edip takibin durmasına sebebiyet verdiğini, bahse konu senetlerin bugüne kadar ödenmediğini, davalıya verilen hizmetler karşılığında düzenlenen faturalara itiraz edilmediğini, hizmetin verildiğine ilişkin konşimentolarında dilekçe ekinde sunulduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, takip sonrası asıl alacağa avans faizi uygulanmasına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı yanın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Bakırköy ….İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap geldiği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, hava yolu taşıması sözleşmesinden kaynaklı olarak ortaya çıktığı iddia edilen taşıma ücretinin ödenmesi amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Davacının davalıya taşıma hizmeti verip vermediği, taşımanın hava yolu ile gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği, davaya konu edilen taşıma sürecinde, taşıma süresinin ilk olarak hangi tarihten itibaren başlaması gerektiği, taşıma süresi ve teslim tarihi hususunda somut olayda davacıyı bağlayan bir kayıt olup olmadığı, davacının dayandığı faturaların taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtlarında ne şekilde gözüktüğü, sonuç olarak davacının ne kadar taşıma bedeli talep edebileceği noktalarında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen 22/12/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda; yanlar arasında, davacı tarafından davalıya Yurtdışı Taşıma Hizmeti verilmesi şeklinde ticari ilişki kurulduğu, davacı tarafından, işbu ticari ilişki neticesinde davalıdan 6.399,87 TL alacaklı olduğu iddiası ile huzurdaki davaya konu icra takibinin başlatıldığı, davacının dava dosyasına sunduğu cari hesap ekstresinde ise davalıdan 6.399,87-TL değil 6.371,07 TL alacaklı gözüktüğü, davalı tarafından icra dosyasına yapılan itiraz ekinde; davacının kendisi tarafından davalıya verilen ve 5.805,91-TL borçlu gözüktüğü yazılı olan cari hesap ekstresinin sunulduğu, yine bu borcun, 5.806,00 TL bedelli senetlerle davacıya ödendiğine ilişkin davacı makbuzunun ibraz edildiği, davacının sunduğu cari hesap ekstresinde davalının yapmış olduğu 5.806,00 TL ödeme kayıtlı olmamakla birlikte, bu hususa ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadığı ve senetler ödenmedi ise bu yönde bir delil sunulmadığı, Keza, davacının sunduğu ve davalının sunduğu cari hesap ekstresinde (her ikisi de davacı tarafından verilmiştir) 6.371,07 TL – 5.805,91 TL = 565.16 TL’lilt farka ilişkin de herhangi bir açıklama yapılmadığı, en önemlisi de davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği bedeli, ticari defter kayıtlarını ibraz edemeyerek ispatlayamadığı göz önüne alındığında, davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ntln …. E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
Fatura, tek başına akdi ilişkinin varlığım ispat edemez; ancak akdin ifası ile ilgili hususların ispatında delil kuvvetinde olur. (ÜNAL, s. 136). Temel borç ilişkisinin ispatı ve ispat yükü, esas itibarıyla genel hükümlere (HMK m. 187-293) tâbidir. Fatura, sadece temel borç ilişkisinin dayandığı hukuki vakıaları gösteren ve belirli şartlarda bu vakıaları ispat kuvvetini haiz bir belgedir. Başka delillerle pekiştirilmesi gereken (HGK. 10/09/1969 tarih 967-677) soyut faturalara dayalı dava konusu ilamsız icra takibine ilişkin alacağın varlığının ve miktarının, ayrıca davanın (İİK. m. 67/1) uyarınca açılan itirazın iptali davası olduğu dikkate alındığında, davacı tarafça ispatı gerekmektedir Taraflar tacir olup her iki tarafın ticari defterlerinin de incelenmesi gerekmektedir. İnceleme günü taraflar ticari defterlerini hazır etmedikleri gibi yerinde inceleme talebinde de bulunmamışlardır. Davalının ödediğini iddia ettiği 5.809,91-TL’ye ilişkin olarak icra dairesine 07/07/2014 tarihli … numaralı makbuzu sunmuş olduğu, davacının dava dilekçesinde dayandığı cari hesap ektresinde söz konusu ödemenin kayıtlı olmadığı ancak davacının bu ödemenin gerçekleşmediğinin kabulünü gerektirecek herhangi bir bilgi ve belge de sunmadığı, neticede davacının davasını ispat edemediği anlaşılmakla açılan dava reddedilmiş, koşulları oluşmadığından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacının davası reddedildiğinden koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 109,30-TL harçtan mahsubuna, artan bakiye 73,40-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
5-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı 28/03/2018

KATİP …

HAKİM …