Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/539 E. 2019/740 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/539 Esas
KARAR NO : 2019/740

DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 27/10/2015
MAHKEMEMİZE TEVZİ TARİHİ : 06/06/2016

KARAR TARİHİ : 27/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/07/2019

Büyükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/03/2016 tarih, … Esas ….Karar sayılı görevsizlik kararı nedeniyle süresinde verilen gönderme talep dilekçesi üzerine mahkememize tevzi edilen dava dosyasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; …. ili, … ilçesi, … Mahallesi, …. parsel 16/05/2014 tarih … yevmiye nolu 242.000 TL bedelli davalı … lehine tesis edilen ve diğer davalı …’ya muvazaalı olarak temlik edilen ipoteğin fekki ve ipoteğin devredilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, diğer davalılar tarafından işleme konulan lehdarı … olan senetlerin bedelsiz olduğunun tespiti ile, diğer davaılılar …. ve … tarafından Büyükçekmece …İcra Müd…E.sayılı dosyası, İstanbul …İcra Müd… E. …. E.sayılı dosyalara konu senetlerin bedelsizliğine, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, takiplerin iptaline, davalı … tarafından hile yolu ile müvekkilinden tahsil edilen 50.000,00.TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının kötü niyetli olarak icra işlemlerini sürüncemede bırakmak amacında olduğunu, kendilerinin iyi niyetli hamil konumunda bulunduklarını, lehtar ile ciranta arasındaki ilişkiden senedi elinde bulunduran hamilin ayrı tutulduğunu, ikisi arasındaki defilerin yetkili hamile karşı ileri sürülemeyeceğinu, Yargıtay’ın kararlarının bu yönde olduğunu, kendisinin …. ili, …. ilçesi, …. …marketi adı altında kasaplık yaptığını, diğer borçlu …’ün …. restoranta et satışında bulunduğunu, alacaklarına karşılık kendisine davaya konu senetlerin verildiğini, İstanbul ….İcra Dairesinde icra takibine başlandığını, davacının ihale yapıldıktan sonra davalar açtığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde ; …’ün dava konusu işletmeyi …. Ltd.Şti.olarak devraldığı, ilgili şirketin davalı …’in eşi adına kayıtlı olup,…’ün yetkili, …. ise işletme müdürü olduğu,restoranın davacıya 250.000 TL ye devrinin yapıldığı, ancak işletmenin kira borcu olduğu nedeni ile yapılan anlaşma gereği davacının mülk sahibinin babası …’in hesabına kira parası yatırdığı, 250.000 TL işletme devir bedelinden, 50.000 TL mülk sahibine ödenen bedel, 8000 TL işletmenin doğalgaz, elektrik ve su faturaları ödenip, geriye kalan 242.000 TL nın ise davalıya ipotek ve senet olarak ödendiği, herkesin TMK 2.maddesi gereğince dürüstlük kuralına uyulması gerektiği zorunlu bulunduğu, davalı …’in söz konusu senetleri almış ise de işletmeden dolayı piyasaya borcunun olduğu, bu senetlerle işletmeden alacaklı olan kişi ve firmalara verileceğinin bilindiği, bu nedenle davacının parça parça senetler verdiği ve söz konusu senetlerin alacaklı olan kişi ve firmalara verildiği, dolayısıyla alacağın bir tane olup ödemesinin senet ve ipotek olarak ayrı ayrı yapıldığı, senetler vadesinde ödendiğinde ve senetlerin ödemesi bittiğinde ipoteğin işlemsiz kaldırılacağının taraflarca karşılaştırıldığı, ancak senet bedellerinin davacı tarafça ödenmediği, üçüncü kişilerin alacaklarından dolayı icra takibi başlattıkları, davacının işletmenin sahibinin …olduğunu, 2015,Ekim ayında öğrendiğini söylediğini, mülk sahibine 13.07.2014 tanzim tarihli 26.000 TL senet verdiği, bu senet ödenmediği için … hakkında İstanbul … İcra Dairesinin….esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığı, haksız fiil iddialarının yersiz olduğu, ipoteğin temlikinin muvazaalı olmadığı, çünkü şahsi defilerin ipoteği temlik alana da ileri sürülebileceği, davacının senetleri ferileri ile birlikte ödendiğinde ipotekden dolayı borcunun kalmayacağı nedenleri ile davanın reddi ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
Diğer davalılar süresinde davaya cevap vermediklerinden, usulen davayı inkar etmiş sayılmışlardır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava, ticari işletmenin devrinden dolayı edimlerin yerine getirilmemesi nedeni ile ipoteğin fekki, bedelsiz senetlerin iptaline ve İİK 72/3.madde uyarınca ilişkin menfi tespit davası niteliğindedir.
08/08/2016 tarihli ara karar ile davanın toplam değeri 465.850,42-TL olarak hesap edildiğinden dava açılırken yatırılan harcın mahsubu sonucunda 3.822,80-TL noksan peşin harcın tahkikat duruşma günü olan 22/09/2016 tarihine kadar davacı tarafça yatırılmasına, aksi takdirde Harçlar Kanununun 30,32. maddeleri uyarınca davanın takipsiz bırakılmış sayılacağına ve müteakip işlemlerin yapılmayacağına karar verilmiş, 06/09/2016 tarihinde peşin harç ikmal edilmiştir.
İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası örneği , …. Esas sayılı takip dosya örneği, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası örneği, İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesinin ….Esas sayılı dosya örneği gönderilmiştir.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan yazıya verilen cevapta, Büyükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesine …Esas sayılı dosya ile dava açıldığının bildirildiği, iddianame suretinin gönderildiği anlaşılmıştır.
İstanbul …. İcra Müdürlüğüne, …Bankası A.Ş. …. Şube Müdürlüğüne ve Beylikdüzü Tapu Müdürlüğüne yazılan müzekkerelere cevap verilmiştir.
İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, ….Esas sayılı dosyasının Yargıtay’da olduğu, kararın kesinleşmediği, ….Esas sayılı dosyanın bozma sonrası …. Esas numarasını aldığı, duruşmasının 10/10/2017 tarihine bırakıldığı bildirilmiştir.
Bakırköy …Ağır Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı dava dosyasındaki 10/02/2017 ve 24/03/2017 tarihli duruşma zabıtlarının gönderildiği, duruşmanın 29/06/2017 tarihine bırakıldığı bildirilmiştir.
Büyükçekmece …İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında takibe konu senedin arkalı önlü suretinin gönderildiği, takip dosyasında herhangi bir tahsilatın yapılmadığı bildirilmiştir.

26/09/2016 tarihli heyet ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, davaya konu …. ili, …. ilçesi, …. Mahallesinde tapuda kayıtlı …. parsel sayılı taşınmazda 16/05/2014 tarih, … yevmiye sayılı işlem ile davalı … lehine tesis edilip, diğer davalı … ‘ya temlik edilen ipotek yönünden üçüncü şahıslara devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasına, ipotek bedelinin takdiren % 15’ i tutarında 36.300-TL nakit veya kesin ve süresiz teminat mektubu ibraz edildiğinde Beylikdüzü Tapu Müdürlüğüne tedbir kararının infazı için müzekkere yazılmasına, HMK.nun 392/1 maddesindeki tedbirin teminatsız verilmesine ilişkin istisnai koşullar oluşmadığından davacı vekilinin teminatsız tedbir verilmesine yönelik talebinin reddine karar verilmiş, davalı tarafça tedbir kararına itiraz edilmiş, yapılan mürafaa sonucunda 26/09/2016 tarihli ihtiyati tedbir kararının, verildiği tarihten itibaren 1 hafta içerisinde uygulanmasının talep edilmediği, HMK’nun 393/1 maddesi uyarınca söz konusu ihtiyati tedbir kararının kanun hükmü gereği kendiliğinden kalkmış olduğu nedeniyle itirazların konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, HMK 393/1 maddesi uyarınca tedbirin uygulanması yasal sürede takip edilmediğinden tedbir kararının kanun hükmü gereğince kendiliğinden kalktığı, itirazların konusunun kalmadığı anlaşılmıştır.

Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, celp edilen dosyalar ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf davalı … ile aralarındaki işletme devri sonucunda teminat amacıyla verildiği anacak işletmenin devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle takibe konu senetlerden dolayı borçlu olmadığı tespiti yanında bu kapsamda verilen ipoteğinde fekkini talep etmiş olup davalılar iddiaları inkar etmişlerdir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72.maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Kural olarak iş bu dava dava bedelsizlik iddiasına dayalı bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Bedelsizlik defi lehtara karşı senede karşı senetle ispat kuralı gereği ispat edildikten sonra hamile karşı dermeyan edilmesi için hamilin lehtarla keşideci arasındaki bedelsizliği bile bile başka bir deyişle keşidecinin borçlu olmadığını bildiği halde kötü niyetle temlik aldığının ispatına bağlıdır.
Dosya kapsamındaki esas uyuşmazlık senetleri takibe koyan hamillere karşı davacının borçlu olup olmadığı lehtarla birlikte düzenleyen aleyhine hareket edip etmediği noktasında olup bu hususta ispat yükü davacıda olduğu dikkate alınarak dosyaya sunulan deliller ve beyanlar incelendiğinde dosya kapsamından davacı ile … arasında işletme devri sözleşmesinin yerine getirilmediği sabit olup işletmenin esasen dava dışı kişilere ait olduğu davacının işletmenin sahibinin …. olduğu ve 2015 yılı Ekim ayında öğrendiğini söylediği davalının beyanıyla anlaşılmış ve malikler tarafından başka kişilere kiralandığı anlaşılmış ve sonuç olarak davalı … yönünden sözleşme yerine getirilmediği ve bu kapsamda teminat amaçlı verilen senetlerin ve ipoteğin bedelsiz kaldığı sabittir.
Dosyaya celp edilen Sgk ve vergi kaydında davalı …’in herhangi bir ticari faaliyet olmadığı tespit edilmiştir. Her ne kadar davalı …, et işi karşılığında senetlerin kendisine geçtiğini beyan etmiş ise de buna dair delil ibraz etmemiş faaliyet hususu da Sgk kayıtları ile de tespit edilmiştir.
İpoteğin fekkine konu taşınmaz ipotek alacaklısı …, ipotek alacağını …’ya devretmiş ve ihale ile satış sonunda devir yoluyla taşınmazın son olarak …’in eşi … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Beylikdüzü Tapu Müdürlüğünden gelen cevap yazısında 13/06/2016 günü icra müdürlüğünden alman tescil yazısı ile …’tun oğlu …. vekalet veediği görülmüş ve icra müdürlüğü’nün tescil yazısı ile önce taşınmaz ihale alıcısı …’ya 13/06/2016 tarihinde tescil edilmiş ve aynı gün 13/06/2016 … adına taşınmazı tapuda tescil ettirmiştir.14/11/2016 tarihinde taşınmaz davalı müris …’in eşi … adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
İpotek ve senetlerin aynı borca karşılık verildiğini diğer davalılarında bilgisi belgeler ile sabit olduğundan diğer davalılar … ve …’nın süreçten haberdar olduğu savcılık ve ceza mahkemelerinde alınan ifadeler yanında taşınmazın son olarak … eşine devir edilmesi dikkate alındığında senetlerin son hamillerinin senetlerin bedelsiz olduklarını bilebilecek konumda oldukları ceza soruşturmasındaki ifadeler ve yapılan işlemlerden anlaşılmış olup davalılara karşı senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığı söz konusu işletmenin devri kapsamında teminat olarak alınmasına karşın bedelsiz sözleşmenin işletmenin davalı …’e ait olmaması nedeniyle yerine getirilemememsi kaldıkları ve bedelsizlik defini de davalılara olayların oluş şekli davalıların … ile olan irtibatları dikkate alındığında davacının senetlerden dolayı borçlu olmadığı kanaatine dosyadaki delillerden ulaşılmıştır.
Talebe konu 50 bin TL alacağın da davalı için işletme devir sözleşmesi kapsamında davacı tarafça ödendiği her iki tarafın da kabulünde olup yerine getirilmeyen sözleşmede davalı ödenen bedelden yerine getirilmemesinde ekendi kusurundan kaynaklandığı sabit olup
Dava konusu işletme devir sözleşmesi, dava sonra taraflar arasında çıkan anlaşmazlık nedeniyle bozulmuş, devir gerçekleşmemiştir. Devir sözleşmesinde sözleşmenin bozulması halinde sözleşmenin geçersiz hale gelmesi nedeniyle tarafların birbirlerinden aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iade etmeleri gerektiği dikkate alınarak davalının bu bedeli davacıya iade ile yükümlü olduğundan 50 bin TL bedelin davalı …’den alınmasın karar vermek gerekmiş olup davacı tahkikat bitimden sonra ıslah talebinde bulunduğundan ıslah talebinin HMK 177.maddeye göre tahkikat bitimine kadar talep edileceği dikkate alınarak tahkikat bitiminden sonra sunulan ıslah dilekçesinin süresinde olmaması nedeniyle reddine karar verilerek davanın açıldığı tarihteki talepler esas alınarak aşağıdaki şekilde davaya konu …. ili, …. ilçesi, …. Mah., …. parsel 16/05/2014 tarih, …. yevmiye nolu 242.000,00 TL bedelli ipotekle ilgili borçlu olmadığını tespiti ve ipoteğin fekki hususunda da konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, dava açılış tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu dikkate alınarak davalılar yönünden vekalet ücreti hükmedilmemiş olup davalılar …, …, … aleyhine açılan davanın kabulüne, davacının Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra takibine dayanak 16/05/2014 keşide tarihli, 10/06/2014 ödeme tarihli, 92.000,00 TL bedelli ve keşidecisi … olan bono nedeniyle, İstanbul ….İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı icra takibine dayanak 16/08/2014 keşide tarihli, 25/09/2014 ödeme tarihli, 50.000,00 TL bedelli ve keşidecisi … olan bono nedeniyle, İstanbul …İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı icra takibine dayanak 16/05/2014 keşide tarihli, 25/07/2014 ödeme tarihli, 30.000,00 TL bedelli ve keşidecisi … olan bono nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, 50.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, şartları oluşmaması nedeniyle kötüniyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davaya konu … ili, … ilçesi, …. Mah., …. parsel 16/05/2014 tarih, …. yevmiye nolu 242.000,00 TL bedelli ipotekle ilgili borçlu olmadığını tespiti ve ipoteğin fekki hususunda konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davalılar …, …, … aleyhine açılan davanın KABULÜNE,
3-Davacının Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğünün .. Esas sayılı icra takibine dayanak 16/05/2014 keşide tarihli, 10/06/2014 ödeme tarihli, 92.000,00 TL bedelli ve keşidecisi … olan bono nedeniyle,
İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine dayanak 16/08/2014 keşide tarihli, 25/09/2014 ödeme tarihli, 50.000,00 TL bedelli ve keşidecisi … olan bono nedeniyle,
İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine dayanak 16/05/2014 keşide tarihli, 25/07/2014 ödeme tarihli, 30.000,00 TL bedelli ve keşidecisi … olan bono nedeniyle DAVALILARA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
4-50.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
5-Şartları oluşmaması nedeniyle kötüniyet tazminat talebinin reddine,
6-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 16.531,02 TL ilam ve karar harcından davacı tarafından yatırılan 4.132,76 TL ile 3.822,80 TL peşin harcın ve 44,40 TL ıslah harcının mahsubuna, bakiye 8.531,06 TL karar ve ilam harcının davalılar …, …, …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan 27,70-TL başvurma harcı ile 4.132,76 TL ile 3.822,80 TL peşin harcın ve 44,40 TL ıslah harcının davalılar …, …, …’dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak davacı yararına tayin ve takdir olunan 17.470,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, …, …’dan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesine göre ipoteğin fekki yönünden dava konusuz kaldığından dava tarihindeki haklılık durumuna göre 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar …’ten alınarak davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesine göre hükmedilen 50.000 TL yönünden hesaplanan 5.850 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından sarfedilen 539,85 TL tebligat ve müzekkere masrafından oluşan yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 428,30-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı … tarafından sarfedilen 20,00-TL posta masrafının davanın red oranı dikkate alınarak takdiren 4,13-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, kalan kısmın bu davalı üzerinde bırakılmasına,
13-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının müdahale talep eden … tarafından yatırılan 29,20 TL harçtan mahusbu ile bakiye 15,20 TL harcın müdahale talep edenden alınarak hazineye irad kaydına,
-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere huzurda bulunan taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/06/2019

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸