Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1143 E. 2018/227 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1143
KARAR NO: 2018/227

DAVA : Şirketin İhyası (TTK.nın Geçici 7.Maddesi)
DAVA TARİHİ : 13/12/2017
KARAR TARİHİ : 29/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan şirketin ihyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile sicilden re’sen terkin edilen …nün … sicil nosunda kayıtlı … Ltd. Şirketi arasında üye iş yeri sözleşmesi bulunduğunu, şirketin sözleşmeye aykırı davranışı sebebiyle müvekkili bankanın şirketten tahsil edilemeyen üye işyeri alacakları olduğunu, davalı şirket aleyhine uyuşmazlık konusu alacağın tahsili amacıyla İstanbul ….İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, sicilden terkin edilen şirketin üye işyeri borçlarının tamamen tahsil edilebilmesi için ihyasının gerektiğini ileri sürerek … Ltd. Şirketi’nin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurumun TTK’nun 32.maddesi çerçevesinde işlem yapmış olup, ticaret siciline tescil konusundaki talepleri ilgili yasanın verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirip sonuca bağladığını, sicil müdürünün tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlü olduğunu, tüzel kişilerin tescilinde özellikle şirket sözleşmesinin, emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediğinin incelendiğini, tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şartının arandığını, yasal şartların oluşması halinde tescil kararı verildiğini, aksi halde talebin gerekçe gösterilerek reddedileceğini, re’sen terkin işleminin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunundaki düzenlemelere göre geçici 7.madde kapsamında yapıldığını, dava konusu şirketin re’sen terk kapsamında bulunduğu esnada, devam eden davası olduğuna dair müvekkili kuruma herhangi bir bildirimde bulunulmadığından yasa gereği gerekli tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilerek şirketin re’sen terkin edildiğini, bu bağlamda re’sen terkin işleminin hukuki düzenleme gereğince hukuka uygun olarak yapıldığını, ayrıca müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava; 6102 sayılı TTK.nun geçici 7.maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin olunan limited şirketin başlatılan icra takibi ve alacağın tahsili bakımından ihyası istemine ilişkindir.
…nden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; … sicil nolu …Ltd. Şirketi’.nin adresi tespit edilemediğinden Tebliğin 5/1-b, TTK.nun geçici 7.maddesine göre re’sen terkin kapsamına alındığı, şirkete ihtarname düzenlendiği, tebliğ tarihinden itibaren iki aylık süre verildiği, ihtar tebligatının bilatebliğ iade olduğundan ihtarın ve re’sen terkinin ticaret sicil gazetesinde ilan edilerek 18/02/2015 tarihinde sicil kaydının re’sen terkin edildiği görülmüştür.
İstanbul ….İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasının Uyap üzerinden örneği celp edilmiş, incelenmesinde; alacaklı … vekili tarafından … Ltd. Şirketi aleyhine 2.222,80 TL üye işyeri alacağı, 12.606,56 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 14.829,36 TL alacağın tahsili için 25/07/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili duruşmadaki beyanında ; dava dilekçesini aynen tekrarla; müvekkilinin terkin olan şirketten üye işyeri alacağının bulunmadığını, alacağın tamamen tahsilinin sağlanması için terkin olan şirketin ihyasının gerektiğini, delillerin toplandığını ifade etmiştir.
Yargıtay yerleşik kararlarında da açıklandığı üzere; “6102 Sayılı TTK’nun yürürlük tarihinden önce veya 01/07/2015 tarihine kadar şirketlerin veya kooperatiflerin münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle şirketler veya kooperatifler re’sen terkin edilebilirler. Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dahilindeki şirketlere veya kooperatiflere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler veya kooperatifler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin veya kooperatiflerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler veya kooperatifler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatif alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Somut uyuşmazlıkta; davacının ihyası talep edilen limited şirket aleyhinde İstanbul ….İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ile üye işyeri alacağının tahsili için ilamsız icra takibi başlattığı, icra takibine geçilmeden önce adresi tespit edilemeyen şirketin 6102 sayılı TTK.nun geçici 7.maddesi doğrultusunda 18/02/2015 tarihinde re’sen terkin edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. İcra dosyasının devamı ve alacağın tahsili işlemleri açısından takip dosya borçlusu şirketin varlığının şart olduğu, bu şartlarda terkin olunan şirketin ihya edilmesinde eldeki davanın davacısının hukuki yararının bulunduğu kabul edilmiştir. İhyası istenilen şirketin adresi tespit edilemediğinden münfesih durumdadır. Bu nedenle şirketin ihyasıyla birlikte tasfiye memuru atanmıştır. Davacı, davalı olarak sicilden terkin olan şirketi göstermiş ise de, terkin olan şirketin taraf ehliyeti bulunmadığından bu davalı hakkındaki davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Toplanan deliller ve yapılan açıklamalar gözetildiğinde; işbu davayı açmakta hukuki yararının varlığı kabul edilen davacının davasının kısmen kabulü ile davalı …Ltd. Şirketi’nin sicilden terkin olması nedeniyle taraf ehliyeti bulunmadığından bu davalı hakkındaki davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine, davalı … yönünden davanın kabulüne, …nde … sicil numarası ile kayıtlı iken 6102 sayılı TTK.nun geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin olunan … Limited Şirketi’nin İstanbul ….İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyası ve bu dosyaya konu alacağın tahsil işlemleriyle sınırlı olmak üzere tüzel kişiliğinin ihyasına, şirket münfesih durumda olduğundan terkinden önceki yetkilisi ve ortağı olan …’in (…) şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna ücret takdirine mahal olmadığına, karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına, davalı … yasal hasım olup icra takibi terkin tarihinden sonra başlatıldığından ve davalı kurumun terkin sebebi de dikkate alınarak davanın açılmasında kusuru bulunmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne;
2-Davalı … Ltd. Şirketi’nin sicilden terkin olması nedeniyle taraf ehliyeti bulunmadığından bu davalı hakkındaki davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine,
3-Davalı … yönünden davanın kabulüne, …nde … sicil numarası ile kayıtlı iken 6102 sayılı TTK.nun geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin olunan … LİMİTED ŞİRKETİ’nin İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ve bu dosyaya konu alacağın tahsil işlemleriyle sınırlı olmak üzere tüzel kişiliğinin İHYASINA,
4-Şirket münfesih durumda olduğundan terkinden önceki yetkilisi ve ortağı olan …’in (…) şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna ücret takdirine mahal olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına,
6-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 31,40-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 4,50 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davalı … yasal hasım olup davanın açılmasında kusuru bulunmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,
8-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
9- Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5235 Sayılı Kanunun geçici 2.maddesine göre Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 ve 29525 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/03/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Kâtip …