Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1156 E. 2019/701 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1156
KARAR NO : 2019/701

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 31/08/2017
KARAR TARİHİ : 18/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği 31/08/2017 tarihli dilekçesi ile: müvekkili şirkete …. sayılı kapsamlı işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan…. ‘ye ait işyerine 20/02/2017 tarihinde nereden geldiği belli olmayan su ile eşya ve ürünlerinin zarar gördüğünün belirtilmesi üzerine müvekkili şirket uhdesinde …. no.lu hasar dosyası açıldığını,alınan ekspertiz raporuna göre hasar nedeninin caddeden geçen …hattının kaçak yapması ile suların duvar diplerinden sigortalı işyerine girmesi olarak belirlendiğini,dava dışı sigortalıya müvekkili sigorta şirketi tarafından 06/04/2017 tarihinde 12.177,31 TL ödeme yapıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 12.177,00 TL rücu tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; olayın meydana geldiği tarihte müvekkiline su baskınına ilişkin herhangi bir şikayet veya arıza bildirimi yapılmadığını, müvekkilinin ilgili dairesinden gelen cevabi yazıda, söz konusu binanın ilgilisi tarafından imar edilen atık su bağlantı kanalının çökük olduğu tespit edilerek bağlantı kanalının 23/02/2017 tarihinde yenilenerek şikayetin giderilmiş olduğunun tespit edildiğini, bina malikinin parsel çıkış bacasında atık suyun geri gelmesini önleyecek tedbirleri almak zorunda olduğunu, aksi takdirde binanın uğrayacağı zarardan …’nin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, ayrıca sigortalı işyerinin girişinin yol seviyesinin altında olması nedeniyle olay günü yağış var ise hasarın harici su baskını sebebiyle gerçekleşmiş olduğunun düşünüldüğünü, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin lütuf ödemesi niteliğinde olup olmadığının araştırılması gerektiğini, işyerinin bulunduğu binanın imar yönetmeliğine aykırı olarak imar edildiğini, olayın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, hasara ilişkin hasar dosyası getirtildikten sonra dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 29-03/2019 tarihli raporda, davacının sigortalısı olan….’ye ait işyerinde 20/02/2017 tarihinde su basması sonucu zarar oluştuğu, sigortalının hasar bildirimi üzerine olay yerinde ekspertiz yaptırıldığı, hasar yerine ait fotoğraflar ve faturaların incelenmesi sonucunda eksperin zarar hesabının piyasa rayicine uygun olduğu kanaatine varıldığı, sigortalı işyerindeki kürk ve kabanların ıslanmak suretiyle hasarlandığı, temizleme, yıkama ve kurutma işlemleriyle tamir edildiği, demirbaşların bir kısmının tamir edilerek onarıldığı, bir kısmının ise bozulması nedeniyle ürün ikame rayiç değerinin hesaplandığı, davacının uğradığı zarar tutarının 21.085,20 TL olduğu, davacı şirket tarafından sigortalıya 06/04/2017 tarihinde 12.177,31 TL ödeme yapıldığı, halefiyet kuralı gereğince davacının ödediği tutarı davalıdan talep hakkının oluştuğu, davacı tarafından yapılan ödemenin lütuf ödemesi niteliğinde bulunmadığı belirtilmiştir.
Dava; rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; davacının sigortalısı….’ye ait işyerinde 20/02/2017 tarihinde meydana gelen su basması sonucunda işyerinde bulunan kürk ve kabanların ıslanmak suretiyle hasarlandığı, ayrıca işyeri demirbaş eşyalarında hasar oluştuğu, sigortalının ihbarı üzerine davacı … şirketi tarafından yaptırılan ekspertiz çalışması sonucunda 12.177,31 TL hasar bedelinin 06/04/2017 tarihinde sigortalıya ödenmiş olduğu, hasarın olay tarihinde sokaktan geçen …hattının kaçak yapması sonucunda bodrum katta bulunan işyerini su basması sonucunda oluştuğu, bu nedenle TBK’nın 69.maddesi ile 2560 sayılı yasanın 25.maddesine göre, oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu, davacının sigortalısına yapmış olduğu ödemenin lütuf ödemesi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle davacının davalıya rücu koşullarının oluştuğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-12.177,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda ticari avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 831,81 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 208,11 TL harcın mahsubu ile bakiye 623,70 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen 208,11 TL peşin harç, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 171,10 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.579,21 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı karar verildi.18/06/2019

Katip …

Hakim …