Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1110 E. 2020/565 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1110 Esas
KARAR NO : 2020/565

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 05/12/2017

BİRLEŞEN Bakırköy 7. ATM’nin
2018/98 Esas … Karar sayılı dosyası

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/01/2018
KARAR TARİHİ : 15/09/2020
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 05/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit ve itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalıların 4 adet asansörün revizyonunun yapılması hususunda anlaştıkları, davacı firmanın revizyonu tamamladığı, asansörlerin yeşil etiketlerini aldığı ve asansörlerin şartlara uygun kullanılır vaziyette davalı tarafa teslim edildiği, davalı tarafın bu yönde hiçbir itirazının olmadığı ve yeşil etiketin alınması ile eser sözleşmesinin sona erdiği, ancak davalı tarafın asansörlerin bakımını gereği gibi yapmadığı, kendi kusurundan kaynaklı problemleri davacı tarafa yüklemeye çalıştığı, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında iş bedelinin KDV hariç 65.000 TL olarak belirlendiği, davacı tarafça davalıya davaya konu teminat senetinin verildiği, davacı tarafça tüm edimlerin yerine getirilmiş olmasına rağmen davalı tarafça davaya konu teminat senetinin takibe konu edildiği ve davacı hakkında Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı belirtilerek işbu icra takibinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, %20 kötüniyet tazminatına ve icra takibinin mümkünse teminatsız veya muhik bir teminat karşılığında tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında 30/12/2014 tarihinde asansör revizyon sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme gereğince 28/02/2015 tarihi itibari ile bitirip teslim etmeyi kabul ettiklerini, aynı sözleşme ile davacı şirketin sözleşme konusu işle ilgili 2 yıl garanti verdiklerini, ayrıca cezai şart maddesi gereği 30/12/2014 tarihli sözleşme şartlarının ihlali halinde şirketin zararlarının giderileceği, sözleşme ile üstlenilen işlerin davacı tarafından eksik ya da hiç yapılmaması halinde işin üçüncü bir kişiye / firmaya yaptırılması halinde aradaki farktan davacıların sorumlu olacağının belirlendiği, aynı madde kapsamında 28.02.2015 tarihi itibariyle işin tesliminin gecikmesi halinde davacının davalıya günlük 1.000,00 TL ceza ödeyeceğini, 30/12/2014 tarihli sözleşme kapsamında davalı şirketin sözleşmede geçen hizmeti gününde teslim etmediğini, dolayısıyla davacılar vekilinin menfi tespit davasındaki iddialarının hiçbir yasal ve hukuki dayanağının bulunmadığını, sözleşme şartlarının tam olarak yerine getirildiğinin, 4 asansör için yeşil etiket alındığının davacı tarafın ispatlaması gerektiğini, icra takibine konu senedin teminat senedi olmadığını, davalının alacaklı olduğunu bu sebeple takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararının reddine, davanın reddine ve davacıların kötüniyet tazminatı talebini reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy .. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, dosyamız içerisine celp edilmiştir.
Bakırköy …. ATM’nin …. Esas … Karar sayılı dosyasındaki davanın iş bu yargılama dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş ve dosya aslı dosyamız içerisine gönderilmiştir. İş bu dosya içerisinde Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyasının yer aldığı görülmüştür.
Davacı vekili birleştirilen dosyadaki dava dilekçesinde; davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki kurulduğunu, bu ticari ilişkiden kaynaklı olarak alacağının bulunduğunu, davalı şirkete noter ihtarnamesi ile yapılan işin teslim edildiğini, asansörlere yeşil etiket alındığı, asansörlere yeşil etiket alınması ile sözleşmenin sona erdiğinin ihtar edildiği, borcunu ödemesi gerektiği, bu alacağı içerir cari hesap ekstresindeki miktarın tahsili için icra takibi yapıldığını, ancak davalı tarafça takibe itiraz edildiği ve takibin durduğu belirtilerek Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve borçlunun %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili birleştirilen dosyadaki dava dilekçesine karşılık cevap dilekçesinde; davacı şirketin iddiası aksine davalı şirketin herhangi bir borcu olmadığını, taraflar arasında 30/12/2014 tarihinde asansör revizyon sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme gereğince 28/02/2015 tarihi itibari ile bitirip teslim etmeyi kabul ettiklerini, aynı sözleşme ile davacı şirketin sözleşme konusu işle ilgili 2 yıl garanti verdiklerini, ayrıca cezai şart maddesi gereği 30/12/2014 tarihli sözleşme şartlarının ihlali halinde şirketin zararlarının giderileceği, sözleşme ile üstlenilen işlerin davacı tarafından eksik ya da hiç yapılmaması halinde işin üçüncü bir kişiye / firmaya yaptırılması halinde aradaki farktan davacıların sorumlu olacağının belirlendiği, davacı tarafın yüklendiği işleri sözleşmede öngörülen sürede teslim etmemesi sebebiyle cezai şart gereğince davalı şirkete borçlu olduğunu, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasındaki bono bedeli olarak dalı şirketin alacaklı olduğunu, sözleşme şartlarının tam olarak yerine getirildiğinin, 4 asansör için yeşil etiket alındığının davacı tarafın ispatlaması gerektiğini, davanın reddine ve davacıların kötüniyet tazminatı talebini reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TSE Marmara Bölge Koordinatörlüğü tarafından yargılamaya konu …., …. ve … ID numaralı 3 adet asansörün TSE muayene sonuçları ve yıllık kontrol raporları gönderilmiştir.
Davacı tarafından tanık ifadesinin alınmasına başvurulmuş olup, mahkememizin 19/03/2019 tarihli duruşmasında tanık …; Ben halen davacı şirkette 5 yıldan beri arıza bakım müdürü olarak çalışmaktayım, ben uyuşmazlığın son dönemlerinde işe girmiştim, patronumun talimatı üzerine davalı şirkete taahhüt edilen 4 asansördeki eksikleri bizzat ben giderdim, TSE’yi çağırdık, gerekli incelemeleri yaptılar ve 3 asansör bakımından yeşil etiket verdiler, 4.asansörde ise TSE’yi yetkileri kuyudaki asansör çatısındaki olumsuz açıklık bulunduğunu, makine dairesi giriş kapısının uygunsuz olduğunu ve yüksekliğinin 2 metre altında olduğunu, kuyu dibi mesafesi 1,5 metre olması gerekirken bunun altında olduğunu tespit ettiler, bunların haricinde bizim firmanın sorumlu olduğu bir kaç eksikliği gidermemizi istediler, ancak o ara davalı firma ile ilişkimiz bittiği için bize düşen eksiklikleri tamamlamadık, ayrıca diğer tespit edilen eksiklikler inşaata ilişkin olduğundan bizim alanımız dışındadır, onlar da inşaatı yapan tarafından yapılması gereken şeylerdir, onlar da yapılmadı. Sözleşme aşamasında davacı davalıya teminat seneti vermişti, bu senet davalıdaydı, ayrıca davacının cari hesabında davalıdan 16.000,00 TL civarında alacağı vardı, bu alacak ödenmedi, Asansör revizyonu sonrasında kanunen yapılması gerekirken davalı taraf bakım sözleşmesi yapmadı, sarı etiket alınması halinde asansörün 3 ay kullanılması mümkündür, 4.asansöre sarı etiket verilmişti, ayrıca sözleşme dışı olarak davalı tarafın istemi üzerine başka bir asansörün halat ve kasnağı değiştirildi, bunun bedeli de ödenmedi, bu bedel 16.000,00 TL’ye dahildir, biz bakım sözleşmesi olmamasına rağmen yine de davalıya servis hizmeti verdik, Yeşil etiket koşulları oluştuktan sonra verilen yeşil etiketler ilgili asansörlere yapıştırıldı. Şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tarafından tanık ifadesinin alınmasına başvurulmuş olup, mahkememizin 19/03/2019 tarihli duruşmasında tanık …; Ben davalı şirkette 21 yıldır idari işlerde çalışmaktayım, davacı şirket ile iş yerindeki asansörlerin revizyonu ve yeşil etiket alınması konusunda sözleşme yapıldı, sözleşme ile birlikte teminat seneti alındı, ancak davacı işleri belli bir aşamadan sonra bıraktılar, bu nedenle davalı şirket İnovasyon asansör ünvanlı firma ile anlaştı, bu firma asansörlerin revizyonunu yaptı, 4 asansör için yeşil etiket bu firma tarafından alındı, davacıdan alınan teminat seneti bu yüzden iade edilmedi ve icraya konuldu, davacı şirkete revizyon için bir kısım ödeme yapılmıştı, miktar konusunda bilgim yoktur, sözleşme dışında davacı firma tarafından başkaca yapılan iş olup olmadığı hususunda bilgim yoktur, davacı firma işi tamamlamadı, sonradan anlaşılan inovasyon asansör yeşil etiketleri aldı, olayın üzerinden 3 – 4 yıl kadar süre geçtiği için dava dışı şirket ile yapılan anlaşma tarihinin davacı ile yapılan anlaşmadan sonra ne kadar sonra olduğunu hatırlamıyorum. Şeklinde beyanda bulunmuştur.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra dosya ve tarafların ticari defter kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 17/06/2019 tarihli raporda; tarafların yasal defterlerini usulüne uygun tuttuğunu, ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre 3 adet yük asansörü ve bir adet yolcu taşıma asansörünün TSE standartlarına ve asansör yönetmeliğine uygun hale getirilmesi için revizyon bedeli olarak 65.000,00 TL bedel üzerinde anlaşıldığını ve yeşil etiket alınması konusunda sözleşme yapıldığını, dava konusu üç adet yük asansörünün revizyonu yapılmış ve dosyada bulunan TSE cevap yazısından anlaşıldığı gibi yeşil etiket aldığını, davalı firmada bulunan 1 adet hidrolik asansörün bakımının yapıldığını fakat sarı etiket alındığını, bu asansörün yeşil etiket alabilmesi için 05/11/2015 tarihli teklifte davacı asansör firmasının 5.750,00 TL + KDV ile bedel ile revizyon yapabileceklerini kabul ettiklerini, davacı asansör firmasının mahkememizdeki tanığı …ın beyanı doğrultusunda anlaşılacağı üzere eksik ayıplı bir imalat yapıldığını, ayıplı imalatın bedeli olarak 5.750,00 TL + KDV davacı şirket cari hesabından davalı şirket lehine mahsup edilmesi gerektiği kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Bilirkişi kurulunun 20/12/2019 tarihli ek raporda; dava konusu dört adet asansör için 30/12/2014 tarihinde yapılan sözleşme ile 28/02/2015 tarihinde teslim edilmek üzere anlaşma yapıldığını ve dosyada bulunan 30/11/2017 tarihli TSE cevap yazısından anlaşıldığı gibi 3 asansör için yeşil etiket alındığını, davalı firmada bulunan 1 adet hidrolik asansörün bakımının yapıldığını fakat sarı etiket alındığını, mahkememizde yapılan tanık incelemesi ile de anlaşıldığı gibi eksik ayıplı bir imalat yapıldığını, ayıplı imalatın bedeli olarak 5.750,00 TL + KDV mahsup edilmesi gerektiği kanaatine varıldığını, bu asansörün yeşil etiket alabilmesi için 05/11/2015 tarihli teklifte davacı asansör firmasının 5.750,00 TL + KDV ile revisyon yapabileceklerini kabul ettiklerini belirtmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 12/06/2020 tarihli 2. ek raporda; davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği, 31/10/2017 tarihli, … seri ve sıra numaralı kdv dahil 26.550,00 TL tutarlı “modernizasyon ve proje bedeli asansör revizyon bedeli ” açıklamalı faturaya dayalı alacağını ispat etmesi gerektiğini bu durumda davacı tarafın 13/04/2016 tarihi itibariyle davalı taraftan 17.185,82 TL alacaklı olduğunu, taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre 3 adet yük asansörü ve bir adet yolcu taşıma asansörünün TSE standartlarına ve asansör yönetmeliğine uygun hale getirilmesi için revizyon bedeli olarak 65.000,00 TL bedel üzerinde anlaşıldığını ve yeşil etiket alınması konusunda sözleşme yapıldığını, dava konusu üç adet yük asansörünün revizyonu yapıldığını ve yeşil etiket aldığını, davalı firmada bulunan 1 adet hidrolik asansörün bakımının yapıldığını fakat sarı etiket alındığını, ayıplı imalatın bedeli olarak 5.750,00 TL + kdv mahsup edilmesi gerektiği kanaatine varıldığını, bu asansörün yeşil etiket alabilmesi için 05/11/2015 tarihli teklifte davacı asansör firmasının 5.750,00 + kdv ile revizyon yapabileceklerini kabul ettiklerini belirtmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, birleştirilen dava dosyası, taraf – tanık beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Asıl dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
Dava konusu, davalı tarafa teminat senedi olarak verilen 65.000,00 TL’ lik bonodan kaynaklı olarak başlatılan Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasındaki takip dolayısıyla borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ile kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Yargılamaya konu Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 65.000,00 TL senet alacağı ve 19.318,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 84.318,80 TL’ nin takip tarihinden itibaren faiziyle tahsili talep edilmiştir. Takibin kambiyo senedine dayalı takip olduğu, 20/11/2017 tarihinde başlatıldığı görülmüştür. Takibe dayanak bono üzerinde keşideci olarak davacı şirketin, aval veren olarak da davacı …’ in yar aldığı; takibin her ikisine yönelik yapıldığı görülmüştür.
Birleştirilen dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, davacı ile davalı şirket arasındaki asansör revizyonu yapılmasına yönelik ticari ilişki kurulması – sözleşme yapılması sonrasında, bu ticari ilişkiden kaynaklı olarak ödenmeyen alacağının tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Yargılamaya konu Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 17.185,82 TL asıl alacak ve 165,27 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.351,09 TL’ nin takip tarihinden itibaren faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu vekili süresinde itirazında borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine 24.01.2018 tarihinde takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında 30.12.2014 tarihinde 1 adet insan ve 3 adet yük asansörünün revizyonu konusunda sözleşme yapıldığı, davacı şirketin sözleşme kapsamında yüklenici sıfatına haiz olduğu, davalı şirketin alıcı sıfatına haiz olduğu; işin bedeli olarak 65.000,00 TL belirlendiği, işin teslim süresi olarak 28.02.2015 tarihinin belirlendiği, taraflar arasında iş bitimi sonrasında kabul tutanağı düzenlenmediği, 3 adet asansör yönünden yeşil etiketin alındığı, ancak 1 adet asansör yönünden sarı etiket alındığı görülmüştür.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının ve davalının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı ve davalı lehine delil niteliğinin olduğu dosya kapsamı içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı cari hesap hareketleri içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ve davalının ticari defterleri ve cari hesap kayıtlarının incelenmesinde;
– 13.04.2016 tarihi itibariyle davalının davacıya 17.185,82 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, her iki tarafın defterlerinin bu alacağı teyit ettiği,
– Davalının defterlerinde yer alan 31.10.2017 tarih 26.550,00 TL tutarlı “modernizasyon ve proje be” açıklamalı faturanın, davacı defterlerinde yer almadığı, davacıya gönderilen bu faturanın süresi içerisinde iade edildiği, bu sebeple davalı lehine delil niteliğinin bulunmadığı,
– Bu haliyle yukarıda belirlenen 17.185,82 TL’ nun ödendiği davalı tarafın defterlerinden anlaşılamamaktadır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takibe konu 65.000,00 TL miktarlı bononun davalının ticari defter ve kayıtlarında yer aldığına dair bilirkişiler tarafından herhangi bir tespitin yapılmadığı, bono üzerindeki miktarın taraflar arasındaki sözleşmedeki miktar ile aynı olduğu, bonodaki tediye tarihinin sözleşme tarihi ile aynı olduğu, davalı ile davacı arasında bonodaki miktara yönelik başka bir iş ilişkisinin olmadığı, davalı tanığının açıkça teminat senedi olarak alındığını belirttiği, taraflar arasındaki işin görüldüğü de anlaşılarak senedin kambiyo senedi vasfını taşımayan teminat senedi vasfında olduğu anlaşılarak, davacıların senede dayalı takip açısından borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiştir.
Teminat senedi olmasına rağmen icra takibine konu yapılması sebebiyle (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 12.12.2013 Tarih ve 11630/22745 E-K. Sayılı ilamı) davacıların lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı olarak iş sahibi davalının yer teminini usulüne uygun yapmadığı, asansör revizyonu için 1 asansör yönünden sarı etiket alınmasına sebebiyet veren durumun mülkün kendisinden kaynaklı olduğu, kuyu dibinin yetersiz olduğu; bu haliyle davacı şirketin kendisinden kaynaklı olmayan sebepler dolayısıyla süresinde ve tam olarak teslim yapmaması halinin davalıya sözleşmedeki maddeler dolayısıyla cezai şart ya da başka bir alacak yönünden hak bahşetmeyeceği; ancak hakkaniyet gereği, davacı şirketin de revizyon teklifini sunarken zemin incelemesini tam ve düzgün yapıp ona göre sözleşme ve fiyat teklifinde bulunması gerektiği, bu yükümlülüğü davacının tam olarak yerine getirmediği ve 1 asansör yönünden 5.750,00 TL ek bir masrafla düzeltme sağlanacağının bilirkişi raporu ile belirlendiği görülerek, bu miktardan davacı şirketin sorumluluğuna hükmedilmiş ve icra takibindeki asıl alacak miktarından mahsup edilerek bakiye asıl alacağın 11.435,82 TL olduğuna ve yine bu alacağa mahkememizce yapılan resen hesaplama ile 109,97 TL faiz olmak üzere toplam 11.545,79 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş ve fazlaya ilişkin istemine reddine karar verilmiştir.
İcra takibindeki alacağın yargılamayı gerektirmesi ve likit olmaması sebebiyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların iş bu asıl dava yönünden davalarının KABULÜ İLE,
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip içeriğindeki borç yönünden davacıların borçlu olmadığının tespitine,
-İcra takibindeki alacağın %20’si olan 16.863,76 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Davacı şirketin iş bu yargılama dosyası ile birleştirilen Bakırköy … ATM’nin … Esas … Karar sayılı dosyasındaki davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasındaki davalı itirazının iptali ile takibin 11.435,82 TL asıl alacak ve 109,97 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 11.545,79 TL üzerinden kaldığı yerden aynen devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
A) Asıl dava yönünden;
a- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 5.759,76 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 1.439,96 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.319,80 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
b- Davacı tarafça sarf edilen 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı ve 1.439,96 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.475,96 TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
c- Davacı tarafından sarf edilen 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 314,20 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.914,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran davacı taraflara İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
– Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın davalı tarafa İADESİNE,
d- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 11.761,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
B) Birleşen dava yönünden;
a- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 788,69 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 209,56 TL peşin harcın ve icra dairesine yatırılan 86,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 492,37 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
b- Davacı tarafça sarf edilen 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 209,56 TL peşin harç ve icrada yatırılan 86,76 TL olmak üzere toplam 337,42 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
– Davacı tarafça birleştirilen dosyaya yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran davacı tarafa İADESİNE,
c- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
d- Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza