Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1047 E. 2020/536 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1047
KARAR NO : 2020/536

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2017
KARAR TARİHİ : 09/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, takibin kaynağının 19/12/2016 tarihli 45.000,00 TL bedelli bono olduğunu, başlatılan icra takibinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin hiç bir borcunun bulunmadığını, bono üzerinde bulunan imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin tebligattan geç haberdar olduğunu, icra mahkemesine itiraz süresini kaçırmış olduğunu, menfi tespit davası açma zorunluluğunun doğduğunu, müvekkili ile davalı arasında borç oluşturacak bir hukuki ilişkinin hiç bir zaman kurulamadığını, davalı ile borçlar kanunu uhdesinde bir sözleşme olmasının imkansız olduğunu ileri sürerek, davanın kabulüne, müvekkilinin davalı yana borcunun olmadığının tespitine, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı yana bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, icra takibine konu bonodaki imzanın davacıya ait olmaması nedenine dayanan ve İİK. 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasında tartışmalı olan husus ise davaya ve takibe esas bonodaki imzanın davacıya ait olup olmadığı, keşide tarihi öncesi itibari ile davacıya atfedilebilecek herhangi bir mukayese imzanın bulunup bulunmadığı, davacının çekten dolayı borçlu bulunup bulunmadığı, taraflar lehine tazminata hükmedilmesinin gerekip gerekmediği notkasında toplanmaktadır.
Dava dilekçesinde belirtilen Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası kapsamına göre alacaklının dosyamız davacısı, borçlunun dosyamız davalısı, 45.000,00.-TL asıl alacak,1.778,12-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 46.778,12 TL olduğu, takibe esas olan çekin keşide tarihinin 25/04/2016, bedelinin 45.000,00TL, muhatap bankasının ….bank …. Şubesi olduğu tartışmasızdır.
Dayanak bono aslı, dayanak icra dosyasında ve tüm belgelerde davacıya atfedilen imzalı belgeler var ise bunların asılları ve tüm dosya kapsamı gözetildiğinde, dava konusu bonodaki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığı, bu konuda davacıyı bağlayan teknik veri olup olmadığı hususlarında bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Sahtecilik ve grafoloji uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen 04/01/2019 tarihli rapor ile 15/08/2020 tarihli sahtecilik grafoloji uzmanı …., … ve ….’dan oluşan heyet raporunda da mevcut inceleme şartları, belirlenen ve mukayese tablosunda gösterilen bulgular ışığında inceleme konusu İstanbul 25/04/2016 düzenlenme yer ve tarihli 19/12/2016 vade tarihli, 45.000,00 TL bedelli bononun ön yüzünde atılı bulunan imzasının, mukayeseye esas imzalarına kıyasla …’ın elinden çıktığını gösterir bulguların bulunmadığı teknik görüş olarak açıklamıştır.
Esasen bilirkişi raporu gerekçeli, ayrıntılı hükme elverişli olup teknik olarak yeterli niteliktedir. Zaten çıplak gözle yapılan incelemede dahi imzalar arasındaki farklılık hayatın olağan akışı içinde normal bir kişi tarafından dahi tespit edilebilecek niteliktedir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine icra takibine konu edilen İstanbul 25/04/2016 düzenlenme yer ve tarihli 19/12/2016 vade tarihli, 45.000,00 TL bedelli bonodaki imzanın davacıya ait olmadığı, işbu hususun senetle ilgili düzenlenen raporlarla sabit olduğu, ayrıca davalının bonoda lehtar olup tacir olması ve bono düzenlenmesi de ticari iş niteliğinde olduğundan imzaların davacıya ait olmadığını bilmesi gerekirdi. Somut olayda Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı icra dosyasına konu bono sebebi ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
İİK 72/4 md uyarınca davalı alacaklı şirketin lehtarı olduğu çekteki imzanın borçlu taraından atılıp atılmadığı hususunda kontrol etmesi gerektiği imzaların alacaklı huzurunda atılması sağlanmadan ilgili hakkında icra takibi yapmak suretiyle takibe konmasında ağır kusur olduğu hususu (Yargıtay 12 Hukuk Dairesi 2006/9526-12082 sayılı ilamında da belirtildiği üzere) ve ayrıca yapılan icra takibi sonucunda davacının maaşına da haciz konulması dikkate alınarak davacı lehine %20 kötü niyet tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğün … Esas sayılı icra dosyasına konu 25/04/2016 keşide, 19/12/2016 vade tarihli 45.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davalıya borçlu bulunmadığının tespitine,
3-Davacı tarafça icra dosyasına ödenen 401,00 TL nin 08/01/2019 tarihinden, 522,00 TL nin 07/02/2019 tarihinden 522,00 TL nin 06/03/2019 tarihinden 411,00 TL nin 08/10/2018 tarihinden 809,00 TL nin 06/12/2018 tarihinden 433,00 TL nin 06/09/2018 tarihinden 419,00 TL nin 07/08/2018 tarihinden 421,00 TL nin 06/07/2018 tarihinden 452,00 TL nin 06/06/2018 tarihinden 433,00 TL nin 08/05/2018 tarihinden 241,00 TL nin 09/04/2018 tarihinden 423,00 TL nin 06/03/2018 tarihinden, 351,00 TL nin 08/01/2018 tarihinden, 421,00 TL nin 07/02/2018 tarihinden 348,00 TL nin 06/02/2012 tarihimden, 333,00 TL nin 07/11/2017 tarihinden 345,00 TL nin 19/10/2017 tarihinden 353,00 TL nin 06/09/2017 tarihinden ve 353,00 TL nin 08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile alacaklı etap …. LTD. ŞTİ’den tahsil edilerek davacıya ÖDENMESİNE,
4-45.000,00 TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 3.073,95 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 768,49 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.305,46 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
6-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 6.650,00TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından ödenen 31,40 TL başvurma harcı, 768,49 TL peşin harç, 2.484,60TL tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.284,49 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacının yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 09/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza