Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/936 E. 2022/219 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/936 Esas
KARAR NO : 2022/219

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2016
KARAR TARİHİ : 07/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkil davacı … aleyhinde icra takibine başlatıldığını, davalının söz konusu icra takibine 2 adet senedi dayanak gösterdiğini ve toplam 12.568,72 TL üzerinden takip başlattığını, takip konusu her iki evrakın da üzerinde müvekkilin adı altında tersim edilmiş imzaların müvekkil eli ürünü olmadığını, müvekkilin davalı yan tarafından açılan icra takibine konu senetler sebebi ile herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkilin imzasını taklit etmek sureti ile belgede sahtecilik suçunu gerçekleştiren kişi yahut kişiler hakkında suç duyurusu haklarını saklı tutuklarını, bu nedenlerle takibe konu senetler üzerindeki imzaların müvekkilin eli ürünü olmaması nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, senet üzerindeki imzaların müvekkil eli ürünü olmadığından evrakta sahtecilik sureti ile müvekkilin imzası taklit edilerek atılan imza sebebi ile müvekkilin borçlu olmadığı bir meblağı ödemek zorunda kalması halinde ileride telafisi imkansız zarar doğurabileceğinden icra takibinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın icra takibine süresi içerisinde itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini, takibin kesinleşmesinden sonra imzaya itiraz edildiğini ve davanın reddine karar verildiğini, müvekkil …’n Çankaya/ANKARA adresindeki …. İnşaat Turizm Tek. Tar. Ve Hay. San. Tic. Ltd. Şti. ‘deki %10 hissesini şirketin diğer ortağı ….’nın istemi ve yönlendirmesi ile …’a 50.000,00 TL bedel ile devir edildiğini, hisse devir bedelinin bir kısmını … ve …. kebap şirketi yetkilisinin senet düzenleyerek müvekkile teslim ettiğini, daha sonra bu senet bedellerinin ödenmediğini müvekkilin ise senetlerin tahsili için ….bank’a verilmiş bankanın ise davacı tarafa ihtarname gönderdiğini ve ödememe protestosu çektiğini, bu borçtan haberdar olan davacı tarafın ihtarname karşısında sessiz kaldığını, senetlerden çok önce haberdar olan davacı tarafın adeta yeni haberdar olmuş gibi borçlarını ödememek amacıyla işbu davayı açtıklarını, davacı tarafın imzasına ve borca itiraz ettiği işbu sıralı senetlerde 30/01/2014 tarihli bir senedi 03/02/2014 tarihinde banka aracılığı ile müvekkile ödediğini, daha önce ödeme yapılan bu senetlerin devamı olan diğer senetlerdeki imzaya itiraz edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve kabul edilemez nitelikte olduğunu, davacı tarafın senetlerden birini ödeyerek senetlerin kendi tarafından tanzim edildiğini ve borcunu ikrar ettiğini, bu nedenlerle davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin reddine, talep doğrultusunda ihtiyati tedbir kararı verilecekse İİK 72/2,3 e göre teminatlı bir ihtiyati tedbir kararı verilmesine, haksız ve dayanaksız olarak dava açan davacı tarafın %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 04/08/2021 tarihli raporda ; İnceleme konusu senetlerde … adına atılı basit tersimli imzalar ile …’ın mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel …’ın eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.

Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
Dava konusunun; davaya konu çekler üzerindeki lehtar olan davacı …’ ın ciro imzasının sahte olduğu iddiasından kaynaklı davaya konu çeklerden dolayı her iki davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraflar, çekte yer alan lehtar …’ a ait cirodaki imzanın sahte olduğu iddiasında bulunmuştur.
Bir çek üzerinde bulunan imzanın sahte olması halinde imza sahibinin bu çek ile bağlı olamayacağı sonucuna varmak gerekir. Elbette bu durum çekteki diğer imzaların sıhhatini etkilemediği halde kendisine imza atfedilen şahsen sorumlu olmasını ise engeller .
Esasen çekteki imzanın sahte olduğunun açıklanmış olması imza atfedilen kişi tarafından ileri sürülen bir def’i niteliğindedir. Bu def’inin niteliği ve imzanın sahte olmasına dayanılmış olması, bu def’in herkese karşı ileri sürülmesinin mümkün kılan bir def’idir. Nitekim doktrinde dahi kambiyo evrakı niteliğindeki belgede yer alan imzanın sahte olması halinde ileri sürülen definin herkese karşı ileri sürülebilen bir defi olduğu kabul edilmektedir.(Prof Dr. Oğuz İmregün, Kara Ticaret Hukuku Ders kitabı )
Açıklanan durum karşında davalı şahsın iyi niyetli olması dahi herhangi bir önem arzetmeyecek olup, bu def’inin adı geçen davalıya karşı ileri sürülmesi de yasal olarak mümkün olacaktır.
Mahkememizce aldırılan ATK raporunda, yargılama konu çekler üzerindeki davacı … eli ürünü olmadığının belirtildiği görülerek, davacı …’ ın çekler sebebiyle borçlu olmadığına karar verilmiştir.
Dava konusu çekte davacı … Kebap şirketi keşidecidir. Bu keşideci şirketin imzasının sahteliği iddiası, dosya kapsamında bulunmamaktadır.
Kambiyo senetlerinde imzaların istiklali ilkesi bulunmaktadır. Başka bir anlatımla beyanlar birbirinden bağımsızdır. Bu nedenle davacı keşideci kendi imzasını inkar etmediğinden lehdarın imzasının sahte olduğuna dayanarak sorumluluktan kurtulamaz. TTK’ nın 818/1-c. maddesi yollaması ile çeklerde uygulanması gereken TTK’ nın 677. maddesi de sahte imza sebebi ile çekteki diğer imzaların sıhhatine halel gelmeyeceği hükmünü içermektedir.
Bu durumda imzaların istiklali prensibi gereği; davacı keşidecinin, davacı lehdarın imzasının sahteliğine yönelik iddiası dinlenmeyeceğinden açtığı davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin, 31.03.2011 Tarih ve 2010/8614 E. – 2011/4185 K. Sayılı ilamı.)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı … Kebap Rest. Tur. İnş. Taah. Hayv. San. Ve Tic. Ltd.Şti. ‘nin açmış olduğu davanın sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Davacı …’ın davasının KABULÜ ile,
-Bakırköy … İcra Dairesinin …. Esas sayılı takip dosyasına konu 01/11/2013 düzenlenme tarihli 30/05/2014 ödeme tarihli alacaklısı … borçlusu … Kebap Rest. Tur. İnş. Taah. Hayv. San. Ve Tic. Ltd.Şti. Olan 5.000,00 TL bedelli senet ve 01/11/2013 düzenlenme tarihli 30/06/2014 ödeme tarihli alacaklısı … borçlusu …. Kebap Rest. Tur. İnş. Taah. Hayv. San. Ve Tic. Ltd.Şti. Olan 5.000,00 TL bedelli senet yönünden davacının davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca toplam alınması gereken 683,10 TL karar harcından, dava açılırken alınan 214,65 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 468,45 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
– Davacılar tarafından dava açılırken yatırılan 248,15 TL harcın davalıdan alınarak yatıran davacıya VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri(ATK Raporu ücreti, tebligat ve müzekkere masrafları) olmak üzere toplam 1.566,55 TL’ nin davalıdan alınarak davacı …’ a VERİLMESİNE,
-Davacı taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,(gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
5- Kabul kararı yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’ a VERİLMESİNE,
6- Red kararı yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …. Kebap şirketinden alınarak davalıya VERİLMESİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza