Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/161 E. 2020/132 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/161
KARAR NO : 2020
/132

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 14/02/2017
KARAR TARİHİ : 04/02/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 1996 yılında davalı kooperatif yönetimi ile görüşerek üye olmak istediğini, kooperatif yönetiminin 69.550,00 USD sermaye payı ve aidatla müvekkilini kooperatif üyeliğine kabul ettiğini, anlaşmaya göre müvekkilinin bu tutarı ödemesi sonucunda kooperatif inşaatı tamamlanıp tapular üyelere verilinceye kadar kendisinden başka bir ödeme talep edilmeyeceğini, müvekkilinin 22/07/1996 tarihinde 69.550,00 USD sermaye payı ve aidatı peşin olarak ödediğini, davalı kooperatif yönetiminin 22/07/1996 tarihli kararla müvekkilini ortak olarak kabul ederek 123 numaralı bağımsız bölümü kendisine tahsis ettiğini, davalının aradan 8 yıl geçtikten sonra 2004 yılından itibaren haksız bir şekilde yeniden aidat tahakkuk ettirerek müvekkilinden ödenmesini istediğini, müvekkilinin anlaşmaya aykırı şekilde haksız olarak tahakkuk ettirilen aidatların ödenmediği gerekçesiyle 31/12/2011 tarihi itibariyle üyelikten çıkarıldığını, ihraç kararının 11/04/2014 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, ihraç kararının kesinleşmesinden sonra müvekkili tarafından davalıya ihtar çekilerek ödenen tutarın iadesinin talep edildiğini, ancak davalının bu talebi kabul etmediğini, bunun üzerine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalı kooperatif vekillerinin dosya konusu borcun 3.733,19 TL kısmını kabul ederek icra giderleri ile birlikte 4.289,94 TL ödeme yaparak borcun geri kalan kısmına itiraz ettiğini, bunun üzerine taraflarınca açılan itirazın iptali davasında yapılan yargılama sonucunda davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini belirterek, müvekkili tarafından ödenmiş olan 69.550,00 USD tutarın fiili ödeme tarihindeki satış kuru üzerinden TL karşılığının 15/08/2012 tarihinden itibaren hesaplanacak faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın haksız olarak açıldığını, davacının 22/07/1996 tarihinde kooperatife ortak olarak kabul edildiğini, düzenlenen ortaklık senedinde davacının aidat ve giderlerden sorumlu olmayacağı yönünde bir belge bulunmadığını, dolayısıyla davacının ortak gider ve aidat bedellerine katılmakla yükümlü olduğunu, nitekim davacının ortaklığa kabul edilmesinden sonra ofis olarak planlanan yapının otel olarak değiştirilmesine genel kurulca karar verildiğini, bu nedenle yapılan yeni imalet bedelinin karşılanması için ortakların tamamına ilave ödeme yükümlülüğü yüklendiğini, ancak davacının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğinden keşide edilen ihtarlara rağmen ödeme yapmaması üzerine ihraç edildiğini, ihraç kararının davacıya tebliğ edilerek kesinleştiğini, tüm kooperatif ortaklarının ödeme yükümlülüklerini TL üzerinden yerine getirdiklerini, kooperatif ana sözleşmesinin 15. maddesinde bu hususta düzenleme bulunduğunu, ayrıca 1163 sayılı yasanın 17.maddesinde benzer düzenleme bulunduğunu, bu düzenlemelere göre davacının kooperatif ortaklığından ayrıldığı yıl blançosuna göre hesaplanan sermaye payının 3.733,19 TL olarak hesaplanarak icra takibinde ferileriyle birlikte davacıya 4.289,94 TL ödeme yapıldığını, ayrıca sermaye payına faiz işletilmesinin mümkün olmadığını, önceki davada alınan bilirkişi raporlarının tamamının savunmalarını destekler nitelikte olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; aynı davacı tarafından aynı davalı hakkında Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takibindeki itirazın iptali istemiyle dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın taraflarca takip edilmemesi nedeniyle HMK’nın 150.maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra dosya ve davalı kooperatif kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 09/03/2018 tarihli raporda; davalı kooperatifin ticari defter kayıtlarına göre 01/05/2014 üyelikten ihraç tarihi itibariyle davacının davalıdan 3.733,19 TL alacağının raporlandığı, bu tutarın icra dosyasına davalı vekili tarafından yatırılmış olduğu, ancak rapor düzenlenebilmesi için davalı kooperatifin kuruluştan dava tarihine kadar tüm genel kurul tutanakları, yönetim kurulu karar defteri, ortaklar pay defteri, cari hesap dökümleri ve davalı kooperatifin ticari defter kayıtlarının incelenmesi gerektiği, ancak kayıtların tamamının ibraz edilmediği belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporunda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 04/12/2019 tarihli ek raporda; davacının 22/07/1996 tarihinde kooperatif üyeliğine kabul edildiği, 69.550,00 USD tutarı aynı tarihte davalı kooperatife ödediği, üyeliği gereğince davacıya …. İlçesi …. mevkiinde bulunan …. parsel ….kat … no.lu bölümün tahsis edildiği, davacının davalı yönetim kurulunun 31/12/2011 tarihli kararı ile kooperatif ortaklığından ihraç edildiği, ihraca ilişkin ihtarnamenin davacıya 11/04/2012 tarihinde tebliğ edildiği, itiraz edilmeyerek ihracın 11/07/2012 tarihinde kesinleşmiş olduğu, davacının ihracın kesinleşmesinden sonra ihtarname keşide ederek kooperatif hesabına ödediği 69.550,00 USD tutarın iadesinin talep edildiği, davalı kooperatif tarafından keşide edilen cevabi ihtarnamede ise davacıya ayrıldığı blançosuna göre hesaplanan sermaye payının ödendiği belirtilerek ödeme isteminin kabul edilmediği, 1163 sayılı yasanın 23.maddesi uyarınca ortakların hak ve yükümlülüklerde eşit konumda oldukları, yönetim kurulunun bu ilkenin dışına çıkarak kooperatife sabit ve peşin bedelle ortak kaydetmek istemesi halinde bu hususun genel kurula sunularak genel kurul tarafından kabulünün gerekçiği, bu nedenle bu usule uyulmadığı takdirde ortağın üyelik aidat yükümlülüğünün devam edeceği, ancak açıklanan usule uyulmuşsa ortaklığa alınmadaki bu farkın, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğunun devam edeceği, genel kurulca açık yetki verilmedikçe yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesinin mümkün olmadığı, somut olayda yönetim kurulunun sabit bedelle kooperatife ortak kaydetme uygulamasının genel kurul kararıyla benimsenmiş olduğu, davacının sabit bedelle ortaklığa alındıktan sonra kendisinden üyelik aidatı istemesi mümkün değil ise de, kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve altyapı giderlerinden sorumluluğunun devam edeceği, davacının 1163 sayılı yasanın 17. Ve kooperatif ana sözleşmesinin 15.maddesine göre ayrıldığı yıl blançosuna göre hesaplanacak masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkının bulunduğu, ancak genel kurul kararıyla açık olarak ihraç edilen üyelere geri ödemelerin USD olarak yapılmasına yönelik karar alınması halinde geri ödemenin USD üzerinden yapılmasının mümkün olduğu, ancak bu konuda davalı kooperatif genel kurulunca alınmış bir karar bulunmadığı, davacının ihraç kararının 11/07/2012 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle davacının haklarının ortaklıktan çıkarıldığı yılın bilançosu çerçevesinde iade edileceği, çıkma payının ödemesinin ise 2012 yılı bilançosunun kesinleşmesinden, dolayısıyla 04/05/2013 tarihinde yapılan 2012 hesap yılı genel kurulunca kabulünden itibaren 1 ay sonra 04/06/2013 tarihinde muaccel hale geleceği, buna göre davacının tespit edilen 3.733,19 TL tutarındaki ayrılma payını talep edebileceği, davalı tarafından icra dosyasına yapılan 4.289,94 TL ödemenin 556,75 TL kısmının icra masrafları ve avukatlık ücretine istinaden yatırıldığının kabul edilmesinin gerektiği, dolayısıyla davacının 04/06/2013 tarihinden ödemenin yapıldığı 01/05/2014 tarihine kadar olan dönem için 3.733,19 TL tutarındaki ayrılma payı alacağına işleyecek gecikme faizi talep edebileceği, bu tutarın ise 308,92 TL olduğu belirtilmiştir.
Dava, 1163 sayılı yasanın 17.maddesine dayalı sermaye payı alacağına ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; davacının 22/07/1996 tarihli davalı kooperatif yönetim kurulu kararı ile kooperatif üyeliğine kabul edildiği, davacı tarafından üyelik bedeli olarak aynı tarihte 69.550,00 USD tutarı davalı kooperatife ödediği, üyeliği gereğince davacıya …. İlçesi …. mevkiinde bulunan …. parsel …. Kat … numaralı bağımsız bölümün tahsis edildiği, üyelik sürecinde davacıya davalı kooperatif tarafından ödeme tahakkuk ettirilerek ödemelerin yapılması hususunda ihtarnameler gönderildiği, iki ihtara rağmen davacının ödeme yapmaması nedeniyle davacının 31/12/2011 tarihli yönetim kurulu kararıyla kooperatif üyeliğinden ihracına karar verildiği, ihraç kararının 11/04/2012 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, 3 aylık yasal sürede itiraz edilmemesi üzerine ihraç kararının 11/07/2012 tarihinde kesinleşmiş olduğu, davalı kooperatifin genel kurul kararlarından anlaşılacağı üzere kooperatifin kat karşılığı yüklendiği işyerlerinin finansmanı için genel kurul kararına dayalı olarak sabit bedelle ortak kaydetme yönünde uygulama yaptığı, bu uygulamanın genel kurul kararlarıyla da benimsenmiş olduğu, davacıdan bu uygulama doğrultusunda sabit bedel alınmak suretiyle ortaklığa kabul edilmiş olduğu, bu nedenle davacının aidat ödeme yükümlülüğünün bulunmadığı, ancak davalı kooperatifin amaçlarına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden davacının sorumlu tutulması gerektiği, yukarıda da belirtildiği üzere davacının ihraç kararının kesinleşmiş olduğu, bu nedenle davacının 1163 sayılı yasanın 17.ve kooperatif ana sözleşmesinin 15.maddesi uyarınca kooperatiften çıkarıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak masraf hissesi düşüldükten sonra bakiye tutarın iadesini talep hakkının bulunduğu, davalı kooperatif genel kurulunca alınmış aksi yönde bir hüküm bulunmaması nedeniyle davacının sermaye payı alacağını USD üzerinden talep etmesinin mümkün olmadığı, bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere davacının sermaye payı alacağının 3.733,19 TL olduğu, davacının sermaye payı alacağının ihracın kesinleşme tarihi itibariyle 2012 yılı bilançosunun kesinleşmesinden, dolayısıyla somut olayda 04/05/2013 tarihinde yapılan 2012 hesap yılı genel kurulunca kabulünden 1 ay sonrası olan 04/06/2013 tarihi itibariyle muaccel hale geleceği, davacı tarafından daha önce davalı hakkında aynı alacağa dayalı olarak Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, takipte davalı kooperatif tarafından 3.733,19 TL sermaye payı alacağı kabul edilerek ferileriyle birlikte 01/05/2014 tarihinde ödenmiş olduğu, dolayısıyla davacının talep edebileceği sermaye payı alacağı aslı davalı tarafından daha önce ödenmiş olup, davacının ancak ödenmiş olan sermaye payı itibariyle alacağın muaccel hale geldiği 04/06/2013 tarihinden ödeme tarihi olan 01/05/2014 tarihine kadar olan dönem için yasal faizini talep edebileceği, bilirkişi kurulu tarafından yapılan hesaplama doğrultusunda davacının talep edebileceği yasal faiz tutarının ise 308,92 TL olduğu anlaşılmakla bu tutar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
2-308,92 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 6.030,58 TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.976,18 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen 54,40 TL peşin harç, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 113,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.567,40 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 156,74 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça sarf edilen 50,00 TL tebligat ve posta giderinden davanın red oranı dikkate alınarak 49,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 308,92 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 26.148,85 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.04/02/2020
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza