Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/102 E. 2021/70 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/102 Esas
KARAR NO : 2021/70

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 01/02/2017
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin gıda sektöründe hizmet veren sekötörün önde gelen firmalarından olduğunu, müveklinin keşide etmediği, …bank A.Ş. …. Şubesine ait, … nolu, 48.840,00-TL bedelli ve 31/01/2017 keşide tarihli çekin bankaya ibraz edildiğini ve banka tarafından takas merkezine gönderildiğini, bunun üzerine banka müvekkilini arayarak hesabının müsait olup olmadığının sorduğunu, müvekkili keşide etmediği çekin takasa konu olmasını bankadan öğrendiğini, yaptığı araştırmada çekin çalınmış olduğunu tespit ettiğini, çeklerin çalınması sebebiyle Bakırköy CBS’nın …. sayılı dosyasından suç duyurusunda bulunulduğunu, menfi tespit davasına konu …. nolu, 48.840,00-TL bedelli ve 31/01/2017 tarihli çek için bu davada tarafımızca mutlak def’i ileri sürüldüğünden 3. Şahısları da kapsayacak şekilde İİK.72/2 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini, dava konusu çek müvekkili tarafından keşide edilmemiş olduğundan ve sahte olarak imzalandığını, müvekkilinin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
…bank tarafından … seri no.lu çekin 31/01/2017 tarihinde … bankası A.Ş: tarafından elektronik takas ortamında ibraz edildiği, çek üzerindeki imza ile keşideci imzası uyuşmadığından çek tutarının ödenmediğinin bildirildiği, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından … Restoran Gıda Tic. Ltd. Şti.’nin sicil kayıtlarının gönderildiği, … Bankası tarafından …. no.lu çekin önlü arkalı çek görüntüsünün gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizin 24/03/2020 tarihli duruşmasının 2 no.lu ara kararı uyarınca davalıya TK’nın 35.maddesi uyarınca tebligat yapılmasına karar verildiği, tebligatta çek aslının tebliğden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde mahkememize sunulması, aksi takirde HMK 220.maddesi gereğince duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanının kabul edileceğinin ihtar edildiği, tebligata rağmen davalının çek aslını mahkememize sunmadığı görüldü.

Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı taraf, çekte yer alan keşideci imzanın sahte olduğu iddiasında bulunmuştur.
Bir çek üzerinde bulunan imzanın sahte olması halinde imza sahibinin bu çek ile bağlı olamayacağı sonucuna varmak gerekir. Elbette bu durum diğer imzaların sıhhatini etkilemediği halde kendisine imza atfedilen şahsen sorumlu olmasını ise engeller .
Esasen çekteki imzanın sahte olduğunun açıklanmış olması imza atfedilen kişi tarafından ileri sürülen bir def’i niteliğindedir. Bu def’inin niteliği ve imzanın sahte olmasına dayanılmış olması, bu def’in herkese karşı ileri sürülmesinin mümkün kılan bir def’idir. Nitekim doktrinde dahi kambiyo evrakı niteliğindeki belgede yer alan imzanın sahte olması halinde ileri sürülen definin herkese karşı ileri sürülebilen bir defi olduğu kabul edilmektedir.(Prof Dr. Oğuz İmregün, Kara Ticaret Hukuku Ders kitabı )
Açıklanan durum karşında davalı şahsın iyi niyetli olması dahi herhangi bir önem arzetmeyecek olup, bu def’inin adı geçen davalıya karşı ileri sürülmesi de yasal olarak mümkün olacaktır.
Davacı tarafça imza sahteliğine dayanmış olup, çek aslı davalıdan meşruhatlı davetiye ile talep edilmiştir. Davalı taraf çek aslını ihtara rağmen dosya içerisine sunmamıştır. Bu haliyle davacı iddiasını kabul ettiği anlaşılmıştır.
Ayrıca, yargılamaya konu çekin bankaya ibraz edilmesi sonrasında üzerindeki keşideci imzasının uyuşmadığından çek bedelinin ödenmediği de görülmüştür.
Bu haliyle davacının imza sahteliği iddiasını ispat ettiği kabul edilmiş aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Yargılamaya konu …bank … Şubesi’ne ait …. çek numaralı 48.840,00 TL miktarlı, 31/01/2017 keşide tarihli çek yönünden davacı şirketin borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.336,26 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 834,07 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.502,19 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
– Davacı tarafça sarf edilen toplam 870,07 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı tarafından sarf edilen toplam 245,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 7.149,20 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza