Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/499 E. 2020/579 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/499
KARAR NO : 2020/579

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2016
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketten ticarethane abone grubundan elektrik enerjisi satın aldığını, davalı şirket tarafından müvekkilinin iş yerinde yapılan kontrol sonucunda 02/05/2016 tarihli Kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağı doğrultusunda 82.803,90 TL bedelli kaçak ek tahakkuku ve 1.297,70 TL bedelli kaçak tahakkuku düzenlendiğini, davalı şirketin işleminin kabulünün mümkün olmadığını ileri sürerek, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … nolu tesisatla ilgili olarak davalı tarafından tahakkuk ettirilen toplam 84.101,60 TL’nin şimdilik 10.000,00TL’si kadar borçlu olmadıklarının tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket çalışanları tarafından yapılan kontrol sonucu 02/05/2016 tarihli kaçak elektrik tutanağı düzenlenerek kaçak elektrik tahakkukları yapıldığını, tesisata müdahale olmadığını, sayacın eksik tüketim yaptığına dair tespit bulunmadığını, yönetmeliğin 30.maddesine aykırı olarak kayıp kaçak ve diğer hizmet bedellerinin faturada yer almasının doğru olmadığını, davanın zamanaşımı, husumet, hak düşürücü süre ve yetki itirazında bulunduklarını, yetkili mahkemenin İstanbul Çağlayan Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu ileri sürerek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kaçak elektrik tahakkukundan kaynaklanan İİK. 72 md. uyarınca davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılmış taraf teşkili sağlanarak ön inceleme yapılmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi kaçak elektrik uzmanı … tarafından bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bilirkişi raporuna göre; davacı her ne kadar elektrik sayacının arkasına mıknatıs koyarak, sayaca hiç tüketim yaptırmama ya da sayaca eksik tüketim kaydettirme niyetinde olsa da, davacı tarafından doğrudan sayaca, sayacın fiziki yapısına, mühürlerine ve elektrik bağlantılarına fiziki olarak bir zarar verilmemiş ve müdahale edilmemiş olduğu, davacının elektrik sayacının Dijital Akıllı (Kombi) elektrik sayacı olmasından dolayı, gerçekte sayacın eksik tüketim kaydetme ya da hiç tüketim kaydetmememe gibi bir durumu olamayacağı, davacının elektrik sayacının arkasına mıknatıs koyarak sayaca eksik tüketim yazdırma ya da hiç tüketim yazdırmama eyleminin eski tip diskli mekanik sayaçlar için geçerli olacağı, bu nedenle davalı kurumun, davacının sayacının arkasına mıknatıs koyma eyleminden dolayı zarara uğramadığı kanaatinde olduğu bildirilmiştir.
Davalının itirazları doğrultusunda … elektrik mühendisliği öğretim görevlilerinden oluşan bilirkişi heyeti oluşturulmuş, alınan heyet raporuna göre, 02/05/2016 tarihli tutanak günü yapılan tespit sırasında … görevlileri sayaca tutturulmuş mıknatıs tespiti yaptıklarını söylemelerine rağmen, dosya içeriği kapsamında fotoğraf ve mıknatısın delil olarak dosyada rastlanmaması gibi nedenlerle mıknatısın varlığı hakkında net şekilde anlaşılamadığı, ancak, …’ın OSOS mantığında tüketimleri kaydederek sürekli inceleme yapması nedeniyle kaçak kullanımdan şüphelenerek söz konusu tutanağın düzenlendiğinin anlaşıldığını, kaçak kullanımın tespitine başka bir yöntem ise tutanak sonrasında tüketimlerin belirgin bir şekilde yükselip yükselmediğini tespit etmek olduğunu, ticarethane mantığında işletmenin uzun süreli tüketimini bilerek kısması mümkün olmadığından kaçak kullanım halinde tüketimlerin belirgin bir şekilde yükselmesi gerekmekte olduğunu, tüketim eğrisi bu mantıkta incelendiğinde tutanak tarihinden sonra günlük tüketimlerin belirgin bir şekilde yükseldiğinin görüldüğünü, bu durumda sayaca eksik tüketim kaydettirecek şekilde kaçak elektrik kullandığı davalı kurumca davalıya 865,33 TL KAÇAK VE 41.690,29 TL EK TAHAKKUK YAPILMASI GEREKTİĞİ kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Dava, menfi tespit davasıdır. Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nın 72.maddesi uyarınca davacı hukuki ilişkisinin varlığını inkar etmekte olduğundan ispat yükü davalıdadır.
Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13 ncü maddesi hükmü ” Gerçek veya tüzel kişiler tarafından;
Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da yapı bina giriş noktasından sayaca kadar olan tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi,” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmekte olup tutanakla davacının kaçak elektirk kullandığı sabittir.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve anılan yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29/12/2005 günlü 622 sayılı kararının B/1-a maddesinde;
“Kullanım yerine ait bağlantı anlaşması ve perakende satış sözleşmesi yapılmış olan yerler için, kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; tutanak düzenlenmiş olması kaydıyla kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme ve son endeks okuma işlemlerinden en son yapılanın işlem tarihi ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihe kadar olan süredir ve bu süre 90 günü geçemez. Ancak, sayaçtan geçirilmeden ayrı bir hatla kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti halinde bu süre iki kat olarak alınır.
Bu sürenin dışında müşterinin kaçak elektrik enerjisi kullanım başlangıç tarihinin doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmesi halinde, kaçak tüketime ek olarak yukarıdaki paragraf çerçevesinde belirlenen başlangıç tarihinden itibaren, doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmiş kaçak elektrik enerjisi kullanımı başlangıç tarihine kadar geriye dönük normal tüketim hesabı yapılır. Bu süre 12 ayı geçemez. Yapılacak hesaplamada tüketimin yapıldığı kabul edilen dönemlerdeki birim fiyatlar dikkate alınır ve gecikme zammı alınmaz.
“C) Tüketim Miktarı Hesaplama” başlıklı bölümünde; “Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen kullanım yerinde tüketilen elektrik enerjisi miktarı;
1) Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinin (a) bendi çerçevesindeki tespitlerde;
a) Tüm müşteriler için öncelikle ihtilafsız dönemlerdeki tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre, (Kaçak kullanım tespitinin yapıldığı tarihten geriye dönük olarak yapılan incelemeler sonucunda, tüketim değerlerinin düşmeye başladığı tarih tespit edilebiliyorsa, bu tarihten önceki dönem ihtilafsız dönem olarak kabul edilir.)
b) Doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa;
1) Meskenlerde, bağlantı gücü ve ortalama aylık çalışma saatine göre (buradaki bağlantı gücü, proje varsa projesinde belirtilen gücün kullanma faktörü olan 0,60’ı, projesi yok ise, basit yapılarda 3 (üç) kW, diğerlerinde 5 (beş) kW’ın altında olmamak üzere) yöresel özellikler ve benzer yapılar göz önüne alınarak,
2) Müstakil trafolularda (müşteri veya müşteri olmayan) ölçü noktasına bakılmaksızın, besleme transformatör veya transformatörlerinin toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve ortalama aylık çalışma saatine göre,
3) Meskenler ve müstakil trafolular hariç olmak üzere diğer abone gruplarında, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kW’ın altında olmamak üzere ortalama aylık çalışma saatlerine göre hesaplanır.” hükmü yer almakta olup bu hükme uygun olarak bilirkişi raporu düzenlettirilmiştir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının idareye kayıtlı sayaçtan usulsüz elektrik enerjisi kullandığının tespit edilmesi üzerine 02/05/2016 tarihli tutanağın düzenlendiği, kaçak kullanımdan şüphe edildiği, ve sayaçtaki veriler göz önünde bulundurularak davacı tarafından kaçak elektrik tüketimi tahakkukunun yapıldığı, davacı tarafından yapılan itiraz üzerine huzurdaki menfi tespit davasının açıldığı, davacının eylemi Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13 ncü maddesi uyarınca kaçak elektik tüketimi olarak değerlendirilmesi gerektiği, bunun üzerine mahkememizce rapor alınması yoluna gidilmiş, hükme esas alınan İTÜ elektrik mühendisliği öğretim görevlilerinden oluşan heyetçe düzenlenen bilirkişi raporuna göre, davacının kaçak elektrik enerjisi tüketimi nedeniyle sayaca müdahale kaçak elektrik tükettiği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubuna, artan 116,38 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi gereğince tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 1.087,80 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza