Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/188 E. 2018/663 K. 19.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/188
KARAR NO : 2018/663

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2017
KARAR TARİHİ : 19/10/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin maliki olduğu ….plakalı araca davalı ….’a ait ve davalı … sevk ve idaresindeki ….plakalı aracın, 24/12/2012 tarihinde … ili, …. ilçesi, …. Mah. …Sokakta seyir halinde iken önden çarpması neticesinde davaya konu değer kaybı ve iş görememeden oluşan maddi zarara ilişkin kazanın meydana geldiğini, kaza sebebiyle ortaya çıkan değer kaybına ve onarımda bulunduğu süre zarfında iş görememeden dolayı oluşan maddi zararın tahsiline ilişkin icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından takibe itiraz edildiğini, bu itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, …. plakalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tam ve asli kusurlu olduğunu ileri sürerek, davalarının kabulüne, itirazın iptaline ve takibin devamına, sigorta şirketi aleyhine itiraz edilen değer kaybı ve işlemiş faizler üzerinden ve diğer davalılar aleyhine itiraz edilen takibin tümü üzerinden %20’den az olmamak kaydıyla inkar tazminatına, yargılama gideri ve vekalet ücreti alacağının karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle: …. plaka sayılı aracın müvekkili nezdinde sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı maddi zarar halinde araç başına azami sorumluluk limitinin kaza tarihinde 22.500,00-TL olduğunu, teminat limitlerini bildirmelerinin davayı kabul anlamına gelmediğini, davadan önce hasar dosyasının açıldığını, bu hasar dosyasından toplamda 2.516,00-TL ödeme yapıldığını, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, masraf ve vekalet ücreti sorumluluklarının da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, davacının müvekkili şirkete sigortalının kusurunun bulunduğunu ispat etmesinin gerektiğini, aksi halde müvekkili şirketin dava konusu hasarda sorumluluğunun bulunmadığını, davacıya ait araçta meydana gelen gerçek zararın mahkemece tespitinin gerektiğini, davanın yargılamayı gerektirdiğini, alacağın likit olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini ileri sürerek, aleyhlerine açılan davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafından müvekkilinin icra dosyasına yapılan itirazından sonraki bir yıllık süre içerisinde itirazın iptali davası açılmadığı için huzurda davayı açma hakkının kaybolduğunu, davacının talep ettiği alacağın zaman aşımına uğradığını, davacının aracında meydana gelen hasarın en fazla bir günde giderilebilir nitelikte olduğunu ileri sürerek, davanın reddine, yargılama masraflarının davacıya yüklenmesine, davacının müvekkiline vekalet ücreti ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Bakırköy ….İcra Dairesine, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğüne ve Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine yazılan yazılara cevap geldiği görülmüştür.
Mahkememizce dosya kusur ve değer kaybı hususunda rapor tanzimi için uzman bilirkişiye tevdii edilmiş makine mühendisi bilirkişi …’nun 04/07/2018 havale tarihli raporunda; …. plakalı aracın 24/12/2012 tarihinde geçirmiş olduğu kaza soncunda oluşan kazanç kaybı bedeli tutarının 330,00-TL, değer kaybı bedeli tutarının 1.500,00-TL olabileceği kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
Dava, 6098 Sayılı Türkk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesi ile 2918 Sayılı Kanun’un 85 maddesi kapsamında trafik kazası nedeniyle haksız fiil faili ve işletene yönelik maddi tazminat ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 ve devamı maddeleri ile 97 maddesi kapsamında, zorunlu mali sorumluluk sigortacısına yönelik maddi tazminat, 6098 Sayılı Kanun’un 56/1 ve 2918 Sayılı Kanun’un 85 maddesi kapsamında haksız fiil faili ve işletene karşı bedensel zarar nedeniyle manevi tazminat eda davasıdır.
6098 Sayılı Kanun’un 49 maddesi uyarınca kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkalarına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bu sorumluluğun hukuki niteliği kusur sorumluluğu olup haksız fiil failinin sorumluluğu bu madde kapsamında değerlendirilir.
Türk Borçlar Kanununun 56/2 fıkrasında haksız fiil nedeniyle bedensel zarar halinde, olayın özelliklerine göre zarar görene uygun uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği düzenlenmiştir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
Bu düzenlemeler çerçevesinde somut olayda 24/12/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, davalı sürücü Hasan Erek’in tam kusurlu, kaza nedeniyle davacının aracında 330,00-TL kazanç kaybı ve 1.500,00-TL değer kaybı zararı meydana geldiği, toplanan deliller ve hükme esas almaya elverişli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı bilirkişi kusur ve hasar raporları göz önünde bulundurularak mahkememizce sabit görülmüştür.
Somut olayda davalı sürücü …. ile malik ….’a ve diğer davalı sigorta şirketine açılan icra takibinin 1.830,00-TL yönünden devamına, somut uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 1.830,00-TL asıl alacak üzerinhden kabulü ile bu alacak üzerinden işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.830,00-TL yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacının,fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Dosya yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 125,00-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 52,95-TL harcın mahsubuna, bakiye 72,05-TL harcın davalılardan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 31,40-TL başvurma harcı ile 52,95-TL peşin harcın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 1.830,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davanın ret miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 1.270,21-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ….ve …. Sigorta A.Ş’ye VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yapılan 357,00-TL tebligat, 16,90-TL müzekkere, 650,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.023,90-TL yargılama giderinden davanın kabul miktarı dikkate alınarak 604,39-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Gider avansından artan olur ise davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda davanın miktarı itibariyle KESİN olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2018

KATİP ….
¸e-imza

HAKİM …
¸e-imza