Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/816 E. 2018/287 K. 25.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/816
KARAR NO : 2018/287

DAVA : ALACAK (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2016
KARAR TARİHİ : 25/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili bulunan …Ltd Şti. ’nin, Antalya … Noterliği … tarihli ve …yevmiye nolu vekaletnamesi ile gümrük işlemleri için davalı … Müsteşarlığı Ltd Ştı. yi vekil tayin edildiğini,müvekkili şirketin ithal ettiği bazı ürünlerin davalı tarafından 14/06/2011 tarihli ve … seri nolu ve 09/06/2011 tarihli … seri nolu beyannamelerde, … GTİP (Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu) ile beyan edilmesi gerekirken, … GTİP şeklinde yanlış beyan edildiğini,yine 2.121-TL transit ve antrepo rejim beyanlarında yurt içi gideri beyan edilmesine karşın ithalat rejim beyannamesinde (serbest dolaşıma giriş) bunun 755,00-TL olduğunu,bu yanlış beyanlardan ötürü, müvekkili davacı şirkete İstanbul Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü tarafından toplamda 15.093.53-TL para cezası kesildiğini (2.312-TL yanlış yurtiçi harcama beyanından kaynaklı; 10 695-TL GTİP farkı ve beyan edilen eksik giderden kaynaklı; 1.491-TL ve 595,53-TL yine aynı sebeplerden kaynaklı) yanlış beyanlardan kaynaklı davacı firmanın uğradığı bu toplam maddi zararın davalı tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.,
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin yurt dışından ithalat veya yurtdışına ihracat yapmak isteyen firmalara gümrük işlemlerini takip etme konusunda hizmet veren bir firma olduğunu,davalı firmanın dava konusu olan beyannameleri davacı firmanın kendisine tevdi ettiği evraklarla birlikte “kar küreme aracına ait kullanma klavuzuna” istinaden hazırlayarak gümrüğe sunduğunu,GTİP numarasının yanlış bildirildiğinden dolayı GV-KDV-ÜTV-KDV Para cezaları olmak üzere dört (4) adet para cezası kararı ile ceza düzenlendiğini,… Gümrük Müdürlüğü tarafından davacıya tanzim edilen ceza kararlarını davalıya tebliğ ederek ve davalı da bunları davacıya ileterek öğrendiğini, ödemelerin davacıdan davalıya, davalıdan da idareye şeklinde davacı yan adına ödendiğini,davacının bu cezalara karşı gümrük idaresine itiraz hakkı olmasına, bu itiraz kabul edilmese dahi vergi mahkemesine dava açma hakkına sahip olmasına karşın itirazda bulunmayarak cezaları ödediğini,davaya konu olan eşyaların ithalat gerçekleşmeden önce 14/06/2011 tarihli ve 2461 sayılı antrepo beyannamesi ile antrepo sahibi ve yetkilendirilmiş gümrük müşaviri yardımcısının gözleminde antrepoya alındığı ve bu işlem sırasında hazırlanan sayım tutanağında ‘kar küreme aracı ve akşamı cinsi eşya” olarak ele alındığını,benzer şekilde nakliyeci firma tarafından düzenlenen özet beyan formunda eşyanın “kar küreme araa ve akşamı cinsi eşya” olarak beyan edildiği ve nakliyeci tarafından hazırlanan faturada da “kar küreme aracf olarak beyan edildiğini,Danıştay … Dairesinin … E ve … K sayılı kararları örnek gösterilerek GTİP belirleme görevinin gümrük dairelenne ait olup, ilgili kanun maddelerine göre mükellefin GTİP’yı doğru beyan etme zorunluluğu olmadığını,bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ….ATM 19/09/2013 tarih ve …Esas … sayılı kararı Yargıtay, … Hukuk Dairesi’nin 17/06/2016 tarih ve … Esas, … Karar sayılı ilamıyla BOZULMASINA karar verilerek mahkememizin … Esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava,davacı tarafından idareye ödenen para cezalarının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Bilirkişi Yard.Doç.Dr…. tarafından düzenlenen 09/05/2013 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı ile davalı arasında mevcut dolaylı temsil yetkisi kullanımını davacı yanca verilen vekaletname ile kurulan vekalet ilişkisi bulunduğunu,bu vekalet ilişkisi kapsamında sunulan belgelerin gerçekliğinden davacının, belgelerin kullanımı ve yorumundan ise davalının sorumlu olduğunu,Belgelerin davacı yanca hazırlanmamasına rağmen gümrük işlemleri ve taşıma süreci bakımından tam bir uyum içinde olmadığını, bu nedenle gümrük tarife bilgisi bakımından vekil özeni sorumluluğu ile hareket eden davalının idareden araştırma yapması ve tarife bilgisi alması gerekeceğini,bunu almaksızın ve eşyaya ilişkin kullanma kılavuzundaki UTV ve özelliklerini ıncelemeksizin sadece bir özelliğine referansla eşyayı tanımlayarak gümrük beyanında belirtildiğinden davalının somut olayda davacı ile müterafik kusur içinde olduğunu,sonuçta davalının en az %50 kusurlu olması gerekeceğini,toplam zararın 11.322-TL miktarında ve bundan en az %50’sının davalı yanca karşılanması gerekeceği nihai takdirin sayın mahkemeye ait olacağını bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişiler …, … ve … tarafından hazırlanan 29/12/2016 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı ithalatçının davalıya teslim etmiş olduğu ithal evraklarının hiç birinde eşyanın KAR KÜREME ARACI yazmamasına rağmen, davalının eşyanın kullanım kılavuzundaki görseli baz alarak beyanda bulunduğu, ancak bu görselin eşyayı kar küreme aracı yapmayacağını mesleği gereği bilmesi gerektiği halde, davalının ifade ettiği üzere bu görseli referans almış olmasının hatalı GTİP ile beyanda bulunmasına yol açtığı, rapor içeriğinde anılan hususlar ve de ilgili Kanun maddelerinde birlikte değerlendirildiğinde, Gümrük idaresinin uyguladığı cezai müeyyidelerden gelinen aşamada “basiretli bir gümrük müşavirinden beklenen özeni göstermeyen” davalı … Müşavirlik firmasının sorumlu olduğu, davalının Ceza kararlarına binaen l/4 uygulama esası ile ödenen 11.322,00 TL tutardan davalı … Ltd. Şti.’nin sorumlu olduğu, tarafların diğer taleplerinin değerlendirmesi hususlarının mahkememiz takdirlerinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
22/05/2017 havale tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda; kök raporun mevzuata dayalı hususlarına yapılan itirazlara heyetlerince bir diyeceklerinin olmadığı, ancak heyetlerinin uzmanlığı ve rekabet ortamı-tarafsızlık iddiaları bilirkişilik müessesesine karşı saygısızlık olarak değerlendirildiği, zira rapor kapsamı incelendiğinde bu beyanların mesnetsiz ve de şahsileşen aslı olmayan atıflarla yapılan itirazlar gereksiz ve de yerinde olmadığı, davalı vekilinin yapmış olduğu itiraza konu tüm hususların dikkate alındığı, dosya kapsamı ve sonradan dilekçe ekinde sunulan belgelerin de incelendiği, kök rapordaki varılan kanaatlerle ulaşılan sonucu değiştirecek yeni bir husus tespit edilmemiş olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamında yapılan yargılama neticesi davalı şirketin yurt dışı ithalat veya yurt dışına ihracat yapmak isteyen firmalara gümrük işlemleri takip etmek konusunda hizmet veren bir firma olduğu, davacının yurt dışından ithal amaçlı getirdiği ürünlerin gümrük işlemlerinin infazı hususunda davalı … firmasına vekalet verdiği tarafların bu şekilde anlaşmaya vardıkları, dava konusu eşya beyannamesinin birinci kaleminde kar küreme aracı eşya olarak sınıflandırılarak …GTIP beyanı ile ekonomik etkili rejim kapsamında beyanla …Gümrük Müdürlüğünce 14/06/2011 gün … tescil sayılı antrepo beyannamesi verildiği, antrepo rejimi altında depolanan eşya için daha sonra …Gümrük Müdürlüğüne 15/06/2011 gün ve … tescil sayılı serbest dolaşıma girişi beyannamesi verildiği, söz konusu serbest dolaşıma girişi beyannamesinin birinci kalemindeki eşyanın antrepo beyanındaki esaslara uyularak aynı şekilde … GTIP ile beyan edildiği, yine serbest dolaşım giriş beyannamesinin birinci kalemindeki eşyanın antrepo beyanındaki esaslara uyularak aynı şekilde … GTIP ile beyan edildiği, serbest dolaşıma giriş beyannamesinin sistem tarafından görevlendirilen gümrük muayene memurunun eşya üzerinde yapmış olduğu fiziki kontrol sonrasında eşyanın belirtildiği gibi kar küreme aracı olmadığı, UTV aracı olduğu ve… GTIP olarak sınıflandırılması gerektiği hususu ile işlem gerçekleştirildiği anlaşılmış ve beyanda yapılan GTIP ve bunun haricindeki diğer hatalarla birlikte beyan sahibi sıfatıyla davacı adına gümrük idaresi tarafından muhtelif ceza kararları tatbik edilmiştir.
Dava konusu olayda davacı taraf gümrük işlemlerini yapması için davalıya vekaletname vermiştir. 4458 salıyı Gümrük Kanununun 225/1 maddesinde ” eşyanın gümrükçe onaylanmış bir işlem ve kullanıma tutulmasına ilişkin faaliyetler, 5.madde hükümleri çerçevesinde, sahipleri ile bunların adına hareket edenler tarafından doğrudan temsil yoluyla veya gümrük müşavirleri tarafından dolaylı temsil yoluyla takip edilir ve sonuçlandırılır.” hükmü bulunmakta olup, bu hüküm çerçevesinde bir eşyanın ithalatına ilişkin işlemlerin vekalet alan davalı … tarafından yapılması gerekecektir. Çünkü bu teknik bir konu olup bu işi bilecek kişide bu konuda uzman olan gümrük müşavirleridir.
Sonuç olarak, Gümrük Kanunu kapsamında temsil yetkisini düzenleyen 5. maddeye göre gümrük idarelerinde doğrudan temsilin mümkündür. Doğrudan temsilin ise kendi adına, ancak başkasının hesabına hareket şeklinde gerçekleşeceği, 225. maddenin 1. maddesinde de dolaylı temsilci ile iş takibinin ön görüldüğü, anlaşılmaktadır.
Özen ve sadakat borcu, vekilin kendisine değil başkasına ait bir işi görmesinden ve işini gördüğü kimsenin menfaat ve iradesine uygun hareket etmesinin vekâletin zorunlu bir unsuru olmasından çıkarılabilir. Bu borç gereğince, gerek vekâletin devamı sırasında ve gerekse vekâlet ilişkisi sona erdikten sonra vekil, müvekkilin yararını sözleşmenin amacına uygun bir biçimde koruması gerekir. Başka bir ifadeyle, vekil sadakat borcu gereği olarak, müvekkilinin yararına olacak davranışlarda bulunmak ve ona zarar verecek davranışlardan kaçınmak zorundadır. Bu yükümlülüğün gereği gibi yerine getirilmemesi halinde vekil, özen ve sadakat borcu nedeniyle müvekkilinin doğacak zararını tazminle yükümlü olacaktır.
Dosya kapsamında yapılan değerlendirmede vekilin görevini özen ve ihtimamla yerine getirmesi beklenir ise de söz konusu ceza davalıya tebliğ edilmiş olup, davalı usulünce itiraz edilmesi gereği hususunda davacıyı yanlış yönlendirmiştir. Türk Borçlar Kanununun 506/2.maddesine göre ;vekil üstlendiği işi ve hizmetleri, vekalet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Davalı şirket, vekili bulunduğu davacı şirkete az yukarıda bahsi geçen cezaları ”itirazım yoktur’ ‘kısmı seçilmiş şekilde tebliğ ettiği anlaşılmaktadır. Dava, Gümrük İdaresi tarafından davacıya taahhuk ettirilen idari para cezasının gümrük müşavirliği şirketi olan davalının kendisine verilen vekaletnamede bu konuda yetki bulunmasına rağmen itiraz etmemesi nedeniyle bu yönden uğranılan zararın tahsili istemine ilişkin olup, davacıya tahakkuk eden idari para cezasının davalı tarafından davacıya tebliğ edildiği ve davalının vekaletnamesinde bu cezaya itiraz etme yetkisinin bulunduğu hususu taraflar arasında ihtilafsızdır. Eşyanın kar küreme aracı olduğunun sadece kullanma kılavuzunda yazdığı, bunun dışındaki tüm belgelerde eşyanın cinsinin UTV olarak geçtiği görülmektedir. Gümrük tarifesini doğru tanımlayabilmek uzmanlık ve deneyim gerektirmektedir. Dava konusu eşyada beyan edilen GTIP ile muayene sonrasında tespit edilen GTIP de ortaya çıkan farkın beyan edilen gümrük tarifesinde ÖTV’nin olmaması tespit edilende ise ÖTV’nin olmasından kaynaklandığı anlaşılmıştır. İthalatçının verdiği belgelerdeki eşyaya ait üretici bilgilerine ilişkin tüm belgelerde UTV yazdığı görülmekle dava konusu hatalı GTIP verilmesinde davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı ayrıca söz konusu cezaya davacının davalı tarafından yanlış yönlendirilmesi neticesi itiraz etmediği kanaatine varılmıştır. Ancak gümrük müşaviri mesleği gereği sahip olması gelen uzmanlık bilgisiyle bu aracın kar küreme aracı olarak değil, asli niteliği olan UTV ya da bilinen adı ile ATV şeklinde nitelendirilmesi olağan hayat koşulları gereği beklenen bir sonuçtur . Sonuçta davalı … kendisine teslim edilen kullanma kılavuzunu yanlış yorumlamış ve bu şekilde davanın ana unsuru olan hatalı beyana davalı kusuruyla sebebiyet vermiştir. Davalı eşyanın kullanım kılavuzundaki görseli baz alarak beyanda bulunmasına rağmen esasen bu görselin eşyayı kar küreme aracı yapmayacağını mesleği gereği bilecek durumdadır. Sonuç olarak basiretli bir gümrük müşavirinden beklenen özeni göstermeyen davalı ceza kararlarına binaen 1/4 esası ile ödenen 11.322,00-TL tutardan sorumludur. Bahsi geçen sebeplerle davacının davasının kısmen kabulü yoluna gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 11.322,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 773,40-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 224,15-TL harcın mahsubuna, bakiye 549,25-TL harcın davalıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 21,15-TL başvurma harcı, 224,15-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın ret miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan 2.400,00-TL bilirkişi ücretinden davanın kabul miktarı dikkate alınarak 1.800,29-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara-vekillerine tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/04/2018

KATİP …

HAKİM …