Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/10 E. 2018/367 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/10
KARAR NO : 2018/367

DAVA : Tazminat (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2017
KARAR TARİHİ : 17/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan tazminat (sigorta sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin işletmekte olduğu İstanbul ili, … ilçesi, … Mah. … Cad. No: … adresinde faaliyet gösteren … Restoranında 30/08/2016 tarihinde saat 01:15 sularında çıkan yangın sonucunda tüm demirbaşların yanarak kullanılamaz hale geldiğini, yangının ancak 4,5 saatte söndürülebildiğini, söz konusu yangın nedeniyle müvekkilinin oluşan toplam zararının 850.000,00-900.000,00 TL civarında olduğunu, müvekkili ile davalı … şirketi arasında … poliçe nolu Gıda Paket Sigorta Poliçesi akdedildiğini, söz konusu sigorta poliçesinin yangın ve ek teminatlarını da kapsamakta olduğunu, toplam sigorta bedelinin 885.000,00 TL olduğunu, Bağcılar İtfaiye Müdürlüğü’nce düzenlenen yangın raporunda, kebapçı dükkanı olarak kullanılan bodrum üzeri 4 katlı işyerinin zemin katında bulunan mangal tezgahının altındaki saç kova içerisinde yanar vaziyette bırakılan mangal kömürünün zamanla kızışarak yan tarafında bulunan çuval içerisindeki mangal kömürlerini tutuşturması sonucu yangının başladığı yönünde görüş bildirildiğini, ancak işletmenin hizmet saatinin 23:00’de sona erdiğini, o saatten sonra mangalın kullanılmadığını ve temizlenerek bırakıldığını, yangın olayının akabinde davalı … şirketine başvuruda bulunmuş iseler de; ödeme yapılmadığını, müvekkili tarafından uzman kişilerden görüş alındığını hatta Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığı ile tespit yaptırıldığını, yapılan tespitler sonucunda yangının bina girişine göre sağ tarafta bulunan ızgara ocağının üst kısmında ve tavana davlumbazın tutturulduğu alçıpen tavanın içerisinde bulunan ve binanın elektrik kablolarının geçtiği dağıtım bağlantı yerlerinde meydana gelen aşırı ısınmaya bağlı kablo izolelerinin erimesi ile oluşan kontak sonucu kablo izolelerinin tutuşması ile çevrede bulunan yanma dereceleri düşük maddelere sirayet etmesiyle başladığı, bina zeminine tavandan dökülen duman partiküleri ve alevlerin zemindeki eşyaların da yangına katılması ile yangını büyüterek tüm binayı etkisi altına aldığının tespit edildiğini, alınan 18/11/2016 tarihli teknik uzman raporunda ise oluşan zararın 852.000,00 TL olarak mütalaa edildiğini, müvekkilinin yangın olayında kastı olmadığı gibi kusur isnadının da mümkün olmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 852.000,00 TL maddi zararın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili İstanbul Muhabere Ön Bürosundan muhabere kanalı ile gönderdiği 27/01/2017 tarihli süre uzatım dilekçesiyle müvekkili şirket adresi itibariyle İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğu yönünde yetki ilk itirazında bulunduğu görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının kiracı olarak bulunduğu … Mah. … Cad. No: … … adresinde faaliyet gösteren … unvanlı işyerinin müvekkili şirket tarafından 28/07/2016-28/07/2017 tarihleri arasında … poliçe nolu İşyeri Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı tarafından işletilen işyerinde meydana gelen yangın olayı sonrasında yapılan başvuru üzerine yaptırılan ekspertiz incelemesinde işyerinde oluşan zararın 56.409,62 TL olarak tespit edildiğini, bu sebeple talep edilen hasar miktarının haksız ve fahiş olduğunu, ayrıca hasar incelemesi aşamasında hasara dayanak belgelerin ibraz edilmediğini, davacının tazminat talebini dayandırdığı 18/11/2016 tarihli teknik mütalaanın yangından 2,5 ay sonra tek taraflı olarak düzenlendiğini, incelemenin yapıldığı tarihte sigortalı işyerinin onarılmış ve faaliyetine başlamış olduğunu, raporun davacı yanın beyanları ile yangın sonrası hasar görüp görmediği tetkik edilmeksizin düzenlendiğini, raporda söz konusu hasar kalemlerinin yıpranma paylarına (sovtaj) ilişkin hiçbir değerlendirme yapılmadığını, bu sebeple raporun denetime elverişli olmadığını, poliçede elektronik eşya teminatı olmamasına karşın elektronik eşya bedelleri, bina teminatı olmamasına karşın bina hasarı, gelir kaybı teminatı olmamasına karşın aylık kar geliri, elektrik/su bedeli vs. teminat kapsamında olmayan hasarların talep edildiğini, poliçe limitlerinin üstünde taleplerde bulunulduğunu, KDV talebinin haksız ve yasaya aykırı olduğunu, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 172.maddesinde belirtildiği üzere sigorta edilen bir malın hasara uğraması nedeniyle sigorta şirketleri tarafından ödenen tazminatlarda herhangi bir mal teslimi ya da hizmet ifası söz konusu olmadığından KDV’ye tabi olmadığının açıkça belirtildiğini, kaldı ki biran için müvekkili şirketin KDV ödeme yükümlülüğü bulunduğu varsayılsa dahi davacı tarafça talep edilen KDV miktarının vergi dairesine usulüne uygun olarak beyan edilmiş olup olmadığının araştırılması gerektiğini, bu sebeple davacı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesinden KDV’ye ilişkin olarak kesilen faturaya ait dökümanların celbi ile davacı şirket kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi vasıtası ile inceleme yaptırılarak müvekkili şirketçe ödenmiş olan tazminat tutarına ait KDV’nin vergi dairesine davacı şirket tarafından ödenip ödenmediğinin tespitini talep ettiklerini, davaya konu yangının bizzat davacı tarafından ibraz edilen harici rapordan anlaşılacağı üzere mangal sırasında oluşan dumanların düzenli olarak gitmesini sağlayan davlumbazın bulunduğu bölümün üst kısmında ve alçı tavan içerisinde bulunan elektrik tesisatı kablolarının geçtiği bu kabloların dağılımını yapan bağlantılarda oluşan aşırı ısınmaya bağlı kablo izolelerinin erimesi ile kabloların birbirine teması ile oluşan kontak sonucu meydana gelmiş olup, yangının çıkmasına bina sabit yapısı olan elektrik tesisatının sebebiyet verdiğini, bu sebeple davanın adresi … Mah. … Cad. … Sokak No: … D. … …/… olan bina sahibi …’a ihbarını talep ettiklerini belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini istemiştir,
İhbar olunan ve sonrasında davalı yanında feri müdahil olan … vekili cevap dilekçesinde; davalı yanında davaya katılma talep ettiklerini, davacı ile müvekkili arasında 01/12/2014 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığını ve işyerinin davacıya teslim edilmesinden sonra kasap ve et mangal için gerekli iç aksamı elektrik, elektrik tesisatı başta olmak üzere tüm tesisatı davacının yaptırdığını, tüm bunları yaparken davacının et-mangal işinin ne gibi riskleri olduğunu düşünerek ona göre güvenlik önlemlerini de kendisinin aldığını, işyerinin müvekkili tarafından kiraya verilmesinden sonra hiçbir müdahalesinin olmadığını, bu nedenle müvekkilinin davaya konu yangında kusurunun bulunmadığını, dosya kapsamındaki hiçbir bilirkişi raporunda yangının bina sahibinin sorumluluğuna dayalı elektrik tesisatından kaynaklandığına ilişkin tespit bulunmadığını, 12/01/2017 tarihli ekspertiz raporundaki aleyhe hususları kabul etmemekle birlikte “Sigortalı riziko adresinde kiracı olup, tüm dekorasyon kıymetlerinin bina kiralanırken kendileri tarafından yaptırıldığı öğrenilmiştir” denildiğini, aynı raporun 6.sayfasında kebapçı dükkanında her gün sonunda mangal temizliğinin yapıldığı, hasarın meydana geldiği tarihte gün sonunda varil içerisine boşaltılan kül ve korların dükkandan çıkarılmasının unutulduğu, söz konusu hasarın muhtemelen işyerinde mesai bitiminde mangal küllerinin toplandığı, mangal altı tezgah bölümünde bulunan saç kova içerisinde yanar halde kalan parçacıkların bu bölümde bulunan bir çuval içerisindeki mangal kömürüne sirayeti ve mangal kömürünün alev alarak yanması şeklinde meydana gelmiş olabileceğinin mütalaa edildiğini, bu raporun müvekkilinin haklılığını ortaya koyduğunu ileri sürerek davaya davalı yanında katılma taleplerinin kabulüne ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava; davacı işyerinde çıkan yangın nedeniyle uğranıldığı iddia olunan zararların işyeri sigorta poliçesi kapsamında davalı … şirketinden tazmini talebine ilişkindir.
Taraf vekilleri yazılı delillerini ibraz etmişler, diğer deliller mahkememizce toplanmıştır.
Dava konusu yangın olayının vuku bulduğu işyerinin adresi itibariyle mahkememiz yetkili olduğundan davalı vekilinin yetki ilk itirazının reddine taraf vekillerinin huzurunda ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının kiracı olarak bulunduğu işyerinde meydana gelen yangın olayının hangi sebeple oluştuğu, yangında davacıya ya da bina malikine atfı kabil kusur olup olmadığı, davacı tarafından talep olunan zarar kalemlerinin sigorta poliçesinin teminatı içerisinde kalıp kalmadığı, gerçek zarar miktarının tespiti ile sigorta poliçesi hükümleri de gözetilerek davacı tarafça talep edilebilecek ise tazminat miktarının ne kadar olduğu hususlarından kaynaklanmaktadır.
Feri müdahale talep eden …’ın davaya konu yangın olayının meydana geldiği binanın maliki olduğu, bu hususta taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığından davaya davalı yanında feri müdahil olarak, vekilinin de feri müdahil vekili olarak kabullerine karar verilmiştir.
Davalı … Şirketi’nden işyeri sigorta poliçesi ile yangın olayı nedeniyle açılan hasar dosyasının tümünün örneği getirtilmiştir.
Bakırköy … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyası celpedilmiştir.
Dava dilekçesi ekinde uzman görüşü sunulmuştur.
Davalı vekiline dava konusu yangın sonrası davacıya herhangi bir tazminat ödemesi yapılıp yapılmadığı konusunda açıklamada bulunması hususunda süre verilmiş, ibraz olunan dilekçe de; davacıya herhangi bir tazminat ödemesi yapılmadığı bildirilmiştir.
Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden gönderilen yazı cevabına göre; dava konusu yangın olayı ile ilgili herhangi bir adli soruşturma yapılmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tanıkları …, …, … mahkememizde dinlenmişlerdir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlar , dinlenen tanık beyanları kapsamında gerektiğinde davacı tarafın ticari defterleri üzerinde de inceleme yapmak suretiyle yangının çıkış nedeni, davacı tarafın yangının oluşumunda veya zararın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunup bulunmadığı, gerçek zarar miktarının belirlenmesi hususlarında re’sen seçilen bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişiler inşaat mühendisi …, makine mühendisi …,yangın uzmanı …, mali müşavir …, sigorta uzmanı … tarafından düzenlenen 27/03/2018 tarihli raporda özetle; dava konusu … isimli işyerinin davacılar … ve ortağı … tarafından işletildiği, söz konusu işyerinin davalı ….tarafından 28/07/2016-28/07/2017 vadeli …. poliçe nolu “İşyeri Sigorta Poliçesi” ile sigorta teminatı altına alındığı, işyerinde 30/08/2016 tarihinde saat 01:10 civarında maddi hasarlı yangın olayı meydana geldiği, yangının işyerinin zemin katında yer alan ve odun kömürü ile ısıtılan et mangal ızgarasının davlumbazının çıkışı ile üst kısmında alçıpen tavan arasından geçen elektrik tesisatının aşırı ısınmasından kaynaklı bir yangın olduğu, bu elektrik tesisatının ve dekorasyon ile yerleşim planı uygulamasının tamamen davacı işyeri kiracıları tarafından yaptırıldığı, sözkonusu binanın mülkiyetinin ihbar olunan-feri müdahil … adına tescilli olduğu, yangının binanın elektrik tesisatından kaynaklanmış olması ihtimalinde bina sahibinin sorumlu olacağı değerlendirilerek kendisine ihbarda bulunulduğu, ancak binanın kiralandığı 01/12/2014 tarihinde 5 katlı binanın tamamen boş olarak davacı kiracılarına teslim adildiği, akabinde davacı tarafından bu işyerine uygun olarak binanın tamamında iç dekorasyon ve elektrik tesislerine müdahale edilerek kendilerince yaptırıldığı tespit edildiğinden, ihbar olunan bina maliki …’a yangının meydana gelmesinde herhangi bir kusur izafe edilemediği, dosya kapsamında bulunan 12/01/2017 tarihli ekspertiz raporunda sıralanan demirbaşların, dekorasyon elemanlarının ve cam malzemelerin (rapor ekinde yer alan çok sayıda fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere) olay mahalline ait olduğunun ve raporda bu kalemler ile ilgili hesaplanan fiyatların piyasa rayiçlerine uygun olduğunun yapılan piyasa araştırmaları ile tespit edildiği, davacı tarafından dava dosyasına hasar gören emtia v.b malzemelerin faturalarının, ticari defter ve belgelerinin sunulmadığı, dosya üzerinden yapılan incelemede muhtelif gıda faturalarının bulunduğunun tespit edilebildiği, … Ltd. Şti’ nin 12/01/2017 tarihli ekspertiz raporunda davacının taleplerine göre hasarlı olduğu beyan edilen kıymetlerin detaylandınlarak ayrıntılı dökümünün yapıldığı, talep, birim ve rayiç bedellerinin tespit edildiği, 56.409,62 TL toplam hasar tazminatının raporlandığı, talep, birim ve rayiç bedellerinin günün şartlarına uyarlanmış olduğu, somut olayda, davacının kusuruyla hasarın meydana geldiği, bununla birlikte, sigortacının tazminat yükümlülüğünü düzenleyen TTK m. 1429 uyarınca davacının kasıt haricinde her türlü kusur sebebiyle oluşan hasarının tazminini talep etmesinin mümkün olduğu, bu durumda eskperiiz raporunda da belirlendiği üzere 56.409,62 TL hasar bedelinin davalı … şirketinden talep edilebileceği kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu, gerekçe ve sonuç itibariyle dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, hasar dosyası, ekspertiz raporu, sigorta poliçesi ile tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde;dava konusu … isimli işyeri olay tarihi itibariyle davacı … … ve ortağı … tarafından işletilmektedir. Söz konusu işyeri 01/12/2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesiyle bina maliki olan feri müdahil … tarafından davacı … … ve kardeşi …’e kiralanmıştır. Kiralama akabinde binanın komple kullanılış amacına uygun olarak gerekli olan tesis ve tadilatı, dekorasyon ve elektrik tesisatları, davacı kiracılar tarafından yaptırılmıştır. Davacının tamamen boş olarak teslim aldığı toplam 5 katlı binanın kullanma amacına yönelik olarak dekorasyon ve konuçlanma şekli ile elektrik tesisatının projelendirilmesinde, yüksek ısı kaynaklı yerlerden geçirilmesi zorunlu olacak kısımlarda (mangal, et, ızgara ocağı ve bacasının geçtiği nokta) yanmaz kablo tabir edilen yüksek ısı ve hararete dayanıklı kablolar kullanılması ve buna göre uygun tesis edilmesi zorunludur. Ayrıca elektrik tesisatında yangın korumalı kaçak akım rölesi entegre edilerek elektrik tesisatının koruma altına alınması da yasal zorunluluktur. 30/08/2016 tarihinde saat 01:10 sıralarında işyerinin zemin katında yer alan ve odun kömürü ile ısıtılan et mangal ızgarasının davlumbazının çıkışı ile üst kısımda alçı pen tavan arasından geçen elektrik tesisatının aşırı ısınmasından kaynaklı yangın çıktığı tespit olunmuştur. Olayın oluş biçimi incelendiğinde dava konusu yangının meydana geldiği … isimli işyerinde vardiya saatlerinin 08:00-12:00 sabah vardiyası, 12:00-23:00 akşam vardiyası olup, 23:00-00:00 arası genelde temizlik yapıldığı bilgisi irdelendiğinde, bir tam gün olarak faaliyet gösterilen işyerinde ikramların tamamen et kaynaklı olması, mangal kömür ateşi ile çalışan ızgaranın sürekli devrede olması, gece saat 23:30’a kadar hizmet verilmesi, kor halindeki hararet ve yüksek ısıya dayalı olarak ızgaranın ve davlumbazın tavana yakın kısımlarının aşırı ısı birikmesi, yangının çıktığı Ağustos ayının sıcak mevsim içinde olması gibi nedenlerle alçı pen tavan arasından geçen bakır iletkenlerin izolasyonlarının yüksek ısıya bağlı olarak zamanla deforme olması kaçınılmazdır. Bu itibarla, davlumbaz üzerinden tavan arasından geçen elektrik kablolarının direncinin zayıflaması ve zamanla kavrulması nedeniyle izolede oluşan kılcal çatlakların geçirgenlik (atlama) yaparak kontak yapabileceği bilimsel bir gerçektir. Bu nedenle yangının çıkış sebebi elektriksel kaynaklı kabul edilmiştir. Ancak bu elektrik tesisatını binayı boş olarak kiralayan davacı yaptırmıştır. Bu sebeple bina maliki olan feri müdahil …’ın yangının meydana gelmesinde binadan kaynaklı bir sebep olmadığı için sorumluluğu bulunmadığı anlaşılmıştır. Yangının elektriksel kaynaklı bir yangın olduğu, hatalı yapılan dekorasyon içinden geçirilen elektrik tesisatının ısınmaya bağlı olarak yangına sebebiyet verdiği sonucuna ulaşılmıştır.Yine dosyada mevcut fotoğraflardan yangının binanın çatısına sirayet etmediği görülmüştür.
Dava konusu işyeri davalı … Şirketi tarafından 28/07/2016-28/07/2017 vadeli işyeri sigorta poliçesi ile sigortalanmıştır. Poliçenin 4.sayfasında kullanıcı özel şartları bölümünde demirbaş teminatlarına hangi kıymetlerin dahil olduğu belirtilmiş, söz konusu kıymetlerin faturasının olmadığı açıkça yazılmıştır.Taraflar arasında bu hususta uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacının tazmin talep ettiği demirbaş emtialarının defter ve belgelerinde bulunmadığı anlaşılmaktadır.Ancak,poliçenin 12.sayfasında hasarla ilgili özel şart bölümünde “hasar gerçekleştiğinde tazminat, ancak giriş çıkış ve envanter kayıtları ile diğer bütün evrakın inceleme ve saptanması sonucunda ödenebilecektir. Sigortalı, varlığını belge ile ispat edemediği emtia ve demirbaşlar için herhangi bir tazminat talebinde bulunmayacaktır. Bu konu taraflar arasında kararlaştırılmıştır”denildiği, bu durumda faturasız ve belgesiz kıymetlerin teminat altına alındığına ilişkin maddenin bu madde ile bertaraf edildiği görülmüştür. Davacının gerek dava dilekçesinde gerekse özel raporda dayanak olarak ileri sürdüğü ve tazminini istediği hasar listesi incelendiğinde; sunduğu muhtelif gıda maddeleri faturaları dışında başkaca herhangi bir fatura bulunmamaktadır. 12/01/2017 tarihli ekspertiz raporunda davacı tarafın istekleri doğrultusunda hasarlı olduğu beyan edilen kıymetler detaylandırılarak ayrıntılı dökümü yapılmış ve davacının demirbaş, dekorasyon, emtia, cam ve iş durması sebebiyle toplam hasar tazminatı bedeli 56.409,62 TL olarak tespit olunmuştur. Mahkememizce görevlendirilen uzman bilirkişi kurulunca; ekspertiz raporunda belirlenen talep, birim ve rayiç bedellerin günün şartlarına göre uyarlandığı ve kadri maruf olduğu belirtilmiştir.
TTK m.1429.maddesinde “Sigortacı, aksine sözleşme yoksa, sigorta ettirenin, sigortalının, lehtarın ve bunların hukuken fiillerinden sorumlu bulundukları kişilerin ihmallerinden kaynaklanan zararları tazmin ile yükümlüdür. Sigorta ettiren, sigortalı ve tazminat ödenmesini sağlamak amacıyla bunların hukuken fiillerinden sorumlu oldukları kişiler, rizikonun gerçekleşmesine kasten sebep oldukları takdirde, sigortacı tazminat borcundan kurtulur ve aldığı primleri geri vermez.” düzenlemesi mevcuttur. Buna göre somut olayda, davacının oluşan zararda kusur ve ihmali olsa dahi kastı olmadığından olayın sigorta poliçesi teminatı içerisinde kaldığı ve sigorta tazminatı talep edilebileceği kanaatine varılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklama ve tespitler karşısında; dava konusu … isimli işyerinin davacı … … ve ortağı olan kardeşi … tarafından işletildiği, söz konusu işyerinin davalı … şirketi tarafından işyeri sigorta poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığı, işyerinde 30/08/2016 tarihinde saat 01:10 civarında maddi hasarlı yangın olayı meydana geldiği, yangının işyerinin zemin katında yer alan ve odun kömürü ile ısıtılan et mangal ızgarasının davlumbazının çıkışı ile üst kısımda alçıpen tavan arasından geçen elektrik tesisatının aşırı ısınmasından kaynaklı çıkmış olduğu, bu elektrik tesisatının ve dekorasyon ile yerleşim planı uygulamasının tamamen işyerinde kiracı olan davacı tarafından yaptırıldığı, binanın kiralandığı 01/12/2014 tarihinde 5 katlı binanın tamamen boş olarak davacıya teslim edildiği, akabinde davacı tarafından binanın tamamında iç dekorasyon ve elektrik tesisatlarına müdahale edilerek elektrik tesisatının da yaptırılmış olduğu, binanın yapımından kaynaklı yangına sebep olan herhangi bir hata olmadığı, bu sebeple yangının elektriksel kaynaklı çıkmasında davacının kusurunun bulunduğu, TTK m.1429 uyarınca davacının kasıt haricinde her türlü kusuru sebebiyle oluşan hasarının sigorta poliçesi teminatı içerisinde kaldığı, mahkememizce atanan bilirkişi kurulu raporunda ayrıntıları açıklandığı üzere ekspertiz raporunda belirlenen 56.409,62 TL hasar bedelinin davalı … şirketinden talep edilebileceği, davacı tarafından alınan özel raporda belirlenen zarar miktarının belgesiz harcamalara ilişkin olduğu, ticari defter ve belgelere dayalı inceleme yapılmadığı, bu sebeple özel rapora itibar edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile 56.409,62-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın kısmen kabulüne,
56.409,62-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.853,34-TL nispi karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 14.550,03-TL harçtan mahsubuna, artan 10.696,69-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvurma harcı ile karar harcına mahsup edilen 3.853,34-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 6.555,06 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddedilen miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 45.773,62 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 192,30-TL tebligat gideri, 14,10-TL müzekkere gideri, 3.750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.956,40-TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 261,91-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından sarf edilen 22,00-TL tebligat masrafından oluşan yargılama giderinin davanın red oranı dikkate alınarak takdiren 20,54 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
5235 Sayılı Kanunun geçici 2.maddesine göre Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 ve 29525 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekilleri ile feri müdahil vekilinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Kâtip …