Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1049 E. 2022/417 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1049 Esas
KARAR NO : 2022/417 Karar

DAVA : Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/11/2017
KARAR TARİHİ : 13/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 02/01/1996 tarihinde … (2. Etap) … Konut Satış Sözleşmesi ile … Üretim ve Pazarlama Ltd. Şti’nden … İli, … İlçesi, … Köyü … ada, … parselde bulunan arazinin üzerine yapılacak 12. Blok …. numaralı 105 metrekarelik bağımsız bölümü satın aldığını, sözleşmede belirtilen satış bedelinin tamamını peşin olarak 02/01/1996 yılında (100 YTL göl farkı ile beraber) ödediğini, söz konusu arazinin …. Yapı Kooperatifi (yeni unvanı …) bünyesinde … Konutları olarak statülendirildiğini, müvekkilinin de bu kooperatife üyeliğinin tesis edildiğini, ancak dairesinin teslim edilmediğini, müvekkilinin kooperatif ortağı olup olmadığı, dairesinin teslim edilip edilmeyeceğine dair tüm başvurularının sonuçsuz kaldığını, bunun üzerine davalı aleyhine kooperatif üyeliğinin tespiti ile müvekkilinin hak sahibi olduğu dairenin müvekkili adına tescili, ihraç kararı var ise iptaline dair dava açtıklarını, Mahkememizin …. esas Sayılı dosyasında müvekkili aleyhine alınmış olan ihraç kararının iptali ile kooperatif üyeliğinin tespitine karar verildiğini, kararın Yargıtay kararından onanarak kesinleştiğini, Mahkemece tespit kararı verilip karar kesinleşince davalı kooperatife müvekkili tarafından yapılan tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını, bilgi verilmediğini ve muhatap bulunamadığını, bunun üzerine müvekkili adına İstanbul … Noterliğinin 09/01/2012 tarih ve … nolu ihtarname ile mahkeme kararının yerine getirilerek müvekkilinin ortaklığının tesis edilmesi, müvekkilinin peşin para ile satın almış olduğu 12. Blok … nolu 105 m2 lik dairenin teslim edilmesi yönünde ihtar çekildiğini ancak kooperatifin bu ihtara cevap vermediğini, mahkeme kararının ifasını talep eden ihtarnamelerine cevap vermeyen davalı kooperatifin avukatı aracılığıyla Büyükçekmece …. Noterliğinin … yevmiye numaralı ve 13/04/2012 tarihli ihtar ile müvekkilinin 131.972,00-TL borcu bulunduğu ve borçların ödenmesi yönünde ihtarname gönderdiğini ve müvekkiline bu borcun ödenmesi için 10 gün süre verildiğini, müvekkilinin davalı kooperatife borcu bulunmadığı yönünde Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, daha az tutarda borçlarının olduğunun belirlendiğini, ancak kararın henüz kesinleşmediğini, dava devam ederken davalı kooperatif vekilinin kooperatifte müvekkiline tahsis edilecek daire bulunmadığını yargılama esnasında beyan ettiğini, davalı tarafın bu beyanı üzerine müvekkiline tahsis edilen daire bedelleri ile diğer kooperatif üyelerine daire tahsis edildiği tarihten beri mahrum kalınan kira gelirlerinin de hesap edilerek müvekkiline ödenmesi gerektiğini, kooperatifin yıllarca müvekkilini kötü niyetli olarak oyaladığını, müvekkilinin dairesinin halen teslim edilmediğini ve müvekkilinin ortaklığının yerine başkaca ortak alınıp alınmadığının belli olmadığını, müvekkiline ait daireye emsal olacak daire bedellerinin tespiti için Büyükçekmece … Sulh Hukuk Mahkemesinin … Değişik iş dosyası ile tespit davası açıldığını bildirerek, her türlü fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla davalı kooperatif tarafından tasfiye sürecine girilmiş olup dava sonunda müvekkilinin mağdur edilmemesi için üzerindeki gayrimenküllere tedbir konulmasını, müvekkilinin 1996 yılından beri kooperatif tarafından mağdur edilmekte olup yargılama sürecini kısaltma adına emsal rayiç daire bedellerinin tespitinin duruşma günü beklenilmeksizin yapılmasını, davalı kooperatif tarafından müvekkiline teslimi gereken … ili, … İlçesi, … Köyü … ada, … parselde bulunan arazi üzerine yapılacak 12. Blok …. numaralı 105 metrekarelik bağımsız bölümün tahsisinin mümkün olmadığı belirtildiğinden bu dairesine emsal dairenin rayiç bedeline karşılık olarak şimdilik 20.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline, müvekkiline dairesinin yıllardır teslim edilmemesi nedeniyle diğer kooperatif üyelerine daire teslimi yapılan tarihten itibaren müvekkilinin mahrum kaldığı kira gelirine mukabil şimdilik 10.000,00 TL ‘nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının hiçbir talebinin hukuka uygun olmadığını, Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre kendisine konut tahsis edilmeyen kooperatif ortağının kooperatiften tazminat isteme hakkı bulunmadığını, davacının kooperatif ortaklığının TMK 2. Maddesine ve Yargıtay kararlarına göre sona erdiğini, davacının Kooperatifler Kanunu 23. Maddesindeki eşitlik ilkesine göre genel kurullarda kabul edilen ve diğer ortakların ödediği miktarları ödemesi gerektiğini, davacının müvekkili kooperatife 2002 yılı Aralık ayında 360,00 TL ödemesi olduğunu, 15 yıldır başka bir ödemesi bulunmadığını, davacının kooperatife aidat borcu olduğunu bilmesine rağmen bir ödeme yapılmadığından zımnen kooperatif ortaklığından vazgeçmiş sayıldığını, davacının kötü niyetli olduğunu, müvekkili kooperatifin 2002 yılından beri düzenli olarak ortaklarından aidat topladığını, müvekkili kooperatifin 2002 yılından bugüne kadar hemen her genel kurulunda ortakların aidat ödemesine karar verildiğini, yani müvekkili kooperatifin düzenli aidat toplayan bir kooperatif olduğunu, bu hususun genel kurul tutanaklarında da sabit olduğunu, davacının ise müvekkili kooperatife hiçbir ödemede bulunmadığını, kooperatif ortaklığından çıkan ve çıkarılan üyelerin kooperatife ödemiş oldukları meblağları faizsiz olarak son bilançodaki genel giderler düşülerek 5 yıl içinde isteme hakkına sahip olduğunu, oysa davacının ortaklık ilişkisinin 2002 yılından itibaren zımnen sona erdiğini ve zaman aşımı süresi içinde ödediği bedeli istemediği için kooperatiften hiçbir alacak hakkına sahip olmadığını, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre kooperatife borcu olan kooperatif ortağının kendisine tapu verilmesi talebinde bulunamayacağını, davacının 2002 yılından beri müvekkili kooperatife ödeme yapmadığından kooperatiften kendisine tapu verilmediği için kira alacağı olduğu vesair hiçbir hak ve talepte bulunamayacağını, müvekkili kooperatifte borcu olan hiçbir ortağa konut tahsis edilmediğini ve teslimi yapılmadığını, hiçbir ortağa kira bedeli ödenmediğini, davacıya müvekkili kooperatifçe tahsis edilmiş bir konut bulunmadığını, davacının sabit fiyatla kooperatif ortağı olmadığını bildirerek, kooperatifler kanunun birçok hükmü, anasözleşme, iyiniyet kuralları, eşitlik ilkesi ve Yargıtay kararları gereğince ihtiyati tedbir talebinin ve davanın zaman aşımı ve esastan reddiyle yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının satın almış olduğu dairenin teslim edilmemesi nedeniyle dairenin rayiç bedelinin ve bu süre zarfında mahrum kalınan kira kaybı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Uyuşmazlığın, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, davacı kooperatif üyesi ise üyelikten doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, davalı tarafından davacıya tahsis edildiği iddia edilen daire bedelinin istenip istenemeyeceği, bu talep yerinde görülürse mahrum kalınan kira bedelinin davacı tarafından talep edilip edilemeyeceği, talep edilebilecekse mahrum kalınan kârın ne kadar olduğu hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Taraf vekilleri karşılıklı olarak delillerini bildirmişler, bildirdikleri deliller toplanılmıştır.
Mahkememizin …. Esas Sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacısının …, davalıların …. Üretim Pazarlama Ltd. Şti. ve … olduğu, Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali talepli dava olduğu, Mahkememizin … Esas ve … Sayılı Kararı ile; “…İncelenen ihraca ilişkin ihtarname evrakına göre davalı kooperatifin davacının ihracına dayanak yaptığı 1 ve 2 no.lu ihtarları ve ayrıca çıkarma kararını, davacıya tebliğ etmeden ihraç kararını uyguladığı görülmektedir. Kooperatifler Yasasının 27.maddesinde ihraca esas alınacak ihtarnamelerin tebliğine ilişkin esaslar düzenlenmiş olup buna göre 1 ve 2.ihtarların, ayrıca çıkarma kararının davacıya tebliğ edilmiş olması, eğer adres yetersizliği veya “Tanınmıyor” gibi gerekçelerle ihtarlar yapılamıyor ise, ilanen tebliğ yöntemiyle ihraç prosedürünün yerine getirilmesi gerekmektedir. Davalı kooperatif tarafından bu maddede açıklandığı şekilde ihtarnamelerin tebliğ edildiğine dair delil sunulmadığı gibi alınan ihraç kararının da davacıyla usulü yollarla tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkememizce davanın yasal hak dürücü sürede açıldığı kabul edilmiş, diğer ihtarnamelerinde usulüne uygun olarak tebliğinin yapılmamış olması ” gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile 12/12/2004 tarihli ihraç kararının iptaline ve davacının ortak olduğunun tespitine karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 16/01/2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas Sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacısının …, davalısının … olduğu, aidat borcu ve ferilerinden sorumlu olmadığının tespitine dair menfi tespit talepli dava olduğu, Mahkemenin … Esas ve …. Sayılı Kararı ile; “…davacının bu davadaki talebini ıslah ederek daire teslimi mümkün olmayan ortak konumunda olduğu gerekçesi ile daire bedelinin tahsilini talep etmek istediği için mehil talep ettiği, ancak duruşmada ıslah ve harçlandırma yapmayacağını ve davanın bu hali ile devam etmesini bildirmesi karşısında, davanın, davalı yanca davacıya gönderilen 13/04/2012 tarihli ihtarname içeriğindeki gösterilen borç tutarından sorumlu olup olmadığı ve varsa miktarı konusunda yapılan yargılama ve alınan kök ve ek raporlar çerçevesinde, halen bu kooperatifin ortağı olmaya devam ettiği, peşin satış yolu ile ortaklık yönünde alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı, üyeler arasındaki eşitlik kuralı gereği yapmış olduğu ödeme tutarı ve halen ortaklığının devam ettiği de dikkate alınıp, genel kurullarda alınan aidat borçları ve faiz tutarlarından sorumlu olduğu ” gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile 131.972,00 TL lik borcun, 93.337,52 TL lik kısmından davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verildiği görülmüştür.
Büyükçekmece … Noterliğinden; 13/04/2012 tarih ve … yevmiye numaralı 131.972,00-TL aidat borç bildirimine ilişkin ihtarname ve tebliğ belgesinin onaylı bir sureti celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Büyükçekmece Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak; … İli, … İlçesi, … Köyü, … Ada, … parselde bulunan arazi üzerinde yapılacak 12. Blok … numaralı 105 m²’lik taşınmazın evveliyatı ve tüm maliklerini gösterir tapu kayıtlarının mahkememize gönderilmesi istenilmiş, gelen müzekkere cevabı ve ekleri incelenerek dosya kapsamına kazandırılmış, tapu kayıtlarının incelenmesinde … İlçesi, … Köyü, … ve …. parsellerin ifraz ve imar uygulamaları nedeniyle başka parsellere ayrıldıkları, taraflar adına kayıtlı taşınmaz bulunmadığı ve dava konusu 12. Blok … numaralı bağımsız bölüm kaydının mevcut olmadığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyası, tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre; 02/01/1996 tarihli … Konut Satış Sözleşmesi kapsamında davacının daire bedeli ve kira bedeli alacağının doğup doğmadığı, buna bağlı olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağın miktarı hususlarında keşfen inceleme yapılarak rapor düzenlenmek üzere bir kooperatif uzmanı, bir inşaat mühendisi ve bir hesap uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 26/03/2019 tarihli rapor tanzim edilerek mahkememiz dosyasına ibraz edilmiştir.
26/03/2019 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Davacının 02/01/1996 tarihli …. Konut Satış Sözleşmesi ile dava dışı … Üretim ve Pazarlama Ltd. Şti.’nden satın almış olduğu, 12. Blok, … nolu bağımsız bölümün bedelini dava dışı bu müteahhit firmaya ödemiş olduğu, müteahhit firma tarafından diğer müşteriler gibi davacıdan tahsil edilen paraların davalı kooperatife aktarıldığının ve davacının (hak sahibi olduğuna dair) isminin sunulan liste içerisinde kooperatife bildirildiğinin belirtilmekte olduğu, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas ve … Karar Sayılı 02/07/2009 tarihli kararında davacının kooperatif ortağı olduğunun tespitine karar verilmiş olduğu, bu kararın Yargıtay tarafından onandığı, davacının 02/01/1996 tarihli … Konut Satış Sözleşmesi ile dava dışı … Üretim ve Pazarlama Ltd. Şti.’nden satın almış olduğu 12. Blok … nolu bir bağımsız bölümün söz konusu site içerisinde bulunmadığı, yine yapılan keşifte davacının söz konusu site içerisinde başka bir dairesinin bulunmadığının anlaşıldığı, tüm bu sebeplerle davacının davaya konu dairenin rayiç bedelini davalı kooperatiften talep etmekte haklı olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, davaya konu dairenin bulunduğu semt, mevkii, dairenin 105 m2 büyüklüğü, dairenin 2+1 mimarisi, dairenin bir site içerisinde bulunması, dairenin göl manzaralı olması, dairenin inşaat ve dekorasyon kalitesi, bu bölgede bu türden bir konuta olan talep durumu, dairenin şehrin merkezi noktalarına ve ana trafik arterine olan mesafesi, dairenin belediye ve alt yapı hizmetlerinden yararlanma durumu, bu bölgede bu türden gayrimenkullerin emsal satış değerleri, değerleme tarihindeki piyasa koşulları ve değerine tesir eden tüm etkenler hep birlikte değerlendirilerek davaya konu 12. Blok … nolu dairenin 16/11/2017 dava tarihi itibariyle rayiç değerinin 175.000 TL kadar olabileceği, neticeten; davacının davaya konu dairenin dava tarihi itibariyle 175.000-TL rayiç bedelini davalı kooperatiften talep etmekte haklı olduğu, davacının kira kaybı talebi ile ilgili olarak hesaplama yapılabilmesi için, dava konusu daire ile aynı sitede/blokta bulunan dairelerin alıcılarına hangi tarihte teslim edildiklerini gösterir tüm belgelerin (daire teslim tutanakları, dairelerin …, … ilk sözleşme belgeleri vb.) dava dosyasına sunulması gerektiği” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
26/06/2019 tarihli celse ara kararı gereğince rapor hazırlanmak üzere dosyanın kooperatif konusunda uzman yeni bir bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
03/05/2020 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Dosyaya ibraz edilen Bakırköy …. ATM’nin 16/01/2012 tarihinde kesinleşen …. E, … Sayılı Kararı ile Bakırköy … ATM’nin 09/02/2016 tarih … Esas … Karar Sayılı Kararlarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde davacının halen davalı kooperatif ortağı olduğu ve davacının üyeliği gereğince genel kurul kararları doğrultusunda 2002 yılı Temmuz ayından 2012 mart ayına kadar ki dönem için 19.435-TL ana para ve 1.160-TL gecikme faizi olmak üzere davalı kooperatife toplamda 38.634,48-TL borçlu bulunduğu yönündeki Mahkeme tespitinin varlığı dikkate alındığında ayrıca davacının 16/01/2012 tarihinden sonra davalı kooperatif ortaklığından ihraç edildiği yönünde davalı kooperatif tarafından dosyaya bir beyanda ileri sürülmediğinden, davacının halen davalı kooperatif ortağı bulunduğunun kabul edilmesi gerekeceği, kooperatif ortağı bulunan davacının da üyelik hakkına sıkı sıkıya bağlı tahsis, tapu iptal tescil veya tazminata yönelik talebini davalı kooperatiften talep etmede haklı bulunduğunun kabul edilmesi gerekeceği, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununda üyelik hakkına sıkı sıkıya bağlı olan tahsis, tapu iptal ve tescile dayalı hak ve alacaklarda 5 yıllık zaman aşımı süresinin işlemeyeceği, ancak üyelik hakkına sıkı sıkıya bağlı olmayan yukarıda belirtilen talepler dışındaki sadece parasal yükümlülüklerden kaynaklanan alacak taleplerinin ise 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu, davalı kooperatif tarafından davacının tüm alacak talepleri yönünden zaman aşımı itirazı ileri sürülmüş ise de Mahkeme kararıyla kooperatif üyesi olduğu ve davalı kooperatife eksik ödemede bulunduğu tespit edilen davacının (tapu iptal ve tescil) üyelik hakkı sebebiyle davalı kooperatiften talep edebileceği tazminat bedelinin 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olmayacağından, davalı kooperatifin bu alacak yönünden yaptığı zaman aşımı itirazının yerinde olmayacağı, davalı kooperatife borcu olduğu halde dairesini teslim alıp yararlanmaya başlayan diğer üyelerin varlığının tespit edilmesi halinde eşitlik ilkesi uyarınca davacının da borcu bulunmasına rağmen kira bedeli talep hakkının doğacağı, davalı kooperatifin borcu bulunan diğer üyelerine borçlarına rağmen daire teslimlerinin yapıldığı yönünde dosya kapsamında bir tespit yapılamadığı ve diğer borçlu olan üyelere daire teslimlerinin yapıldığının ispat edilmemesi karşısında, eksik ödemede bulunan davacının da eşitlik ilkesine aykırı olarak daire tesliminin kendisine yapılmasını talep edemeyeceği gibi mahrum kaldığı kira bedelinin de kendisine ödenmesini isteyemeyeceği, davacının davalı kooperatif aleyhine ikame ettiği menfi tespit davası olan Bakırköy …. ATM’nin … E., 09/02/2016 tarih ve ….Sayılı Kararında, davacının 2002 yılı temmuz ayından 2012 mart ayına kadar ki dönem için 19.435-TL ana para ve 1.160-TL gecikme faizi olmak üzere davalı kooperatife toplamda 38.634,48-TL borçlu bulunduğunun dosya kapsamı ile tevsik edilmesi karşısında, eksik ödeme yaptığı sabit olan davacının dava tarihi itibariyle daire bedeli karşılığı olan 175.000-TL tutarındaki tazminatın kendisine ödenmesini isteyemeyeceği, eksik ödeme yaptığı dosya kapsamı ile tevsik edilen davacının Yargıtay’ın yerleşik tazminat formülüne göre hesap edilecek tazminat tutarının kendisine ödenmesini talep edebileceği, dava tarihi itibariyle davaya konu taşınmaz değerinin 26/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda 175.000-TL olarak takdir ve tespit edildiği, tarafların bu değer tespitine yönelik bir itirazlarının bulunmadığı, davacının davalı kooperatife yaptığı ödemeler ile kooperatife düzenli olarak ödemelerini yapan normal bir üyenin ödemeleri dosyaya ibraz edilmediğinden eksik ödeme yapan davacının Yargıtay’ın yerleşik formülüne göre davalı kooperatiften tahsilini talep edebileceği tazminat hesabının dosya kapsamı ile yapılmasının mümkün olmadığı, davalı kooperatif tarafından, davacı ve ödemelerini yapan normal bir üyenin cari hesaplarının dosyaya ibraz edilmesi halinde, ödeme tutarlarının dava tarihine kadar güncel hesaplamalarının uzman mali müşavir tarafından yapılmak suretiyle davacının davalı kooperatiften talep edebileceği” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
Davalı vekili tarafından 08/07/2020 tarihli celsenin 1, 2 ve 3 numaralı ara kararları gereğince 21/09/2020 havale tarihli UYAP Bilişim Sistemi üzerinde gönderilen dilekçe ekinde; davacının davalı kooperatife yapmış olduğu ödemeleri gösterir belge, Kooperatif Genel Kurul Kararları ve 98 m2 daire sahibi kooperatif ortağının yapması gereken ödemeleri gösterir tablo dosyaya ibraz edilmiştir.
14/04/2021 tarihli celse ara kararı gereğince HMK 278/Son gereği yerinde inceleme yetkisi de verilerek Kooperatif ticari defter ve kayıtlarıyla tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle davacının Yargıtay’ın yerleşik formülüne göre davalı kooperatiften isteyebileceği tazminat hesabı konusunda rapor hazırlanmak üzere dosyanın SMMM bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
Bila tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Dosyada mevcut bilirkişi heyet raporunda; davacının 105 m2 daire olan emsal dairenin dava tarihindeki rayiç bedelinin 175.000-TL olarak belirtildiği, emsal bir kooperatif üyesinin ödediği bedelin TÜFE esas alındığında dava tarihi itibari ile 50.496,21-TL olarak hesaplandığı, davacının kooperatife olan borç miktarının güncel değerinin 39.304,37-TL olarak hesaplandığı, davacının ödediği tutarın dava tarihi itibari ile güncel değerinin 11.191,84-TL olarak hesaplandığı, davacının ödediği tutarın güncel değerinin sağladığı yararın 27.594,67-TL olarak hesaplandığı, davacının talep edebileceği tazminat miktarının 11.191,84-TL + 27.594,67=38.786,51-TL olabileceği ” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
10/01/2022 tarihli celse ara kararı gereğince dosyanın taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor hazırlanmak üzere önceki raporu düzenleyen SMMM bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen ek rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
10/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Davacının ödemesi gereken aidat ana parası ve faizi hesaplanarak tazminat hesaplamasında dikkate alındığı, hesaplamanın 2002 yılı temmuz ayı ile 2012 yılı mart ayı arasındaki dönem için yapıldığı, KÖK raporda yapılan aidat borcu ve faiz hesaplamasında hatalı bir durum bulunmadığı, taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda KÖK raporda yapılan hesaplamalarda değişikliğe gidilmesini gerektirecek hatalı bir hesaplama tespit edilemediğinden görüşün aynen korunduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
03/05/2020 tarihli ve SMMM tarafından düzenlenen bila tarihli bilirkişi raporları dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun Hak ve vecibelerde eşitlik başlıklı 23. Maddesinde;” Ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler.” düzenlemesi yer almaktadır.
Yargıtay (Kapatılan) 23. HD’nin 25/01/2021 tarih 2019/3259 E. 2021/206 Karar Sayılı İlamında; “…Yapı kooperatifinin ana amacı ortakların akçalı yükümlülüklerini yerine getirmeleri karşılığında anasözleşmeye uygun, konut ya da işyeri teslim etmektir. Konut karşılığı tazminat isteyebilmesi için, kooperatifin inşaatlarının bitirilip konut tahsisi aşamasına gelindiği ve diğer üyelere tahsis ve teslim yapıldığı halde davacıya konut tahsis ve tesliminin yapılmaması gerekir. Bu husus, bu tazminatın istenebilmesinin ön koşuludur. Bu önkoşulun gerçekleşmesinden sonra, davacı için çeşitli nedenlerle konut ya da işyeri tahsisi imkânsızlığı ortaya çıktığında ortağın uygun bir tazminat isteme hakkı bulunmaktadır. Normal ödemesini yapıp konut sahibi olan üyelerle eşit miktarda ödemesi bulunduğu tespit edilen, diğer anlatımla eksik ödemesi bulunmadığı belirlenen, ancak kendisine konut tahsis ve teslimi yapılamayan ortağın, ödemesi eksik olmayan diğer üyelere verilen emsal bir konutun dava tarihi itibariyle rayiç değerini talep edebileceğinin, hiç ödemesi yok ise konut karşılığı tazminat isteminin reddi gerektiğinin kabulü gerekir. Eksik ödemesi olan bir üyenin ise, konut karşılığı tazminat talep hakkı olup, alacağının hesaplanma şekli Dairemizin yerleşik uygulamalarında aşağıdaki gibi formüle edilmiştir:
a-Önce ortaklara tahsis edilen konutun dava değeri itibariyle rayiç değeri hesaplanmalıdır.
b-Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar ( toptan eşya fiyat endeksi ” TEFE” artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak güncel değeri bulunmalıdır.
c-Bundan sonra yukarıda (a) maddesinde bulunan değerden (b) maddesinde bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettiği ortaya çıkarılmalıdır.
d-Bunu takiben eksik ödeme yapan davacı ortağın ödentileri (b) maddesindeki ilkelere göre dava tarihine taşınarak eksik ödeme miktarı güncelleştirilmelidir.
e-Bu hesaplamalardan sonra normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın yukarıda (b) maddesinde bulunan ödemelerinin güncel değerinin karşılığı yine yukarıda (c) maddesinde bulunan bir yararlanmayı sağladığına göre davacının (d) maddesinde eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktarda yararlanması gerektiği orantı kurallarına göre belirlenmelidir. “denilmiştir.
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve toplanan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Mahkememizin …. Esas Sayılı Dosyası, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas Sayılı Dosyası, 26/03/2019 tarihli bilirkişi raporu, 03/05/2020 tarihli bilirkişi raporu, bila tarihli SMMM tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile … Üretim ve Pazarlama Ltd. Ş.ti. arasında … İli … İlçesi … Köyü …. Ada .. parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılacak olan …. sitesinde 12. Blok … numaralı 105 m2 dairenin 700.000.000 TL + 100.000.000 TL (Göl farkı) bedelle satışı konusunda 02/01/1996 tarihli …. Konut Satış Sözleşmesi düzenlendiği, davacı tarafından sözleşmeye uygun olarak satış bedelinin tamamının peşin olarak ödendiği, …Üretim ve Pazarlama Ltd. Şti.’nin davacıdan tahsil ettiği bedeli inşaat yapımında kullanılmak üzere davalı kooperatife aktardığı, davacıyı kooperatif üyeliğine kabul eden davalı kooperatifin 2002 yılında gönderdiği ihtarnameler sonucu davacıyı ihraç ettiği, ortaklığa dönmek isteyen davacının davalı kooperatif tarafından ihracının kaldırılarak 11/09/2003 tarihinde ortaklık senedi düzenlenmek suretiyle ortaklığa kabul edildiği, davacının aidat borçlarını ödemediği gerekçesiyle davalı kooperatif tarafından 2004 yılında ihracına karar verildiği, Mahkememizin …. Esas ve … Sayılı Kararı ile; davalı kooperatif yönünden 12/12/2004 tarihli ihraç kararının iptaline ve davacının ortak olduğunun tespitine karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 16/01/2012 tarihinde kesinleştiği, ayrıca Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve …. Sayılı Kararı ile davacının davalı kooperatifin ortağı bulunduğu ve üyeliği gereğince genel kurul kararları doğrultusunda 2002 yılı Temmuz ayından 2012 mart ayına kadar ki dönem için 19.435 TL ana para, 1.160 TL gecikme faizi olmak üzere davalı kooperatife toplam 38.634,48 TL borçlu olduğu tespitinin yapıldığı, davalı tarafça davacının 16/01/2012 tarihinden sonra davalı kooperatif ortaklığından ihraç edildiği yönünde bir delil de sunulmadığı, bu durumda davacının davalı kooperatifin ortağı olduğu, 26/03/2019 tarihli bilirkişi raporu ile davacının 02/01/1996 tarihli …. Konut Satış Sözleşmesi ile dava dışı … Üretim ve Pazarlama Ltd. Şti.’nden satın almış olduğu 12. Blok … nolu bir bağımsız bölümün söz konusu site içerisinde bulunmadığı, davaya konu 12. Blok … nolu dairenin 16/11/2017 dava tarihi itibariyle rayiç değerinin 175.000 TL kadar olabileceği tespitlerinin yapıldığı, Büyükçekmece Tapu Müdürlüğünün dava konusu 12. Blok … numaralı bağımsız bölüm kaydının mevcut olmadığı cevabi yazısı dikkate alındığında kooperatif ortağı bulunan davacının üyelik hakkına bağlı tazminata yönelik talebini davalı kooperatiften talep etmede haklı bulunduğu, ancak dosya kapsamı itibariyle davacının eksik ödemede bulunduğunun anlaşıldığı, bu nedenle davacının yukarıda ifade edilen Yargıtay yerleşik formülüne göre tazminat talep edebileceği anlaşılmakla; davacının talep edebileceği tazminat miktarının hükme esas alınan bila tarihli SMMM bilirkişi raporuna göre 38.786,51-TL olduğu, davalı kooperatifin borcu bulunan diğer üyelerine borçlarına rağmen daire teslimlerinin yapıldığı yönünde dosya kapsamında bir tespit yapılamadığı ve diğer borçlu olan üyelere daire teslimlerinin yapıldığının ispat edilememesi karşısında, eksik ödemede bulunan davacının da eşitlik ilkesine aykırı olarak mahrum kaldığı kira bedelinin kendisine ödenmesini isteyemeyeceği anlaşılmakla; davalı kooperatif tarafından zaman aşımı itirazı ileri sürülmüş ise de davacının üyelik hakkı sebebiyle davalı kooperatiften talep edebileceği tazminat bedelinin 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olmayacağından, davalı kooperatifin zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı değerlendirilerek, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davacının daire karşılığı tazminat talebinin kabulü ile taleple bağlı kalınarak 20.000 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının kira kaybı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE;
1-Davacının daire karşılığı tazminat talebinin KABULÜ ile; taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının kira kaybı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.366,20 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 512,33 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 853,87 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA-,
4-Davacı tarafça başlangıçta sarf edilen 31,40 TL başvurma harcı ile 512,33 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 2.950,00 TL bilirkişi ücreti, 257,50 TL posta gideri, 314,00 TL keşif harcı, 440,00 TL keşif yol gideri olmak üzere toplam 3.961,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına hesaplanıp takdir olunan 2.641,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan 800,00 TL bilirkişi ücretinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanıp takdir olunan 266,66 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
9-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
10-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸