Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/167 E. 2021/382 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/167 Esas
KARAR NO : 2021/382

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2017
KARAR TARİHİ : 01/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirketin borçlu şirketten alacağını tahsil amacıyla Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü .. Esas sayılı dosyası ile faturaya dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin bila döndüğünü, icra müdürlüğü tarafından İTO’na müzekkere yazılarak borçlunun adresinin istenildiğini, müzekkere cevabına göre bu defa TK35 e göre usulüne uygun tebligat yapıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine 89/1 haciz ihbarnameleri gönderildiğini, borçlu vekilinin şikayet yolu ile Büyükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesinin .. Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, icra hukuk mahkemesine yapılan şikayette tebligatın usulüne aykırı olduğunu iddia ettiğini, borçlunun icra hukuk mahkemesine şikayet yoluyla başvurulduğu gibi icra dosyasına da borcun tamamına ve borcun sebebine, takip dayanacağına ve borca itiraz ettiğini, müvekkil ile davalı arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, ayrıca davalı firma ile aralarındaki ticari ilişkinin varlığına ispat amacıyla davalının 2014 yılına ait borçları için düzenleyerek taraflarına vermiş olduğu ödeme planını da dilekçe ekinde sunduklarını, davalı tarafın 2014 yılına ait fatura tutarlarını zamanında ödemediğini, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında herhangi bir fiili ve hukuki münasebet olmadığını, dava dilekçesinin dayanağını teşkil eden 2014 yılına ait faturalarla ilgili yasal zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacı tarafın iş bu faturalara dayanarak herhangi bir alacak talep etme hakkı olmadığını, davacının itirazın iptali davası açabilmesi için yasanın zorunlu saydığı unsurların gerçekleşmediğini, alacak hakkı zamanaşımına uğradığından böyle bir davayı açmanın davacı tarafın korunmaya değer hukuki bir menfaati olmadığını, davacı vekili tarafından dava dilekçesinin açıklamalar bölümünde dava şartlarının gerçekleşmediğini kabul ettiğini, bu nedenlerle davanın görev nedeniyle reddine, dava şartlarının yokluğu nedeniyle reddine, davacı ile davalı arasında fiili ve hukuki münasebet olmaması nedeniyle esas bakımından reddine, kötü niyetli açılan haksız dava nedeniyle %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacı tarafın davalının araçlarına verdiğini iddia ettiği hizmetten kaynaklanan faturaya alacağının ödenmediği iddiasıyla davacının davalı hakkında yaptığı icra takibinde davalının borca ilişkin yaptığı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Davacı tarafça Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında çok sayıda faturaya dayalı alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra yoluyla takip yapılmış, davalı ödeme emrini bila tarihinde tebliğ almış, davalı vekilinin 22/02/2016 tarihinde tebligatın usulsüz yapıldığının, icra takibine başlatılan hacizler nedeniyle mutalli oldukları, müvekkil ile davacı arasında borç münasebeti olmadığı, önceki borç ilişkisinden kaynaklanan alacağın kambiyo senedine bağlandığını, bu senede istinaden B.Çekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yapılan takibin B.Çekmece … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından … Karar sayılı ilamı ile icra takibinin iptal edildiğini, aynı alacak ilişkisinde kambiyo senedine bağlanan alacağın zaman aşımı nedeniyle takibe konu edilmesinin münkün olmadığını, iddiaları ile takip konusu borca ferilerine itiraz edilmiştir. Mahkememizce Büyükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesinin .. Esas sayılı dosyası bekletici mesele yapılmıştır.
Davalı vekili tarafından, 22/02/2016 tarihinde B.çekmece … İcra Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ile takibin taliki veya iptali davası açılmış, mahkemesince 22/03/2016 tarih … karar sayılı ilamı ile ”şikayetçinin vekili varken asile tebligat yapılamayacağına yönelik şikayetinin kabulü ile B.çekmece .. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasındaki ödeme emrinin iptaline” karar verilmiştir.
Taraf vekillerince B.Çekmece .. İcra Hukuk Mahkemesi .. Esas … Karar sayılı ilamı temyiz edilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesi 19/09/2017 tarih .. Esas … karar sayılı ilamı ile ”… Borçlu şirketin 2014 yılı kasım ayından itibaren aynı adreste faal olduğu halde, isim ve imzadan imtina eden görevlinin beyanıyla taşındığından bahisle, tebligatın iade edilmesi üzerine, TK’nın 35.maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Mahkemece borçlu asille ilgili usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile 7201 sayılı tebligat kanununun 32 mad. Uyarınca borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir” denilerek yerel mahkeme kararının, kısmen borçlu, kısmen alacaklı lehine BOZULMASINA karar verilmiştir. Mahkememizce bu aşamada bekletici mesele talebinden vazgeçilmiştir.
… Ulus. Taş. Vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş, Yargıtay … Hukuk Dairesi 22/05/2018 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı ile düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davalı ibraz etmediğinden sadece davacı defter ve kayıtları incelenmiştir.
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde HMK 222.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; davacı tarafından ibraz edilen yeminli tercümeli fatura ve cari hesap ekstresinin incelendiğini, davacının alacağına dayalı faturaların yol geçiş ücretleri, akaryakıt gideri ve KDV komisyon ücretlerini kapsadığı, icra takip tarihinde davacının davalıdan 30.268,77 EURO alacaklı gözüktüğü, takip tarihinde asıl alacağının 29.573,87 Euro olduğu bildirilmiştir.
Ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil teşkil etmesi, tacirin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerin kendisi lehine kanıt teşkil etmesi, her iki tarafın da defter tutma yükümlüsü olmasına, uyuşmazlığın her iki tarafından defterlerine kaydetmesi gereken ticari bir işle ilgili olmasına, tutulması gereken tüm defterlerin tutulmuş olmasına, defterlerin usulüne uygun tutulmasına ve onaya tabii defterlerin onaylatılmış olmasına, defterlerdeki kayıtların birbirini teyit etmesine, defterlere dayanarak ispat edilmek istenen iddianın da karşı taraf delillerince çürütülememiş olmasına, defterlerine dayanan tarafın yemin etmiş olmasına bağlıdır.
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti açısından davalının 2015 yılı BA formlarının celbine karar verilmiş, 41.480,00 TL ve 48.387,00 TL değerinde fatura beyan edildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, taraflar arasındaki anlaşma, celp olunan BA formları da dikkate alınarak;
Taraflar arasında davacının dava dilekçesinde dile getirdiği nitelikte ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişkiden kaynaklanan ve icra takibine konu edilen alacağın her ne kadar yasal süre içinde davalı tarafça ödeme emrine davalı tarafın öğrendiği tarihin tebliğ tarihi kabul edildiği, davalının yargılama sırasında takip konusu yapılan alacak kadar borçlu olmadıklarını, defter incelemesi yoluyla borç miktarının belirlenmesini talep etmiş ise de davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı bu nedenle vergi dairesine bildirdiği BA formları ile davacı ile ticari ilişkisinden kaynaklı bildirim yaptığı davacı kayıtlarına göre 30.268,77 euro alacaklı bulunduğu görülmüşse de davanın itirazın iptali talepli olup takip konusu yapılan tüm alacak üzerinden itirazın iptali talep edilmekle davacı tarafın davalıyı takipten önce temürrüde düşürdüğüne dair dosyaya delil sunmaması nedeniyle işlemiş faiz talep edemeyeceği göz önünde tutularak yalnız faturalarda yazılı toplam asıl alacak üzerinden itirazın iptal edilmesi gerektiği anlaşılmakla her ne kadar bu kabule göre itirazın 29.573,87 Euro asıl alacak üzerinden iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf yabancı para alacağını takip konusu yapmasına rağmen işleyecek faiz yönünden sabit %6 oranında ve değişen oranlarda faiz talebinde bulunmuş ise de 3095 sayılı yasa hükümlerine dayalı olarak faiz talep edebileceği dikkate alınarak talebe uygun olarak yıllık %6 oranını aşmayacak ve 3095 sayılı yasanın (4/a) maddesi uyarınca işleyecek faiz üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
Alacak faturaya dayalı likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilerek yargılamaya son verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİ İLE;
Davalının davaya konu Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİ İLE, takibin 29.873,87 Euro asıl alacak ile işleyecek faiz yönünden yıllık %6 oranını aşmayacak şekilde 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca işleyecek faiz üzerinden DEVAMINA,
-Davacı tarafın fazlaya ilişkin tüm taleplerinin REDDİNE,
-29.873,87 Euro alacağın dava tarihi itibari ile karşılığı 95.297,64 TL alacağın %20’si oranında 19.059,52 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 6.532,23 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 1.168,25 TL harç ile icra dosyasına yatırılan 483,65 TL harcın indirilmesiyle geriye kalan 4.880,33 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 1.168,25 TL peşin harç, 483,65 TL icra dosyasına yatırılan harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Davanın kabul edilen bölümü için davacı yararına A.A.Ü.T uyarınca takdir edilen 13.034,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davanın reddedilen bölümü için davalı yararına A.A.Ü.T. uyarınca takdir edilen 1.102,88 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Davacı tarafça yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 202,10 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.702,10 TL yargılama giderinden red ve kabule göre hesaplanıp takdir olunan 1.682,69 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/03/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza